Dha Yurt Bülteni-16

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener'e davul-zurnalı karşılama (4)

DOĞRULUĞUNU İKTİDARDAN DUYMAK İSTERİZ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Giresun'dan karayoluyla Ordu'ya gelerek partisinin İl ve Altınordu İlçe Teşkilatı açılışına katıldı. Şarkiye Mahallesi'nde ki Parti binası önünde vatandaşlara hitap eden İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, AK Parti hükümetini eleştirerek, hükümete sorular yöneltti. Kendisinin FETÖ'cülükle suçlanmasına da tepki gösterip OHAL'i eleştiren Meral Akşener, "Bana ve arkadaşlarıma FETÖ'cü diyenlere tavsiyem; Önce sağa baksınlar, sonra sola baksınlar, sonra aynaya baksınlar gördükleri FETÖ'cüdür. Ne haldeyiz olağanüstü haldeyiz. Ne zaman kalkacak? Belli değil. Peki nasıl seçim olacak? Olağanüstü hal esnasında nasıl seçim olacak? Olağanüstü halde seçim olacak. Peki biz bundan geri durur muyuz? Hayır durmayız" dedi. Konya ve Tokat'ta silahlı grup ve grupların eğitim aldığına yönelik duyumlar aldıklarını, bu duyumların doğruluğunu iktidardan duymak istediklerini de kaydeden İYİ Parti lideri Akşener, "Konya ve Tokat'ta örgüt müdür, dernek midir ne olduğu belirsiz grup ve gruplara ait silahlı eğitim yapılan kamplar vardır, diye duyuyoruz. Doğru mudur? Değil midir? Bunun bilgisini istiyoruz. Bu bilgiyi vermek zorundasınız. Ben bunu tekraren söylüyorum. Böyle bir duyum var, böyle bir söylenti var. Bunun doğruluğunu  iktidardan duymaz isteriz. Olağanüstü hal döneminde bu tarzdaki çalışmalar bu tarz illegal grupların oluşturduğu kamplar, hele olağanüstü hal  döneminde hiç olamaz. Bu devlet ciddiyetini ortadan kaldıran bir konudur. Seçime gideceğiz ve seçim için sandık başlarında arkadaşlarımız olacak.  Bütün siyasi partilerin mensupları olacaklar. Acaba o sanatçılardandamı olacak, gelsinlerde görelim" şeklinde konuştu.

ÜRÜNLERİ TÜRKİYE'YE İHRAÇ EDEN AKP'LİLER KİMLERDİR

Hayvancılığın bitirildiğini, Rusya'dan buğday, Amerika'dan mısır şurubu ithal edildiğini, başka ithalatlarında olduğunu, bunların bir kısmının da AK Partililer tarafından Türkiye'ye ihraç edildiğini belirten Meral Akşener, "Hanım kızım diyor ki, 'bu samanı kim yiyor, zaten et ithal ediyoruz' diyor. Hangi hayvan yiyor diyor. Söylerimde, hep beraber anladık. Şimdi bu yandaş cebi doldumak için bu ülkede yapılmayan iş kalmadı. Sudan'da, Etiopya'da toprak satın alıp, orada binlerce dönüm toprak satın alıp orada çifçilik yapıp ve orada yetişen ürünleri, böyle bir kaç takla attırıp Türkiye'ye ihraç eden, AKP'liler kimlerdir" diye sordu. Bir vatandaşın fındığında ithal edileceğini söylemesi üzerine Meral Akşener, "Henüz fındık ithal etmiyoruz, dur dilini ısır. Fındığın dünyada yüzde 70'ini yetiştiren biziz. Fındığı bile ithal hale getirecekler diyor kardeşim. Haklısın, ısır dilini unutsunlar. Şimdi eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmeyin" dedi. Meral Akşener, esnaf ziyaretinin ardından Fatsa İlçesi'ne giderek, burada partililerle düzenlenen akşam yemeğinde bir araya geldi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Meral Akşener'in konuşması

-Vatandaşlardan ve programdan detay görüntü

(SÜRE: 5.39 Dk ) (BOYUT: 338 MB)

Haber: Nedim KOVAN/ORDU,

==========================================

Malatya'daki darbe girişimi davasının 8'inci duruşması başladı (4)

DURUŞMA ERTELENDİ

Malatya'da öğleden sonra devam eden FETÖ/PDY davasının duruşmasında tanık olarak dinlenen Kara Havacılık Komutanlığı'nda görevli astsubay Çağlar Çankaya, darbe gecesi yaşadıklarını anlattı. Çankaya, kendisini 13 Temmuz'da odasına çağıran Kara Havacılık Alay Komutanı Albay Mustafa Özkan'ın teğmenlerin atışı olduğunu söylediğini belirterek, "Mühimmat hazırlamamı, emrin Ankara'dan yazılacağını söyledi. 1 yıldır Malatya'da görev yapıyordum ilk defa benden böyle bir şey istenmişti. Bende odasından çıktıktan sonra Ankara Kara Havacılık Komutanlığı'nda görevli mühimmatçı bir tanıdığım vardı aradım ve durumu anlattım, kendisi bilgisi olmadığını söyledi. Daha sonra yine Ankara'da bulunan devre arkadaşımı arayarak 'Böyle bir durum var, bizde mühimmat az sizde varsa verin' dedim" dedi.

BİN 500 MÜHİMMATTAN, 900'Ü DARBE GİRİŞİMİNDE KULLANILMIŞ

Mahkeme Başkanı İzzettin Duman, araya girerek, "Hiç bu durumdan şüphelenmedin mi?" sorusuna Çankaya, şu cevabı verdi: "Şüphelenmedim amacım elimizdeki mühimmatın azalmaması için. Daha sonra Kara Havacılık Alay Komutanı Albay Mustafa Özkan'ın yanına giderek, 'Komutanım emir verdiniz ancak ben Ankara'dan mühimmat ayarladım, oradan alabilirsiniz' dedim. Bana 'Hayır, mühimmatlar buradan gidecek, yükleyin' dedi. Emri aldıktan sonra aşağıya indim ve mühimmatları alıp helikoptere yükledik. Görevli arkadaşa da mühimmatları Ankara'da Kara Havacılık Alayı Taarruz Tabur Komutanı Yarbay O"zcan Karacan'a vermesini istedim." Mahkeme Başkanı Duman'ın "Darbe girişimi olunca mühimmatlar aklına geldi mi?" sorusuna ise Çankaya, "Her ne kadar emir kulu olsak da bir şey yaparken vicdan azabı çekiyor insan. Sonradan öğrendim. Benden istenen bin 500 mühimmattan, 900'ü darbe girişimi sırasında kullanılmış" şeklinde yanıt verdi. 17 tanığın dinlendiği duruşma yarına ertelendi.

Haber: MALATYA,

===========================================

Ölümünden bir ay sonra, sedyeden düştüğü ortaya çıktı

Muğla'nın Ortaca ilçesinde, Ortaca Devlet Hastanesi'nde sedyeden düşürülen 72 yaşındaki Zeliha Üstündağ, tedavi gördüğü yoğun bakım ünitesinde, 15 gün sonra öldü. Solunum yetmezliğinden öldüğü yönünde rapor verilen hastanın sedyeden düştüğü ise 1 ay sonra gelen telefon ihbarının ardından, güvenlik kameralarının incelenmesi sonucu ortaya çıktı. Ayşegül Üstündağ Varna, sorumluların bulunması ve annesinin gerçek ölüm sebebinin belirlenebilmesi için savcılığa suç duyurusunda bulundu. Kaymakamlık soruşturma izni vermeyince, idare mahkemesine itirazda bulunuldu.

İstanbul'daki evinin kentsel dönüşüm nedeniyle yıkılması üzerine Muğla'nın Ortaca İlçesi'ndeki kızının yanında kalmaya başlayan Zeliha Üstündağ, geçen yıl 6 Mart'ta aniden rahatsızlandı. 4 çocuk annesi Üstündağ, yakınları tarafından Ortaca Devlet Hastanesi'ne getirildi. Kalp krizi geçirdiği belirlenen Üstündağ, tedaviye alındı. Tedavisi sırasında duran kalbi tekrar çalıştırılan Üstündağ'ın durumunun ağır olması üzerine doktorlar Dalaman Devlet Hastanesi'ne sevkine karar verdi. 112 sağlık görevlileri sevk sırasında Üstündağ'ı sedyeden düşürdü. Tekrar sedyeye alınan Üstündağ, götürüldüğü Dalaman Devlet Hastanesi'nde yoğun bakım ünitesine alındı. Üstündağ, burada 2 gün yoğun bakımda tutulduktan daha donanımlı olduğu gerekçesiyle Muğla'daki bir özel hastaneye sevk edildi. Burada da 13 gün yoğun sakımda tutulan Üstündağ, geçen 21 Mart'ta yaşamını yitirdi. Ölüm raporunda, Üstündağ'ın solunum yetmezliğinden yaşamını yitirdiği belirtildi. Üstündağ'ın cenazesi yakınları tarafından İstanbul'a götürülüp, toprağa verildi.

TELEFON İHBARI, SEDYEDEN DÜŞÜRÜLDÜĞÜNÜ ORTAYA ÇIKARDI

Ev kadını Ayşegül Üstündağ Varna, annesinin acısını daha unutamadan geçen 21 Nisan'da gelen bir ihbar telefonuyla bir kez daha yıkıldı. Telefondaki kadın Varna'ya annesinin hastanede sedyeden düşürüldüğünü bunun kendilerinden saklandığını söyledi. Gelen ihbar telefonuyla şoke olan Varna, bundan sonra yaşadıklarını şöyle anlattı: "Hemen Dalaman Devlet Hastanesi'ne gidip o dönemdeki görüntüleri izlemek istediğimi belirttim. Görüntüleri izlediğimizde herhangi bir şeye rastlamadık. Daha sonra ihbarcı kadından bir telefon daha aldım. 'Siz olayı yanlış yerde araştırıyorsunuz. Anneniz Ortaca Devlet Hastanesi'nden sevki sırasında düşürüldü' dedi. Bunun üzerine avukatım aracılığı ile Ortaca Cumhuriyet Savcılığı'na başvurup, görüntüleri incelettirdik. Görüntülerden annemin sedyeden düşürüldüğü iddiasının doğru olduğunu ortaya çıktı. Annemi hastaneye getirdiğimizde durumu çok iyi değildi. Belki de rahatsızlığı sonucu yaşamını yitirecekti. 'Annemi, bilerek, isteyerek düşürdüler' demiyorum ama düşürüldüğünde herhangi bir hasar aldı mı, bunu öğrenmek istiyorum. Hasta yakını olarak benden bu durum saklandı. Annemin ölümüyle ilgili içimde şüphe kalmasını istemiyorum. Mezarı açılıp, Adli Tıp Kurumu'nda inceleme mi yapılacak bilemiyorum. Ama gerçeğin ortaya çıkması için ne gerekiyorsa yapılmasını istiyorum" dedi.

"İDARİ YARGIDA İTİRAZDA BULUNULDU"

Varna'nın avukatı Durmuş İlhan da, "Zeliha Üstündağ'ın sedyeden düşürüldüğünü öğrenmemizin ardından sorumlular hakkında işlem yapılması için savcılığa başvurduk. Fakat Ortaca Kaymakamlığı tarafından iddialar sübuta ermediğinden personel hakkında soruşturma izni verilmemesine ilişkin karar verilmiş. Biz, bu kararı idari yargıya taşıdık. Zeliha Üstündağ'ın ölümünden yakınları şüphe duyuyor. Rahatsızlanarak hastaneye getirilen Zeliha Üstündağ'ın sedyeden düşmesi hasta yakınlarından saklanıyor, devamında da gizleniyor. Sedyeden düşen baygın haldeki bir hastaya standart acil tıp uygulaması dahi yapılmıyor. Hastanın sedyeden düştüğü tedavisinin devamı için başka hastaneye sevk edilirken düzenlenen transport evraklarında geçmiyor. Aile olayın peşini bırakmayacak. Kaymakamlık kararına dün (salı) idare mahkemesinde itirazda bulunduk" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Zeliha Üstündağ'ın sedyeden düşürülme anı güevinlik kamerası görüntüsü

-Yaşamını yitiren Zeliha Üstündağ'ın fotoğrafı

-Annesinin sedyeden düşürüldüğünü ihbar telefonu ile öğrenen Ayşegül Üstündağ Varna ile röp.

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Cihan KAYA/ ORTACA (Muğla),

===========================================

Kıbrıs gazisi son yolculuğuna uğurlandı

Aydın'ın Nazilli ilçesinde yaşamını yitiren Kıbrıs gazisi 65 yaşındaki Akif Akyer, törenle toprağa verildi.

Almanya'nın Dortmund şehrinde yaşayan ve kalp krizinden ölen Kıbrıs gazisi Akif Akyer'en cenazesi, memleketi Aydın'ın Nazilli ilçesine getirildi. Akyer için, Koca Cami'de askeri tören düzenlendi. Aydın Valisi Yavuz Selim Köşger, Nazilli Kaymakamı İbrahim Küçük, Nazilli Belediye Başkanı MHP'li Haluk Alıcık, İl Emniyet Müdürü Rahmi Baştuğ, Aydın İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Selahattin Acara, Nazilli Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akif Dönertaş, Nazilli İlçe Emniyet Müdürü Bünyamin Daşdemir ve Denizli Merkez Komutanlığı'ndan gelen merasim bölüğü törene katıldı. Nazilli Gaziler Derneği Başkanı Hasan Karataş ve gaziler ile şehit gazinin yakınları da törende hazır bulundu. Koca Cami'de öğlende kılınan cenaze namazının ardından Akyer, Eğriboyun Mezarlığı'nda son yolculuğuna uğurlandı.

ŞEHİT POLİSLER İÇİN MEVLİT

Aynı camide ayrıca, 3 Ocak 2017'te şüpheli bir aracı takip ederken, Nazilli-Aydın Devlet Karayolu üzerinde trafik kazasında şehit düşen başpolis Yener Arslan ve polis memuru Hasan Özdemir'in birinci ölüm yıldönümü olması nedeniyle, Nazilli ilçe Emniyet Müdürlüğü tarafından mevlit okutuldu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Nazilli Koca Camiden görüntü

Gazi Akif Akyer tabutundan görüntü

Cenaze namazına katılanlardan görüntü

Aydın Valisi Yavuz Selim Köşger, Nazilli Kaymakamı İbrahim Küçük, Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık görüntü

Cenaze namazının kılınışından görüntü

Askeri tören ile cenazenin cenaze aracına konuluşundan görüntü

Haber- Kamera: Bahattin ALBAYRAK/ NAZİLLİ (Aydın),

==============================================

Yalnız yaşadığı evde ölü bulundu

Şanlıurfa'da komşularının iki gündür haber alamadığı Pakize Ceylan (76), yalnız yaşadığı evde ölü bulundu.

Atatürk Mahallesi'ndeki Gözde Apartmanı'nın 2'nci katındaki dairede yalnız yaşayan Pakize Ceylan'dan haber alamayan komşuları, merak edip, zili çaldı. Kapıyı açan olmayınca, apartman sakinleri polise bildirdi. Gelen polis ekiplerinin çağırdığı itfaiye ekipleri, yangın merdiveniyle açık pencereden daireye girdiğinde, Ceylan'ı hareketsiz halde buldu. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde Pakize Ceylan'ın hayatını kaybettiği belirlendi. Pakize Ceylan'ın cesedi, otopsi için Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

Olay yerine gelen itfaiye ve polis ekipleri

Kilitli kapıyı açmaya çalışan görevliler

Merdivenle pencereden içeriye giren itfaiye

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 361 MB

Haber-Kamera: Ali LEYLAK-ŞANLIURFA,