Dha Yurt Bülteni-2 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-2

Milli Eğitim lojmanlarındaki çatılarında tehlikeli çalışmaSİİRT'teki Yeni Mahalle'de bulunan Milli Eğitim Müdürlüğü lojmanlarının çatı katında çalışan 2 işçinin 6 katlı bina çatısında hiçbir güvenlik önlemi almadan çalıştı.

24.12.2017 10:27
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Milli Eğitim lojmanlarındaki çatılarında tehlikeli çalışma

SİİRT'teki Yeni Mahalle'de bulunan Milli Eğitim Müdürlüğü lojmanlarının çatı katında çalışan 2 işçinin 6 katlı bina çatısında hiçbir güvenlik önlemi almadan çalıştı. Önlemsiz ve tehlikeli onarım çalışması bir cep telefonu ile görüntülendi.

Yeni Mahalle, Mehmet Nebil Caddesinde bulunan ve Milli Eğitim Müdürlüğüne ait lojmanlarda çatısında onarımı yapan işçilerin güvenlik önlemi almadan çalışması çevrede bulunanların dikkatini çekti. 2 işçinin hiçbir önlem almadan yaptığı teplikeli onarım cep telefonu ile görüntülendi. Görüntülerde 2 işçinin güvenlik önlemi alınmadan 6 katlı binanın çatısında çalıştıkları görüldü. Görüntüyü kaydeden isminin yazılmasını istemeyen kişi, gördüklerinden çok etkilendiğini belirterek, şöyle dedi: "Normal bir inşaata çalışan işçilerin güvenlik önlemi almadan çalışmasını bir şekilde anlarım ama kamuya ait bir lojmanda çalışan işçilerin böyle önlem almadan çalışmalarına nasıl izin veriliyor? Bunu denetleyen birileri yok mu? Umarım kaydettiğim bu görüntülerden sonra hiç bir işçinin böyle önlem almadan çatı katlarında çalışmalarına izin verilmez."

Görüntü Dökümü

-6 katlı binanın çatısında çalışan işçiler

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Yücel DURAK/SİİRT, -

==========================================

Köprü korkuluklarına çarparak hurdaya dönen cipten sağ çıktı

EDİRNE'nin Keşan ilçesinde köprü korkuluklarına çarparak hurda yığınına dönen ve yaklaşık 5 metre yükseklikte askıda kalan cipin sürücüsü 35 yaşındaki İbrahim İstek, kazayı yaralı olarak atlattı.

Kaza, saat 00.30 sıralarında Keşan- İpsala Karayolu'nun 1'inci kilometresinde meydana geldi. İpsala'dan, Keşan yönüne giden İbrahim İstek yönetimindeki 22 FT 949 plakalı cip, Dörtyol Kavşağı yakınlarında sürücüsünün bilinmeyen bir nedenden dolayı direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu orta refüjdeki köprü korkuluklarına çarptı. Araç hurda yığınına dönerken, yaklaşık 5 metre yükseklikte askıda kaldı. Kazayı yaralı atlatan ve araçtan kendi, imkanlarıyla çıkan sürücü İstek, çağrılan ambulansla Keşan Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak, tedavi altına alındı. Jandarmanın olayla ilgili soruşturması sürüyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Köprü korkuluklarına çarpan araç

-Polis ve jandarmanın incelemesi

-Köprü genel gör.

-Köprü boşluğu

-Detaylar

Haber-Kamera: Ünsal YÜCEL/KEŞAN(Edirne),-

===============================================

İHH'dan Suriye'ye bir yılda 370 milyon ekmek

HATAY'ın Reyhanlı İlçesi'nde bulunan İnsan Hak ve Hürriyetleri(İHH), İnsani Yardım Vakfı tarafından Suriye'ye bir yılda 370 milyon ekmek gönderildiği açıklandı.

Reyhanlı'daki Suriye Çalışmaları Lojistik Merkezi'nde kurulu bulunan fabrika ve Suriye içerisindeki güvenli bölgelerdeki fırınlarda, yerel halkın damak tadına uygun olarak gönderilen ekmekler halkın önemli ihtiyacını karşılıyor. İHH Suriye Çalışmaları Medya Sorumlusu Selim Tosun, vakıf olarak iç savaş nedeniyle başta ekmek bulmakta zorlanan Suriye halkına bir yılda 370 milyon adet ekmek gönderdiklerini söyledi. Tosun, "Reyhanlı ve Kilis ile Suriye'nin çeşitli bölgelerinde bulunan  fırınlarımızda hazırlanan ekmekler Halep, Hama, idlib, Şam, kırsalında halka dağıtıldı. Bir yılda toplam 370 milyon adet ekmek gönderildi. Ekmek bulmakta zorlanan ailelere gönderdiğimiz ekmekler halkın tamamen damak tadına uygun ve aynı zamanda uzun süre kalabiliyor. Bölgede ihtiyaç devam ettiği sürece göndermeye devam edeceğizö dedi.

BU GÜNE KADAR 15 BİN TIR YARDIM GÖNDERİLDİ

Suriye halkına yönelik yardım çalışmalarının devam ettiğini ve iç savaşın başından bu yana 15 bin TIR dolusu gıda ve  temizlik, kışlık ihtiyaç malzemesi gönderdiklerini sözlerine ekleyen Tosun şunları söyledi:

"Bu güne kadar 15 bin TIR insani yardım malzemesi gönderdik. Aralarında gıda,  çocuk maması temizlik malzemesi, ekmek, un, çadır ve battaniye, kışlık malzeme, çadır, konserve gibi önemli olan ihtiyaç maddelerini savaş mağduru 2 milyon kişiye ulaştırdık. Türkiye ve yurt dışından gelen yardım çalışmalarımız devam edecek."

Görüntü  Dökümü

------------------------

Hamurlar makineden geçerken

Fırında pişen ekmekler

Paketleme yapılırken

Ekmekler kasalara katılırken

Fırın içi detay görüntü

İHH medya sorumlusu açıklaması

TIR'lara yükleme yapılırken

Medya sorumlusu açıklaması

Haber-kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/ REYHANLI, Hatay,

================================================

Normal liseye gönderilen işitme- konuşma engelli öğrenci zor durumda

DİYARBAKIR'da, merkez Kayapınar ilçesinde oturan Şengül- Şevki Demir'in kızları, 16 yaşındaki Gizem Demir, henüz 1 haftalıkken geçirdiği rahatsızlık nedeniyle işitme ve konuşma yetisini kaybetti. İşitme engelli Gizem Demir, ailesinin desteğiyle ilkokul ve ortaokulu, başarı belgeleriyle bitirdi. Diyarbakır'da işitme engellilerin gideceği lise olmadığı için Gizem Demir'e ailesi okul bulamadı. Girişimler sonucu aile, eğitime devam etmesi gereken kızlarını zorunlu olarak Dicle Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi okuluna kayıt ettirdi. Kaynaştırma öğrencisi olarak bir sınıfa alınan Demir, okulda sağlıklı yaşıtlarıyla aynı sınıfta ders görmeye başladı. Derslerinde başarılı olamayan Gizem Demir, artık okula gitmek istemiyor.

İŞİTME VE KONUŞMA ENGELLİ GİZEM, NORMAL LİSEYE

Kayapınar ilçesinde oturan Şengül ve Şevki Demir'in işitme ve konuşma engelli kızı Gizem Demir, ilk ve ortaokuldan sonra Diyarbakır'da işitme engellilerin eğitim göreceği okul olmadığı için gittiği normal lisede büyük sıkıntı ile karşılaştıb Anne Şengül Demir, kızının okula gittiğini ancak eve geldiği sırada öğretmenin anlattıklarından bir şey anlamadığını söylediğini belirterek, şöyle dedi: "Zorluk yaşıyor. Anlamadığı için bilmiyor. Öğrenemiyor da, sadece okula gidip oturuyor. Gitmek de istemiyor. Zorla gönderiyorum. İlkokul ve ortaokula gitti. Başarı belgesi de aldı okulda. Ama Diyarbakır gibi bir şehirde maalesef işitme engelliler lisesi yok. İlkokul ve ortaokul var sadece ama lise bulunmuyor. Çocuklarımız bu durumun mağdurudur. Kaynaştırma öğrencisi olarak liselere gidiyorlar. Zaten orada da bir şey öğrenemiyor. Sadece yazma olduğu zaman yazıyor, onun dışında yapamıyor. Diyarbakır'a çocuklarımız için lise istiyoruz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum; çocuklarımız da rahat rahat okula gidip gelsin."

Baba Şevki Demir ise, kızı gibi çok sayıda işitme engelli öğrenci bulunduğunu, Diyarbakır'da işitme engelliler lisesi olmamasının büyük bir eksiklik olduğunu söyledi. Kızının ilk ve orta okulda büyük başarı gösterdiğini hatırlatan baba Demir, şöyle konuştu: "Kızım şimdi okulda bir şey anlamıyor. Onun dilinden anlayan öğretmen yok. Her sınıfa kaynaştırma verilmiş öğrenciler. Onun gibi yüzlerce çocuk mağdur. Çocuğunu okula göndermeyen aileler de var. Gönderenler de çocuklarının okulda eğitim alamadığını söylüyor. Onun için bir okul talep ediyoruz. Yetkililere sesleniyoruz. Bunun gibi mağdur insanlar çok fazla. Okumak istiyorlar. Hevesleri var ama okuyamıyorlar. Mağdur oluyorlar. Hiç bir şey bilmiyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, BİMER ve CİMER'den durumu yazdım. Onlar Milli Eğitim Müdürlüğü'ne yönlendirdi. 1 yıldan fazladır bu çalışmalar sürüyormuş. Ancak, erkenden okul açılmasını istiyoruz. Okula gidip geliyorlar ama boş. Okullara öğrenciler vermişler ama hepsi böyledir. Kimse seslerini duymuyor."

61 YILDIR İLKOKUL VE ORTAOKUL VAR AMA LİSE YOK

Diyarbakır'daki işitme engelli öğrencilere, 1956 yılından beri yatılı pansiyon ve gündüz eğitim veren okulda, sadece ilkokul ile ortaokul bulunuyor. Aynı zamanda okul bölgedeki değer kentlerden de öğrenciler alıyor. Yetkililer, yıllık olarak ortalama 20-25 öğrencinin mezun olduğunu, ayrıca okulda yıllık eğitim gören öğrenci sayısının 85-90 kişi olduğunu belirtti. Mezun olan öğrencilerin özel eğitim meslek lisesi olmadığından farklı illerde lise öğrenimine devam etmek zorunda kaldığını anlatan yetkililer, Diyarbakır'a en yakın olarak da Elazığ ve Erzurum'da işitme engelli lisenin bulunduğunu ifade etti. Ancak, bu okullarda da kontenjan sıkıntısı çektiği kaydedildi.

Görüntü Dökümü:

-Ailenin çocukla konuşmas

-Çocuğun aldığı belge

-Anne Şevkiye Demir ile röportaj

-Baba Şevki Demir ile röportaj

-Gizem Demir'den detaylar

-Okuldan öğrenciden detaylar

-Genel ve detay

Haber-Kamera: Burak EMEK/DİYARBAKIR,

===========================================

Gastronomi Şehri'nin vazgeçilmezi: Tepsi kebabı

UNESCO tarafından dünyanın '26'ncı Gastronomi Şehri' ilan edilen Hatay'a gelen ziyaretçiler, 'Tepsi kebabı'nı tatmadan dönmüyor.

Tepsi kebabı, hem lezzeti hem de görüntüsüyle ilgi çekiyor. Merkez Antakya ilçesinde kasap Şefik Çalışkan, tepsi kebabının Hatay halkının olduğu kadar şehre gelen yerli ve yabancı turistlerin de ilk tercihi olduğunu söyledi. Çalışkan, şöyle dedi: "Hatayımız'ın belli başlı lezzetlerinden tepsi kebabı yüzyıllardır vazgeçilmez damak tadımızdır. Şehrimize gelen yerli ve yabancı turistlerin elbette ilk tercihi tepsi kebabıdır. Tepsi kebabını hazırlarken, sarımsak, maydanoz ve kırmızı biberi masada bıçakla incelttikten sonra kaburga etini zırhla çekip masada yoğurduktan sonra salçalı tepsimize basıyoruz ve odun fırınımızda pişirip servis ediyoruz."

Kasap Şefik Çalışkan, tepsi kebabını şöyle tarif etti: "Koyun etinin kaburgasından çıkan et, zırhtan geçirilip kıyma haline getiriliyor. Sarımsak, biber ve maydanoz ince ince kıyılıp kıymayla karıştırıldıktan sonra ortaya çıkan karışım, özel soslu tepsiye yayılıyor. Üzeri domates, soğan, biber ve patatesle süslenen tepsi kebabı, fırına verilip pişiriliyor."

UNESCO tarafından geçen aylarda dünyanın '26'ncı Gastronomi Şehri' ilan edilen Hatay'da 600'ü aşkın özgün lezzet şehre gelecek misafirleri bekliyor. UNESCO Gastronomi Şehirleri arasında Hatay'ın dışında Türkiye'den Gaziantep bulunuyor.

Görüntü Dökümü

------------------------

Tepsi kebabının içinin hazırlanması

Etin kıyma haline getirilmesi

Harcın hazırlanması

İyice yoğrulan kıymanın salçalı tepsiye yayılması

Tepsinin fırına sürülmesi

Fırından çıkarılıp ikram edilmesi

Kasap Şefik Çalışkan ile röp.

İki vatandaşla röp.

Haber-Kamera: Ramazan ÇELİK/HATAY,

===========================================

Cinsel istismar sanığı amcaya beraat gerekçesi: İfade verirken sinir krizi geçirdi

DİYARBAKIR'da, 2004-2008 yılları arasında öz yeğeni olan G.S.'ye 8 yaşından 12 yaşına kadar 4 kez cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla hakkında 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan amca, 58 yaşındaki V.S.'nin yargılaması tamamlandı. Mahkeme V.S. hakkında her türlü kuşkudan uzak somut, kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığını değerlendirerek beraat kararı verdi. Gerekçeli kararda sanığın savcılık sorgusu sırasında sinir krizi geçirerek bayıldığına yer verilirken mağdurun kızlık zarında eskiye ait bir yırtık olduğu daydedilirken, "Mağdurun soyut beyanları dışında sanığın cezalandırılmasına yeterli somut, kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığından beraatine karar verilmiştir" denildi.

Diyarbakır'da, 2012 yılında ailesi ile birlikte oturduğu evden kaçan 16 yaşındaki G.S., annesinin başvurusu üzerine polis tarafından bulundu. Ailesine teslim edilen G.S., 2004-2008 yılları arasında öz amcası V.S.'nin kendisine 4 kez cinsel istismarda bulunduğunu, bunun ortaya çıkmasından korktuğu için evden kaçtığını söyledi. Çocuk Şube Müdürlüğü'nde ifadesi alınan G.S., köyde oturan amcasının ailesini Diyarbakır'a hastaneye getirdiğini, evde yalnız kaldıkları zaman içerisinde amcasının kendisine istismarda bulunduğunu söyledi. Başlatılan soruşturma kapsamında alınan doktor raporunda, G.S.'nin kızlık zatında eskiye ait geniş bir yırtık alanı bulunduğu, bakire olmadığı tespit edilirken, ruh sağlığının bozulduğu belirtildi. İadesi alınan amca V.S., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

SAVCI: 4 KEZ İSTİSMARDA BULUNDU

Soruşturmayı 2016 yılı Aralık ayında tamamlayan savcı, şüpheli V.S.'nin 'Zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Şüphelinin 2004-2008 yılları arasında mağdura 4 kez cinsel istismarda bulunduğu belirtilen iddianamede, "Şüphelinin en son istismarda bulunmak istemesi sırasında, mağdurun olanları annesine anlatacağını söylemesi üzerine çekinerek istismar eylemine son verdiği anlaşılmıştır. Mağdurun samimi ifadesi ve doktor raporu dikkate alındığında şüphelinin değişik zamanlarda birden fazla kez mağdura karşı vücuda organ sokmak suretiyle cinsel istismarda bulunduğu anlaşılmıştır" denildi.

KAÇTIĞI İÇİN CEZASI ÖLÜMDÜ

İddianamenin kabul edilmesi ardından sanık V.S.'nin tutuksuz yargılanması Diyarbakır 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Duruşmada ifadesi alınan tutuksuz sanık V.S., karakoldan çağrılmayana kadar olaydan haberi olmadığını belirterek, "Savcılıkta ifademi verdim. Savcı, beni bıraktı. Öyle bir şey olsaydı neden o birkaç kız ve erkekle gezip kaldı? Suçlamayı kabul etmiyorum. Bizim örf adetlerimize göre mağdur kaçtığı için cezası ölümdü. Kaçtığı için benim üzerime iftira atmıştır" dedi.

ÖLDÜRMEKLE TEHDİT EDİYORDU

Mağdur G.S. ise, duruşmadaki ifadesinde amcasının kendisini ölümle tehdit ettiğini belirterek, "Anneme söyleyeceğim' dediğimde, 'Seni ve anneni öldürürüm' diyerek beni korkuttu. Kimseye söyleyemedim. Amcam bana cinsel saldırıda bulundu. Ben çok küçük yaştayken yapmıştı. En son 14-15 yaşlarında yaptı. Annemin yanına gittim, konuştum. Ondan sonra bir şey yapmadı. Annemlere bir şey olur diye söyleyemedim. Beni korkutuyordu. 2012 yılında evden kaçtım. Bana niye gittiğimi sordular. Dayanamıyordum, kan gördüm ve çok korktum. Kaçtığım zaman intihar etmeyi bile düşündüm. Amcamdan şikayetçiyim" dedi.

Mağdur G.S.'nin annesi A.S. ise, kızının 2012 yılında evden kaçtığını belirterek, "Kızım olayı polise anlatmış. Öncesinden bana hiç bir şey söylemedi. 1 ay hastanedeydim, amcası bizim evde kalıyordu. Kızım çok sinirliydi, erkekleri hiç sevmiyordu. Sanık ile düşmanlığımız yoktur. Olayı diğer akrabalarımız da biliyorlar. Aile arasında olayı kapatmaya çalışmaktadırlar"diye konuştu.

SAVCI BERAAT, BAKANLIK CEZALANDIRILMASINI İSTEDİ

Son duruşmada dosyanın esasına ilişkin görüşünü açıklayan savcı, kızın cinsel istismar olayının üzerinden 4 yıl geçtikten sonra ve 'kayıp şahıs' olarak aranırken kolluk görevlilerince bulunup ailesine teslim edildiği tarihte böyle bir iddiada bulunduğunu hatırlattı. G.S.'nin kızlık zarında eskiye ait geniş bir yırtık tespit edildiğini belirten savcı, yırtığın tam zamanın tespit edilemediğini belirterek, mağdurun soyut beyanları dışında kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden sanığın beraatini istedi. Söz hakkı verilen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Remzi Atalay ise, mağdurun evdeki baskılardan dolayı olayı adli makamlara taşıdığını belirterek, "Savcılık görüşü eksik düzenlenmiştir, sanığın bu suçu işlediği sabittir, cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi.

BERAATE BAYILMA GEREKÇESİ

Mahkeme sanık V.S.'nin 'Çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan beraatine hükmetti. Gerekçeli kararda, mağdurun kızlık zarında eskiye ait zamanı tespit edilemeyen bir yırtık olduğunu, sanığın savunmalarında suçlamayı kabul etmediği belirtildi. Kararda, özellikle savcılık sorgusunda sanığın savunma yaparken sinir krizi geçirdiği ve bayıldığının gözlemle tespit edildiği kaydedildi. Kararda, "Mağdurun soyut beyanları dışında sanığın cezalandırılmasına yeterli her türlü kuşkudan uzak somut, kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığından beraatine karar verilmiştir" denildi.

===========================================

Ucuz benzine 'Takoz' formülü

Ardahan ve ilçelerinde yaşayanlar Türkiye'de akaryakıt fiyatlarının yüksek olması nedeniyle komşu ülke Gürcistan'a giderek araçlarının deposunu 3.80 liradan dolduruyor. Türkler, daha fazla benzin alabilmek için aracın depo tarafındaki lastiği de takoza çıkarıyor. Ardahanlı Mustaa Gülen, "Bizde 5.66 lira olan benzinin fiyatı komşuda 3.80 lira. Gürcistan'a giriş 15 lira. Hem depoyu dolduruyoruz, hem de bizde yarı fiyatına olan 3 karton sigara ve 1 şişe de içki getiriyoruz. Daha çok benzin almam için aracın depo kısmındaki lastiği takoza çıkarıp depoyu tam dolduruyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Gürcistan'da ki benzin istasyonu

-Türk ve Gürcü bayrakları

-Yakıt alan Türk plakalı araçlar

-Vatandaşların konuşması

-Takoz üzerindeki araç

-Deponun dolması

-Lastiğin altındaki takoz

-Vatandaşların konuşması

Haber-Kamera: Alper TURGUT/ POSOF(Ardahan),

==============================================

Pencerenin demir korkuluklarına sıkışan kediyi itfaiye kurtardı

MARDİN'in Derik ilçesi Cevizpınar mahallesindeki Ahmet Kaya Parkı civarında, bir işyerinin ikinci katındaki pencerenin demir korkuluklarına sıkışan bir kediyi gören vatandaşlar, belediye ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen iftaiye aracının ikinci kata yükseltilmesinin ardından bir itfaiye görevlisi Ahmet Sincar, merdivenlerin üzerinden yürüyerek burada sıkışan siyah renkli yavru kediyi kurtardı. Çevrede toplanan vatandaşlar kediyi kurtaran itfaiye görevlisi Sincar'ı alkışlayarak kutladı.

Derik ilçesi Cevizpınar mahallesinde Ahmet Kaya parkı civarında, bir işyerinin ikinci katındaki pencerenin demir korkuluklarına sıkışan bir kediyi gören vatandaşlar, belediye ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen iftaiye ekipleri önce ikinci kattaki pencereye merdiven uzatarak kurtarma çalışması başlattı. Daha sonra itfaiye eri Ahmet Sincar, merdivenlerden çıkarak yavrdu kedinin sıkıştığı parmaklıklara ulaşarak, kediyi ooradan kurtardı. Çevrede toplanan vatandaşlar kediyi kurtaran itfaiye görevlisi Sincar'ı alkışlayarak kutladı. Aşağı indirilen yavru kedi kaçarak gözlerden kayboldu.

Görüntü Dökümü

-Kedi kurtarmaya gelen itfaiye ekipleri,

- İtfaiye görevlisi, kurtardığı kediyi aşağı indirmesi

-Kurtarılan kedinin yere bırakılması ve kedinin uzaklaşması

-İtfaiye görevlisi Ahmet Sincar'ın konuşması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Emrullah KARAKAŞ/DERİK (Mardin), -

================================================

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement