Dha Yurt Bülteni-2

1 - PUSU KURUP AYRILMAK İSTEYEN EŞİNİ ÖLDÜREN KOCANIN ÖMÜR BOYU HAPSİ İSTENDİ

BURSA'da, boşanma davası açtıktan sonra kendisinden ayrı yaşayan 16 yıllık eşi Fatma Açıkgöz'ü (36)  yolda gizlenerek bekleyen ve 15 bıçak darbesi ile öldüren Tahsin Taner Açıkgöz'ün (42) yargılamasına devam edildi. Cumhuriyet savcısı, ayrı yaşadığı eşinin kiminle telefon konuşması yaptığını öğrenmek için evine oğlu aracılığı ile cihaz koyduğunu kabul eden Tahsin Taner Açıkgöz'ün, ömür boyu ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. Mahkeme, karar vermek üzere duruşmayı ileri tarihe erteledi.

Merkez Nilüfer İlçesi Görükle Mahallesi'nde bir markette çalışan Fatma Açıkgöz, eşine boşanma davası açtıktan sonra 3 çocuğuyla ayrı bir evde kalmaya başladı. Kendisini tehdit eden eşini şikayet eden ve hakkında koruma kararı verilen Fatma Açıkgöz,  geçtiğimiz yıl şubat ayında işyerine giderken, kendisini bekleyen eşinin bıçaklı saldırısına uğradı. Vücuduna aldığı 15 darbe ile ağır yaralanan genç kadın kaldırıldığı hastanede öldü.  Güvenlik kamerası tarafından görüntülenen cinayet sonrası yakalanan katil zanlısı tutuklandı.  Talihsiz kadının, öldürülmeden on ay önce sosyal medya hesabından,  'Bazı insanları toplasan da çıkarsan da fark etmez; çünkü karakterleri hep sıfırdır' şeklinde paylaşımda bulunduğu ortaya çıktı.

'EVE CİHAZ KOYUP KONUŞMALARINI DİNLİYORDUM'

Bursa 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde,  "yakın akrabasını kasten öldürmekö  suçundan dava açılan Tahsin Taner Açıkgöz,  daha önceki duruşmalarda yaptığı savunmasında, çok iyi anlaştıkları eşi ile ilişkilerin 2015 yılında bozulduğunu söyledi.  Cinayeti, namus meselesi yüzünden işlediğini belirten Açıkgöz,  "O gün eve geldiğimde Fatma biri ile cep telefonundan konuşuyordu. Daha sonra sinirlenip telefonu yere attı. Aldığımda çalışan telefonda erkek sesi duydum. Aramızda tartışma çıktı.  Kendisini, çocuklarla Sinop'ta ki ailesine gönderdim. Bir süre sonra babamı  yollayıp çocukları aldırdım. Fatma daha sonra Bursa'ya gelip ayrı bir evde kalmaya ve bir markette çalışmaya başladı. Burada görevli olan Murat ile arasında ilişki vardı. Oğlum aracılığı ile eve cihaz koyup onun yaptığı konuşmaları dinliyordum.  Yaptığı konuşmaları da inkar ediyordu.  Olay  günü telefon ile kendisini aradım. Bana, aramızda hiçbir şey kalmadığını söyledi. Bende sinirlenip onun işe gitmesini bekledim. Yanına gidip, 'değer miydi?' diye sordum. Hakaret ve küfür edince, onu bıçakladım Sadece ilk darbeyi hatırlıyorum sonrasını değilö dedi.

Tahsin Taner Açıkgöz'ün yargılanmasına devam edildi. Karar aşamasına gelen duruşmada mütalaa veren cumhuriyet savcısı, Tahsin Taner Açıkgöz'ün, güvenlik kamerası görüntülerinden de anlaşılacağı gibi  Fatma Açıkgöz'ü planlayarak öldürdüğünü belirtip sanığın "yakın akrabasını tasarlayarak öldürmekö suçundan ömür boyu ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırılmasını istedi.  Mahkeme karar vermek üzere duruşmayı eylül ayına erteledi.

Görüntü dökümü//// ARŞİV

----------------------

Güvenlik kamerası görüntüsü

Sanığın görüntüsü

Öldürülen Fatma Açıkgöz'ün fotoğrafı

Haber - Kamera: Halil ÖZÇOBAN/BURSA,

====================

2 - LİSELİ GÜNEŞ, AİLESİ VE KİMSESİZLERİN YARDIMCISI

MUŞ'un merkez Yarpuzlu köyünde yaşayan ve kent merkezindeki Selcen Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde yatılı okuyan 10'uncu sınıf öğrencisi Güneş Çakır (17) hafta sonu tatilinde gittiği köyünde ailesine yardım edip, yatağa bağımlı bir kadının da ihtiyaçlarını karşılıyor.

Yarpuzlu köyünde yaşayan Diyari- Mehmet Salih Çakır çiftinin 20 çocuğundan biri olan lise öğrencisi Güneş Çakır, hafta sonları geldiği köyünde ailesinin en büyük yardımcısı. Derslerinde oldukça başarılı olan Güneş Çakır, hayvanların sağımını ve bakımını yapıyor. Güneş Çakır, okulun muhtaç ve kimsesiz aileleri ziyaretinde tanığı yatağa bağımlı 85 yaşındaki Refika Balcı'yı her hafta ziyaret ediyor. Kendi ineklerinden sağdığı sütü pazartesi sabahı okula getirip öğlen saatinde de Refika nineye getiren Güneş Çakır, "Ailem Refika nineye teyzeye süt, yoğurt, yumurta götürmemi tembihliyor. Ben de Refika ninenin yatak bakımı yanında evini temizliyorum. Ona süt içirip yemek yediriyorum. Refika Balcı, 10 yıl önce kaybetmiş ve çocuğu yok. 3 yıldan beri ayakları felç olunca yatağa mahkum olmuş. Ona seve seve yardımcı olmaya çalışıyorum" diye konuştu.

Güneş Çakır'ın çok yardım sever biri olduğunu söyleyen Refika Balcı ise "Güneş eve bir arkadaşı ile geliyor. Maddi açıdan hiç sıkıntım yok. Devlet bakım ücretinden, sağlık gideri ve pek ihtiyacımı karşılıyor. Hasta yatağımı bile devlet aldı. En büyük sıkıntım yalnız olmam. Güneş ve arkadaşları geldiğinde onlarla sohbet edip moral buluyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

----------------------------

-Güneş köyde ahırda Refika nineye süt sağarken

-Güneş hayvanları meraya götürmesi

-Güneşin ahır ve etrafı süpürmesi temizlemesinden detaylar

-Güneş süt bidonu ile okula gitmesi

-Güneşin sınıfından detaylar

-Güneş ve arkadaşının Refika nineyi ziyarete gitmesi

-Güneş'in süt kaynatması

-Güneş'in sütü Refika nineye içirmesi

-Güneş'in Refika ninenin bakımını yapması

-Röportaj

Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ,

==============

3 - BURSA'DA TEKERLEKLİ SANDALYE İLE UYUŞTURUCU SATAN ŞAHIS YAKALANDI

Berktuğ ÖNCÜ/BURSA,- BURSA'nın Mustafakemalpaşa İlçesinde narkotik ekipleri şafak vakti 11 ayrı adrese eş zamanlı düzenlenen operasyonda 22 kişiyi gözaltına aldı. Özel Harekat ekiplerinin destek verdiği operasyonda kapılar koçbaşıyla kırılarak içeri girilirken, doğuştan yürüme engelli olan ve tekerlekli sandalye ile uyuşturucu ticareti yaptığı tespit edilen kbir kişide yakalandı.

Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube ekipleri, 'Uyuşturucu ticaretini önlemek' ve Uyuşturucu ticaretini yapanları yakalamak' amacıyla yapılan istihbari çalışmalar sonucunda, ursa'nın Mustfakemalpaşa ilçesinde uyuşturucu ticareti yapıldığı bilgisine ulaştı. Şafak vakti Bursa'dan yola çıkan ekipler 11 farklı adrese eş zamanlı baskınlar düzenledi. Özel Harekat ekiplerinin de destek verdiği operasyonda önceden belirlen evlerin kapıları koç başlarıyla kırıldı. Evlerde ve şahısların üst aramasında 100 gram metamfetamin, 45 gram bonzai, 87 adet ectesy hap, 6 adet tabanca ve 2 ruhsatsız tüfek ele geçirilirken, uyuşturucu ticareti yaptığı tespit edilen 22 kişi yakalanarak gözaltına alındı.

TEKERLEKLİ SANDALYEYLE UYUŞTUTUCU TİCARETİ

Yapılan operasyonda uzun zamandır aranan ve doğuştan yürüme engelli olan, tekerlekli sandalyeyle uyuşturucu ticareti yaptığı tespit edilen 35 yaşındaki A.D. yakalandı. Evinde yapılan aramada bir miktar uyuşturucu madde ele geçirildi.

Gözaltına alınan şüpheliler sorgulanmak üzere Bursa İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

Görüntü bilgisi: Görüntüler, 2405uyusturucuoperasyonu kodu ile geçiliyor

Görüntü dökümü

Koçbaşı ile kapıların kırılması

Evlerden aramalar

Uyuştucu satan engelli A.D.'ning örüntüsü

Özel harekat polislerinden görüntü

Detaylar

=================

4 - ÇOCUKLARIN İLK KONUŞMAYA BAŞLAMASIYLA İLGİLİ UZMAN UYARISI

KONUŞMALARINDAN ÖNCE HAREKETLERİNİ GÖZLEMLEYİN

İZMİR'de yaşayan dil terapisti Kemal Colay, anne ve babaların büyük heyecan yaşadıkları, çocuklarının ilk konuşma süreçlerine ilişkin uyarılarda bulundu. Colay, çocukların konuşmaya ne zaman başladıklarından daha çok işaret dilini kullanmalarının yada takip etmeleri sürecinin daha önemli olduğunu söyledi.

Ebebeynler için, çocuklarının dünyaya gelmelerinden sonraki en önemli aşamalardan birisi de onların konuşma süreçleri oluyor. Bu sürecin kısa sürede geçilmesi, çocuğun konuşmaya başlamasıyla mutlu olan aileler, uzun süre konuşmamaları durumunda ise tedirginlik yaşıyor. Gerek otizm gibi rahatsızlıkları bulunanlar gerekse de normal süreçlerinde konuşma güçlüğü çeken çocuklar konusunda uzmanlaşan dil terapisti Kemal Colay, ailelere bu konuda uyarılarda bulundu.

KONUŞMADAN ÖNCE İLETİŞİM ÖNEMLİ

Okul öncesi çağdaki, aileleri veya arkadaşlarıyla iletişim kuramayan çocuklara yönelik çalışma yürüttüklerini, konuşmadan önce çocuğun iletişimsel olarak yapması gereken davranışlar bulunduğunu söyleyen Kemal Colay, "On aylık çocuğun işaret edilen yere bakması yada kendi işaret etmesi, olan biteni izlemesi, bu hareketliliğe katılması, karşıdakine mesaj verme isteğidir. Bunu da beden diliyle, işaretleriyle, jestleriyle, bakışlarıyla başarabilmesi çok önemli. Bu saydıklarımızı yapamadığı zaman alttaki iletişimsel basamaklara bakıp bu çocuğun bunları neden yapamadığını irdelemek gerekiyor. Çocukla öncelikli biz iletişim kuruyoruz. Tabii bu süreçte aileler de hiçbir zaman bu çalışmaların dışında kalmamalı. Bizler de ailelerle hazırladığımız eğitim uygulamalarını birebir gerçekleştiriyoruz" dedi.

Ailelere, çocukların konuşma süreçlerinden daha önce, davranışsal iletişimlerine dikkat etmeleri uyarısında bulunan Kemal Colay, "Bazı aileler erken zamanda çocuklarındaki iletişim azlığını fark edebiliyor. Çünkü çocuğun iletişim kurmadığını onlara bakıp gülümsemediğini, eksik olduğunu hissediyor. Anneler özellikle bunu anlayabiliyor. 10-11 aylık çocuk işaret edilen yere bakmıyorsa, halen kendisi işaret etmiyorsa ya da istediği yere elinden tutup annesini götürmüyorsa, başkasının yaptığı davranışlara bakmıyor, dahil olmuyorsa, merak etmiyorsa, aileler konuşmadan önce bunlara daha çok önem vermeli. Çünkü konuşmadan önce bu tür iletişim önemli" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Tedavi sürecinden ve yönteminden görüntü.

Kemal Colay'la röportaj.

Haber: Taylan YILDIRIM, kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR

========================================

5 - ANNE KEDİ, ÖLEN YAVRUSUNUN BAŞINDAN SAATLERCE AYRILMADI

MANİSA'nın Turgutlu ilçesinde bir sokak kedisi, otomobil çarpması sonucu ölen yavrusunun başından saatlerce ayrılmazken, bu durum, görenlerin yüreklerini burktu.

Cumhuriyet Mahallesi Gardalya Sokak üzerinde bir yavru kediye otomobil çarptı. Son gücüyle yol kenarına kadar gidebilen yavru kedi, telef oldu. Yavrusunun öldüğünü gören anne kedinin hali yürekleri burktu. Yavrusunu dakikalarca koklayan anne kedi, etrafında sürekli dolaştı. Zaman zaman yavrusunu yalayan anne kedinin bu durumu üzdü. Durumdan haberdar olan belediye ekipleri bir süre sonra olay yerine gelerek yavru kediyi aldı, uygun bir alana gömdü.

Mahalle sakinlerinden Hanife Bayraktar, "Bu kedi sabahtan beri burada, yavrusunun başından ayrılmıyor. Yok böyle bir şey. Yalıyor, kokluyor. İşte annelik böyle bir duygu" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Anne kedi yavrusunun başında yavrusunu koklarken yalarken

Genel ve Detay görüntü

(KJ Haber- Kamera: Doğan ÇİZMECİ/ TURGUTLU (Manisa),

================================================

6 - CAMİ KUBBESİNDEKİ LEYLEK VE YAVRULARINA İLGİ

MUĞLA'da cami kubbesine yuva yapan ve çevredekilerin 'Melek' ismi verdiği leylek ile başından ayrılmadığı 4 yavrusu büyük ilgi görüyor.İlkbahar mevsiminin habercisi olan leylekler, göç ederek genellikle ağaç dallarına ve enerji nakil hattı direklerine yuva yapıyor. Muğla'da da bir leylek, yuva yapmak için cami kubbesini tercih etti. Şeyh Muslihittin Camii'nin kubbesinde kuluçkaya yatan leylek, 4 yavru dünyaya getirdi. Çevredekilerin 'Melek' ismi verdiği leylek ile başından ayrılmadığı 4 yavrusu büyük ilgi görüyor.

Mahalle sakinlerinden Hülya Korkmaz, "Balkondan, 2 yaşındaki oğlum Ufuk Ayhan ile sürekli leyleğe bakıyoruz. Yavruları yumurtadan yeni çıktı. Bazı zamanlar evimizin arkasında bulunan boş arazide ot topluyor. Yakından görmek heyecan vereci. Biz ona Melek ismini verdik" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Camiden görüntü

Cami kubbesi ve leyleğin görüntüsü

Leylek ve yavrularının görüntüsü

Genel ve Detay görüntü

(Haber- Kamera: Cavit AKGÜN/ MUĞLA,