DHA YURT BÜLTENİ - 2 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 2

DHA YURT BÜLTENİ - 2

Eski eşini bıçaklayarak ağır yaraladı: 'Oğlumun 'baba yapma' dediğini hatırlıyorum'KONYA'nın Akşehir ilçesinde boşandığı halde aynı evde yaşamaya devam ettiği Burcu T.

19.02.2020 10:06
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Eski eşini bıçaklayarak ağır yaraladı: 'Oğlumun 'baba yapma' dediğini hatırlıyorum'

KONYA'nın Akşehir ilçesinde boşandığı halde aynı evde yaşamaya devam ettiği Burcu T.'yi (26) 3 yerinden bıçaklayarak ağır yaraladıktan sonra tutuklanan Hakan Şeker'in (34) polisteki ifadesinde, "Eski eşimin evliyken ve boşandıktan sonra beni aldatmasına inanamadım. Bir anda kendimden geçmişim. Oğlumun 'baba yapma' dediğini hatırlıyorum. Kendime geldiğimde 112'yi aradım" dedi.

Olay, geçen pazar günü öğle saatlerinde, İstasyon Mahallesi 30450 Sokak'ta bulunan apartmanda meydana geldi. İddiaya göre, Hakan Şeker, boşanmalarına rağmen aynı evi paylaştığı Burcu T. ile kendisini aldattığı gerekçesiyle tartışmaya başladı. Tartışma sürerken Burcu T., alt katta yaşayan babasının evine gitti. Eski eşinin peşinden giden Şeker, Burcu T.'yi 3 yerinden bıçaklayarak, ağır yaraladı.

'BENİ ESKİ EŞİM BIÇAKLADI' DEDİİhbar üzerine eve gelen polis ekipleri, Hakan Şeker'i gözaltına aldı. Bilinci açık olan Burcu T. de polise, "Beni boşandığım eski eşim bıçakladı" dedi.Ambulansla önce Akşehir Devlet Hastanesi'ne götürülen ardından Konya'ya sevk edilen Burcu T., hayati tehlikeyi atlatamadı. Hakan Şeker ise sevk edildiği adliyede tutuklandı.İFADESİ ORTAYA ÇIKTIHakan Şeker poliste verdiği ifadesinde, aynı zamanda dayısının kızı olan Burcu T. ile 2010 yılında evlendiklerini 6 ve 8 yaşlarında iki çocukları olduğunu, şiddetli geçimsizlik nedeniyle 1 yıl önce ayrıldıklarını anlattı. Şeker ifadesinde, "Boşanmamıza rağmen eşim ve çocuklarımla birlikte aynı evde kalmaya devam ediyorduk. Ben evliyken eşimin beni aldattığını öğrendim. Ben boşanmamıza rağmen çocuklarımın annesi olduğu için kendisi ile uygun bir dille konuşarak neden böyle bir şey yaptığını sordum. O da bana şeytana uyduğunu, bir daha olmayacağını söyledi" dedi.TELEFONUNDA MESAJLARI GÖRDÜMOlay günü Burcu T.'nin telefonunda başkalarıyla olan mesajlarını ve fotoğraflarını gördüğünü ileri süren Şeker, "Burcu çalıştığı işten ayrıldı. Bir gece önce Burcu, 'Tek başıma bir hayat kurmak istiyorum' dedi. Ben de ona gerekenleri söyledim ama beni dinlemedi. Sabah uyandığımda Burcu'nun telefonuna baktım, başkalarıyla mesajlarını ve resimlerini gördüm. Kahvaltıda eski kayınvalidem ve çocuklar da vardı. Burcu ile yine başkalarıyla görüşmesinde dolayı tartışmaya başladık. Kahvaltıdan sonra çocuklar dedelerine indi. Burcu da gitmek isteyince, tartışarak evden çıkıp, birinci kattaki babasının evine gittik. Tartışırken bir anda kendimden geçmişim. Bir ara oğlumun 'Baba yapma' dediğini hatırlıyorum. Kendime geldiğimde eski eşimin yaralandığını görerek, hemen 112'yi aradım. 112 görevlileri gelinceye kadar bir sıkıntı olabilir diye bekledim. Eski eşimin evliyken ve boşandıktan sonra beni aldatmasına inanamadım. Eski eşimi bıçakladığımı tam olarak hatırlamıyorum" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ ----------------Şüphelinin adliyeye çıkartılması

Haber- Kamera: Tolga YANIK- Atilla MEMİŞ KONYA

================================

Sosyal medya fenomeni 'Ares' yaşamını yitirdi

ANTALYA'da, H.E. (14) adlı kız çocuğunu taciz ettiği iddiasıyla babası V.E. ile erkek kardeşi K.E. tarafından dövülen ve 3 gün önce beyin ölümü gerçekleşen, sosyal medya fenomeni Şehmuz Özdemir (18) hayatını kaybetti.Olay, 4 Şubat Salı günü saat 17.00 sıralarında, Antalya merkezde meydana geldi. Sosyal medyada 'Ares' ismiyle fenomen olan Şehmuz Özdemir, Konyaaltı Sahili'ndeki kafede kendisiyle reklam anlaşması yapmak isteyen V.E. ve oğlu K.E. ile buluştu. Bir süre burada oturan üçlü, daha sonra otomobille ayrılarak, Kepez ilçesindeki ormanlık alana gitti. V.E., ormanlık alana geldiklerinde Şehmuz Özdemir'i, kızı H.E.'yi 2 yıl önce taciz ettiği ve uygunsuz görüntülerini çektiği iddiasıyla oğlu K.E. ile birlikte dövmeye başladı. Özdemir, aldığı darbeler sonucu bayılırken, V.E. ve K.E. ise olay yerinden kaçtı. Özdemir, çevredekilerin ihbarıyla gelen sağlık ekiplerince ambulansla Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılarak, yoğun bakımda tedaviye alındı.Olayla ilgili inceleme başlatan polis, Şehmuz Özdemir'i darbettiği gerekçesiyle V.E. ve oğlu K.E.'yi gözaltına aldı. Sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanan baba- oğul, ifadelerinde, H.E.'yi mesajla taciz ettiği gerekçesiyle Şehmuz Özdemir'i dövdüklerini, sosyal medya fenomeninin kızın uygunsuz fotoğraflarını elde edip, buluşmaya zorladığını ileri sürdü.Akdeniz Üniversitesi Hastanesi yoğun bakım servisinde 15 günlük tedavisi sonrası 3 gün önce beyin ölümü gerçekleşen Şehmuz Özdemir, bu sabaha karşı yaşamını yitirdi. Yakınları, hastanedeki işlemlerin ardından toprağa verilmek üzere Şehmuz Özdemir'in cenazesini teslim alacak.

ARŞİV GÖRÜNTÜLERLEAlparslan ÇINAR- Erol AKKIR/ANTALYA,

NOT: AKTÜEL GÖRÜNTÜLER TAKİP EDİLİYOR

================================

Kanala devrilip, suya gömülen araçtan kendileri çıktı

ANTALYA'da, virajda sürücüsünün kontrolünden çıkan kamyonet, sulama kanalına devrildi. Muhammet A. ve Süleyman T., suya gömülen araçtan kendileri çıktı. Kaza, gece saatlerinde, Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi'nde meydana geldi. Muhammet A. yönetimindeki plakası öğrenilemeyen kamyonet, İbni Sina Caddesi'nde virajda kontrolden çıkıp, kaldırımı aşarak, yol kenarındaki sulama kanalına uçtu. Kısa sürede suya gömülen kamyonetten Muhammet A. ile Süleyman T., kendileri çıktı. Kazayı görenlerin haber vermesiyle bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık görevlileri, hafif yaralanan 2 kişiyi ilk müdahalenin ardından ambulansla Kepez Devlet Hastanesi'ne götürdü. Polis ekiplerinin kaza yerinde yaptıkları incelemenin ardından suya gömülen araç, vinçle çıkarıldı.Öte yandan yol kenarında bulunan ve sulama kanalı ile yolu ayıran tellerin bir süre önce çalındığı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------Kaza yerinden görüntülerSuya gömülen araçtan detaylarPolis ekiplerinden görüntülerÇalındığı için olmayan tellerden görüntüler

HABER -KAMERA: Semih ERSÖZLER/ANTALYA,

===============================

Adanalılardan kantaron yağına yoğun ilgi

CİLT hastalıkları, vücuttaki yara ve yanıklar başta olmak üzere birçok rahatsızlıkta doğal tedavi yöntemi olarak başvurulan kantaron yağına, Adanalılar yoğun ilgi gösteriyor.

Türkiye'de ve Avrupa'da yaygın olarak bulunan mayasıl otu ve yara otu olarak da bilinen, senelerdir alternatif tıpta şifalı olduğu düşünülerek sıkça kullanılan sarı veya kırmızı kantaron çiçeğinin yapraklarından elde edilen kantaron yağına, Adana'da da yoğun talep oluyor. Kentteki  hemen hemen her aktarın rafında bulunan kantaron yağı, litresi 40 ile 100 lira arasında değişen fiyatlarla satılıyor. Kantaron bitkisinin sapı ve çiçeğiyle beraber yıkanması ve kurutulması sonrası parçalanarak kavanoza koyulmasıyla yapımına başlanan kantaron yağı, kavanoza saf zeytinyağı ilave edilmesinden sonra yaklaşık 5 gün boyunca kapağı açık bir şekilde güneşte bekletiliyor. Beş günün sonunda kavanozun kapağı kapalı bir şekilde yaklaşık 45 gün güneşte bekletilen yağ, süzüldükten sonra kullanıma hazır hale geliyor.

PİYSADA SAHTELERİ DE VAR

Yıllardır aktarlık yapan Seyfi Değişmez (42), kantaron yağının her mevsim talep gördüğünü, günde yaklaşık 10 litre kantaron yağı sattığını belirtti. Kantaron yağının birçok hastalığa iyi geldiğini söyleyen Değişmez, yara, yanık, mide ülseri, gastrit gibi rahatsızlığı olan kişilerin kantaron yağı kullandığını kaydetti. Kantaron yağının gerçeğinin saf zeytin yağıyla yapıldığını anlatan Değişmez, "Piyasada sahteleri de var tabi ki. Usulüne göre yapamayanlar var. Haliyle o zaman kişiye fayda sağlamıyorö diye konuştu.

ARABAYA KOYSAN ÇALIŞTIRIR

Yaz aylarında dağlardan topladığı kantaron çiçeğini, zeytinyağı ile sentezleyip, evde kendi kantaron yağını yaptığını kaydeden ev kadını Ayfer Yel (50), evde ailesiyle birlikte tükettiğini ifade etti. Mide ağrısı çektiği zaman sabah saatlerinde kantaron yağı içtiğini belirten Yel, "Yaralara, mideye, yanıklara yani neredeyse her şeye iyi geliyor. Yıllardır kullanıyorum ve çok memnunum. Kısacası arabaya koysan çalıştırırö dedi.

Sık sık ailesinin ve kendisinin kantaron yağı tükettiğini belirten Demet Birbiçer (29) ise doğal bir yöntem kullanmaktan memnun olduğunu söyledi.

Görüntü Dökümü-----------------------Kantaron yağı ve bitkisinden genel ve detaylarÇerçi dükkanından genel ve detayKadınlar ile röportajlarKantaron yağının bacağa sürülmesiAktar Seyfi Değişmez ile röp.Şişelenmiş kantaron yağlarından görüntüler

Haber: Can ÇELİK-Kamera: Rüşan Anıl ATAR/ADANA,

======================

Antika dükkanı zamana tanıklık ediyor

MERSİN'de 26 yıldır antikacılıkla uğraşan Özdan Al'ın dükkanına gelenler adeta zamana tanıklık ediyor.

Teknolojideki gelişmeyle birlikte insanların hayatına hızlı şekilde yeni ürünler girerken, eskiyi özleyenler ve geçmişe yolculuk etmek isteyenlerin tercihi ise antika dükkanları oluyor. 26 yıldır antikacılıkla uğraşan Özdan Al, mesleğinin inceliklerini anlattı. İnsanların antika eşyalarda çocukluğunu, geçmişini bulduğunu belirten Al, antikacılığın dikkat isteyen bir meslek olduğunu söyledi. Babadan kalma antikacılık mesleğini devam ettiren Al'ın dükkanında Osmanlı döneminden kalma çinilerden tablolara, takılara, gramofonlardan Fransız porselenlerine, bronz şamdanlardan eski zamanlardan kalma biblolara kadar geniş yelpazede ürün bulunuyor.

İnsanların evlerinde geçmişine dair bir şeyler bulundurmak, görmek istediğini aktaran Al, "Biz antikacılar, insanların geçmişe dair özlemlerini karşılayacak ürünleri dükkanlarımızda bulundurmaya çalışıyoruz. Geçmişine saygı duyan, özleyen, doğduğu büyüdüğü yerdeki objeleri evlerinde görmek isteyen insanlar, antikacılara geliyor" dedi.

'ORJİNAL OLMASINA DİKKAT EDİLMELİ'

Antikacılıkla ilgili önemli detaylar da paylaşan Al, "Antika alırken orijinal olmasına dikkat edilmeli. Sevdiğiniz her şey sizin için değerlidir. İlla 100 senelik bir parça olması gerekmiyor. 30 senelik bir parça da sizi evinizde mutlu edebilir. Bir ürünün antika olabilmesi için 100 seneyi geçmiş olması gerekir. Usta elinden çıkmış olması gerekir. Döneminin özelliklerini yansıtmalı" ifadelerini kullandı.

Antika ürünlerin bakımı hakkında da bilgi veren Al, "Ahşap objelerin ya da mobilyaların yıllık rutin bakımları gomalak cila yapılır. Eski bir usuldür ama bunu hala yaşatan insanlar var. Diğer cam, porselen, bronz parçalar çok fazla bakım istemiyor. Evinize alıp yıllarca izleyebilirsiniz" diye konuştu.

'ANTİKA ÜRÜNLER PAHALI DEĞİLLERDİR'

Antikaların pahalı olduğuna dair algı bulunduğunu ancak buna katılmadığını kaydeden Al, "Döneminde az sayıda yapılmış, saraya ya da özel kişilere yapılmış antikalar pahalıdır ama bunun dışında porselenler, tablolar, çiniler, biblolar dışarıya göre daha ucuzdur. Bu ürünlerin yapımında kullanılan malzemeler bugüne göre daha ucuzdur. Bu ürünler dışarıya kimyasal bir şey vermez. Bugün yapılan ürünlere göre daha sağlıklıdır." ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü--------------------------Antikacının kapısı açılırken-Gramafondan şarkı çalarken-Antika dükkanındaki ürünler-Antikacı Özden Al ile röp

Haber-Kamera: Soner AYDIN/MERSİN,

==============================

Manken, 40 kiloluk gelinliği taşıyamadı

DİYARBAKIR'da düzenlenen gelinlik defilesinde, 10 metre uzunluğunda duvağı olan taşlarla kaplı 40 kilo ağırlığındaki gelinliği giyen manken, podyum ortasına yığılıp, kaldı. Ağırlığı taşıyamayınca oturmak zorunda kalan manken, görevlilerin yardımıyla kalkıp, defileyi tamamladı. Diyarbakır'da bir gelinlik mağazası, 2020 ürünlerini tanıtmak için 4'ü yabancı 7 mankenin bodyuma çıktığı defile düzenledi. Nişan, abiye ve gelinliklerden oluşan özel tasarımların yer aldığı defilede, mankenler Türkçe, Kürtçe ve İngilizce müzikler eşliğinde podyuma çıktı.Defilenin en çok dikkati çeken gelinliği ise taşlarla kaplı olan, 10 metre uzunluğunda duvağı bulunan 40 kilo ağırlığındaki gelinlik oldu.  Ancak gelinliği giyen manken, ağırlığı taşıyamayacınca olduğu yere oturdu.  Manken, görevlilerin yardımıyla kalkıp, defileye devam etti.Mağaza sahibi Mehmet Kaymak, bölgede defilelerin artması gerektiğini söyleyerek, "Böyle çalışmalarımız daha önceden oldu, inşallah önümüzdeki günlerde de olacak. Bölgemizde bu tür etkinliklerin daha sık olması için faaliyet yürütüyoruz. Savaşların yerine barışın olması, bu tür etkinliklerin devamlı olması için faaliyet gösteriyoruz. 40 kiloluk gelinliğimiz tamamen taşlı olması nedeniyle çok ağır. Bazı gelinlerimiz tercih ettiği için böyle bir tasarım yaptık" dedi.'DİYARBAKIR'A SIK SIK GELİYORUZ'Defilede yer alan Rus manken Marina Nasedkina da Diyarbakır'a sık sık geldiklerini belirterek, "Diyarbakır'a onuncu gelişim. Diyarbakır çok güzel bir şehir, insanları çok sıcak. Bizi severek izliyorlar. Biz bu şehri çok sevdik. Rusya'ya gidince fotoğrafları, videoları gösteriyorum" diye konuştu.Bulgar manken Alisa Ganeva ise kente ilk defa geldiğini ifade ederek, "Çok kibar insanlar. Çok sevdim burayı. Çok mutluyum burada olduğum için. Gelinlikler mükemmel. Abiyeler de çok şık" dedi.

Görüntü Dökümü-----------Gelinliklerden detayMehmet Kaymak'ın konuşmasıMarina Nasedkina'nın konuşmasıAlisa Ganevanın konuşmasıPodyumdan detay

Genel ve detay

Haber Kamera: Emrah KIZIL, Elif FİLİZ/ DİYARBAKIR,


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 2 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement