Dha Yurt Bülteni-2

Bursa'da FETÖ soruşturmasında ihraç edilen 7 eski öğretmen adliyede

BURSA'da, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve örgütün haberleşme programı olan 'ByLock' kullandıkları belirtilen, meslekten ihraç edilen 7 eski öğretmen emniyetteki işlemlerinin ardından bu sabah  adliyeye sevk edildi.

Bursa Cmhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, yaklaşık bir hafta önce düzenlenen operasyonda, "Bylock" kullandığı belirtilen ve  meslekten ihraç edilen biri kadın 7 eski öğretmen igözaltına alındı. Şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin ardından 'Terör örgütüne üye olmak' suçlamasıyla bu sabah adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

-Şüphelileri taşıyan otobüsün adliyeye girişi

-Şüphelilerin adliyeye girişi

Haber-Kamera: Mehmet İNAN/BURSA,-

=======================================

'Hero'ya karşı 'traitor' tişörtü

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 44'ü tutuklu 47 kişinin Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına devam edildi. Sanık askerlerden Gökhan Güçlü'nün dün üzerinde kahraman anlamına gelen 'hero', altında da İngilizce "Kahramanlar ölümsüzdür' yazılı tişörtle duruşmaya gelmesi vatandaşlar tarafından bugün protesto edildi. Vatandaşlar, sanıkların geçirildiği alana İngilizce hain anlamındaki "Traitor" yazılı tişörtleri temsili dar ağacına astı.

Geçen 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele saldırı düzenleyen Özel Kuvvetler ve Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timlerininin de aralarında bulunduğu 44'ü tutuklu 47 sanığın yargılanmasına Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.  Dünkü duruşmada Muğla Sıtkı Koçman Adli Tıp Ana Bilimdalı Başkanı Yasemin Balcı, 15 Temmuz gecesi şehit olan polis memurları Nedip Cengiz Eker ve Mehmet Çetin'in ölümüyle ilgili bilirkişi uzmanı olarak ifade verdiği sırada sert tartışmalar yaşandı. Tutuklu darbeci askerler, Adli Tıp Uzmanı Yasemin Balcı'ya, şehit polislerin adli tıp raporlarına yönelik sorular sormalarına Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatları müdahale etmişti. Bu duruma sanık askerler ayağa kalkıp tepki gösterdi. Sanık askerler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatlarına yönelik olarak, "Havlamayın", "Kapa çeneni", "Delikanlıysan dışarıda karşılaşalım", "Delikanlıysan dışarıya gel" sözleriyle tehdit etti. Avukatlar ise, tehditlerin zapta geçirilmesini talep edip, "Gerçeklerden korkuyorsunuz" dedi. Gerginliğin artması üzerine Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, duruşmayı bugüne erteledi.

KAHRAMANA KARŞILIK HAİN YAZISIYLA YANIT VERDİLER

Dünkü duruşmaya tutuklu sanık MAK timi askerlerinden Gökhan Güçlü'nün üzerinde 'kahraman' anlamına gelen kelimenin İngilizcesi 'hero', altında da yine İngilizce 'Kahramanlar ölümsüzdür' yazılı tişörtle gelmesi, büyük tartışma yaratmıştı. Ceza ve Tekif Evleri Genel Müdürlüğü de konuyla ilgili inceleme başlatmıştı. 15 Temmuz'un yıldönümü öncesinde Gökhan Güçlü'nün bu yazıyla duruşmaya katılmasına vatandaşlardan da tepki gecikmedi. Duruşmanın yapıldığı salonun yanında toplanan çok sayıda vatandaş, sanıkların geçirildiği alana İngilizce 'hain' anlamındaki "Traitor" yazılı tişörtleri temsili dar ağacına astı. Sanık Gökhan Güçlü'nün üzeri kırmızı şeritle çizilmiş fotoğrafının da bulunduğu pankarta "Katillerden kahraman olmaz" yazıldı. Protestocular, ellerindeki pankartlar ve Türk bayraklarıyla tepkilerini gösterdi. Bu sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili yaptığı konuşmaların yanısıra Başbakan Binali Yıldırım'ın da "Tankın gücü halkın gücünü yenemez" başlıklı konuşması dinletildi, 'Türkiyem' şarkısı çalındı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Protestoculardan görüntü.

Önlemlerden görüntü.

Temsili dar ağacının ve üzerindeki hain yazılı tişörtün görüntüsü.

Sanıkların getirilmesinden görüntü

Haber-Kamera: Taylan YILDIRIM - Cavit AKGÜN - Yasin TİNBEK/ MUĞLA

=======================================

Şemdinli Altınsu Köyü'nde sokağa çıkma yasağı

HAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi'nde Altınsu Köyü ile İncesu mezrasında ikinci bir duyuruya kadar sokağa çıkma yasağı ilan edildi.

Hakkari Valiliği, bugün sabaha karşı konulan sokağa çıkma yasağı ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Açaklamada şöyle denildi:

"İlimiz Şemdinli İlçesi Altınsu Köyü ve İncesu Mezrası Mülki sınırları içerisinde icra edilecek operasyon esnasında vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği ile emniyetli şekilde seyahat etme hürriyetinin ortadan kalkacağı değerlendirildiğinden, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi ve başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11/C maddesi gereğince İlimiz Şemdinli İlçesi Altınsu Köyü ve İncesu Mezrası Mülki sınırları içerisinde 14 Temmuz 2017 günü saat 04.00'ten geçerli olmak üzere ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş olup, İlimiz Şemdinli İlçesi Altınsu Köyü ve İncesu Mezrası Mülki sınırları içerisine giriş- çıkışlar da yasaklanmıştır."

Haber: Azer DEMİR/ ŞEMDİNLİ(Hakkari), -

=======================================

Embriyo biyopsisi gebelik şansını artırıyor

BEŞ yıldır kısırlık tedavisi gören, tüp bebek denemelerinden defalarca elleri boş dönen 37 yaşındaki Nazlı Özçaka ile 40 yaşındaki Fatih Özçaka çifti, 'embriyo biyopsisi' sayesinde bebek sahibi olacak. Çift, 4 ay sonra doğacak bebeklerinin heyecanını yaşarken, Opr. Dr. Dilek Aslan, "Bu tür vakalarda embriyo biyopsisi sorunun tespiti ve tedavisini mümkün kılıyor" dedi.

Uşak'ta oturan borsacı Nazlı Özçaka ve bir kamu kurumunda görevli Fatih Özçaka, 6 yıl önce mutlu bir evlilik yaptı. Çift mutluluklarını taçlandırmak için evlat sahibi olmak istedi, olmayınca doktorlara başvurdu. Nazlı Özçaka, yumurtlama, aşılama tedavileri gördü, sonuç değişmedi. Uşak'ta umutlarını yitiren çift, Ekim 2015'te İzmir Kent Hastanesi Tüp Bebek Merkezi'ne başvurdu. Kent Tüp Bebek Merkezi Sorumlusu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Dilek Aslan, Nazlı Özçaka'ya tüp bebek yöntemini uyguladı, ancak ortada sorun görünmemesine karşın gebelik elde edilemedi. Bu noktada devreye yeni yöntemleri soktuklarını belirten Opr. Dr. Aslan, Nazlı Özçaka'nın gebeliğine engel sorunların nasıl çözüldüğünü, nasıl gebelik sağlandığını şöyle anlattı: "Bize başvuran her 100 çiftten 15'inde bir neden bulamıyoruz. Yani nedeni belirlenemeyen infertilite dediğimiz bir kavram var. Açıklanamayan infertilitede tedavilere rağmen gebelik sağlanamadığında tüp bebek uygulamalarına geçiliyor. Embriyolar çok sağlıklı görünmesine karşın yine tüp bebekte de gebelik elde edilemiyor. Biz bu tür durumlarda kapsamlı kromozom testini çiftlere öneriyoruz. Son yıllarda özellikle embriyolardan genetik tarama yöntemleri yeni bir umut ışığı oldu. Eskiden sadece 5 çift kromozoma, down sendromu vb. ile ilgili bakarken artık kapsamlı kromozom testi adı verilen yöntemle 46 kromozomun tamamı görülebilmekte ve böylece daha sağlıklı embriyoların seçilerek transfer edilmesiyle gebelik şansını artırmak mümkün olmaktadır. Bu test için de embriyodan biyopsi alınıyor ve genetik tetkikle kromozomların 46 olup olmadığı, herhangi bir hastalık taşıyıp taşımadığı, örneğin tek gen hastalıklarını barındırıp barındırmadıkları embriyolardan anlaşılabiliyor. Örneğin hemofili hastalığı ya da Akdeniz anemisi, bazı kas erimesi hastalıkları gibi hastalıkların embriyolardan da tespit edilmesi ve sağlıklı embriyoların seçilmesi mümkün olabiliyor. Tüp bebek tedavilerinde kişiselleştirilmiş tedavi bu yüzden çok önemli. Sadece bu test değil spermlerin 8 bin kat büyüterek seçilebildiği IMSI yöntemi, yine intralipit serumları ile düşük riskinin azaltılması ve 5. gün embriyo transferi gibi yardımcı yöntemler kişiye özel olarak belirlenip karar verilerek çoklu tedavi yaklaşımı ile gebelik şansı sunulabilmektedir. Nazlı hanım bizden önce birçok defa aşılama, yumurtlama ve değişik tedaviler görmüş. 5 kez tüp bebek denemesi yaptık, olmadı. Kapsamlı kromozom testinde sorunun kromozomdan kaynaklandığı belirlendi ve sağlıklı embriyolar transfer edilerek gebelik elde edildi. Nazlı hanım şimdi 5 aylık hamile."

Nazlı Özçaka da evlat sahibi olmak için tüm tedavi yöntemlerine başvurduklarını belirterek, "6 yıllık evliyim, 5 yıldır evlat sahibi olmak için çeşitli tedaviler gördük, olmayınca tüp bebekte şansımızı denedik. Böyle bir testten haberimiz yok. Sağlıklı embriyolarla 6 denemede hamile kaldım. Bir kızım olacak, çok mutluyum" dedi.

Baba adayı Özçaka da "Olmayacağını düşünürken eğer vazgeçmiş olsaydık bu iş olmayacaktı. Bu genetik test sayesinde kızımıza kavuşacağız" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Opr. Dr. Dilek Aslan ile röp.

Nazlı Özçaka ile röp.

Fatih Özçaka ile röp.

Doktor ve hastalarından genel detay görüntü

Haber-Kamera: Mehmet CANDAN/ İZMİR,

============================================

Kesilen ağacını omuzladı, belediyeye hesap sordu

Isparta Yalvaç'te yalnız yaşayan 71 yaşındaki Melahat Peker'in geçen yıl mart ayında 'yeşillik olsun' düşüncesiyle kaldırım üzerine diktiği 5 elma ve 1 dut fidanından rahatsız olan komşuları, belediyeye şikayette bulundu. Şikayet sonrası 5 ağacı kendisi kesen Peker, belediye zabıtasından dut ağacının kalmasını rica etti. Ancak geçen pazartesi günü evde olmadığı sırada gelen belediye görevlileri, dut ağacını kesip götürdü. Belediyeye gidip kesilen ağacın verilmesini isteyen Melahat Peker, kendisine teslim edilen yaklaşık 2 metrelik dut ağacını sofra bezine sarıp geçen salı günü Yalvaç Belediyesi'nin yolunu tuttu. Omzunda taşıdığı dut ağacıyla gözyaşları arasında belediyeye giden Melahat Peker, Belediye Başkanı MHP'li Halil Hilmi Tütüncü'nün makamına çıktı. Yaklaşık 5 dakikalık görüşmenin dışarı çıkan Peker, "Bu fidana çocuk gibi baktım. Bir ağacı sığdıramadılar. Başkan 'haberim yok' deyip işin içinden sıyrıldı. Kime ne zararı vardı?" diye gözyaşı döktü. Zabıta Müdürü Hacı Yakup Hisarardımlı ise "Yaya kaldırımına ağaç dikmek yasaktır. Üzgünüz ama yapacak bir şey yok" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------

Melahat Peker'den görüntü

Omzunda ağaçla yürürken

Belediye Binasına girmesi

Görevlilerle konuşması

Melahat Peker'in açıklaması

Detay

Haber- Kamera: Nurettin ARKAN/ISPARTA,

=========================================

Çanakkaleli muhtardan köyün şehitleri için anıt

ÇANAKKALE'nin Bayramiç İlçesi sınırları içinde kalan Kazdağılarının Kuzey yamacında yer alan dağ köyü Alakeçi'nin muhtarı 60 yaşındaki Hazım Yılmaz, köyün 7 şehidi için taştan 3 metrelik şehitler anıtı yaptırdı.

Bayramiç İlçe merkezine 20 kilometre mesafedeki Kazdağları eteklerinde yer alan tepeye kurulu Alakeçi Köyü'nün Muhtarı Hazım Yılmaz, 2 yıl önce kendi imkanlarıyla meydana Atatürk Büstü yaptırdı. O günlerde Bayramiç Kaymakamlığı, Yılmaz'a, 'Köyünüzdeki şehit ve şehit yakınlarının isimlerini bize bildirin' diye yazı gönderdi. Yapılan araştırmada 6'sı Çanakkale savaşlarında, 1'i PKK'yla mücadelede şehit düşmüş 7 kişi olduğu belirlendi. Bu kişiler ile yakınlarının isimleri, Kaymakamlığa iletildi.

Yaptığı araştırmada Çanakkale Savaşı'nda şehit düşen atasının bulunduğunu öğrenen Muhtar Yılmaz duygulandı. Köye, şehitlerin anısına anıt yaptırmaya karar verdi. Köyün yakınındaki taş ocağından aldığı 3 metre boyunda ve 1 ton ağırlığındaki doğaltaşın yüzeyini temizlettirerek, Çanakkale Savaşı'nda şehit düşmüş Ramazan Yılmaz, Hamza Çetinkaya, Mehmet Çetinkaya, Osmanoğlu Mehmet, Recep Erol ve Süleyman Curaoğlu'nun isimlerini, doğum tarihlerini, nerede ve hangi tarihte şehit düştüklerini yazdırdı. Anıt taşın en altına ise, PKK terör örgütüyle mücadelede, 5 Mayıs 2014 tarihinde şehit olan Uzman Çavuş Halil Karataş'ın adını yazdı. Şehitler anıtını, 2 yıl önce yaptırdığı Atatürk Büstünün yanına koydu.

Muhtar Yılmaz, şehitler için yaptırdığı anıtın inşaatında kendisinin de elinde kürek, el arabası ve malayla çalıştığını söyledi. Muhtar Hazım Yılmaz, "Kaymakamlığın şehit ve şehit yakınları için muhtarlığımızdan istediği bilgi yazısıyla konuyu araştırırken, Çanakkale Savaşı'nda köyümüzden 6 şehidimizin olduğunu öğrendim. Hem bu şehitlerimiz, hem de PKK'lı teröristlere karşı verilen mücadelede şehit olan köyümüzün yiğit delikanlısı için anıt yaptırmaya karar verdim. Şehitlerimizin unutulmaması için böyle bir anıt yaptırdık" dedi.

Muhtar Yılmaz, şehitler anıtı için önümüzdeki günlerde bir açılış töreni yapmayı düşündüğünü söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Muhtarın şehitler anıtının inşasında çalışması

Şehitler anıtından görüntü

Köyden görüntü

Muhtar ile röp.

Haber- Kamera: Fatih DALDAL/ BAYRAMİÇ (Çanakkale),

===================================================

Kırkpınar minik pehlivanların çayıra çıkmasıyla başladı

EDİRNE'de bu yıl 656'ncısı düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde ilk gün minik pehlivanlar Er Meydanı'na çıktı.

Edirne Belediye Başkanlığı tarafından bu yıl 656'ncısı düzenlenen Tarihi Kırkpınar Güreşleri'nde 3 gün sürecek kıran kıran mücadeleler bu sabah minik güreşçilerin Er Meydanı'na çıkmasıyla başladı. Kırkpınar'a  geçen yıl 1970 pehlivan kayıt yaptırırken, bu yıl 2197 pehlivanın katılımıyla rekor seviyeye ulaştı. Kırkpınar'da çayıra çıkan minik pehlivanlar uzayan çimlerin arasında kaybolurken, saha hakemleri ise pehlivanların müsabakalarında karar vermekte zorlandı.

Sarayiçi Er Meydanı'nda 14 kategoride güreşçiler, 34 derecelik sıcak havada dualarla çayıra çıkarak güreş tutmaya başladı.

Bu arada Edirne Emniyet Müdürlüğü'nün Sarayiçi Er Meydanı'nda geniş güvenlik önlemleri aldığı dikkati çekti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Minik pehlivanların çayıra çıkması

Yağlanması

Kol bağlayı peşrev çekmesi

Uzayan çimlerde güreşmeleri

Hakemler

Davulcular

Seyirciler

Genel Detay Görüntüler

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

=======================================================

Bursa'da tehlikeli sürüş cep telefonu kamerasında

BURSA'da  otobanında motosikletiyle yaklaşık 100 kilometre hızla giderek akrobasi hareketleri yapan sürücü yürekleri ağızlara getirdi. Sürücüler tarafından kameraya çekildiğini farketmesine rağmen sürücü yoluna devam etti.

Bursa-Ankara otobanında geçen sene çekilen video "bu kadarı da olmaz" dedirtti.  Sosyal paylaşım sitesinde yer alan ve bir çok kişi tarafından izlenen görüntü 2016 yılında çekildi. Görüntüde, Bursa-İzmir otobanında seyir halinde olan bir motosiklet sürücüsü hızla giderken motosikletin üzerine yatıyor. Bu şekilde en az 100 kilometre hızla giden motosikletinde yolculuk yapan sürücüye çarpmak istemeyen araç  sahipleri zorunlu olarak şerit değiştirirken kendisinin umursamaması dikkat çekiyor.

Bu kişilerin sadece kendi hayatlarını değil yolculuk yapan kişilerinde can güvenliğini tehdit ettiğini söyleyen vatandaşlar "bunlara izin verilmemeli. Ehliyetleri alınmalı. " dediler.

Görüntü Dökümü:

-Motor sürücüsünün tehlikeli sürüşü

-Araçlara makas atması

Haber-Kamera : Mehmet İNAN/BURSA,-

=============================================

249 şehidin künyesi ağaçlara asıldı

15 Temmuz Şehitleri Hatıra Ormanı'nın havadan görüntüsü

Ankara Etimesgut Belediyesi tarafından 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olanlar için 120 dönümlük alana 6 bin 249 adet ağaçtan oluşan 15 Temmuz Şehitleri Hatıra Ormanı kuruldu.   15 Temmuz'da şehit olan 249 şehidin isimlerinin yazılı olduğu künyeler ağaçlara asıldı.  Hatıra ormanında düzenlenen anma töreninde  Kur'an-ı Kerim tilaveti okutuldu.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik günü dolasıyla Etimesgut Belediyesi tarafından tören düzenlendi. 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olanlar için 15 Temmuz Şehitleri Hatıra Ormanı kuruldu.  Hatıra ormanında düzenlenen anma törenine Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, Etimesgut Kaymakamı Fuat Gürel, şehit aileleri, gaziler ve çok sayıda vatandaş katıldı.

ORTAK DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKALIM

Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, Kur'an-ı Kerim tilaveti ve kahramanlık türkülerinin okunmasıyla başlayan törende yaptığı konuşmada, şehitleri rahmet ve minnetle andıklarını söyledi.  15 Temmuz Şehitleri Hatıra Ormanı'nın hakim bir noktasına Atatürk'ün 'Ne Mutlu Türk'üm Diyene' veciz sözünü yazdıklarını ve dev Türk Bayrağı diktiklerini kaydeden Demirel, "Atatürk bizim ortak değerimizdir. Bu veciz sözü de etrafında buluşmamız gereken ortak değerimizdir. Bu milletin ortak değerlerine sahip çıkanlar, akıllarına başkalarına kiralamazlar. Aklını bu millet için değil başkalarının hain amaçları için kullananları, 15 Temmuz'da gördük. Düşmanın bile cesaret edemediğini yaptılar, Meclisimizi bombaladılar, kurumlarımıza saldırdılar, insanımıza kurşun yağdırdılar, bu vatanın evlatlarını şehit ettiler. Allah bir daha bizlere böyle acılar yaşatmasın" dedi.

KÜNYELERİ AĞAÇLARA ASILDI

Konuşmaların ardından 120 dönümlük alana 6 bin 249 adet ağaçtan oluşan 15 Temmuz Şehitleri Hatıra Ormanı'na ağaçlar dikildi. 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olanların isimlerinin yazıldığı künyeler ağaçlara asıldı. Hatıra ormanında düzenlenen anma töreninde  Kur'an-ı Kerim tilaveti okutuldu.

ŞEHİT ANNESİ İDAM İSTEDİ

Törene katılan 2012'de şehit olan Okan Koç'un annesi Elif Koç, duygulanırken, "Gölbaşı'nda şehit olan polislerimiz hepsi benim oğlum. Bu vatan benim. Bu vatana hainlik yapan kim olursa olsun hepsinin idamını istiyorum" dedi.

Görüntü Dökümü

---------------------

(HAVADAN GÖRÜNTÜ)

-15 Temmuz Şehitleri Hatıra Ormanı'ndan görüntü

-Hatıra ormanının hakim noktasına yazılan  'Ne Mutlu Türk'üm Diyene' görüntü

-detaylar

-Anma törenine gelen vatandaşlardan görüntü

-Ağaçların dikilmesi

-Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel'in açıklamaları

-Demirel'in ağaç dikmesi

-Şehit isimlerinin yazılı olduğu künyelerin ağaçlara asılması

Kur'an-ı Kerim tilaveti

-Şehit annesi annesi Elif Koç'un konuşması

-detaylar

Haber-Kamera: ANKARA

===============================================

(ÖZEL) - Engelli  Bahar'dan haber alınamıyor

MALATYA'nın Akçadağ İlçesi'nde mevsimlik işçi olarak çalışan Şanlıurfalı Aydın ve Göçer Korkmaz çifti, pazartesi gününden bu yana haber alamadıkları zihinsel engelli kızları 13 yaşındaki Bahar Korkmaz'ın bulunmasını istiyor.

Şanlıurfa'nın Birecik İlçesi'nin Karşıyaka Mahallesi'nden,10 gün önce kayısı toplama işinde çalışmak için Malatya'nın Akçadağ İlçesi'ne giden 7 çocuklu Aydın ve Göçer Korkmaz kızları zihinsel engelli kızları Bahar, geçen pazartesi günü çadırdayken ortadan kayboldu. Bahar'ın uzun süre çadıra dönmemesi üzerine, durumu jandarmaya bildiren Korkmaz çifti, mevsimlik işçi olarak çalıştıkları Akçadağ'dan ayrılarak, Şanlıurfa'da dönüp kızlarını aramaya başladı.

Kızının hayatından endişeli duyduğunu belirten Aydın Korkmaz, "Biz bahçede kaysı toplamak için sabah erken saatlerinde kaldığımız çadırdan ayrıldık. Kızım engelli olduğu için o çadırda tek başına kalmıştı. Kaysı toplama işinden döndüğümüzde kızımın kayıp olduğunu gördük. Tüm aramalara rağmen bulamadık. Ben işi gücü bırakıp kızımı her yerde arıyorum" dedi.

Kızının bulunmasını isteyen Göçer Korkmaz ise, "Engelli kızımın bulunması için her tarafa başvurduk ama bir sonuç alamadık. Kızımın hayatında endişe ediyorum. Allah rızası için kızıma gören varsa bize ya da jandarmaya haber versin. Biran önce yavruma kavuşmak istiyorum. Onun hayatında endişe ediyorum" şeklinde konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Kızlarını sokakta arayan Korkmaz çiftçi

Aydın Korkmaz ve Göçer Korkmaz ile röp.

Kayıp kızın fotoğraflı

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ali LEYLAK-ŞANLIURFA-DHA)

======================================

Sapanca Gölü'ne akan dereye araç devrildi, sızan yakıt temizlendi

SAKARYA'nın Sapanca İlçesi'nde, beton mikseri Sapanca Gölü'ne akan dereye yuvarlandı. Beton mikserinin akaryakıt deposundan mazot sızması üzerine vidanjörle temizlik yapılırken, derenin gölle birleştiği yere bariyer çekildi.

Dün gece, Sapanca Gölü'nü besleyen Keçi Deresi'nin üst kesimlerindeki yatağına bir beton mikseri yuvarlandı. Kaza sonrası beton mikserinin deposunda bulunan yaklaşık 100 litre mazot ve yağ dereye aktı. Deredeki kirlenmeyi gören vatandaşlar Sapanca Kaymakamlığı'na haber verdi. Kaymakamlık, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ve Sapanca Belediyesi ekiplerini bölgeye çağırdı. SASKİ ekipleri yakıtın göle karışmaması için vidanjörle deredeki mazotun bulunduğu kısımları çekti. Önlem olarak derenin gölle birleştiği kesime bariyer çekildi.

Sapanca Kaymakamı Ali Ada, Sapanca Gölü'ne akan Keçi Deresi'nde mazot ve yağ aktığı yönünde şikayet aldıklarını belirterek, "Kaymakamlık olarak emniyet müdürlüğümüz ve belediyemize durumu ileterek olay yerine geldik. Emniyetten aldığım bilgiye göre derenin yukarı tarafta bulunan bir güzergahında beton mikseri dereye devrilmiş. Araçta bulunan yaklaşık 100 litre mazot ve yağ dereye akmış, dereden de göle kadar ulaşmış durumda. Sakarya Su ve Kanalizasyon İdaresi ekipleri derenin göle akan bölümüne bariyerler kurarak söz konusu petrol ürünlerinin göle karışmasını engellemek için mücadele ediyorlar. Sonrasında ise vidanjör ile bu petrol ürünlerinin yüzdeki bölümünü temizleyecekler. Görebildiğimiz kadarıyla göle çok fazla bir akaryakıt ulaştığını düşünmüyoruz. Son anda müdahale edildi. Fazla bir çevre kirliliğine yol açmadan temizlenmiş olacak" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Derede temizlik çalışması yapılması

Bariyer çekilmesi

Kaymakamın açıklamaları

Haber-Kamera; İsa ÇİÇEK/SAPANCA(Sakarya), -

=========================================

Buz gibi suda kano turu

Antalya'nın Kaş İlçesi'ne bağlı Kalkan ve Patara mahalleleriyle Muğla'nın Fethiye İlçesi'nden gelen turistlere, Antalya ve Muğla illerinin sınırını çizen Eşen Çayı'nda kano turu yaptırılıyor. Turistler Eşen Çayı'nın buz gibi suyunda unutulmaz bir gün yaşıyor. Eşen Çayı'nda kano turu çayın Kaş tarafında başlıyor. Minibüslerle Eşen Çayı kıyısı getirilen turistlere önce eğitim veriliyor ardından can yelekleri giydiriliyor. Tekli ve ikişerli kanolara binen turistlere grubun önünde ve arkasında birer profesyonel rehber eşlik ediyor. Birer birer yola çıkan turistler nehrin akıntısında kürek çekiyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Tur için gelenlerden görüntü

Kanolardan detay

Kanoların suya indirilmesi

Eğitim verilmesi

Kanoya binenlerden görüntü

Turun başlaması

Turdan görüntüler

Su savaşı yapanlar

Turdan detaylar

Turun bitişi

Röportajlar

HABER- KAMERA: Ahmet ACAR/KAŞ (Antalya),

========================================

İkiye bölünen traktörün sürücüsü yara almadan kurtuldu

TOKAT'te minibüsün çarptığı traktör ortadan ikiye ayrıldı. Traktör sürücüsü Mürsel Ekinci kazayı yara olmadan atlattı.

Kaza Tokat - Turhal Karayolu 15'nci kilometresinde sabah saatlerinde yaşandı. Tokat'tan Turhal istikametine gitmekte olan 31 yaşındaki Mustafa Kantar'ın kullandığı 03 DE 750 plakalı panelvan minibüs, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu aynı istikamete gitmekte olan 30 yaşındaki Mürsel Ekinci yönetimindeki 60 AG 614 plakalı traktöre yandan çarptı. Çarpmanın etkisiyle traktör ortadan iki parçaya bölünürken, traktör sürücü Mürsel Ekinci ve minibüs sürücüsü Mustafa Kantar kazadan yara almadan kurtuldu. Görenleri şaşkına çeviren kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

Görüntü Dökümü:

-Kaza yerinden görüntüler

-İkiye bölünen traktörün görüntüsü

-Minibüsün görüntüsü

Haber-Kamera:  Fatih YILMAZ/TOKAT,

==========================================

Saruhan İren'in 'Yaz Zamanı' defilesi ilgi gördü

MUĞLA'nın Bodrum İlçesi'nde yaşayan, 1990'dan itibaren düzenlediği defilelerle adından söz ettiren modacı Saruhan İren, 30'uncu defilesine imza attı. 'Yaz Zamanı' adlı defile, modaseverlerin yoğun ilgisini çekti.

Bodrum'un seçkin yerlerinde güncel moda trendleri yerine kendi konseptini yaratan, özgün defileler gerçekleştiren Saruhan İren, 30'uncu defilesini yaptı. Modacı İren, ipek, şifon, tafta kumaşlar kullandığı 47 tasarımını, dantel ve aplike işlemelerle bezeyerek izleyenlerin beğenisine sundu. Eskiçeşme Mahallesi'ndeki 'Ha La Bodrum'da düzenlenen defileye, Bodrum'un tanınmış isimleri de büyük ilgi gösterdi.

Sunumunu Ali Poyrazoğlu'nun yaptığı defilede; mankenler Nalan Şen, Özlem Dokuz, Fujer Turan, Selda Can, Bilge Çamlıbel, Ayça Aras ve Elif Olgaç yer aldı. Eski top modellerden Merve İldeniz ve Nil Balkır ile müzisyen Birsen Tezer de defilede boy gösterip, kıyefetleri tanıttı. İren'in kendine özgü tarzda ve konseptte yaptığı tasarımlar izleyiciler tarafından alkışlandı.

İren, daha önce 'Uzaylılar ve Dünyalılar', 'M.Ö. 2001- M.S. 2001', 'Tanrılar ve Tanrıçalar', 'Yaz Gülü', 'Bir kış masalı', 'Millenium', 'Metamorfoz' isimli defileleri ile büyük yankı uyandırmıştı.

Defilenin açılış konuşmasını ve sunumunu yapan Ali Poyrazoğlu, "Saruhan yaşamı net bir şekilde yorumlayarak aydınlık, çağdaş ve ileriye bakan bir Türkiye kadınının nasıl giyinmesi konusunda düşünüp, üretiyor. Eski kumaşları topluyor yeniye dönüştürüyor. Eski ile yeniyi birleştirerek bir ayağı eskide bir ayağı yenide durarak bir yorum yapıyor" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Ali poyrazoğlu'nun açılış konuşmasından görüntü

Defileden görüntü

Saruhan İren'in görüntü

İzleyicilerden görüntü

Haber: Hülya ELTEŞ - Kamera : Nilüfer DEMİR/ BODRUM (Muğla), DHA)

===========================================

İzmir'i Folkart birleştirdi

İZMİR'de son yıllarda spor kulüplerine büyük destek olan Folkart Yapı, yeni sezon öncesi kentteki 7 futbol takımına forma reklamı verdi. Folkart'tan mali destek alan kulüplerin başkanları, Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak'ı ziyaret etti.

İzmir Spor Kulüpleri Birliği Vakfı (İZVAK) işbirliğiyle gerçekleştirilen projede kulüplere transfer döneminde 1 milyon 534 bin TL destek sağlayan Folkart, 7 köklü takımı aynı forma reklamı altında birleştirdi. "İzmir'in renkleri tek yürek" sloganıyla gerçekleşen projede Folkart'tan mali destek alan kulüpler, Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak'a hep birlikte teşekkür ziyaretinde bulunup birlik ve dayanışma tablosu sergiledi. Ziyarete İZVAK Yönetim Kurulu Başkanı Ali Erten, Altay Başkanı Özgür Ekmekçioğlu, Karşıyaka Başkanı Mutlu Altuğ, Bucaspor Başkanı Ahmet Doğan, Bergama Belediyespor Başkanı Süleyman Türkoğlu, Tire 1922 Başkan Yardımcısı Faik Sarayköylü ve İzmirspor Başkanı Mustafa Gürkan katıldı.

Proje kapsamında yeni sezonda formalarının göğsünde FOLKART yazacak kulüplerden TFF 2. Lig'deki Altay, Karşıyaka, Bucaspor ve Menemen Belediyespor, KDV'leriyle birlikte 295'er bin TL, 3. Lig'deki Bergama Belediyespor ve Tire 1922, 141 bin 600'er TL, kentin köklü kulüplerinden İzmirspor ise 70 bin 800 TL'lik reklam desteği aldı.

İzmir'in geleceğine inanan bir şirket olarak, İzmir ve Çeşme'de 4 milyar 359 milyon TL yatırım değerine sahip 13 ayrı projeyi hayata geçirdiklerini kaydeden Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, "İzmir ekonomisinin kalkınması sadece bu ve benzeri yatırımla olmaz. Bu nedenle kültür, sanat ve spor alanında önemli destekler veriyoruz. Folkart olarak İzmir'de kazanıyoruz ve kentin değerleri ile gönüllü paylaşımı lütuf değil görev olarak görüyoruz. Daha önce de Göztepe, Karşıyaka, Altay, Altınordu gibi futbol takımlarına da destek vermiştik" dedi.

Folkart olarak geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bir kez daha İzmir'in futbol kulüplerine destek olmaya karar verdiklerini belirten Sancak, "Bu yıl takımların forma göğüs reklamlarını alarak verdiğimiz bu desteğimizi, İzmir'in takımlarına hep birlikte ve kategorilere göre eşit şekilde gerçekleştirmek istedik. İZVAK ile işbirliği içinde kulüplerimizle görüşmeler yaptık. Yaptığımız görüşmeler sonucunda Altay, Karşıyaka, Buca, Menemen, Bergama, Tire ve İzmirspor ile bir yıllık forma göğüs reklam anlaşması yaptık. Folkart, İzmir'in 7 köklü kulübüne bu noktada bir dayanışma duygusuyla, birlikte katkıda bulunmaktan büyük bir mutluluk duymaktadır. Günümüzden 127 yıl önce, 1890'da Türkiye'de ilk futbol karşılaşmasının yapıldığı yer olan bu güzel şehrin futbolda İzmir markası olarak çok daha iyi yerlerde olması gerektiğini düşünüyor ve bu amaç için desteğimizi sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum" diye konuştu.

GÖZTEPE VE ALTINORDU'YLA MUTABAKAT SAĞLANAMADI

FOLKART Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, "İzmir'in renkleri tek yürek" kampanyasında Süper Lig'de kenti temsil etmeye hazırlanan Göztepe ve TFF 1. Lig'deki İzmir temsilcisi Altınordu'ya da teklifte bulunduklarını belirtti. Mesut Sancak, "Göztepemize, 1 yıllık forma reklamı karşılığında, 2 milyon 655 bin TL (2 milyon 250 bin TL artı KDV) önerdik. Göztepe'den sonra Altınordu'ya önerdiğimiz yıllık rakam 826 bin TL (700 bin TL artı KDV) oldu. Her iki takımımız ile bu rakamlar konusunda mutabakat sağlayamadık. Göztepe ve Altınordu'ya çok teşekkür ederek yol açıklığı diledik" ifadelerini kullandı.

BİRLİK VE DAYANIŞMA ÖRNEĞİ

İZVAK Başkanı Ali Erten, kulüplere destek projesini geliştirdikten sonra ilk çaldıkları kapının Folkart olduğunu ve Mesut Sancak'ın kendilerine hemen olumlu geri dönüş yaptığını söyledi. Erten, şöyle konuştu: "Vakıf olarak kulüplerimize maddi kaynak sağlama amacıyla yaptığımız çalışmalar sonucunda 2017-18 sezonunda 7 İzmir kulübümüzün formalarında FOLKART yazısı yer alacak. Bundan büyük memnuniyet duyuyoruz. Önemli değerlerimiz olan kulüplerimizin ortak forma sponsoru ile sahaya çıkmalarının İzmirimiz'e çok yakıştığını ve çok anlamlı olduğunu düşünüyoruz. Birliğin ve dayanışmanın gücüne inanıyoruz. Ortak forma sponsorumuz olan Folkart'a ve Sayın Mesut Sancak'a verdikleri destekten dolayı kulüplerimiz adına çok teşekkür ediyorum. Bu işbirliğimizin hayırlı olmasını, ileriki yıllarda da gelişerek devam etmesini diliyorum."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak'ın konuşması

Folkart ve kulüp yöneticilerinin görüşmesinden detay görüntü

Mesut Sancak, İZVAK yönetimi ve kulüp başkanlarının fotoğraf çekilmesi

Mesut Sancak'la röportaj

İZVAK Başkanı Ali Erten'le röportaj

Haber: Ergin KARATAŞ-Kamera: Mehmet GÜNEY/ İZMİR,

=======================================