Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-3

1)YÜKSEKOVA'DA YOLA TUZAKLANAN PATLAYICI İMHA EDİLDİHakkari'nin Yüksekova ilçesi'nde PKK'lı teröristlerin karayolu kenarına tuzakladığı uzaktan telsiz komutalı, El Yapımı Patlayıcı (EYP) düzeneği, jandarma ekipleri tarafından imha edildi.

15.09.2017 10:55
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)YÜKSEKOVA'DA YOLA TUZAKLANAN PATLAYICI İMHA EDİLDİ

Hakkari'nin Yüksekova ilçesi'nde PKK'lı teröristlerin karayolu kenarına  tuzakladığı uzaktan telsiz komutalı,  El Yapımı Patlayıcı (EYP) düzeneği,  jandarma ekipleri tarafından imha edildi.

Hakkari Valiliği,Yüksekova- Şemdinli karayolu'nda  güvenlik korucuları tarafından yapılan yol arama-tarama faaliyetleri sırasında tespit edilen El Yapımı Patlayıcı ile ilgili açıklama yaptı.

Açıklamada, "Jandarma ekiplerinin  PKK/KCK bölücü terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik olarak yürütülen çalışmalar  kapsamında, 14.09.2017 günü İlimiz Yüksekova-Şemdinli karayolu üzerinde yol arama tarama faaliyeti yürüten güvenlik korucuları tarafından İlimiz Yüksekova İlçesi Demirkonak Köyü, Dara-2 Köprüsü Mevkiinde bölücü terör örgütü mensuplarınca yola tuzaklanmış vaziyette, 2 adet küçük tüp ile desteklenmiş 1 adet uzaktan telsiz komutalı El Yapımı Patlayıcı (EYP)  tespit edilmiştir. Ele geçirilen malzemeler Patlayıcı Madde İmha Timi (PAMİT) tarafından olay yerinde imha edilmiş olup, konu ile ilgili adli tahkikat devam etmektedir"denildi

Görüntü Dökümü

------------------------

-Yolda bekletilen araçlar

-Alınan güvenlik önlemlerinden genel ve detay

SÜRE: 52 SN

YÜKSEKOVA,(Hakkari)--

==================================================

2)GELİNGÜLLÜ BARAJI'NDA ÇEKİLEN SUYUN ALTINDAN KÖY ÇIKTI

YOZGAT'ta  sulama amaçlı olarak tesis edilip, 1994 yılında hizmete sunulan Gelingüllü Barajı altında kalan Esenli Köyü'nün kalıntıları, suların çekilmesiyle birlikte ortaya çıktı.

Bundan 23 yıl önce yapımı tamamlanan Gelingüllü Sulama Barajı'nda su tutulmaya başlanmasıyla birlikte, baraj suları altında kalan yerleşim alanı, yüksek kesimlere taşındı. Su toplama havzası içerisinde kalan köyün eski yerleşim yeri, aşırı solumaya bağlı olarak barajın su seviyesinin düşmesiyle birlikte yeniden ortaya çıktı. Eski yerleşim alanındaki bazı binalar da su yüzeyinde göründü. Suların çekilmesiyle gün yüzüne çıkan köyün eski ve yeni camileri, ortaokul binası gibi devlet yapılarının onca yıl geçmesine rağmen, suyun altında ayakta durabildiği görüldü.

SULAR ÇEKİLİNCE ANILARIMIZI TAZELİYORUZ

Köy kalıntılarının ortaya çıkmasıyla birlikte köy sakinleri anılarını tazeledi. Köyde balıkçılık yapan İsmail Zakir Özenç, "Şurası bizim eski ve yeni camilerimiz. Okuduğumuz ortaokulumuzun duvarları olduğu gibi duruyor. Sular çekilince anılarımızı tazeliyoruz. Aslında suların çekilmesini de istemiyoruz, ama elimizden bir şey gelmiyor. Özellikle Şefaatli ve Yerköy bölgesinde sulamada kullanılan baraj suyunun hiç kesilmeyecek gibi kullanılması sorun yaratıyor. Tarlanın ihtiyacından fazla suyu açıp, gidiyorlar, sonra da 'susuz kaldık, tarla kurudu' diye isyan ediyorlar. Suyu tasarruflu kullanmaları gerekir" dedi.

Suların çekilmesiyle birlikte her gün gölet kenarına gelip, köyden geriye kalan kalıntıları izlediğini belirten Ali Koç ise, "Bakıyorum, anılarım gözümün önüne geliyor, iç çekiyorum. Köyümüz büyük bir köy. Geriye kalan okul-cami gibi binalar var. Ötesi yok olmuş durumda" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Barajdan görüntü

Çekilen sularla birlikte altında kalan eski evlerden görüntü

Detay

YOZGAT,

================================================

3)2 BİN YILLIK ODA MEZARI KAZDIKÇA CESET ÇIKTI

ÇANAKKALE'deki 2 bin 600 yıllık Parion Antik Kenti'nde, sonuncusu bu sezon kazılarında açılan oda mezardan 1'i çocuk toplam 24 kişiye ait iskelet çıktı. Arkeologları bile şaşkına çeviren M.S. 1'nci yüzyıl ile 3'ncü yüzyıl arasında kullanıldığı tespit edilen mezardaki çoklu definin gizemini, gelecek yıl yapılacak antropolojik araştırmalar aydınlatacağı bildirildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün izniyle, İçdaş A.Ş resmi sponsorluğunda, Çanakkale'nin Biga İlçesine bağlı Kemer Köyü'ndeki geçmişi 2 bin 600 yıl öncesine dayanan Parion Antik Kenti'nde, 3 Temmuz'da başlayan bu sezon kazıları tamamlandı. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Vedat Keleş başkanlığında yürütülen kazılarda, yeni buluntular ortaya çıktı. Bu buluntuların en ilginç olanı ise, 2011 yılında kaçak kazılar sonucu ortaya çıkan ve bu yıl sonuncusu açılan oda mezardan çıkan iskeletler oldu.

Parion Antik Kenti'nde, Kuzey ve Güney nekropollerin dışında Toprak Kuleler Mevkisi'nde oda mezarlarının bulunduğu alanının olduğuna dikkati çeken

Kazı Başkanı Prof. Dr. Vedat Keleş, "Burada 2011 yılında illegal kazılarla bir oda mezar açığa çıkmıştı. Aynı yıl başladığımız kazılarla 2017 yılına geldiğimizde, yan yana sıralanmış 2 bin yılık, 6 oda mezarla karşılaştık. Bunların mimarisi birbirine benziyor. Ama özellikle bu sene açtığımız OM-5 adını verdiğimiz oda mezar, gömü tipi açısından çok ilginç bir yapı göstermekte. Diğer 5 mezarla aynı mimari özelliği göstermesine karşın, içerisindeki gömü tipi açısından farklı bir mezar. Bunun içerisinde üst üste gömülmüş 23 birey ve 1 de çocuk tespit ettik" dedi.

ÖZEL STATÜDEKİ KİŞİLERİN GÖMÜLÜ OLDUĞU SANILIYOR

Cesetlerin bulunduğu çoklu mezara M.S. 1'nci yüzyılla, 3'ncü yüzyılda gömü yapıldığını tahmin ettiklerini belirten Kazı Başkanı Prof. Dr. Keleş, "Bu da bize o yıllarda Parion'da demografik yapıda önemli bir artış olduğun göstermekte. İskeletlerden 15'nin kafatasları mezarın bir tarafına toplanmış, 7'si ise kuzey-doğu doğrultusunda gömülmüş. Doğu-batı doğrultusunda gömülmüş 1 çocuk iskeleti de tespit ettik. Yan yana 6 oda mezarın bulunması bu bölgede özel statüde insanların gömülü olduğunu gösteriyor" diye konuştu.

MEZARDA HEDİYE OLARAK KONULAN EŞLARDA BULUNDU

Çoklu defin yapıldığı oda mezarda, ölülerin yanına hediye olarak konulan bazı eserlerde ele geçirdiklerini söyleyen Prof. Dr. Keleş, "Mezarda 1 sikke, 1'i cam olmak üzere 3 gözyaşı şişesi, 1 tabak, 1 amfora, 1 de testi gibi antik eserler bulduk. Ayrıca bir de antik dönemde gençlerin vücutlarındaki yağları temizleme aracı olan strigilis bulduk. Bunlar kazı evinde gelecek sezon detaylı şekilde incelenecek" dedi.Çoklu gömünün yapıldığı oda mezarda insan iskeletlerine kazı sezonunun son günlerinde ulaşılması nedeniyle çalışmaların henüz tamamlanamadığını belirten Prof. Dr. Vedat Keleş, "İskeletlerin olduğu oda mezarı zarar görmemeleri için yeninden kapattık. Önümüzdeki sezon bir antropolog eşliğinde iskeletler kaldırılacak. Elde edilecek olan antropolojik veriler en kısa sürede bilim dünyasına sunulacak. Şimdilik mezarı arazi restoratörlemiz eşliğinde uygun bir şekilde koruma altına aldık. Daha sonra da üzerine bir koruyucu kafes yapacağız. Bu bölge aynı zamanda güvenlik kamerasıyla da illegal kazılara karşı korunuyor" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Oda mezarlardan görüntü

-Drone ile çekilmiş oda mezarların görüntüsü

-Kazı Başkanı Vedat Keleş ile röp.

-Mezarda bulunan iskeletlerden genel ve detay görüntü.

-Restorasyon ekibinin iskeletler üzerinde çalışma yapmasından görüntü.

- DHA Burak Gezen'in anonsu

Haber: Burak GEZEN - Kamera: Mustafa SUİÇMEZ/ ÇANAKKALE,

====================================================

4)YÜKSEKOVA'DA 'MR' SEVİNCİ

SAĞLIK  Bakanlığı tarafından Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ndeki Devlet Hastanesi'ne gönderilen manyetik rezonans (MR) görüntüleme cihazı, hizmet vermeye başladı. MR görüntüleme cihazında 3 günde 200  hastaya bakıldığı bildirildi.

Hakkari'nin Yükeskova ilçesi Devlet Hastanesi ilk kez MR görüntülüme cihazına kavuştu. Sağlık Bakanlığı tarafından gönderilen MR cihazının hizmet vermeye  başlamasıyla birlikte, yıllardır MR çekmek için Hakkari merkez ve Van iline gitmek zorunda kalan hastalar, bu sıkıntıdan kurtulmuş oldu.

MR çekmek için Devlet Hastanesi'ne gelen Yasemin Baran, kendilerini bu sıkıntıdan kurtaran Sağlık Bakanlığı yetkililerine teşekkür etti.Baran,"Yüksekova Devlet Hastanesinde MR cihazı olmadığından hastalar Hakkari'ye ya da Van'a   gitmek zorunda kalıyordu.Buradaki vatandaşlarımız bu konuda büyük sıkıntı yaşıyordu. Ancak bugün itibarıyla  hastalar bu sıkıntıdan kurtulmuş oldu. Hakkari merkez ve  Van iline gitme çilesinden de kurtulmuş olduk. Çok mutluyuz. Bizlere bu  imkanı sağlayan Sağlık Bakanlığı yetkililerine ve bu konuda büyük girişimleri olan Hakkari Valisine teşekkür ediyoruz." dedi.Yüksekova Devlet Hastanesi yetkilileri ise yeni hizmete açılan MR görüntüleme cihazında 3 günde yaklaşık 200  hastaya bakıldığını bildirdi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Hastaneden genel görüntü

-MR servisinden  görüntü

-MR makinaina giren hstalardan genel ve detay görüntü

- Bilgisayar başında işlem yapan MR personellerinden görüntü

-MR bölümü önünde sıra bekleyen vatandaşlar

-Yasemin Baran'ın isiimli hasta ile röportaj

-Hatane önünde Teter Uçer isimli vatandaş ile röportaj

-Hastaneden Genel  ve detaylar

BOYUT: 129 MB

SÜRE: 2 DK 53 SN

Yaşar KAPLAN/YÜKSEKOVA (Hakkari), -

========================================================

5)BİNLERCE YILLIK TARİHİN GÖNÜLLÜ KORUYUCUSU

MANİSA'nın Salihli İlçesi Sindel Mahallesi yakınlarında bulunan ve yapılan son araştırmalarda 10-15 bin yıllık olduğu tahmin edilen insan ve hayvan ayak izi fosilleri, 62 yaşındaki Bekir Üçtaş tarafından korunuyor. Binlerce yıllık ayak izlerinin yok olmaması için gönüllü koruyuculuk yapan Bekir Üçtaş, ayak izlerini görmek için gelen yerli ve yabancı turistlere buranın tanıtımını da yapıyor.

Sindel Mahallesi yakınlarında bulunan insan ve hayvanlara ait fosil ayak izleri, bölgenin SİT alanı olarak ilan edilmesine rağmen yeterince korunmuyor. Kula Yanardağı'nın patladığı ve küllerini saçtığı zamanda oluştuğu düşünülen ayak izlerinin gönüllü koruyucusu ise Sindel Mahallesi Muhtarı Bekir Üçtaş. Mahallesine yaklaşık 1 kilometre mesafedeki alana her gün gidip kontrol eden ve evinden de alanı gözleyen 3 çocuk babası Üçtaş, 2009 yılından bu yana tarihin kaybolmaması için çalıştığını söyledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na da ayak izlerinin korunması için yazı yazdığını, ancak bir cevap alamadığını anlatan Üçtaş, "Burada yaklaşık 100 ayak izi var. Sağlam olanlar ise 40-50 civarında. 1962 yılında ayak izleri ortaya çıktı. Biz bu bölgeden inşaat malzemesinde kullanılan toprak alıyorduk. Bir şoför bunu fark edip, "Burada insan izleri var" dedi. İnsan ayak izlerini küreklerle buraya kadar açtık. Ayak izlerinin hepsi çok belirgindi. Bu ayak izleri tesadüfen bulundu. Ayak izleri bulununca da buradan toprak alımı yasaklandı" dedi.

"HEM KORUYOR HEM DE GELENLERE TANITIYOR"

Ayak izlerini görmek için bölgeye gelen kişilere rehberlik eden Üçtaş, bazı ayak izlerini de toprağın altında tutarak koruma altına aldı. Ayak izlerinin zamanla güneşten ve doğa olaylarından etkilendiğini aktaran Üçtaş, "İzlerin bazıları toprak altında, bazıları da tahrip edilmiş. Ben 2009 yılında muhtar oldum. Buraya gelenlere bölgeyi tanıttım. Benim korumam da bir yere kadar oluyor. Ayak izlerini görmek için gelenlere elimen geldiğince yardımcı oluyorum. Yabancıların ilgisi çok fazla. Almanlar geldi, hayran kaldı. Buradaki izlerin tamamın açılıp, etrafına tel örgü çekilip, üzeri de camekanla kapatılarak sergilenmeli" diye konuştu.

"TARİH YOK OLMASIN DİYE UĞRAŞIYORUM"

Binlerce yıllık ayak izlerinin kıymetinin bilinmemesine çok üzüldüğünü belirten Üçtaş, Türkiye için bu ayak izleri bir nimet olduğunu kaydetti. Üçtaş, " Bu kadar fazla ayak izi Avrupa'da olsaydı biz Türkler göremezdik. Biz ne yazık ki kıymetini bilmiyoruz. Böyle harap olup gidiyor" dedi.

"DÜNYANIN EN ESKİ AYAK İZLERİNDEN"

Fosil ayak izleri üzerinde 2 yıldır çalışma yürüttüklerini anlatan Celal Bayar Üniversitesi Jeopark Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Erdal Gümüş, ayak izlerinde yaş belirleme çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Daha önce ayak izleri hakkında 26 bin yıllık olduğuna dair tahminler olduğunu kaydeden Gümüş, bu rakamın iddialı olacağını belirterek, son çalışmalarda 10 ila 15 bin yıllık olduklarına dair verilere ulaşıldığını söyledi. Gümüş, "Her seferinde temiz yaş elde etmek açısından bir adım ileri gidiliyor. 2 yıldır bir çalışma yapıyoruz. Örneklerin bir kısmı Türkiye'de, bir kısmı Fransa'da inceleniyor. Uzun süren laboratuvar çalışmaları gerekiyor. Biz günümüzden 10-15 bin yıl öncesine ait olduğunu düşünüyoruz. Dünyanın en eski ayak izlerinden bir tanesi burada. Sahanın korumasında sıkıntı olduğu için çok fazla tanıtım yapılmıyor. Prehistorik insana ait fosilleşmiş ayak izleri bunlardan en kıymetlisi. İnsanoğlunun iki ayak üzerinde duruşunun çok net bir kanıtı burada. Bu insanların nasıl yürüdüğünü ve kilolarını dahi anlayabiliyoruz" diye konuştu.

"VOLKANLAR PATLARKEN İNSANLAR ORADAYDI"

Ayak izleri volkanik küller üzerinde olduğu için burada yaşayan insanların Kula volkanlarının son patlamasına tesadüf ettiklerinin en güzel kanıtı olduğuna dikkati çeken Yrd. Doç. Dr. Erdal Gümüş, "Yani Anadolu'da volkanizma varken oralarda dolaşmışlar. Volkanların çıkardığı kül az olduğu için yanmamışlar. İnsanların ayak izleri volkanik küller üzerinde kalmış. Gizemini koruyan meselelerden bir tanesi de bu insanlara ait o sahada bir yaşam alanı bulamadık. Herhangi bir alete rastlanmadı. Ayak izleri var ama bu insanlara ait daha fazla envanter olmak durumunda" dedi.

"AYAK İZLERİNDEN BAZILARI YURTDIŞINA KAÇIRILMIŞ"

Sahanın korunması gerektiğine dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Gümüş, ayak izlerinin geliştiği kül malzemenin dayanıksız olduğunu söyledi. Gümüş, "Nemden bile etkileniyor. Bunun için bazıları toprak altında muhafaza ediliyor. Bu sahada 60 çifte yakın ayak izleri tespit ediliyor. Yol yapımı zamanında kazara bulunuyor. Bir kısmı tahrip edilmiş, bir kısmı yurtdışına kaçırılmış. Sahada bırakılanlar açılıp kapatılırken tahrip edilmiş" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Ayak izlerinin bulunduğu alandan genel görüntü

-Ayak izlerinden görüntü

-Bekir Üçtaş'ın ayak izlerini göstermesi

-Bekir Üçtaş'ın ayak izlerini görmek için gelen kişilere tanıtması

-Bekir Üçtaş ile röp.

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nermin UÇTU/ MANİSA,

=================================================

6)SURİYELİ SIĞINMACI UYUŞTURUCU OPERASYONUNDA YAKALANDI

ADANA'da polis, Suriyeli sığınmacı 32 yaşındaki Mahmud M.'yi 800 uyuşturucu captagon hap ile yakaladı.

Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, uyuşturucu tacirlerine yönelik çalışmada merkez Seyhan İlçesi'ndeki Hanedan Mahallesi'nde yaşayan Suriyeli Mahmud M.'yi takibe aldı. Şüphelinin uyuşturucu hap ticareti yaptığını saptayan polis, eve baskın düzenledi. Evde yapılan aramada 800 adet uyuşturucu captagon hap ile bin lira para ele geçirildi. Sorgusu tamamlanan Mahmud M., adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Polisin eve çıkması

Polislerin evin içinde arama yapması

Narkotik köpeğinin çekmecedeki narkotik maddeleri bulması

Narkotik maddelerin görüntüsü

Uyuşturucu haptan detay

Zanlının Adli Tıp Birimi'ne götürülmesi

Adli Tıp Birimi'nden çıkarılması

Polis aracına bindirilmesi

Operasyonda ele geçirilen narkotik maddelerin toplu görüntüsü

SÜRE: 1'44"    BOYUT: 106 MB

Haber: Yusuf BATUĞ-Kamera: ADANA,

=========================================================

7)BERKAY, BURDUR GÖLÜ İÇİN SÖYLEDİ

BURDUR Gölü'nde suyun çekilmesine dikkat çekilmek amacıyla bu yıl 3'üncüsü düzenlenen Göl Festivali kapsamında pop müzik sanatçısı Berkay konser verdi.

Burdur Belediyesi tarafından düzenlenen Göl Festivali etkinlikleri kapsamında Şeker Meydanı'nda konser verildi. Pop şarkıcısı Berkay'ın sahneye çıktığı konseri çok sayıda vatandaş izledi. Berkay, eski ve yeni şarkılarını Burdurlularla seslendirdi.

Görüntü Dökümü

------------------------

İzleyicilerden detay

Berkay şarkı söylerken

izleyicilerin şarkılara eşlik etmesi

Detay

3,56"-124 mb

Haber/Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

=======================================================

8)AYDIN'DAKİ HUZUREVİNDE KALMAK İÇİN YARDIM BEKLİYOR

AYDIN'ın Köşk İlçesi'nde 4 ay önce geçirdiği trafik kazasının ardından iki bacağını da tam olarak kullanamayan 58 yaşındaki Zafer Tekdemir, kimsesi olmadığını ve zor koşullarda yaşamını sürdürdüğünü belirterek, Aydın'daki bir huzurevinde kalmak için yetkililerden yardım istedi.

Eşinden 25 yıl önce ayrıldığını ve ailesiyle irtibatını kestiğini belirten 2 çocuk babası Zafer Tekdemir, Köşk ilçesinde bir hayvan çiftliğinde çalışırken 4 ay önce trafik kazası geçirdiğini, ağır yaralandığını anlattı. Hayvanlara bakarak geçimini sağlayan Tekdemir, bisikletle ilçe merkezine gittiği sırada bir otomobilin kendisine çarptığını anlattı. Kazanın ardından defalarca ameliyat olduğunu ve iki bacağına da platin takıldığını dile getiren Zafer Tekdemir, "Bacağım 3.5 ay alçıda kaldı. Diz kapaklarıma platin takıldı. Herhangi bir sosyal güvencem olmadığı için Kaymakamlığın Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tedavimi karşılıyor. Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan ameliyatlarla bu günlere geldim. Yaşamıma yürüteç yardımıyla devam ediyorum" dedi.

AYDIN HUZUREVİNDE YER YOK

Babasından kalan eski bir evde tek başına kalan Tekdemir, komşularının yardımıyla günlük ihtiyaçlarını karşıladığını anlattı. Tek isteğinin Aydın'daki huzurevinde yaşamını sürdürmek olduğunu söyleyen Tekdemir, "Mahalle muhtarının yardımıyla Köşk Kaymakamlığı bana 120 TL maaş bağladı. Bu parayla ben nasıl yaşayacağım? Bu eski evde geceleri üşüyorum, kışı hiç geçiremem. Yine muhtar aracılığıyla devletimizin huzurevinde kalmak için başvurumu yaptım. Ama yer olmadığını söylediler. Afyonkarahisar'daki huzurevinde yer varmış ama bu halimle oraya nasıl gideyim? Aydın'da kalmak istiyorum" diye konuştu.

Köşk Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ise rapor alması durumunda Zafer Tekdemir'e engelli maaşı bağlanabileceğini açıkladı.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Zafer Tekdemir'n yürüteçle yürümesinden görüntü,

-Kaldığı evden görüntü,

-Zafer Tekdemir'in bacaklarından görüntü.

Haber - Kamera: Burhan CEYHAN/AYDIN,

======================================================

9)VALİ KARALOĞLU'DAN KALEİÇİ DENETİMİ

ANTALYA Valisi Münir Karaloğlu, Kaleiçi esnafını ziyaret ederek bölgeyle ilgili bir süre önce alınan kararların uygulanıp uygulanmadığını denetledi.

Vali Münir Karaloğlu, akşam saatlerinde tarihi Kaleiçi'nde esnafı ziyaret etti. Karaloğlu, kısa süre önce araç trafiğine kapatılarak yayalaştırılan ve güvenlikle ilgili bir dizi düzenleme getirilen Kaleiçi'nde uygulamaları yerinde denetledi. Vali Karaloğlu'na, İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ve bazı sivil toplum kuruluşları temsilcileri de eşlik etti. Karaloğlu, uygulamalarla ilgili vatandaş ve esnafın görüşlerini de dinledi. Bazı esnaf, yayalaştırma uygulamasından memnun olduklarını belirterek teşekkür etti.

Kaleiçi'yle ilgili 3 toplantı yaptıklarını ve bazı kararlar aldıklarını belirten Karaloğlu, "Amacımız Kaleiçi'ni daha düzenli ve daha güvenli ale getirmek. Çünkü burası marka değeri yüksek bir yer. Herkesin gönül rahatlığıyla girip çıkacağı bir yere dönüşmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Bu akşam da hep beraber aldığımız kararları yerinde inceledik ve esnafımızı dinledik. Ayrıca bundan sonra 3 ayda bir kendi aramızda toplantı yapacağız ve kararların uygulamada nasıl etki bıraktığına bakacağız" dedi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Vali Karaloğlu'nun karşılanması

Karaloğlu'ndan açıklama

Esnafla görüşmelerinden detaylar

Kaleiçi'nden detaylar

Kaset Durumu: Büro FTP'de

107 MB///3.20DK

Haber-Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement