DHA YURT BÜLTENİ - 4 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 4

BARTIN'DA SELE KAPILAN 11 YAŞINDAKİ İSA'NIN CESEDİ BULUNDU (1)Bartın'da dün öğleden sonra etkili olan sağanakta sel sularına kapılan İsa Akgün'ün (11), kaybolduğu yerden yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta, çamura saplanmış cansız bedeni bulundu.

21.06.2019 10:20
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

BARTIN'DA SELE KAPILAN 11 YAŞINDAKİ İSA'NIN CESEDİ BULUNDU (1)

Bartın'da dün öğleden sonra etkili olan sağanakta sel sularına kapılan İsa Akgün'ün (11), kaybolduğu yerden yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta, çamura saplanmış cansız bedeni bulundu.

GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ

BARTIN,

=====================

ARAKLI'DA SEL FELAKETİNDEKİ KAYIP 3 KİŞİ ARANIYOR

Trabzon'un Araklı ilçesinde sağanak yağışın ardından meydana gelen 7 kişinin öldüğü sel felaketinde kaybolan 3 kişiyi arama çalışmaları 310 kişilik ekibin katılımı ile sürüyor. Jandarma Arama Kurtarma (JAK) Timleri Karadere boyunca dere yatağında sondalama yöntemi ile kayıplardan iz arıyor.
Trabzon'da salı günü etkili olan sağanak yağış, Araklı ilçesinde sel ve heyelanlara neden oldu. İlçenin Çamlıktepe ve Yeşilyurt mahallelerinde heyelan sonucu önüne set çekilen Karadere, biriken toprak ve balçığı sürükleyerek aniden taştı. Bölgede kurulu olan hidroelektrik santralinin toprak ve balçıkla dolan havuzunun da taşması sonucu yükselen sel suları mahallelere girdi, önüne kattığını sürükledi. Sele kapılan 10 kişi kayboldu, 4 kişi de yaralı olarak kurtarıldı. Selde kaybolan 7 kişinin cenazelerine ulaşıldı, kayıp 3 kişi ise aranıyor.
310 KİŞİLİK EKİP ARIYOR
İlçede sabahın ilk ışıkları ile birlikte kayıp 3 kişiyi arama çalışması da yeniden başladı. Trabzon'un yanı sıra bölge illerden gelen AFAD, AKUT, UMKE ekipleri Araklı ilçesi Çamlıktepe ve Yeşilyurt mahallelerinde Karadere boyunca arama çalışması yürütüyor. Jandarma Genel Komutanlığı'ndan gelen 31 kişilik Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timi de çalışmalara eşlik ediyor. JAK Timleri dere yatağında sondalama yöntemi ile kayıplardan iz arıyor. Kayıp kişilerin yakınlarının da umutlu bekleyişi sürüyor. Arama çalışmalarına AFAD'a ait Samsun'dan getirilen 'Abrek' isimli kadavra köpeği de aramalarda kullanılıyor. Arama-kurtarma çalışmalarına 310 kişilik ekip sürdürüyor.
KAYIPLARIN KİMLİKLERİ BELİRLENDİ
Trabzon'un Araklı ilçesinde selde kaybolanların kimlikleri belirlendi. Selde, Cengiz Cevahir (16), Mahmut Köseoğlu (39) ve Helim Köse (78) aranıyor. Kayıp 3 kişinin Çamlıktepe mahallesinde sel sularına kapıldığı biliniyor.
4 İLDE SEL ALARMI VERİLDİ
Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Trabzon, Rize, Giresun ve Ordu illerinde gün boyunca kuvvetli sağanak beklendiğini duyurarak, sel ve heyelanlara karşı dikkatli ve tedbirli olunmasını istedi. Bölge illerin valilikleri de vatandaşları uyardı. Belediye ve özel idare ekiplerine ait iş makineleri dere yataklarında olası sel taşkınlarına müdahale için hazır bekletilmeye başladı.

Görüntü Dökümü
-----------
-Timlerinin arama yapması
-Dere yatağı detayları
-Ekiplerden detay
-Aramalardan detay

Haber-Kamera: Selçuk BAŞAR-Selay SAYKAL TRABZON-DHA

===============

ANTALYA'YA GÖKTEN TURİST YAĞIYOR

Yaz tatili için Antalya'ya gelen turistlerin ilk karşılama ve son uğurlama yeri olan Fraport TAV Antalya Havalimanı'nda yüksek sezon yoğunluğu yaşanıyor. Her 1 dakikada bir uçağın iniş ve kalkış yaptığı havalimanından, 5.4 milyon turist kente giriş yaptı.
Fraport TAV Antalya Havalimanı eş genel müdürleri Deniz Varol ile Bilgehan Yılmaz, çalışmalar hakkında bilgi verdi. Deniz Varol, Antalya Havalimanı'nın yıllık toplam trafiğinin yüzde 80'inin ilk 6 ay içinde, yüzde 20'lik kısmın ise kış sezonunda yaşandığını söyledi. Varol, kış dönemini hareketlendirmek için teşvik programları hazırladıklarını anlattı. Toplam trafiğin yüzde 80'inin yaz dönemine denk gelmesinin Antalya için ciddi bir konu olduğunu vurgulayan Varol, yoğunluk kavramının yıla yayılması için çalıştıklarını söyledi.
Antalya'nın güneşi, denizi ve kumuyla meşhur olduğunu belirten Varol, "Aslında güzelliklerimiz bunlarla sınırlı değil. Spor aktiviteleri, doğa ve tarihimizle de cazibe merkeziyiz. Herkes yazın buraya gelmek istiyor. Böyle olunca toplam yolcunun yüzde 80'i yaz sezonunda geliyor" dedi.
'TEŞVİK PROGRAMIMIZ 400 BİN TURİST KAZANDIRDI'
Bu görünümü değiştirmek istediklerini kaydeden Varol, sözlerine şöyle devam etti;
"Sadece biz değil, Antalya Valimiz başta olmak üzere STK'lar da bunu değiştirmek için çalışıyor. Fraport TAV olarak şöyle bir şey yaptık. 1 yıl önce teşvik programı hazırlayarak hayata geçirdik. Kimler hangi havayoluyla uçuyorsa, biz 2018- 2019 kış dönemi için kendilerine teşvik önerelim dedik. Her havayoluna bu teşvik kapsamında farklı indirimler yaptık. Bunun ardından ortaya çıkan tabloda Antalya'ya, yüzde 50'nin üzerinde büyüme ve 400 binin üzerinde yolcu kazandırmış olduk. Yaz döneminde yüzde 80 iyi bir yüzde. Fakat kış dönemindeki yüzde 20'yi nasıl artırabiliriz üzerine çalışmak istiyoruz."
CONNECT 2020 ANTALYA'DA GERÇEKLEŞECEK
Yine kendi girişimleriyle Avrupa'nın çok bilinen prestijli havacılık konferansı olan 'Connect Event'i Antalya'da yapacaklarını kaydeden Varol, "Burada amaç sadece havayollarını ve turizm acentelerini bir araya getirmek değil. Tüm misafirlerimize Antalya'mızı tekrar göstermeyi hedefliyoruz. Connect 2020 Antalya için dev bir proje olacak" diye konuştu.
RAKAMSAL VERİLEN HER GEÇEN AY BÜYÜYOR
Fraport TAV Antalya Havalimanı Eş Genel Müdürü Bilgehan Yılmaz da rakamsal verilerin her ay büyüdüğünü, bir önceki yıla göre yüzde olarak arttığını kaydetti. 2018 yılında havalimanında gerçekleşen trafikte 32.3 milyon yolcu ile rekor kırıldığını hatırlatan Yılmaz, "Havalimanımız en çok Rusya ve Almanya'dan gelen tatilcileri karşılıyor ve uğurluyor. 2019 sezonunun rakamsal verileri her ay bir önceki yılı geride bırakarak yükseliyor. Haziran ayının 15'ine kadar havalimanımıza 33 bin uçak iniş yaptı. Geçen yıla göre yüzde 11'lik artış yaşadık. Hatta dış hatlarda artışımız yüzde 22'lere yükseldi. Bu zamana kadar havalimanı üzerinden 5.4 milyon turist Antalya'ya ulaştı. Geçen yılı yüzde 5 ile geride bıraktık" diye konuştu.
DIŞ HATLARDA YOĞUNLUK
2 dış hatlar terminalinin yanı sıra bir iç hat terminali ile hizmet veren Fraport TAV Antalya Havalimanı'nda, dış hatlar gelen ve giden yolcu kısımlarında insan yoğunluğu dikkat çekiyor. Havalimanının içi ülkesine dönmek için bekleyenlerin yanı sıra otellerine gitmek isteyen turistlerle dolup taşıyor.

Görüntü Dökümü
---------------------
Alana inen uçaktan detay görüntü
Arama noktasından görüntü
Bilet işlemlerini yapan yolcuların görüntüsü
Havalimanın dan detay görnütüler
Yolculardan ve valizlerden detay görüntüler
Röp 1: Deniz VAROL
Röp 2: Bilgehan YILMAZ

543 MB// 4.59  SN HD

Haber: İbrahim LALELİ Kamera: Emrah GÜL (Antalya DHA )

===================

İNGİLİZ KANOCU MERİÇ NEHRİ'NDE ASKERİ YASAK BÖLGEDE YAKALANDI

EDİRNE'de Yunanistan sınırında Meriç Nehri'nde kanoyla askeri yasak bölgeye giriş yaptıktan sonra yakalanan  İngiliz uyruklu A.J.B. işlemlerinin ardından kendi isteği üzerine Pazarkule Sınır Kapısı'ndan Yunanistan'a gönderildi.
Edirne'de Yunanistan'a sınır Orhaniye köyünde Meriç Nehri üzerindeki 54'üncü Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı askerleri suyun üzerinde kanoyla askeri yasak bölgeye giriş yapan kişiyi  yakaladı. Türkiye tarafına izinsiz giriş yapan kişiyi gözaltına alan askerler, kimlik kontrolünde şahsın İngiliz vatandaşı A.J.B.  olduğunu tespit etti. Sınır ihlalinden gözaltına alınan İngiliz uyruklu kanocu, işlemlerin ardından Edirne Göç İdaresi'ne teslim edildi.
Yakalanan İngiliz uyruklu A.J.B. işlemlerinin ardından polis nezaretinde 'askeri yasak bölgeye izinsiz girme suçundan' hakkında açılan soruşturma kapsamında sorgusu için Edirne adliyesine sevk edildi. İngiliz kanocu savcılıkta verdiği ifadesinde, sosyal bir proje için Fransa'dan kanoyla Kasım ayında yola çıktığını belirterek, "Ben bir sosyal proje kapsamında Fransa'dan kanoyla dünya turuna çıktım. Geçtiğim tüm ülkelerde bana izin verildi. Amacım dünyayı kanoyla gezmek" dedi.
Serbest bırakılan A.J.B., Edirne Göç İdaresi'ne ait araçla polis nezaretinde  Yunanistan'a açılan Pazarkule Sınır Kapısı'na götürüldü.
İşlemleri tamamlanan A.J.B., kendi isteğiyle kano ve yanındaki malzemelerle birlikte polis nezaretinde Yunanistan'a geçti.

Görüntü Dökümü
--------
Pazarkule Sınır Kapısı
Tampon blgeye gelen araç
İngiliz kanocunun araçtan inişi
Farklı açılardan detay

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

==================

KARADENİZ'DE DERE YATAKLARINDAKİ YAPILAŞMA TEHLİKESİ

KARADENİZ Bölgesi'nde şiddetli yağışların etkisiyle oluşan can ve mal kayıplarına neden olan sel ve heyelanlar, dere yatakları üzerine ya da kenarına inşa edilen yapı tartışmalarını da yeniden gündeme getirdi. Bölgede, dere yatakları üzerine yapılan bina, ev, iş yeri, okul ile kahvehaneler, çarpık yapılaşmayı gözler önüne seriyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Karadeniz'de 4 il için hazırladığı eylem planı ile dere yatağındaki yapıların yıkımı için çalışma başlattı.
Trabzon'un Araklı ilçesinde meydana gelen ve 7 kişinin öldüğü, 3 kişinin kaybolduğu, 4 kişinin yaralı olarak kurtarıldığı, 9 binanın yıkıldığı, yollar, köprüler ve tarım arazilerinin hasar gördüğü sel ve heyelanlar,  dere yatakları üzerine ya da kenarına inşa edilen yapı tartışmalarını da yeniden gündeme getirdi. Bölgede, dere yatakları üzerine yapılan bina, ev, iş yeri, okul, kamu binaları ile kahvehaneler, çarpık yapılaşmayı gözler önüne seriyor.
DERE YATAĞINDA OKUL, KURS, KAHVEHANE, BİNA
Rize'de Karasu köyünde yıllar önce Kuran kurs binası Salarha Deresi üzerine inşa edildi. Kız Kuran kursu binasında bugün 50 dolayında öğrenci eğitim görüyor. Yiğitler köyünde ise kahvehane olarak kullanılan bir binanın ana taşıyıcı kolonları dere yatağı içerisine oturtuldu. Binanın yarısı da dere yatağı üzerinde yer alacak şekilde inşa edildi. Kahvehaneye günde yüzlerce kişi girip çıkıyor. Ordu'da, 7 Ağustos 2018 tarihinde meydana gelen ve 1 kişinin hayatını kaybettiği 9 kişinin de yaralandığı selde Ünye ilçesinde dere yatağına inşa edilen 4 katlı fabrika inşaatı gündeme gelmişti. Cevizdere Irmağı yatağına inşa edilen 4 katlı fabrika binası için yıkım kararı alındı. Trabzon'un Araklı ilçesi Çamlıktepe mahallesinde Çamlıktepe İlk ve Ortaokulu iki derenin birleştiği alana inşa edildi. Mahallede son yaşanan selde ağır hasar alan 5 katlı okul binasının da yıkılmasına karar verildi.
4 İLDE DERE YATAKLARINDAKİ YAPILAR YIKILACAK
Karadeniz'de yaşanan sel ve heyelanlarda gündeme gelen dere yataklarında yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı harekete geçti.  Bakanlık sona yaklaştığı eylem planında, Trabzon, Rize, Giresun ve Ordu illerinde iklim değişikliği sonucu ani sel ve heyelanların yaşandığı yerleşim yerlerinin altyapısını güçlendirilecek, şehrin içerlerinden geçen dereler ve bu derelerin koruma bandı içerisinde kalan yapılar kaldırılacak. Dere yataklarındaki binaların taşınacağı eylem planında, TOKİ aracılığı ile vatandaşlara güvenli alanlarda yeni konutlar inşa edilecek.
PROF. DR. AKGÜN: DOĞA BANA DOKUNMAYIN DİYOR
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi üyesi Prof. Dr. Aykut Akgün, var olan dengesine müdahale olunması halinde doğanın bu müdahalelere yanıt verdiğini söyledi. Sel ve heyelanlarda yaşanan can ve mal kayıplarının yanlış planlamalar, bilimin mühendislik ilkelerinin ve ön görülerin yeteri kadar dikkate alınmamasının sonucu olduğunu ifade eden Akgün, "Son yıllarda meydana gelen sel ve heyelanlarda yaşanan can kayıpları, maalesef yanlış planlamalar, bilimin mühendislik ilkelerinin ve ön görülerin yeteri kadar dikkate alınmaması sonucu ortaya çıkıyor. Doğanın kesinlikle bir dengesi var. Eğer bizler doğanın kendi dengesi içerisinde, bu dengeye müdahil olacak; dere yatağında ev, okul ve benzeri yapılar yaparsak, bu dere yataklarının önlerini kapatırsak, sonuç olarak doğa kendi dengesini yeniden kurmaya çalışıyor. Bu da, evleri yıkarak, insanları can kaybına uğratarak oluyor. Doğa, kendine yapılan müdahalelere cevap veriyor, 'Bana dokunmayın' diyor. Fakat biz ısrarla ona bir müdahale içerisindeyiz." dedi.
'YAĞIŞ BAŞLAYINCA DERE YATAKLARINDAN UZAK DURUN'
Yerel yönetimlerin, riskli olan bölgelerde dere yataklarındaki yapılar için çok dirayetli olmaları gerektiğini kaydeden Akgün, "Heyelan, sel her yerde olabilir, bunlar olduğu ya da olacağı zaman, nerelerde olabileceğini kestirmek ve oluşabilecek zararları önceden tahmin edebilmek ve bunlara karşın önlemlere alabilmektir esas önemli olan. Halkımızın artık çok daha bilinçli ve tetikte olmaları gerekiyor. Özellikle yağış başladığı andan itibaren, vatandaşların, dere yataklarından ve yakınlardan muhakkak uzaklaşmaları gerekiyor. Şuan için en hızlı çözüm bu. Yapılaşmaya uygun olmayan alanlara herhangi bir şekilde izin verilmesine engel olunmalıdır. Bu artık kaçınılmaz. Bunun başka cümlelerle ifade edilebilirliği artık kalmadı. Çok net. Yıkılan binanın yerine yenisi daha iyisi yapabiliyorsunuz ama herhangi bir can gitti mi yerine getiremiyorsunuz. Bizler önceliğimizi, insanın varlığının sürdürülebilirliğine vermeliyiz. Alınan kararlar, önlemler hepsi insanın yaşamını devam ettirebilmesi üzerine olmalıdır. Burada önemli olan testi kırılmadan tokadı atmak. Testi kırıldıktan sonra ağlamak hiçbirimize fayda getirmiyor" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:
-------------
DRONE ile dere yatağındaki Trabzon Çamlıktepe ilkokulu
Rize'den dere yatağıüzerindeki kurs ve kahvehane
Ordu'da dere yatağındaki bina inşaatı Drone detayı
Prof. Dr. Aykut Akgün açıklamaları
Detaylar

Haber: Muhammet KAÇAR-Fatih TURAN - Kamera: Mehmet Can PEÇE TRABZON-DHA

===================================================

ADANA'DA 5 BİN 720 PAKET KAÇAK SİGARA ELE GEÇİRİLDİ

ADANA'da polis, kent genelinde yaptığı denetimlerde durdurduğu bir TIR'ın yakıt deposunda 5 bin 720 paket gümrük kaçağı sigara ele geçirdi.
İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Tarsus-Adana- Gaziantep (TAG) Otoyolu'nda şüphelendiği bir TIR'ı durdurdu. Yapılan aramada aracın yakıt deposunda 5 bin 720 paket gümrük kaçağı sigara bulundu. Araç sürücüsü gözaltına alındı.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
------------------------
Gizli bölmeden sigaraların çıkarılması
Sigaraların genel fotoğrafı

SÜRE: 00'53"     BOYUT: 99,4 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

====================

ADANA'DA KAÇAK İÇKİ OPERASYONU

ADANA'da polis ekiplerinin baskın yaptığı 2 evde, 2 bin 679 litre kaçak içki ele geçirdi.
İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri, Seyhan ilçesi Hadırlı Mahallesi'ndeki 2 evde kaçak içki üretimi yapıldığı ihbarını aldı. Adrese baskın düzenleyen polisler, satışa hazır toplam 2 bin 679 litre kaçak içki ele geçirdi. Ev sahipleri L.T. ve A.B.A. gözaltına alındı. Polis, içkileri imha etti. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
-------------------------
İçki dolu variller
Boş şişeler
Detaylar

SÜRE: 01'05" BOYUT: 121 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

====================

CAMİLERDEN ÇALDIĞI PARALARI İNTERNET KAFEDE HARCARKEN YAKALANDI

Konya'da 6  camiden hırsızlık yapan Suriye uyruklu Vial H. (17), çaldığı paralarla intirnet kafede oyun oynarken yakalandı. Vial H. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Konya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine bağlı Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, son 1.5 ay içerisinde merkez Meram ve Selçuklu ilçelerinde camilerde gerçekleşen bağış kutusu, musluk, ayakkabı gibi hırsızlık olaylarıyla ilgili çalışma başlattı. Polis, hırsızlık olaylarının meydana geldiği camilerde ve çevrelerde yaptığı güvenlik kamera çalışmalarında şüphelinin bisikletle olay yerlerine geldiğini tespit etti. Kameralardan şüphelinin eşgalini de tespit eden polis, şüphelinin hırsızlık olaylarından poliste 4 adet suç kaydı bulunan Suriye uyruklu Vial H. olduğunu belirledi. Şüphelinin gidebileceği adresleri belirleyen polis, kent merkezinde bulunan bir internet kafede olduğu bilgisini aldı. İnternet kafeye giden polis, Vial H.'yi  camilerden çaldığı madeni paralarla oyun oynarken yakaladı. Çocuk Şube Müdürlüğüne teslim edilen Vial H. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü
------------
Şüphelinin Asayiş Şube Müdürlüğüne getirilmesi
Güvenlik kameralarında hırsızlık anı

Haber- Kamera: Tolga YANIK- Mehmet IŞIK KONYA,

====================

BALIK ÜRETİLEN SUYU ARITIP, MARUL YETİŞTİRDİ

Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi'nde (SDÜ) yüksek lisans öğrencisi Damla Palazekin (27), kurduğu sistemle balık yetiştiriciliğinde kullanılan atık suyu arıtarak marul yetiştirdi. Aynı suyu arıtarak tekrar balık yetiştiriciliğinde kullanan Palazekin, Türkiye'de artan su kirliği ve su kıtlığı öngörülmesi nedeniyle böyle bir proje geliştirdiğini söyledi.
SDÜ Çevre Mühendisliği Bölümü'nde yüksek lisans yapan Damla Palazekin, fakülteye ait bir binada danışman akademisyenlerin yardımıyla kurduğu sistemle organik balık yetiştiriyor. Palazekin, balık tesisinde kullandığı atık suyu da arıtarak, toprağa gereksinim duymadan suda organik marul yetiştiriyor.
'3 AYLIK SÜRE ZARFINDA MARULLARIMIZ YETİŞTİ'
Proje hakkında DHA'ya açıklama yapan Damla Palazekin, Türkiye'de artan su kirliği ve su kıtlığı öngörülmesi nedeniyle böyle bir proje geliştirdiğini söyledi. Balık yetiştiriciliğinde kullandığı suyu arıtarak yeniden kullandığını belirten Palazekin, "Kurduğumuz sistemde tankımızın birinde balıklar var. Balıklara organik yem veriyoruz. Hiçbir enerji kullanılmadan suyun kendi cazibesiyle katı partikül temizliğinin yapıldığı tanka geliyor. Burada balıklardan gelen katı partiküllerden temizlendikten sonra yine hiçbir enerji kullanılmadan nitrifikasyon (bakteri tankı) tankına geliyor. Nitrifikasyon tankımızda ise balığın atığından oluşan amonyağı bitkinin kullanabileceği hale getirmek için burada bazı hidro organizmalar üretiyoruz ve ürettiğimiz hidro organizmaları hiçbir enerji kullanmadan bitki tankına gönderiyoruz. Biz bu projede marul bitkisini kullandık. Marulu tohum olarak koyduk. 3 aylık süre zarfında marullarımız yetişti" dedi.
'HİÇBİR KATKI MADDESİ YOK'
Balık tankından gelen suyun bitkinin büyümesini sağladıktan sonra tekrar balık tankına temizlenmiş su olarak gittiğini anlatan Palazekin, bu şekilde su çevrimi oluşturduklarını vurguladı. Bu sistemde yetişen bitkilerin büyümesi için güneş ışığına ihtiyaç olduğunu kaydeden Palazekin, "Ama imkanlarımız dolayısıyla kapalı alanda yetiştirdiğimizin için bir sonraki aşamada bitkilerin üzerine LED ışık döşeyerek daha hızlı büyümeyi gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. 20'şer marul yetiştirilecek kadar tank kullandık. Hiçbir katkı maddemiz yok" diye konuştu.
'PROJENİN HİÇBİR MALİYETİ YOK'
SDÜ öğretim üyesi Doç. Dr. Yunus Pamukoğlu da proje hakkında detaylar verdi. Projenin 1 yıl önce başladığına değinen Pamukoğlu, şöyle konuştu:
"Sebebi balık atık suları çevrede çok ciddi problemler teşkil ediyor. Balık atık sularının hem arıtılması hem organik balık hem de organik bitki yetiştiriciliği gibi çok orijinal çıktıları oluyor projemizin. Hiçbir şekilde tarım ilacı herhangi bir kirlilik unsuru gübre gibi hiçbir girdimiz yok. Tamamen organik marul olarak yetişiyor. Sadece marul değil, çilek ve başka ürünleri de yetiştirme şansına sahibiz. Projemizde kendi orijinal ürünlerimiz kullanılıyor. Çevre mühendisliğinde kullanılan özel organizmalarımız var. Bu organizmalar balık atık suların içerisinde bulunan bitkinin kullanamayacağı bütün bileşikleri kendiliğinden bitkinin kullanabileceği ortama dönüştüren organizmalar. Sistem kendi içerisinde maliyetsiz bir şekilde çalışıyor."
'ÇOK ÖN PLANDA OLAN BİR PROJE'
Ülkede ciddi bir ekonomik potansiyeli olan bir proje olduğunu kaydeden Pamukoğlu, "Antalya ve Muğla gibi seracılığın çok yaygın olduğu yerlerde projemiz doğrudan adaptasyon sağlayabilecek kapasitededir. Ülke ekonomimiz için gerçekten çok ön planda olan bir projeden bahsediyoruz. Tamamıyla organik balık ve organik ürün yetiştiriyoruz ve çevrede çok ciddi problem teşkil eden balık atık sularını tamamıyla temizlemiş oluyoruz" dedi.
Su ürünleri mühendisi Dr. öğretim üyesi Halit Bayrak da "Balık yetiştiriciliğinde bu sistemler ılık su sistemleri olduğu için 20 ile 30 derece arasında gerçekleşiyor. Bu su sıcaklığında yetişebilen balıkları yetiştiriyoruz. Bu balık 20- 24 santigrat derece arasında yumurtadan 500 gram ağırlığa 8 ayda gelebiliyor. Bu sistemle biz 100 günde yaklaşık 10 gramdan 80- 100 gramlara kadar gelebildik. Bu ideal bir büyüme sayılabilir. Böylece balık üretimini gerçekleştiriyoruz. Yemleri organik olarak tercih ettiğimiz takdirde sistemin tamamı organik balık ve bitki üretimi olarak değerlendirilebilir" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
--------------
Damla Palazekin konuşması
SDÜ öğretim üyesi Doç. Dr. Yunus Pamukoğlu konuşması
Maruldan görüntü
Balıktan görüntü
Detay görüntüler

170 MB/// 05.21"

Haber-Kamera: Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA,


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 4 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement