DHA YURT BÜLTENİ - 5 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 5

ÇED'i 4 kez iptal edilen taş ocağına kapasite artırımı isteniyorİzmir'in Urla ilçesinde Yağcılar ile İçmeler mahalleleri arasındaki bölgede faaliyetini sürdüren ve daha önce Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) kararları 4 kez mahkemelerce iptal edilen taş ocağı ve kırma eleme tesisi için bu...

10.07.2019 11:42
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ÇED'i 4 kez iptal edilen taş ocağına kapasite artırımı isteniyor

İzmir'in Urla ilçesinde Yağcılar ile İçmeler mahalleleri arasındaki bölgede faaliyetini sürdüren ve daha önce Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) kararları 4 kez mahkemelerce iptal edilen taş ocağı ve kırma eleme tesisi için bu kez kapasite artırımına yönelik ÇED raporu hazırlandı. Rapor, Urla Hakan Çeken Kültür Merkezi'nde halkın görüşüne açıldı. Toplantıya katılanlar, bilgilendirmenin tesisin bulunduğu bölgede yapılmadığını, bu nedenle usul yönünden yanlış olduğunu belirterek, yapılmamış sayılmasının tutanaklara geçirilmesini istedi.
Urla'nın Yağcılar ile İçmeler mahalleleri arasında bulunan, faaliyetteki taş ocağı ve kırma eleme tesisi için, kapasite artırımını öngören ÇED dosyası hazırlandı. Daha önce proje için ÇED gerekli değildir kararına karşı 3 kez dava açıp kazanan, yine son olarak patlatma dizayn değişikliği ile ilgili ÇED olumlu kararını, Danıştay 14'üncü Dairesi'nde iptal ettiren bölge halkı, kapasite artırımına da karşı çıktı. Hazırlanan ÇED dosyası için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü personeli ile firma yetkililerince Urla Hakan Çeken Kültür Merkezi'nde 'halkın katılımı toplantısı' düzenlendi. Salondaki bazı vatandaşlar, üzerinde 'Zeytinime dokunma', 'Çevreyi korumak aklın gereğidir' yazılı pankartlar açtı. Toplantıda, firma yetkililerinin proje hakkında yaptıkları açıklamaları dinleyen vatandaşlar, daha sonra itirazlarını tek tek saydı. Vatandaşların avukatı Şehrazat Mercan, toplantının tesise 15 kilometre uzaklıkta, Urla'nın merkezinde yapılmasının usul açısından yanlış olduğunu söyledi. Toplantıyı yapılmamış kabul ettiklerini belirtti.
'TOPLANTININ YENİLENMESİNİ TALEP EDİYORUZ'
Halkın katılım toplantısının, o faaliyetin gerçekleştirileceği en yakın mahalle merkezinde, tesisten etkilenecek olan halkın itirazları da dikkate alınarak yapılması gerektiğini aktaran Şehrazat Mercan, yenilenmesini talep etti. Mercan, "20 yıldır verilen 3 ÇED gerekli değildir kararını iptal ettirdik. Sonra patlatma dizayn değişikliği ile ilgili bir ÇED olumlu kararı alındı, dava açtık. Bilirkişilerin hazırladığı  'Burada zeytinlikler var ama çok düzenli değil. O nedenle Zeytincilik Kanunu burada dikkate alınmayabilir' raporu sonrası mahkeme, davamızı reddetti. Davaya bakan Danıştay 14'üncü Dairesi ise lehimize karar verdi" dedi.
'TOPRAKLARIMIZI KAYBEDİYORUZ'
Danıştay 14'üncü Dairesi'nin, "Bu bölgede zeytinlikler düzenli olmasa da zarar görür, siz yorum yapamazsınız" yönünde görüşünün bulunduğunu anımsatan Mercan, şunları söyledi:
"Danıştay, az rastlanan bir uygulama ile davamızı kabul etti, patlatma dizayn değişikliği ÇED olumlu kararını iptal etti. Devlet neden zeytinini korumuyor? Zeytincilik Kanunu çok açık. 20'inci maddede emredici ve bağlayıcı düzenleme var. Siz zeytinlerin yaşını, sayısını, zeytinlerin nasıl  işlendiğini tartışamazsınız. Bu kanun Türkiye'de tarım kalkınsın diye var. Ama biz ne yapıyoruz; sürekli taş ocaklarına verilen izinlerle zeytinlerimizi kaybediyoruz. 3 yıldır Yağcılar köylüsü tozdan dolayı domates yetiştiremiyor. Bu yıl vatandaş bamya yetiştiriciliğinden de vazgeçti. Topraklarımızı kaybediyoruz. Doğamızı kaybediyoruz, yaşam alanlarımızı sürekli kirleniyor."
İlgili kurumlarda bulunan yetkililere seslenen Mercan, "Kanun çok açık. Emredici, bağlayıcı hükmünü ve bir mahkeme kararını yorumlayarak yeni bir rapor düzenleyemezsiniz. Yetti artık. Bir işletmenin bir ömrü olmalı" dedi.
Vatandaşlar, toplantının ardından dağıldı.
Öte yandan tesisin ÇED onayı alması halinde, yıllık 1 milyon 303 bin ton civarında üretim yapacağı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------
-Toplantının yapıldığı Urla'dan görüntü
-Toplantı salonundan görüntü
-Vatandaşların itirazları
-Avukat Şehrazat Mercan'ın konuşması
-Genel ve detay görüntü

Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

================

Kırmızı örümcekle erken mücadale Germencikli incir üreticilerini rahatlattı

AYDIN'ın Germencik ilçesinde, incir ağaçlarında görülen ve hem meyvesinin hem de ağacın zarar görmesine neden olan kırmızı örümceğe karşı mücadele başlatıldı. Erken teşhis konulup, üreticinin uyarılarak ilaçlama ve kükürtleme yapılması ile rahat bir nefes alındı.
Germencik'teki toplam 88 bin 790 dönüm alanda yetiştirilen incir ağaçlarından yüzde 10'luk bölümünde temmuz ayı başından itibaren kırmızı örümceğe rastlandı. Germencik Ziraat Odası, incir ağaçlarında bitki özsuyunu emip, zehirli madde salgılayarak yaprakların kurşun veya gümüş rengi almasına ve gelecek yılın meyve gözlerine zarar vererek verimin düşmesine neden olan kırmızı örümceğe karşı üreticileri uyarıp, ilaçlama ve kükürtleme yapmalarını istedi. 43 bin 913 olan nüfusunun önemli bir bölümü incir üreticiliği ile geçimini sağladığı ilçede, hasada haftalar kala ortaya çıkan kırmızı örümcek tedirginliğe neden oldu. Ancak, erken teşhis, yapılan ilaçlamalar ve kükürtleme sayesinde kırmızı örümcekle mücadelede önemli yol katetedilirken, üreticiler de rahat bir nefes aldı.
'İNCİR GÖZ BEBEĞİMİZ'
İncirin kendileri için öneminin büyük olduğuna vurgulayan Germencik Ziraat Odası Meclis Başkanı Necip Arslan, "Bu nedenle, aynı zamanda bir ihraç ürünü olması bakımından topraktan dala kadar her türlü bakımını yakından takip ediyoruz. Çift sürülmesinden ilek atılmasına ve dönemsel her türlü hastalığa karşı tarım danışmanlarıyla gerekli kontrolleri yapıyoruz. Tüm bilgileri çiftçimizle paylaşıyoruz. Aydın incirinin yüzde 60'ını üreten Germencik'te ağaçlarda rastlanan kırmızı örümcekle de etkin mücadelemiz sürüyor" dedi.
'YÜKSEK REKOLTE BEKLİYORUZ'
Germencik Ziraat Odası Başkan Vekili İbrahim Uyar da "Ziraat Odamıza kayıtlı 88 bin 790 dönüm incir bahçesi var. Bu bahçeler 6 bin 600 kişiye ait. Kış ayının güzel geçmesi nedeniyle şu ana kadar incir üretemi güzel gitti. Bu yıl tarım danışmanlarımız vasıtasıyla temmuz ayında bahçelerin bazılarında kırmızı örümceğin kısmi olarak ağaçları etkilediğini gördük. Gerekli olan bahçeler ilaçlandı, organik olan bahçeler ise kükürtlendi. Diğer bahçelere de Tarım ve Orman Bakanlığı'nın tavsiye ettiği ilaç ilaçları kullanmaları için öneride bulunduk. Güzel bir yıl ve rekoltesi yüksek bir sezon bekliyoruz" diye konuştu.
'BAHÇELERİN YÜZDE 10'UNDA GÖRÜLDÜ'
Ziraat Odası Tarım Danışmanı Ziraat Mühendisi Süleyman Yetim de, "Kırmızı örümcek akar türü dediğimiz birçok meyve ağacında ve tarla ürünleri ile sebzelerde de zararlı olan kaliteyi çok olumsuz etkileyen bir zararlı türüdür. Kırmızı örümcek uçucu bir haşere olmadığı için daha çok düşük rakımlı bahçelerde, bakımsız zayıf bahçelerde toprak işlemesi yapılırken fazla toz kaldırılması gibi durumlarda görülebiliyor. Dolaştığımız bahçelerin ortalamasına bakacak olursak yüzde 10'unda bu konuyla ilgili ilaçlama yapmalarını çiftçilere söyledik. Kalan diğer bahçelerde
hangi bir sıkıntı görülmedi. Ziraat Odası olarak elimizden geldiği kadar çiftlilere SMS göndererek, gerekli bilgilendirmeleri yaptık. Kırmızı örümceğe dikkat edilmesi gerektiğini ve en ufak bir şüphede birlere bilgi vermeleri gerektiğini ilettik. Temmuz ayı sonuna kadar kırmızı örümceğin en yoğun olabileceği dönemdir. Ay sonuna kadar kırmızı örümcekle ilgili kontrollerin düzenli olarak yapılması gerekiyor. İlaçlama yapılacaksa geç kalmadan yapılması gerekiyor. Bu çok önemli bir konu" dedi.

Görüntü Dökümü
-------------
-İncir bahçeleri ve ağaçlarından görüntü
-İncirlerden ve kırmızı örümcek nedeniyle zarar gören dallarda inceleme yaılmasından görüntü
-Germencik Ziraat Odası Meclis Başkanı Necip Arslan ile röp.
-Germencik Ziraat Odası Başkan Vekili İbrahim Uyar ile röp.
-Germencik Ziraat Odası Tarım Danışmanı Ziraat Mühendisi Süleyman Yetim ile röp.
-Genel ve detay görüntüler

Haber - Kamera: Burhan CEYHAN/ GERMENCİK (Aydın),

===================

Maldivler değil Suluada

Antalya'nın Kumluca ilçesinde beyaz kumsalı ve turkuaz renkli suyuyla Maldivler'e benzetilen ve sadece tekneyle ulaşımın olduğu Suluada, yaz döneminde günde 50'yi aşkın tekneyle 1500'ü aşkın ziyaretçi ağırlıyor. Yüzerek kayalıkların altından adanın diğer tarafına da geçilebilen ve 'Aşk Mağarası' olarak adlandırılan mağaralar da büyük ilgi topluyor.
Antalya, 640 kilometre sahil bandında 202'si mavi bayraklı plajlarının yanı sıra el değmemiş bakir koylarıyla her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist ağırlıyor. Kentte yaz tatilinin en çok ilgi gören doğal değerlerinden biri de Kumluca ilçesindeki Suluada.
MALDİVLER'E BENZETİLİYOR
Suluada, Akdeniz açıklarında başta Adrasan olmak üzere Çıralı, Olimpos, Mavikent gibi yöredeki diğer tatil beldelerinden bu yaz sezonunun en çok tekne turu yapılan alanı oldu. Biri 50, diğeri 120 metre bembeyaz kumulu ve turkuaz renkli suyuyla iki plaja sahip adaya, günde 50'nin üzerinde tekne turu düzenleniyor. Kumulu ve suyunun rengiyle Maldivler'e benzetilen adanın günlük ziyaretçi sayısı 1500'ü aşıyor.
TEKNE TURLARININ GÖZDESİ
Adrasan'da kooperatife bağlı yaklaşık 60 teknenin en az 45'inin günlük deniz turlarını Suluada'ya yaptığını belirten 'Kelebek' adlı teknenin sahibi Kudret Acar, Adrasan'dan 45 dakika süren turun saat 10.30'da başlayıp 18.00 gibi tamamlandığını söyledi. Suluada turu sırasında ziyaretçilerin Gelidonya Feneri gibi bölgenin tarihi değeri olan Adrasan Deniz Feneri'ni de görme imkanı bulduklarını anlatan Kudret Acar, turlarda Suluada'nın etrafının tamamen dolaşıldığını ve birçok noktada teknelerin demir atarak yüzme imkanı verildiğini kaydetti.
ADADA TATLI SU KAYNAĞI VAR
Suluada'nın Gelidonya Feneri Burnu'na yaklaşık 7 kilometre, 4.3 deniz mili uzaklıkta olduğunu belirten Acar, uzun ve dar olan adanın boyunun yaklaşık 1200 metre olduğunu kaydetti. Adanın şekli itibarıyla yunusa benzetildiğini de söyleyen Acar, adını ise adada çıkan tatlı su kaynağından aldığını dile getirdi. Adanın doğu tarafında bir noktadan tatlı su çıktığını belirten Acar, "İçmesuyu gayet lezzetli. Yapılan araştırmalarda da insan sağlığına hiçbir zararı olmadığı belirlenmiş. Adanın dağdan koptuğu ve deniz altından bir damar aracılığıyla dağlarda biriken kar sularının adaya ulaştığı belirlenmiş" dedi.
TURKUAZ RENKLİ İKİ KUMSAL
Adada 50 metre ve 120 metrelik iki plaj olduğunu anlatan Kudret Acar, "İki plajın da kumsalı beyaz ve suyu da turkuaz renklerde. Halk arasında 'Maldivler' deniyor. Ama ben Maldivler denilmesi taraftarı değilim. Kumluca'nın Suluada'sı denilmesi daha doğru. Plajların ikisi de tertemiz ve muhteşem su rengi nedeniyle çok büyük ilgi görüyor. Kooperatifimize bağlı 60 tekne var ve sadece Adrasan'dan günlük 45 tekne turlarını Suluada'ya düzenliyor. Tekneler 30-35 kişilik. Çıralı-Olimpos'tan gelen tekneleri de düşündüğümüzde günde 1500'ün üzerinde ziyaretçi ağırlanıyor" diye konuştu.
SUALTINDA AŞK MAĞARASI
Adadaki beyaz kumulun tamamen doğal olduğuna da işaret eden Acar, adanın etrafında çok sayıda sualtı mağarası olduğunu, bu mağaralara 'Aşk Mağarası' adı verildiğini söyledi. Adada 5 siyah keçinin yaşadığını da kaydeden Acar, ada ve etrafının çok temiz olması dolayısıyla biyoçeşitliliğinin de zengin olduğuna işaret etti. Acar, "Örneğin tekne turlarımız sırasında birçok kez caretta caretta'lar veya yunuslar da bize eşlik eder. Adada ayrıca martı popülasyonu da bulunuyor" dedi.
GÜNLÜK TUR PROGRAMI
Adanın kuzey ucundaki küçük plajla başlayan tekne turu, yaklaşık bir saatlik yüzme molasının ardından batı tarafındaki büyük plajla devam ediyor. Burada da yaklaşık bir saatlik yüzme molasının ardından ziyaretçiler tekneyle adanın güneye doğru olan kısmına ilerliyor. Burada adanın diğer tarafındaki 'Aşk Mağaraları' olarak adlandırılan mağaraların olduğu bölgede isteyenler denize atlayıp yüzerek, kayalıklar altından adanın diğer tarafına geçebiliyor. Görsel güzelliğiyle de hayran bırakan bölgede tekne adanın güneyinden dolaşıp, yüzerek gelenleri karşılıyor. Aşk Mağaralarında vakit geçirdikten sonra, adanın doğu tarafında orta kısımlarında yüzülebilecek bir koya yanaşılıyor ve yemek molası veriliyor. Yemeğin ardından adanın adını aldığı kuzeydoğu kısmındaki tatlı su kaynağının çıktığı ve havuzu andıran kısımda bir mola daha veriliyor. Ziyaretçiler kayalıklardan birkaç metreye kadar yaklaştırılan tatlı sudan içebiliyor. Ada etrafında gün boyu süren tur sonrasında Adrasan'a yakın Liman Koyu'ndaki yüzme molası veriliyor, ardından Adrasan sahiline geri dönülüyor. Tekne turları kişi başı 80 TL ve öğle yemeğinin yanı sıra çay, meyve gibi ikramlarda bulunuluyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------
-Tekneden ve denizden detay görüntüler
-Sulu adanın drone görüntüleri
-Turlara katılar turistlerin görnütüleri
-Sulu adadan çıkan suyun görüntüsü
-Tekne sahibi ve istanbuldan gelen bir vatandaşla röp
-Suda yüzenlerden ve tur teknelerinden görüntü

637  MB// 5.44 SN HD

Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA-DHA)

==================

Kahraman Ömer Halisdemir'in kardeşi Soner Halisdemir: 15 Temmuz'u unutturmayacağız

15 Temmuz'da darbeci Semih Terzi'yi öldürerek darbe girişiminin seyrini değiştiren şehit Astsubay Ömer Halisdemir'in kardeşi ve Vatan Yıldızları Vakfı Genel Başkanı Soner Halisdemir, hain darbe girişimini unutturmayacaklarını söyledi.
Vatan Yıldızları Vakfı Başkanı Soner Halisdemir, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Şehitleri Anma haftasında kapsamında 13 Temmuz'da ağabeyinin dünyaya geldiği Çukurkuyu Kasabası'nda bir dizi etkinlik yapılacağını açıkladı.  Geçmiş yıllara oranla daha kapsamlı bir program hazırladıklarını belirten Halisdemir, "Resmi programda yer alan etkinlikler içeresinde darbenin önlenmesinde çok önemli bir yeri olan  ağabeyim Ömer Halisdemir'in doğduğu kasaba Çukurkuyu'da tüm şehitlerimiz için Kuran-ı Kerim okutulacak. Diriliş dizisi oyuncularının katılımıyla atlı gösteriler yapılacak. Şairlerimizin vatan ve şahadet anlatımlı sunumları, ilahi gruplarının dinletisi ve 15 Temmuz'u her yönüyle anlatan konuşmacıların programları olacak. Tüm halkımızı 13 Temmuz'da saat 14.00'de Çukurkuyu Kasabası'na bekliyoruz" dedi
"15 TEMMUZ'U UNUTTURMAYACAĞIZ"
Yapacakları etkinliklerle hain darbe girişimini unutturmayacaklarını kaydeden Soner Halisdemir, "Geçmişi olmayanın geleceği olmaz . 15 Temmuz'da asil milletimizin gösterdiği kahramanlığı anma adına 15 Temmuz etkinliğimizi 1071'den alıp bu yana nice şehitlerimizin gösterdiği kahramanlıkları aktarmak istiyoruz" diye konuştu.

Görüntü dökümü
-----------
-Soner Halisdemir'in açıklaması
-Detay görüntüler

Süre: 01'44" Boyut: 112 MB

Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,

===================

Suriyelilerin yaşadığı mahallede Özel Hareketli denetim

Adana'da Suriyelilerin yaşadığı mahallelerde denetim yapıldı. Özel Hareket polislerin de destek verdiği operasyonda 51 Suriyeli'ye işlem yapıldı, 1 Suriyeli ise sınır dışı edildi.
Yabancılar Şube ve Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticaretiyle Mücadele ekipleri, Seyhan ilçesi Güney Kuşak Bulvarı üzerinde bulunan Suriyelilere yönelik uygulama yaptı. Güvenliği sağlamak amacıyla yapılan uygulamaya Özel Harekat ekiplerinin yanısıra sivil ve resmi 100 polis katıldı. İş yerlerini denetleyen ekipler, burada bulanan Suriyelilerin üzerlerindeki geçici kimlik belgelerini inceledi. Ayrıca polisler, cep telefonlarıyla Suriyelilerin fotoğraflarını çekip, kimlikleriyle eşleştirme yaptı. Yapılan denetimlerde bin 294 yabancı uyruklu kişi kontrol edildi. Başka ilde bulunması gerektiği halde, Adana'a gelen 51 kişiye ise yasal işlem yapıldı. 3 Suriyeli sürücüye 14 bin 150 lira para cezası kesildi. Ülkeye girmesi yasaklanan 1 Suriyeli ise sınır dışı edildi. Polis, uygulamaların devam edeceğini bildirdi.

Görüntü Dökümü
--------
Polis ekiplerinin suriyeli mahallesinde uygulama yapması
Polislerin üst arama yapması
Kimlik sorgulanması
Kimliği olayanların ikaz edilmesi

Süre: 02'49"   Boyut: 311 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,

==================

Kraliçe adayları havuzda eğlendi

Antalya'da bu yıl 20'ncisi düzenlenen Miss Mediterranean 2019 Güzellik Yarışması'nın 12 finalisti, Göynük'te beş yıldızlı otelde gerçekleştirdikleri kampta havuzda eğlendi.
Tanıtım Production tarafından 'Akdeniz Güzelini Arıyor' sloganıyla düzenlenen Miss Mediterranean 2019 Güzellik Yarışması finalistleri, Göynük'teki Transatlantik Otel'de kampa başladı. İki gün önce otel kampına katılan adaylar, eğitimlerden arta kalan zamanlarında ise havuza girip eğleniyor. Kraliçe adayları, havuz etkinliğinde gönüllerince eğlendi. Objektiflere poz veren adaylar, havuzda günün yorgunluğunu attı.
Yarışmanın organizatörü Ali Bulut, kampın yoğun olduğu kadar eğlenceli olmasına da özen gösterdiklerini söyledi. Bu yıl 20'ncisi düzenlenen Antalya'nın geleneksel güzellik yarışması Miss Mediterranean'ın kamp döneminin dolu dolu geçtiğini sözlerine ekleyen Bulut, "Koreograflarımız ve eğitmenlerimiz günün belirli saatlerinde finalistlere podyum, zarafet, yürüyüş ve drama gibi başlıklarda eğitim veriyor. Finalin yapılacağı 14 Temmuz gecesine kadar eğitimlerimiz devam edecek. Fakat kraliçe adaylarımızı eğitimle bunaltmak istemiyoruz. Bu nedenle günün belirli saatlerinde havuz ve aktivite izinleri veriyoruz. Fakat yarışmamızın ana sponsoru olan estetisyen Güldeniz Odabaş, çok güneşte kalmamaları konusunda adayları uyardı. Bu nedenle havuz etkinliğimiz gölgede gerçekleşiyor" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
Kraliçe adaylarından detay
Röp: ALi Bulut
Röp: Estetisyen Güldeniz Odabaş,

Haber: İbrahim LALELİ- Kamera: Levent YENİGÜN/ANTALYA-DHA)

===================

Kızları için kansere direnip, el sanatları kursuyla hayata bağlandı

Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde 4 yıldır lenf kanseri tedavisi gören 3 çocuk annesi Seher Özyiğit (44), Halk Eğitim Merkezi'nin el sanatları kursuyla hayata bağlandı. Hastalığını yenme noktasında önemli bir yol kat eden Özyiğit, "Burada huzur buluyorum. Kızlarımı annesiz koymak istemiyorum. Benim bir mavi boncuğum var, onun da ismi kanser. Bu mavi boncuğu boynumda taşıyorum artık" dedi.
Gazipaşa'ya bağlı Kahyalar Mahallesi'nde oturan 3 kız çocuk sahibi Seher Özyiğit, 2015 yılında rahatsızlandı. Hastalık nedeniyle 4 ayda 20 kilo kaydeden Özyiğit'in kol ve boyun bölgesinde şişlikler meydana geldi. Vücudunun çeşitli bölgelerinde ilerleyen sinsi hastalık, Özyiğit'in gözüne de sıçradı. Göz ardında çıkan kanser hücreleri nedeniyle görme kaybı yaşayan Özyiğit, eşi Nazif Ali Özyiğit (46) tarafından Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Burada yapılan muayene ve tahliller sonucunda Özyiğit'e lenf kanseri teşhisi konuldu.
KURSA BAŞLADI
Tedavisine Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde devam edilen Özyiğit'in kemoterapi nedeniyle saçları döküldü. Kızları Naciye Özyiğit (18), Mercan Özyiğit (16) ve Merve Özyiğit (10) için yaşama sıkı sıkı sarılan Seher Özyiğit, Kasım 2018'de kök hücre nakli olduktan sonra taburcu edildi. Eşinin tavsiyesiyle Gazipaşa Halk Eğitim Merkezi'ndeki el sanatları kursuna başlayan Seher Özyiğit, burada hastalığını unuttu ve kurs sayesinde hastalığının ciddi anlamda iyileşme sürecine girdiğini fark etti.
'KIZLARIMI ANNESİZ KOYMAK İSTEMİYORUM'
Seher Özyiğit, "Çok sıkıntılar çektik. Eşim yeri geldi yevmiyede çalıştı. Bazen günlerce Antalya'da hastanede kaldık. Benim yüzümden eşim üzerine bir elbise dahi alıp giyemedi. Tedavimde doktorlarım 'Sen ne yaptın Seher Hanım' dediler. 'Bu sinsi hastalığın baş kısmı bitmiş' dediler. Ben her şeyi HEM'de bulunan başta hocam Asiye Hanıma ve arkadaşlarıma borçluyum. Burada çok mutlu oldum. Yolum kursa uzak ve bazen otobüsü kaçırıyorum ama yine de 7 kilometre yürüyüp, kursa geldiğim günler oldu ama kimselere demedim. Burada huzur buluyorum. Allah beni daraltmadı, çocuklarıma bağışladı. Allah inşallah beni yaşatır. Kızlarımı annesiz koymak istemiyorum. Tek duam en sonuncu kızım, çok dua ettim. 'Allah'ım diğerleri neyse küçük kızım biraz daha büyüse, Allah'ım gücümü benden alma' diye dua ettim. Benim bir mavi boncuğum var, onun da ismi kanser. Bu mavi boncuğu boynumda taşıyorum artık" dedi.
'YAŞAMAKTAN TAM UMUDUMUZU KESMİŞKEN'
3 yıl kemoterapi gördüğünü ancak henüz yeterli iyileşme sürecine giremediğini anlatan Seher Özyiğit, "Yaşamaktan tam umudumuzu kesmişken, eşim beni Gazipaşa Halk Eğitim Merkezi kurslarına yazdırdı. Eşim, 'Sen burada mutlu olacaksın. Ben seni her gün sabah getirip akşamları buradan alacağım. Senin için ne gerekiyorsa yapacağım. Benim için ve çocuklarımız için yaşamalısın' dedi. Eşim beni halk eğitimin kapısına bıraktı. İçeri girdim ve Asiye Hocam ve kursiyer arkadaşlarımızla tanıştım. İlk defa böyle bir ortamda olduğum için çıkıp, gelmek istedim. O gün Asiye Hocam elime bir kumaş verdi. Onu işledim ve hocam çok güzel olduğunu söyledi. Hocamdan övgü dolu sözleri duyunca hemen şımardım. Kursun ilk günü bitti. Yarın bir daha gideyim, öbür gün bir daha gideyim derken kursa iyice bağlanıp, usta oldum" diye konuştu.
'BU HASTALIĞIN KAFASI EZİLMİŞ'
Kursa başlayınca hem çok mutlu olduğunu hem de hastalığını unuttuğunu vurgulayan Seher Özyiğit, şöyle dedi:
"Hatta uzun bir süre tedavi olmaya bile gitmedim. En son doktorumla görüştüğüm zaman, 'Seher Hanım bu hastalığın kafası ezilmiş. Sende artık bir şey yok' dedi. Ben de eşim tarafından halk eğitime yazdırıldığımı, burada mutlu zamanlar geçirdiğimi, bu yıl kafasını ezdiğim hastalığın seneye de gövdesini ezebileceğimi söyledim. Doktorum da dedi ki 'Bravo Seher Hanım, kızların için yaşamalısın. Artık sürekli gelmek zorunda değilsin. Ama bu kadar iyi olduğuna çok şaşırdım, öğretmenlerine ve halk eğitim müdürüne çok selam söyle' dedi."
'SEHER BİZİM NEŞE KAYNAĞIMIZ'
Gazipaşa Halk Eğitim Merkezi el sanatları öğretmeni Asiye Küçükduman da "Kurslarımız eylül ayında başlamıştı. Seher, kurslarımıza biraz geç geldi. Özel bir durumu olunca kendisine yardımcı olmak istedim. İlk başta 'acaba yapabilecek mi, kurslara devam edecek mi' gibi kafamda sorular oluşmuştu. Ama kendisine ilk başta bayağı moral verdim. İlk gün akşamüzeri Seher kurstan ayrılırken, yarın belki gelir belki gelmez diye düşünmüştüm. Ertesi gün Seher geldi ve 'Ben devam etmek istiyorum' dedi. Seher kurslarda bizim neşe kaynağımız oldu. Kendisi rahatsız ama hep neşe kaynağımız oldu. O sınıfta olmadığı zamanlar sınıfta bir eksiklik oluyordu. Seher'e de iyi gelmesi beni çok mutlu etti, inşallah tamamen iyileşir. Yolu uzaktı. Biz her şeyimizi paylaşıyorduk, Seher çok paylaşımcı. Kısa sürede çok çabuk geliştirdi, yaratıcı fikirleri var" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
Seher Özyiğit ve kurstan
Röp: Seher Özyiğit

Haber- Kamera: Yücel BULUT/ANTALYA-DHA)


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 5 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Beylikdüzü'nde Yağmurda Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti
    02:34 Beylikdüzü'nde Yağmurda Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti

    Beylikdüzü'nde yağmur sebebiyle kayganlaşan yolda direksiyon hakimiyetini kaybeden bir otomobil sürücüsü, aydınlatma direğine çarptı. Kazada sürücü hayatını kaybetti. Olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kaza sebebiyle bölgede yoğun trafik oluştu.

  • Akyazı'da annesinden para isteyen şahıs kendini ve annesini yaktı
    02:15 Akyazı'da annesinden para isteyen şahıs kendini ve annesini yaktı

    Sakarya'nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı alan bir şahıs, benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe verdi. Olay sonucunda şahıs tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Şahsın adliyeye sevk edilirken gazeteciye yönelik tepkisi de dikkat çekti.

  • İzmir'de motosiklet ile otomobil çarpıştı: Sürücü ağır yaralandı
    02:03 İzmir'de motosiklet ile otomobil çarpıştı: Sürücü ağır yaralandı

    İzmir'in Konak ilçesinde, otomobil ile çarpışan motosikletin sürücüsü ağır yaralandı. Olayda motosiklet sürücüsü E.Ö. hayati tehlike altında olduğu için Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Otomobil sürücüsü ise ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü.


Advertisement