Dha Yurt Bülteni 6 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni 6

1)GRİFONLU SOYLU KOLTUĞU METROPOLİS'TEKİ 2 BİN YILLIK YERİNE KONULDUİZMİR'in Torbalı ilçesinde bulunan Metropolis Antik Kenti'ndeki, tiyatro bölümünün en önemli eseri durumunda olan ve aslı İzmir Arkeoloji Müzesi'nde bulunan Grifonlu soylu koltuğunun replikası, 2 bin yıllık yerine konuldu.

23.10.2018 12:32
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)GRİFONLU SOYLU KOLTUĞU METROPOLİS'TEKİ 2 BİN YILLIK YERİNE KONULDU

İZMİR'in Torbalı ilçesinde bulunan Metropolis Antik Kenti'ndeki, tiyatro bölümünün en önemli eseri durumunda olan ve aslı İzmir Arkeoloji Müzesi'nde bulunan Grifonlu soylu koltuğunun replikası, 2 bin yıllık yerine konuldu. Soylu koltuğunun yerine konulması sırasında düzenlenen törende konuşan, antik kentteki çalışmaları destekleyen Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, "Grifonlu soylu koltuğu, 2 bin yıllık özgün yerine döndü, ziyaret edenleri yerinde karşılayacak" dedi. Kazı Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek ise "Mermer koltuk günümüzde tiyatroya eklenen yeni bir eser olarak nitelendirilmelidir. İlk bulunuş anına tanıklın eden birisi olarak büyük heyecan duyuyorum" dedi.

Torbalı ilçesinde Sabancı Vakfı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün işbirliğiyle kazı çalışmaları süren Metropolis Antik Kenti'nde önemli bir eserin replikası, ait olduğu yere yerleştirildi. Ana tanrıça kenti olan Metropolis'teki kazı çalışmalarında korunmuş halde bulunan Grifonlu soylu koltuğunun, tiyatro bölümündeki yerine konulması için tören düzenlendi. Törene, Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan ve Manisa Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı aynı zamanda kazı başkanı da olan Prof. Dr. Serdar Aybek'in yanı sıra vakıf yöneticileri, arkeoloji öğrencileri de katıldı.

ZİYARETÇİLERİ GRİFONLU SOYLU KOLTUĞU KARŞILAYACAK

Halen kazı çalışmaları devam eden antik kentin tiyatro bölümünün en önemli eseri durumundaki Grifonlu soylu koltuğu 1995 yılında bulundu. 2 bin yıldır bulunduğu alandan alınan, tamamı mermerden yapılmış koltuk, İzmir Arkeoloji Müzesi'ne konuldu. Bu koltuğun replikası ise ziyaretçilerin özgün yerinde görebilmesi için heykeltıraş Sinan İlhan tarafından pantograf tekniği kullanılarak mermerden yontulup, yeniden yapıldı. Yaklaşık 800 kilogram ağırlığındaki Grifonlu soylu koltuğunun üzerindeki örtüyü Kazı Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek ile birlikte açan Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, "2003 yılından bu yana kazılara destek veriyoruz. Antik kentin tarihi zenginliklerinin gün yüzüne çıkmasına katkıda bulunuyoruz. Dünya ve ülkemiz arkeoloji dünyasının merakla beklediği buluntuları biz de heyecanla takip ediyoruz. Tarihe ışık tutmak kadar, buluntuları korumanın ve daha fazla kişiyle buluşturmanın da önemli olduğuna inanıyoruz. Kazılarda elde edilen 11 binin üzerinde tarihi eser, bugün İzmir Arkeoloji, İzmir Tarih ve Sanat ile Selçuk Efes müzelerinde sergileniyor. Bu eserlerden biri de, Metropolis Antik Kenti'nin en dikkat çekici yapılarından biri olan antik tiyatroda bulunan Grifonlu soylu koltuğu. 1995 yılı kazı çalışmalarında bulunan ve İzmir Arkeoloji Müzesi'nde sergilenen koltuk, orijinal eserden alınan kalıpla aslına uygun olarak yeniden yontuldu. Bugün, Grifonlu soylu koltuğu, 2 bin yıllık yerine yerleştiriyoruz. Grifonlu soylu koltuğu, bundan böyle Metropolis'i ziyaret edenleri yerinde karşılayacak. Metropolis'in ulusal ve uluslararası platformda tanınmasını sağlayan ve kentin sembolü haline gelen Grifonlu soylu koltuğunun yeniden Metropolis'e dönmesinden büyük mutluluk duyuyorum" dedi.

KEŞFİNE TANIKLIK ETTİ

Öğrencilik yıllarından beri artik kentin kazı çalışmalarında yer alan şu anda da kazı başkanlığını yürüten Prof. Dr. Serdar Aybek ise "Henüz bir arkeoloji öğrencisi iken 1995 yılında keşfine tanık olduğum Grifonlu soylu koltuğunun 23 yıl sonra orijinaline sadık bir replikası ile bulunduğu noktaya geri dönmesini görmek bizler için heyecan verici. İzmir Arkeoloji Müzesi'ndeki Metropolis salonunda sergilenen ve geniş bir kitleye tanıtma imkanı bulduğumuz bu nadide eser bundan böyle antik kent ziyaretçileri tarafından yerinde de görülebilecek. Heykeltıraş Sinan İlhan'ın itinayla çalışıp emek verdiği mermer koltuk bence günümüzde tiyatroya eklenen yeni bir eser olarak nitelendirilmelidir. Metropolis tiyatrosu tarih boyunca çeşitli yıkımlar geçirmiş ve değişikliklere uğramıştır. Bu kapsamda özellikle Roma Dönemi içinde diğer koltukların yerleri değiştirilmiş yeni sunaklar ilave edilmiştir. Bizler de bugün yerine yerleştirdiğimiz koltuğu kendi dönemimizin ilavesi olarak görmeliyiz" dedi. Konuşmaların ardından soylu koltuğu, seyyar vinç yardımıyla antik tiyatroda 2 bin yıl kaldığı yerine konuldu. Bu sırada heykeltıraş Sinan İlhan da yaptığı çalışma hakkında bilgi verdi.

METROPOLİS ANTİK KENTİ

Yaklaşık 28 yıldır kazı çalışmaları süren Metropolis Antik Kenti'nde yeni dönem kazı çalışmaları da geçen 20 Temmuz da başladı. Torbalı, Yeniköy ve Özbey mahalleleri arasında yer alan Metropolis'in tarihi, kentin yakınlarındaki Geç Neolitik Çağ ilk yerleşim izlerinden Klasik Çağ'a, Helenistik Çağ'dan Roma ve Bizans dönemlerine, Beylikler ve Osmanlı tarihine kadar uzanıyor. Bugüne kadar yapılan kazılar sonunda Helenistik Döneme ait tiyatro, meclis binası, sütunlu galeri ile Roma İmparatorluğu döneminde inşa edilen iki hamam yapısı, hamam ve spor alanı kompleksi, mozaikli salon, peristil ev, dükkanlar, genel tuvalet, sokaklar gibi antik kent dokusunu oluşturan yapılar, mekanlar bulundu.

Görüntü Dökümü

-----------------

Konuşmalardan görüntü.

Soylu koltuğunun yerine konulmasından görüntü.

Antik kentten görüntü.

Katılanların görüntüsü.

Haber: Taylan YILDIRIM - Kamera: Mücahit BEKTAŞ/ İZMİR

=================================================

2)BU MADENDE GENEL MÜDÜR, MÜHENDİS VE TEKNİKERLER KADIN

BALIKESİR'in Balya ilçesinde, çinko ve kurşun çıkarılan madenin yer üstü sahasında çalışan mühendis ve teknikerler, kadınlardan oluşuyor. Binin üzerinde erkek işçinin çalıştığı madende kadınlar, patlatma işlemlerinden makine bakımına, maden sahalarının hazırlanmasından, çıkarılan cevherin analiz edilmesine kadar birçok işin sorumluluğunu üstleniyor. Genel müdürü de kadın olan madende sahada çalışan genç kadınlar, toplumun 'erkek işi' olarak gördüğü mesleklerini titizlikle yapıyor. Kadınlar, madene inen binin üzerinde erkek işçinin de sorumluluğunu üstleniyor.

Balya'da faaliyet gösteren kurşun ve çinko madeninin yer üstü sahasında kadın madenciler, aktif görev alıyor. Genel müdürlüğünü Serpil Demirel'in yaptığı madenin yer üstü sahasında çalışan cevher hazırlama mühendisi Burcu Taşköprü (28), jeoloji mühendisleri Zeynep Aydar (29) ve Şeyma Tuğay (26), makine mühendisi Gülşen Uzun (24), maden teknikeri Yasemin Kılıç (26) ve insan kaynakları uzmanı Hacer Kayhan (28), mesai arkadaşları erkeklere de örnek bir titizlikte çalışmalarını yürütüyor. Madenciliği, erkeklere taş çıkaracak uzmanlıkta yapan genç kadınlar, madenlere inen binin üzerinde erkek işçinin de sorumluluğunu üstleniyor.

'ÖNCE TEDBİRİMİZİ ALIYORUZ, SONRA TEKBİR ÇEKİYORUZ'

Madende 4 ay önce çalışmaya başlayan jeoloji mühendisi Şeyma Tuğay, yer üstü patlamalardan sorumlu. Madencilik işine kendisini babasının yönlendirdiğini söyleyen Tuğay, "Mesleğim jeoloji mühendisliği, ama burada patlayıcılar üzerine görev yapıyorum. Bir kadın olarak madende çalışmak çok güzel. Çünkü madende pes etmemeyi öğreniyorsunuz. Zor durumlarda kaldığınızda yardım etmeyi öğreniyorsunuz. En zor anlarda bile gülümsemeyi öğreniyorsunuz. Önce tedbirimizi alıyoruz, sonra tekbir çekiyoruz madende" dedi.

'KADINLAR BULUNDUĞU ORTAMA ZERAFET VE NEZAKET GETİRİYOR'

Cevher hazırlama mühendisi Burcu Taşköprü ise 5 yıldır madende üretim sorumlu uzmanı olarak çalıştığını söyledi. 150 kişilik bir ekibe liderlik ettiğini belirten Taşköprü, "Madencilik işi, erkek egemen bir iş olarak algılanmasına rağmen ben bunun böyle olduğuna inanmıyorum. Kadın ve erkek işi diye bir ayrım olduğunu düşünmüyorum. Kadınların bulunduğu ortama, içlerindeki dişi enerji sayesinde zarafet ve nezaket getirdiğine inanıyorum" diye konuştu.

'MADENDE ÇALIŞARAK OĞLUMA ROLMODEL OLMAK İSTİYORUM'

Maden teknikeri Yasemin Kılıç, 1,5 yıldır madende saha görevlisi olarak aktif görev aldığını belirterek, kadın ve erkek ayrımına inanmadığını söyledi. Madende çalışarak oğluna rolmodel olmak istediğini ifade eden Kılıç, şöyle konuştu:

"7 yaşında bir oğlum var. Ona örnek bir anne olabilmek için, kadın ve erkeğin eşit olduğunu kanıtlayabilmek için, bu mesleği yaptığım için gurur duyuyorum. Ben bu mesleği tercih etmek istediğimde ailem karşı çıkmıştı. Annem ve babam onay vermemişti. Ama eşim beni destekledi. Hem okumamı sağladı, hem de burada çalışmama önayak oldu. Ben de böylelikle oğluma örnek bir anne olduğumu düşünüyorum."

MADENDEKİ MAKİNE BAKIMLARI ONDAN SORULUYOR

Makine mühendisi Gülşen Uzun, işletmede bozulan makinelerin bakım ve tamirlerini yapıyor. Madende kadın olarak çalışmanın zorluğunu yaşamadığını ve kadınların bu konudaki önyargılarından kurtulmaları gerektiğini belirten Uzun, "Madenler sadece erkeklerin çalışabildiği bir alan değil bana göre. Kadın gözüyle görmek, kadınların elinin madenlere değmesi daha geliştirici. Daha farklı bakış açıları elde edebiliyorsunuz. Kadınların madenlerde çalıştırılmasının işveren için de avantajlı olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

'MADENDE İŞ ARKADAŞLARIMIZLA AİLE GİBİ OLDUK'

4 yıldır madende çalıştığını belirten Jeoloji Mühendisi Zeynep Aydar, aynı madende 2012 yılında staj yaptığını söyledi. Bu dönemde çalışmanın kendisini heyecanlandırdığını belirten Aydar, "Madende kadın olmanın ayrıcalığı var. Buraya geldiğiniz zaman kadın olmamızdan dolayı insanların bize saygısı çok fazla oluyor. Onlarla çalıştıkça ortamın kültürel değerinin arttığını düşünüyorum. Çünkü kadınların olması bir kültür farklılığı yaratıyor. Burada bize karşı pozitif yaklaşımlar oluyor. Madende çalışırken kadın olarak bir zorluk yaşamadım. Kadın işi, erkek işi ayrımına da inanmıyorum. Yapılan işe bakılıyor. Burada ailemizden daha fazla iş arkadaşlarımızla zaman geçiriyoruz. Burada aile gibi olduk" dedi.

'BURADA ÇALIŞMAK GÜÇLÜ HİSSETTİRİYOR'

İnsan kaynakları uzmanı olarak madende sahada çalışan ve işçilerin istek ve taleplerini toplayarak, özlük haklarıyla ilgili konularda yardımcı olan Hacer Kayhan da madende çalışmanın zorlu ama kadın olarak kendisine güç verdiğini belirtti. Kayhan, "Çünkü erkeklerin egemen olduğu bir yerde çalışıyorsunuz. Erkek işi olarak anılan bir yerde çalışmak kadına daha da güçlü hissettiriyor kendisini. Diğer kadınlara da örnek olduğumu düşünüyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

--------------------

Madenden genel görüntüler

Kadın çalışanlardan görüntüler

Cevher Hazırlama Mühendisi 28 yaşındaki Burcu Taşköprü'nün açıklamaları

Maden Teknikeri Yasemin Kılıç'ın açıklamaları

Üretim tesislerinden görüntüler

Jeoloji Mühendisi Zeynep Aydar'ın açıklamaları

Jeoloji Mühendisi Şeyma Tuğay'ın açıklamaları

İnsan Kaynakları Uzmanı Hacer Kayhan'ın açıklamaları

Makine Mühendisi Gülşen Uzun'ın açıklamları

Madenci kadınların bir aradaki görüntüleri

Haber-Kamera: Devrim DERİN/BALIKESİR,

süresi: 4 Dakika 55 Saniye, Boyutu: 908 MB.

=====================================================

3)6'NCI KATTAN DÜŞEN KEDİSİNE KAVUŞUNCA GÖZYAŞI DÖKTÜ

ANTALYA'da, 6'ncı kattaki dairenin balkonunda mama yerken, girişteki işyerinin tentesine düşen kedi, itfaiye ekiplerince kurtarıldı. Kedisine kavuşan Başak Yişil, uzun süre gözyaşı döktü.

Olay, akşam saatlerinde Konyaaltı ilçesi Siteler Mahallesi Uncalı Caddesi'nde meydana geldi. 8 katlı apartmanın 6'ncı katında oturan Başak Yişil, 'Cesur' adlı kedisine akşam saatlerinde balkonda mama verdi. Mamasını yiyen kedi, bir anda balkondan düştü. Apartman girişindeki restoranın tentesine düşen kediyi gören Yişil, komşularından yardım istedi. Kediyi bulunduğu yerden kurtarmak için bir süre uğraşan çevredekiler, bunda başarılı olmadı. Kedinin bulunduğu yere de çıkamayan Başak Yişil ve çevredekiler, itfaiyeden yardım istedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri çağrı üzerine gelerek kurtarma çalışmalarına başladı. Bir itfaiye eri, merdiven aracı yardımıyla tentenin üzerindeki kediyi yakalayarak itfaiye sepetine aldı. Uzun süren çalışmalar sonunda kedisine kavuşan Başak Yişil, 'Cesur'a sarılıp gözyaşı döktü. Yişil, kedisinin yaralanıp öleceğinden çok korktuğunu söyledi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Kedinin düştüğü yerde görüntüsü

Kedinin acı acı miyavlaması

Bina dış plan görüntü

İtfaiye ekibinin gelmesi

Kedi uzatılan sepetten korkup kaçmaya çalışması

İtfaiye erinin kediyi bulunduğu yerden alması

Kedi sahibi kadının çalışmayı ağlayarak izlemesi

Kedi sahibinin kucağında görüntüsü

Detaylar

206 M -- 01.51///HD

Haber: Alparslan ÇINAR-Kamera: DHA/ANTALYA,

=======================================================

4)CEYLANPINAR'DA 2 PKK/PYD'Lİ TERÖRİST YAKALANDI

ŞANLIURFA'nın Ceylanpınar ilçesinde sınırı yasa dışı yollarla geçtikten sonra metruk bir binada gizlenen 2 PKK/PYD'li terörist,  jandarma ekiplerince yakalandı.

Jandarma ekipleri, gece geç saatlerde Maden Mahallesi yakınlarında 2 teröristin sınırı geçtiğini belirledi. Ekipler takibe aldıkları teröristleri, girdikleri metruk binaya düzenlediği operasyonda yakaladı. Gözaltına alınan ve üzerlerinde teçhizat bulunmayan PKK/PYD mensubu teröristler, sorgulanmak üzere İlçe Jandarma Komutanlığı'na götürüldü.

Şafak SAĞ/CEYLANPINAR (Şanlıurfa), -

======================================

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni 6 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement