DHA YURT BÜLTENİ - 6

Bakan Pakdemirli deprem bölgesinde

TARIM ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, depremden etkilenen Van'ın Başkale ilçesi'nde incelemelerde bulunacak. Helikopterle bölgeye giden Bakan Pakdemirli, burada büyük zarar gören vatandaşlarla görüşecek. Ahırları zarar gören ve hayvanları telef olan vatandaşlar için alışmaların başladığını ve 200 küçükbaş hayvanın sevkiyatının yapılacağını belirtti.

GÖRÜNTÜLER GEÇİLDİ

Barbaros KUL/BAŞKALE, Van

Kıbrıs gazileri, anılarını minik öğrencilerle paylaştı

SİVAS'ta yaşayan Kıbrıs Barış Harekatı Gazileri Mehmet Bölükbaşı (67) ve Nebi Karademir (67), 'Bugünüm Geçmişimle Buluşuyor' projesi kapsamında Fevzipaşa İlokulu 2-C sınıfı öğrencileri ile bir araya gelerek anılarını paylaştı. Fevzipaşa İlokulu'nda 'Bugünüm Geçmişimle Buluşuyor' adlı proje başlatıldı. Öğrencilerin geçmiş dönemlerde yaşanan sorun ve sıkıntıları anlaması amacıyla başlatılan proje kapsamında 2-C sınıfı öğrencileri Kıbrıs gazileri ile buluştu. Kıbrız gazileri Mehmet Bölükbaşı ve Nebi Karademir, harekat sırasında yaşadığı zorluklar ve anıları anlattı ve öğrencilerin sorularını yanıtladı.Kıbrıs Gazisi Mehmet Bölükbaşı, "1973 Yılında askere gittim. 1974 yılının Temmuz ayında Kıbrıs Barış Harekatı'na katıldım. Minik öğrencilerimizin soruları beni çok duygulandırdı. Çok güzel sorular sordular. O zamanda yaşadıklarımızı hatırladım. Bize anılarımızı, hatıralarımızı tazelettiler" diye konuştu.Kıbrıs Gazisi Nebi Karademir ise "Orada yaklaşık 100 gün kaldım. Fevzipaşa İlkokulu'nda öğrencilerle bir araya geldik. Onlar soruları sordukça benim gözlerim doldu. Elimizden geldiğince orada gördüklerimizi, yaşadıklarımızı anlatmaya çalıştık" dedi.Fevzipaşa İlokulu 2-C sınıfı öğretmeni Ferai Aygel, "Bizim Sivas'ta yürüttüğümüz E-twinnig projelerimiz var. Bugünüm Geçmişimle Buluşuyor isimli projemiz kapsamında yaşlılarımız ile ilgili etkinlik düzenledik. Farklılık olması için Kıbrıs Gazilerimizi davet ettik. Onlar da bizi kırmadılar. Bu projemizde Kıbrıs Barış Hareketı'ndaki anılarını çocuklarımızla paylaştılar. Öğrencilerimiz çok güzel sorular sordular. Amacımız çocuklara geçmişimizi hatırlatabilmek" dedi. Öğrenciler ve gaziler günün anısına birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -----------------Programdan görüntüler-Gaziler ve öğrencilerin görüntüleri-Sınıf öğretmeni ve gazilerin açıklamaları

Haber-Kamera:  Rahmi MEYVECİ/SİVAS

===================================

Kayıp balıkçıyı arama kurtarma çalışmaları 8'inci gününde sürüyor

AYDIN'ın Bozdoğan ilçesinde, teknesiyle açıldığı Kemer Barajı'nda suya düşüp, kaybolduğu sanılan 45 yaşındaki balıkçı Önder Gülhan'ı arama-kurtarma çalışmaları 8'inci günde sürüyor.

Balıkçı Önder Gülhan, geçen 16 Şubat'ta iki arkadaşıyla Kemer Barajı'nda tekne turu yaptı. Gün boyu baraj gölünde gezip, vakit geçirdiği arkadaşlarını saat 16.30 sıralarında kıyıya bırakan Gülhan, ardından karşı kıyıdaki Kemer Mahallesi'ndeki evine dönmek üzere ayrıldı. Ancak, bekar olan Gülhan o gün akşam evine dönmedi. Gülhan'ın teknesi, balık avı için gece baraj gölüne açılan bir grup balıkçı tarafından kıyıdan 2 kilometre açıktaki bir balık çiftliğinin kafeslerine çarpmış halde bulundu. Teknede kimsenin olmadığını gören balıkçılar, durumdan şüphelenip, durumu jandarmaya bildirdi. Balıkçıların ihbarıyla jandarma harekete geçti. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ekipleri ve dalgıçlar da bölgeye geldi. Suya düştüğü sanılan Gülhan için barajda arama- kurtarma çalışması başlatıldı. Ancak, bir hafta boyunca yapılan arama-kurtarma çalışmalarından sonuç alınamadı. Gece ara verilen arama kurtarma çalışmasına bugün 8'inci günde ilk ışıkları ile tekrar başlandı. Ailesinin 9 çocuğundan en büyüğü olan Önder Gülhan'ın bulunması için havadan insansız hava aracı drone ve baraj gölünde dalgıçlarla suda arama-kurtarma çalışmalar yoğun bir şekilde sürüyor. Ankara ve İzmir'den de takviye olarak bölgeye Jandarma Sualtı Arama ve Kurtarma ekipleri ile Muğla İl Emniyet Müdürlüğü Marmaris Deniz Limanı Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği ekipleri sevk edildi.Önder Gülhan'ın babası Hasan Gülhan, kardeşi Özgür Gülhan, amcası Mehmet Gülhan ve diğer yakınlarının baraj göleti çevresindeki bekleyişleri sürüyor. Kemer Mahallesi Muhtarı Mehmet Aysal ve Akyaka Mahallesi Muhtarı Rasim Uluman da arama-kurtarma çalışmalarını yakından takip ediyor.8 gündür çaresiz bir şekilde oğlunun bulunması için baraj göletinde bekleyen Hasan Gülhan, "Acımız büyük. Yaşadıklarımız, Allah'tan gelen bir şey diye düşünüyorum. Artık, oğlumun bulunmasını istiyorum. Arama-kurtarma çalışmaları canla başla sürüyor. Herkes oğlumun bulunması için elinden geleni yapıyor. Emek veren herkese teşekkür ederim" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-Kemer Baraj Gölü ve çevresinden görüntü-Arama kurtarma çalışmalarından görüntü-Ankara'dan ve İzmir'den bölgeye gelen Jandarma Sualtı arama ve Kurtarma ekiplerinin araçlarından görüntü-uğla İl Emniyet Müdürlüğü Marmaris Deniz Limanı Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği ekibinin aracından görüntü-Bozdoğan İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerden görüntüler. -Kaybolan balıkçı Önder Gülhan'ın babası Hasan Gülhan ile göl kenarında röp.-Genel ve detay görüntüler  Haber - Kamera: Bahattin ALBAYRAK/ BOZDOĞAN (Aydın),

============================

Mersin'de 'Sosyal Uyum Buluşması'

GÖÇ İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanlığı ile Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) işbirliği içerisinde düzenlenen 'Uluslararası Öğrenci ve Akademisyenler Sosyal Uyum Buluşması'nın Akdeniz ayağına Mersin ev sahipliği yaptı.

'Akıl, bilim, mantık ve uyum' sloganıyla düzenlenen uyum buluşmalarının Akdeniz Bölgesi etkinliğine, Mersin, Isparta, Antalya, Burdur, Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Adana illerinde göç alanında çalışan akademisyenler ve göç idaresinde çalışan uzmanlar katıldı.

Buluşmanın açılış konuşmasını yapan Mersin İl Göç İdaresi Müdürü Hüseyin Kemal İlday, Türkiye'nin 192 ülkeden 5 milyonu aşkın insanı misafir ettiğinin bilgisini verdi. Türkiye'de son dönemde üniversite, araştırma merkezi, akademisyen sayısı ve uluslararası boyutta yüksek öğrenim alanında büyük bir değişim yaşandığını kaydeden İlday, "Son 10 yılda yüksek öğretim kurumlarımızda okuyan uluslararası öğrenci sayısında yüzde 75 oranda bir artış kaydedildi ve 25 bini burslu olmak üzere 148 bin öğrenci ile uluslararası arenada en fazla öğrenci ağırlayan ülkelerden biri halene geldik. Dünya genelinde kendi ülkesi dışında eğitim görenlerin sayısı hızla artış göstermektedir. Kendi ülkelerinden başka ülkede eğitim görenlerin sayısı 1975'de 800 bin iken 2010'da 4,5 milyona ve bugün 7,5 milyona ulaşmıştır. Yabancı öğrenci sayısının 2030 yılında 20 milyona çıkacağı tahmin edilmektedir. Diğer yandan tüm dünyada yüksek öğrenime kayıtlı öğrenci sayısı da artmaktadır. 2009'da yüksek öğrenime kayıtlı öğrenci sayısı 170 milyon iken 2025'de bu sayının 262 milyon olacağı tahmin edilmektedir. Ülkemiz bu alandaki çalışmalarını öncelik olarak diğer ülkelerle kurulacak ilişkiler açısından çok önemli bir fırsat olacağını değerlendirmektedir. Mersin İl Göç idaresi olarak, Göç İdaresi Genel Müdürlüğümüzün 2019 yılını 'uyum yılı' olarak ilan etmesi üzerine uyum çalışmalarımıza 2020 yılı içerisinde de hız kesmeden devam edeceğiz" dedi.

BMMYK Uluslararası Koruma Müdür Yardımcısı Gökçe Saraydın, dünyadaki bir çok insani kriz nedeniyle 70 milyon kişinin zorla yerinden edildiğini belirterek,"Bunun yaklaşık 25 milyonu uluslararası koruma arayışında olan ve uluslararası bir sınırı aşanlar oluşturmaktadır, yine bunların yarısını çocuklar oluşturmaktadır. Türkiye ise yaklaşık 4,5 milyon mülteci ile dünyada bugün en çok mülteci barındıran ülke konumundadır. Türkiye ev sahipliği yaptığı mültecilere koruma sağlama geleneğini sürdürmekte ve bu gelenekte yine Yabancılar Uluslararası Kanunu ile kapsamlı ve hak temelli bir çerçeveye oturtulmuştur. Kanunumuz sadece mültecilerin uluslararası korumaya erişimleri ve haklarını düzenlemekle kalmamış, aynı zamanda Türkiye'de mültecilerin potansiyellerinin oluşturulmasını sağlayacak sosyal uyum kavramını da yine yasal bir zemine oturtmuştur. Sosyal uyum sadece mültecileri ve yerel halkı ilgilendiren ikili bir süreç olmamakla diğer birlikte bir çok paydaşı ilgilendiren bir süreçtir ve akademisyenlerde bu sürecin bir parçasıdır" diye konuştu.

TÜRKİYE GÖÇÜ AKILLA, BİLİMLE, VİCDANLA YÖNETİYOR Türkiye Cumhuriyeti'nin bugün göç politikalarını dünyanın hiçbir ülkesinin geliştiremediği, gerçekleştiremediği bir kapasite ile akılla, bilimle ve mantıkla kurgulayıp yürüttüğünü vurgulayan GİGM Genel Müdür Yardımcısı Dr. Gökçe Ok ise şunları söyledi:

"Geçtiğimiz senelerde Balkanlar üzerinden Avrupa'ya gitmeye çalışan Suriyelilere çelme takıldığını, Kuzey Afrika'dan Avrupa'ya geçmeye çalışan insanların teknelerinin batırıldığı, Amerika sınırında yaşanan insanlık dışı dramı hep birlikte görüyoruz. Biz onlardan fraklı olarak ne yapıyoruz. Hem düzenli, hem düzensiz göçü gayet güzel bir şekilde yönetiyoruz. Ama biz bu işi yaparken zeminimizi bir noktaya basıyoruz; oda insanlık ve vicdandır. Türkiye'ni farkı budur. Çok yakın bir geçmişte, bir imparatorluktan bir cumhuriyet kurduk. Cumhuriyet geleneklerimiz kural ve kanun bazlı yaşamı hepimize öğretti. Ama bir zamanlar köprü vazifesi gören Anadolu bugün artık göçe hedef ülke haline geldi. Bugün bazı konuşmadığımız parametrelerden dolayı göçe hedef konumunda. Göçün transit olarak geçtiği bir ülkeden ziyade hedef durumundayız. Çok yakın coğrafyamızda insani dramlar yaşanıyor. Bugün ülkemizde 3.6 milyon geçici koruma statüsüne sahip Suriyeli var. Göç terminolojisinde sığınmacı, mülteci, uluslararası, geçici koruma statüleri var diyebilirsiniz Ama biz kardeşlerimiz ve misafirimiz kavramını, insanlık ve vicdan sorumluluğumuzdan alıyoruz. Elbette ki göç terminolojisinde bu iki terminolojisi yok ama siz bundan uzak durduğunuz müddetçe göçü bir politika olarak yönetmeniz mümkün değil. Göç yolculuğu hiç durmayacak, artarak ve katlanarak devam edecek. Bu aynı zamanda siyasi değil, sosyal da bir mesajdır. Afganistan'da aylık 15 dolar ile geçinmeye çalışıyorlar oda, iş gücüne ulaşabilenler. İnsanlar '200-300 dolara ulaşabilirim' hayalini kurdukları müddetçe, doğudan batıya doğru göçmeleri konusunda akıl,  felsefe olarak önlerinde hiçbir engel duramaz."

TÜRKİYE GÖÇ AÇISINDAN CAZİBE MERKEZİVali Ali İhsan Su da Türkiye'nin bulunduğu coğrafya açısından göçün merkezinde yer aldığını belirterek, şöyle konuştu: "Ecdadımız bize dünyanın bize en güzel coğrafyasını miras bırakmış. Ne güzel bir coğrafyada yaşıyoruz. Buna ilaveten ülkemizde son 17-18 yılda mevcut süregelen siyasal istikrar, sosyal ve ekonomik gelişmeler, insan hak ve hürriyetlerindeki gelişmeler ile saygı, ülkemizi bir cazibe merkezi haline getiriyor. Tüm bunlara ilaveten bizim insanlarımızın inancından, kültüründen kaynaklana insan sevgisi, insana bakış açısı, insanı yaratandan dolayı sevmesi ve kucaklaması da ayrıca herkes için ayrı bir cazibe merkezi oluşturuyor. Millet olarak bu imajımızın çok güçlü ve kuvvetli olması güzel bir şey. Bunlara ilaveten bölgemizde, çevremizdeki ülkelerde var olan istikrarsızlıklar, savaşlar, açlıklar da göç olayını tekliyor. Önemli olan göçü yönetebilmektir. Ülkemizde 5 milyon civanında göçmen var ama gururla söylüyorum ki; göç konusunu çok güzel yönetiyoruz. Dünyada bu konuyu en iyi şekilde idare eden, yöneten bir ülkeyiz. Bu da bizim artı değerlerimizden. Çünkü biz insana insan olduğu için değer veriyoruz. Ondan istifade edelim, ondan yararlanalım, bize ne faydası olur diye düşünmüyoruz. Onun insani ihtiyaçlarını karşılama noktasında elimizden gelen her şeyi yapmaya gayret ediyoruz. Bundan sonra da devam edeceğiz. Bunu güzel yönetmek önemli. Bunun ileride de gelecekte de, Türkiye açısından sıkıntılar oluşturmaması açısından çok iyi yönetilmemesi gerekiyor. İnşallah daha güzel işler başaracağız."

Konuşmaların ardından sosyal buluşması projesi hakkında sunumlara geçildi

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Toplantıdan genel ve detay görüntüProtokolden görüntüBMMYK Uluslararası Koruma Müdür Yardımcısı Gökçe Saraydın'ın konuşmasıGİGM Genel Müdür Yardımcısı Dr. Gökçe Ok'un konuşmasıVali Ali İhsan Su'nun konuşmasıHaber-Kamera: Soner AYDIN/MERSİN,

============================

Amatör maçta kavga kamera

Sinop'ta Büyükler Amatör Ligi'nde 2-2 berabere biten Gerze Belediyespor ile Sinopspor maçı sonunda futbolcular tekme tokat kavga etti.

Sinop Amatör Ligi'nde Gerze Belediyespor ile Sinopspor karşılaştı. Çekişmeli geçen maç 2-2 berabere bitti. Karlılaşmanın bitiş düdüğünün ardından iki takım futbolcuları arasında başlayan tartışma kavgaya dönüştü. Her iki takım futbolcuları tekme tokat birbirine saldırdı. Polisin müdahalesi ile çıkan olaylar yatıştırıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Maç sonu kavga anları

Haber: Deniz ÖZEN SİNOP DHA

============================

HDP önündeki eylemde 175'inci gün; aile sayısı 96 oldu

DİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını için HDP il binası önünde oturma eylemi yapan aile sayısı 175'inci günde, 2015 yılında Şırnak'ta kaçırılan oğulları Metin (21) için gelen Emine ve Ömer Üztek çifti ile birlikte 96 oldu. Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, bir gün sonra partinin Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP binası önünde oturma eylemine başladı.

9 AİLE, EVLADINA KAVUŞTUHacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye- Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim Kadran, Necla- Metin Açan çiftinin oğlu Harun Açan, Nizamettin- Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu Volkan ve Muhteber Birlik'in oğlu Veysi Birlik'in terör örgütünden kaçarak, güvenlik güçlerine teslim olmasıyla oturma eylemi yapan ailelerden 9'u evlatlarına kavuştu. Hacire Akar'ın dışındaki 8 aile, diğer ailelere destek olmak için oturma eylemine devam ediyor.

AİLE SAYISI 96 OLDU2015 yılında pikniğe gideceğini söyleyip evden ayrıldıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan oğulları Metin için Şırnak'tan gelen Emine ve Ömer Üztek çifti HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önündeki oturma eylemine katıldı. Baba Ömer Üztek, oturma eylemi yapan aileleri televizyonda gördükten gelmeye karar verdiklerini belirterek, oğluna teslim olması için çağrıda bulundu. Üztek, "Belki bizi televizyonda görür de kaça,r gelir diye geldik. Irak'ta olsun, Suriye'de olsun, İran'da olsun nerede olursa olsun. O zulümden kaçsın gelsin. Eğer ölmek isterse orada kalsın. 2015 yılında gitti. Kurban bayramının ikinci günü sabah erkenden biri telefonla arayıp, pikniğe gidelim demiş ona. Gitti bir daha gelmedi. Ben Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde çalışıyordum. Her gün bana telefon açıyordu. Bir hafta açmadı. Sonra annesi beni aradı 'eve gel' dedi. Eğer oğlum beni görürse gelecektir. Korkudan kaçamıyordur" dedi.

Görüntü Dökümü-----------HDP İl binası önünden detayAilelerin oturma eyleminden görüntüÖmer Üstek'in konuşmasıOğlunun fotoğrafından detayGenel ve detay

Haber Kamera: Emrah KIZIL- Elif FİLİZ/ DİYARBAKIR, GÖRÜNTÜ BOYUTU:  456 MB

==========

GİRİŞ-ÇIKIŞLAR İÇİN TERMAL KAMERA KURULDUİran'a açılan Gürbulak kapatıldı, TIR kuyruğu 5 kilometreye ulaştı (2)

Koronavirüs için alınan tedbirler kapsamında Gürbulak Sınır Kapısı'na dün akşam saatlerinde termal kamera kuruldu. Ağrı Sağlık Müdürlüğü de doktor ve hemşirelerden oluşan bir grup sağlık çalışanını kapıda görevlendirdi. Termal kamera ve sağlık görevlilerince yapılan kontrollerde virüs şüphesi görülen kişiler bölgedeki hastanelere sevk edilecek. KORKMUYORUZ    Koronavirüs vakaları nedeniyle Türkiye'nin kapılarını kapattığı İran'a girebilmek için sınırda bekleyen İran vatandaşları ve TIR sürücüleri, hastalıktan korkmadıklarını söyledi. Vatanlarında neler olup bittiğini bilmediklerini belirten İranlı TIR sürücülerinden Mehdi Fakri, "Ülkemizin dışındayız. Neler olup yaşandığını bilmiyoruz. Ne kadar doğru bilemiyoruz. Bir an evvel vatanımıza gitmek istiyoruz. Hastalıktan korkmuyoruz" dedi.    Öte yandan Türk TIR şoförleri de gümrükten gelecek haberi bekliyor. TIR'ların arasında yaptıkları yemeklerini yiyen sürücülerden Ömer Ortaç, " İstanbul'dan İran üzerinden Kazakistan'a inşaat malzemesi götürüyorum. 3 gündür burada bekliyoruz. Sınırdaki görevliler 15 gün kadar bekleyebileceğimizi söylüyor. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Sınırdan gelecek bir haber bekliyoruz. Çin'den dünyaya yayılan virüs, herkesi perişan etti. Sınırın bir an evvel açılmasını bekliyoruz. Çünkü buradan yüzlerce kişi ekmek yiyor" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-TIR sürücülerinin yemek yapıp yemeleri-Ticari taksiyle gelip kapıdan giren iki kadın bir erkek-TIR sürücüleriyle röp- Hümeyra Pardeli'nin anonsu

Haber-Kamera: Turgay İPEK - HÜMEYRA PARDELİ/ DOĞUBAYAZIT (Ağrı),

===========================

Isparta'da ortadan kaybolan 3 liseli kaçma planı yapmış

ISPARTA'da kayıp lise öğrencileri Tuana Yıldız (16), Gülizar Soy (16) ve Buse Aydoğan'ın (16), ortadan kaybolmadan önce kendi aralarında kurdukları WhatsApp grubundan kaçma planları yaptıkları ortaya çıktı.

Isparta'da Gül Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 1'inci sınıf öğrencisi Tuana Yıldız ile okul arkadaşları Gülizar Soy ve Buse Aydoğan, 20 Şubat Perşembe günü öğleden sonra ortadan kayboldu. Aileler, kızlarına ulaşamayınca polise kayıp başvurusunda bulundu. 5 gündür yapılan tüm aramalara rağmen Tuana, Gülizar ve Buse'den haber alınamadı.Kayıp kızların anneleri bu sabah ulusal televizyon kanalında yayınlanan programa konuk oldu. Anneler programda, kızlarının WhatsApp görüşmelerinden bahsetti. Programda kızların kaçma planları yaptığı konuşmalar okundu. Konuşmalarda kızların kendi aralarında 'Çok uzak oralar', 'İzmir yolu ne taraf oraya kadar gitmemiz lazım', 'Ben korkuyorum ama kararlıyım', 'Bari para biriktirelim', 'Dileniriz' gibi konuşmalar yaptıkları ortaya çıktı.DENİZLİ'DE TESPİT EDİLDİLERDiğer yandan 3 liseli kızın Denizli'ye gittikleri tespit edildi. Canlı yayın programında kayıp kızların dün saat 15.00-16.00 sıralarında Denizli'de görüldüğü ve otostopla bir minibüse binerek Sarayköy'e gittikleri ihbarında bulunulduğu da dile getirildi.KAYBOLDUKLARI GÜN OKULA GİTMEMİŞLER Isparta'da, lise öğrencileri Tuana Yıldız, Gülizar Soy ve Buse Aydoğan'ın, kayboldukları gün eğitim gördükleri Gül Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ne gitmedikleri ortaya çıktı. Sabah evden okula gideceklerini söyleyerek, ayrılan 3 liselinin, bir süre sonra kayıplara karıştığı belirlendi. Öte yandan Gül Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve çevresinde de polis ekipleri, çalışmalarını sürdürdü. Ekipler, okul idaresi ve çevredekilerden öğrencilerle ilgili bilgi topladı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------Okuldan görüntüler

HABER- KAMERA: Nurettin ARKAN- Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA,

===============================

Çanakkaleli öğrencilere, Mobil Trafik Eğitim TIR'ında eğitim

ÇANAKKALE'de, trafik konusundaki farkındalığı geliştirmek amacıyla hayata geçirilen proje kapsamında hazırlanan Mobil Trafik Eğitim TIR'ı ile öğrencilere trafik eğitimi verildi.

Milli Eğitim Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı iş birliğinde okul öncesi, ilkokul ve ortaokul öğrencilerinde trafik bilincinin geliştirilmesine yönelik çalışmalar kapsamında Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait Mobil Trafik Eğitim TIR'ı Çanakkale'ye getirildi. Cumhuriyet Meydanı'nda bulunan TIR'ın içinde kurulan mobil sınıfta öğrencilere trafik eğitiminin verilmesinin ardından alanda kurulan parkurda akülü araçlarla akan trafikle ilgili kurallar anlatıldı. Öğrencilere, eğitimlerin ardından 'çocuk trafik dedektifleri' kartı ve kırmızı düdük verildi. Etkinliğe Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Levent Kerim Uça, İl Emniyet Müdürü Faruk Karaduman, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Karişit de katıldı.

Mobil Trafik Eğitim TIR'ında, salı gününe kadar Çanakkale'de eğitim verileceğini belirten Trafik Tescil Denetleme Şube Müdürü Erdal Musaoğlu, "Yaptığımız planlamaya göre Çanakkale genelindeki gerek taşımacılıkla gelen gerek il merkezinde bulunan okullardaki ilkokul öğrencilerine hem teorik eğitim hem de daha sonra bu teorik eğitimleri uygulayabilecekleri pratik eğitimi, eğiticilerimiz vasıtasıyla veriyoruz. Bunda amacımız tabi ki trafik ülkemizin önemli sorunlarından biri, bu sorunların önüne geçebilmek, küçük yaşlarda bu eğitimlere başlayarak daha sonra daha güvenli trafik ortamı oluşturabilmek amacıyla eğitimleri yapıyoruz. Kendilerine eğitimin ardından çocuk trafik dedektifleri kartı ve kırmızı düdüklerini veriyoruz. Büyüklerinin yapmış olduğu kural ihlallerinde bu düdükleri çalarak büyüklerini uyaracaklar. İleride de kurallara uyan nesiller oluşturmaya gayret ediyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-Mobil Trafik Eğitim TIR'ının içinde bulunan mobil sınıftan genel, detay görüntü.-Çanakkale Valisi Orhan Tavlı ve öğrencilerden genel detay, görüntü. Trafik Tescil Denetleme Şube Müdürü Erdal Musaoğlu'nun konuşması.-Alanda kurulan parkurda öğrencilere akülü araçlarla trafik eğitimi verilmesinden görüntü.

Haber-Kamera: Cemhan ŞEN/ÇANAKKALE,

==========================