Dha Yurt Bülteni-6

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Çevik: Büyük ihtimalle referandum 9 Nisan'da

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı İlnur Çevik, anayasa değişikliği paketinin henüz Cumhurbaşkanının eline gelmediğini belirterek, "9 Nisan'a da büyük ihtimalle referandum kararı alınacak" dedi.

İlnur Çevik, Antalya'da Salı Grubu olarak adlandırılan işadamlarının konuğu oldu. Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan'ın da danışmanlığını yapan İlnur Çevik, başkanlık sistemi olarak adlandırılan yeni Anayasa değişikliği ve referanduma ilişkin açıklamalarda bulundu.

REFERANDUM 9 NİSAN'DA

Başkanlık sistemiyle ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hukukla ilgili danışmanlarının yaklaşık 1 yıldır etkin bir çalışma yaptıklarını anlatan İlnur Çevik, "Bu anayasa değişikliğiyle ilgili çalışmalar belli bir yere gelmişti fakat gündemde değildi. Ta ki MHP, Sayın Bahçeli bunu gündeme getirinceye kadar. Gündeme geldikten sonra o çalışmalar raftan indirildi ve Ak Parti'yle beraber çalışılarak son haline getirildi. 21 maddeydi, Sayın Bahçeli bunu 18 maddeye düşürdü ve son anayasa değişiklikleri meclisten geçti. Cumhurbaşkanımızın eline gelmiş değil meclisten geçen haliyle. Bugün yarın bekleniyor. 9 Nisan'a da büyük ihtimalle referandum kararı alınacak" dedi.

ASKERLER ÇAĞIRDI, 'GİT RECEP TAYYİP ERDOĞAN'A SÖYLE'

Bu noktaya nasıl gelindiğine değinen İlnur Çevik, 2002 yılından beri Recep Tayyip Erdoğan'ın sürekli bu ülkede önünün kesildiğini söyledi. 2002'den önce Ak Parti'nin kuruluş sürecini hatırlatan Çevik, "Ak Parti yeni kurulmuş bir partiydi ve Sayın Cumhurbaşkanımız da o zaman yeni, taze bir liderdi. O zaman Genelkurmay'dan beni çağırdılar. 'Git Recep Tayyip Erdoğan'a söyle, biz askerler olarak onun oraya gelmemesi için, seçilmemesi için, ülkenin belli sorunlu bir yer haline gelmemesi için elimizden geleni yapacağız.' Gerçekten de ellerinden geleni yaptılar. Sayın Cumhurbaşkanımız bildiğiniz gibi o zaman seçimlere giremedi ve seçilemedi. İlk engelleme burada başladı" dedi.

'ERGENEKON DİYE BİRŞEY VARDI FETÖ SULANDIRDI'

2004'ten itibaren askerlerin 'Biz bu adamı istemiyoruz, bu adamı buradan uzaklaştırmamız lazım' gibi fikirleri olduğundan bahseden İlnur Çevik, "Meşhur Ergenekon dediğimiz şey, daha sonra FETÖ'nün sulandırdığı bir olaydır. Yoksa Ergenekon diye bir şey vardı gerçekten ve bir azınlıkları da vardı askerlerin. Ki bu 2007 yılında e-muhtıra ile ortaya çıktı. Bu sefer de o kitle dedi ki, 'Başörtülü eşi olan bir adamı cumhurbaşkanı yaptırmayız bu ülkede.' ve dediler ki 'Biz elimizden gelen herşeyi yaparız.' Gerçekten de ellerinden geleni artlarına koymadılar ve 367 şartı diye tuhaf şart ortaya koydular. Anayasa Mahkemesi de onlara yardımcı oldu. Neticede olay tam bir çorbaya döndü. Bunun üstüne seçim yapıldı ve Recep Tayyip Erdoğan 2007'de gümbür gümbür geldi ve Türkiye'de askeri vesayet sona erdi. Türkiye'deki sivilleşme dönemi 2007'den itibaren gerçek anlamıyla başlar" dedi.

2007'DEN SONRA BİR HATA YAPILDI

2007'den sonra bir hata yapıldığını dile getiren Çevik, 'Recep Tayyip Erdoğan'ı başkan yaptırmayacağız' diyen kesimin başlattığı olayın bugüne getirdiğini söyledi. Sonunda 'Bu böyle olmuyor cumhurbaşkanını halk seçsin' denildiğini ve bir referanduma gidildiğini hatırlatan Çevik, "Referandumda da çoğunlukla halkın seçmesi gerektiği anayasadaki düzenleme yapıldı ve cumhurbaşkanını halk seçecek. İşte Türkiye'deki karışıklık, iki başlılık bunun bir neticesi. Ne oldu sonra, Ak Parti malum seçimleri arka arkaya kazandı ve Türkiye belli bir yere geldi. Şimdi devamlı Tayyip Erdoğan'ı engellemek için bu sefer asker yerine başka çevreler devam ettirdi bu faaliyetleri. Fethullah Gülen'le de bir süre sonra bir araya gelip Türkiye'nin önünü tıkamaya çalıştılar. ve işte MİT Müsteşarı'nın tutuklanmaya kalkılması, onun kanalıyla sayın cumhurbaşkanımızı hapse atmaya kalkmaları, sonra Gezi olayları, 17-25 Aralık olayları ve daha sonra da 15 Temmuz gecesi darbe. Bunlar sürekli önümüzü tıkamaya çalışan bir grup insanın işiydi" dedi.

'MECLİS KARARNAMEYİ BEĞENMEZSE DEĞİŞTİREBİLİR'

Bugün olayların Recep Tayyip Erdoğan'ı uzaklaştırmak, 'ne pahasına olursa olsun bu adam gitsin' etrafında döndüğünü dile getiren Çevik, "Neticede bunların kavgaları Türkiye'yi yeni bir sistem arayışına soktu ve bugün yeni bir sisteme geçiyoruz. Bu bir rejim değişikliği değil, çünkü Türkiye'de rejim 1923'te Cumhuriyet olarak belirlendi ve o cumhuriyet devam ediyor. 'Çabuk karar alalım' demek denetimsizlik demek değil. Sayın cumhurbaşkanı kararname çıkardığı zaman, onun üzerinde kanunlar var. Eğer meclis bu kararnameden memnun değilse kendisi yeni düzende bir kanun çıkarabiliyor ve o kanun kararnamenin üzerinde sayılır. Kararnameleri meclis kendisi değiştirebiliyor. OHAL'lle ilgili kararnamelerde zaten meclisin mutlaka onayı gerekiyor" dedi.

'BİR PARTİYİ İKTİDARDA TUTMA KAYGISI OLMAYACAK'

Yeni düzende cumhurbaşkanın yetkili ve sorumlu olduğu ve her konuda yüce divana gönderilebilecek bir durumda olduğunu dile getiren Çevik, şöyle dedi: "Şimdi cumhurbaşkanımız diyor ki ben üstümdeki yetkileri devretmeye, sorumlu olmaya hazırım. Yani burada cumhurbaşkanımız esasında elindeki nimetleri bırakmak taraftarı. Nimetler, bu sınırsız yetkiler. Cumhurbaşkanımızın yetkileriyle meclisin yetkileri dengeli. Bundan sonra seçimler çok daha değişik olacak Türkiye'de, daha yaşamadık onu. Yüzde 51 oyu alan cumhurbaşkanı olacak. Mecliste bundan sonra şöyle bir durum ortaya çıkacak. Cumhurbaşkanını seçtiğiniz zaman iktidarı seçiyorsunuz. Ama meclis seçimlerine baktığınızda peki acaba Ak Parti'ye aman bunlar iktidarda kalsın istikrar bozulmasın böylelikle bir parti iktidarda kalsın diyenler aynı hassasiyette olacaklar mı? Zaten cumhurbaşkanı var ve hükümet var. O tür bir istikrara ihtiyaçları olmadığı için bundan sonraki seçilecek meclislerde insanlar çok rahat tercihlerini yapacak ve bir partiyi iktidarda tutma kaygıları da olmayacak."

WASHINGTON'DA 100 BİN KİŞİ EVLERİNİ DEĞİŞTİRİYOR

Donald Trump'ın göreve geldiği günden beri 15 kararname imzaladığını da kaydeden Çevik, "Yani ülkeyi seri bir şekilde kendine göre düzenliyor. Bir sürü insanı görevden aldı ve bir sürü yeni insanı da göreve koydu. Şu anda 100 bin kişi Washington'da aileleriyle beraber ev değiştiriyor. Yani eyaletlerden insanlar Washington'a geliyor, Washington'dan eyaletlerine geri dönüyor. Obama yönetiminin adamları. Aynı şey Türkiye için geçerli olacak. Kim kendi ekibiyle çalışacaksa o ekiple çalışacak devlet yönetiminde. Bu rejim değişikliği değil ama dengelerin iyi sağlanması ve aynı zamanda bizim o meclisi çok sağlam tutmamız gerekiyor. O meclisin içinde o kanunları hazırlayacak ekiplerin olması gerekiyor. Onlar olmadı mı işimiz zor. Aynı zamanda meclis denetleme görevine de devam edecek. Gensoru olmayacak ama sözlü sorular" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------

Toplantıdan detay

İlnur Çevik'in açıklamaları

Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA,

==========================================

Samsun'da DEAŞ operasyonu: 1'i kadın 12 kişi gözaltında

SAMSUN'da polis terör örgütü DEAŞ ile bağlantılı oldukları iddia edilen 1'i kadın toplam 12 kişiyi gözaltına alırken yapılan aramada 450 bin TL paraya el koydu.

Samsun Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube ekipleri alınan istihbarat doğrultusunda merkez İlkadım İlçesi'nde bulunan 6 ayrı adrese terör örgütü DEAŞ'la bağlantılı olduğu iddia edilen Irak vatandaşı 1'i kadın toplam 12 kişi için eş zamanlı operasyon düzenledi. Gözaltına alınan 12 kişi sorgulanmak üzere Samsun Emniyet Müdürlüğü TEM Şubesi'ne götürülürken evlerde yapılan aramada bilgisayar, tablet ve toplam 450 bin TL paraya el konuldu. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

Haber: SAMSUN

====================================================

Kardak çevresinde sıcak dakikalar

GENELKURMAY Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanlarının pazar günü öğle saatlerinde ziyarette bulunduğu Kardak kayalıklarının çevresinde bugün sıcak dakikalar yaşandı. Kardak Adası'nı aşarak Türk karasularına giren 2 Yunan botu, bölgedeki Türk askerlerinin engellemesiyle kendi sularına döndü.

Kardak krizi 21'inci yılı geride bırakırken, bugün Ege Denizi'nde 45 dakika süren gerginlik oldu. Sahil güvenlik ekiplerine ait 1'i karakol botu olmak üzere 5 botla Türk askeri, Kardak Kayalıkları çevresindeki bekleyişini sürdürüyor. Saat 11.00'de Kardak kayalıklarına gelen 2 Yunan sahil güvenlik botunun kayalıkları geçerek Türk karasularına girmesi üzerine, Türk askeri müdahale etti. Yunan botları, Türk sularından çıkarıldı. Yunan botları daha sonra, Kardak Kayalıklarına 1.5 mil uzaklıktaki Kalalimnos Adası yakınlarına çekildi. Yaşanan gerginlik de sona erdi. Türk askerinin bölgedeki bekleyişi sürüyor.

KARDAK'TA NE OLMUŞTU?

Tarihe Kardak Krizi olarak geçen olay 1996 yılının Ocak ayında yaşandı. Figen Akat adlı Türk gemisi 25 Aralık 1995 tarihinde Ege Denizi'ndeki, Bodrum'un 3.8 mil uzaklığındaki Kardak Kayalıklarında karaya oturdu. Bu olaydan sonra Yunanistan, deniz kazasının kendi karasularında olduğunu ileri sürdü. Türkiye ise söz konusu adaların kendisine ait olduğunu belirtti. Yunan ordusu, bir süre sonra doğudaki adacığa asker çıkarıp bayrak dikti. Bunun üzerine iki ülkenin deniz kuvvetleri adanın çevresinde konuşlandı. Dönemin Başbakanı Tansu Çiller, "O bayrak inecek, o asker gidecek" diyerek Türk Silahlı Kuvvetleri'nin savaşa hazır olduğunu belirtti ve 30 Ocak 1996 gecesi adaya asker çıkarılmasını istedi. Türk SAT ve SAS komandoları Doğu Kardak'ı kuşatan Yunan donanmasının arasından geçerek hemen yandaki ikinci adaya (Batı Kardak) gece operasyonu ile çıkıp Türk bayrağını dikti. Daha sonra ABD ve NATO'nun girişimleriyle tansiyon düşürüldü ve kriz öncesi duruma dönüldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Yunan botunun Türk sularına girmesi

Türk botlarının engel olması ve uzaklaştırması

Kardak önünde ve etrafında dolaşan Türk botlarından hareketlilikten görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Yaşar ANTER/ BODRUM (Muğla),

=======================================================

Konteyner yangınında bulunan kemikler kadına ait çıktı

ADANA'nın Karaisalı İlçesi'nde 2 kişinin hayatını kaybettiği konteyner yangınında hayvan iskeleti sanılan kemikler, 36 yaşındaki Pınar Balcı'ya ait çıktı.

Karaisalı'nın Kırıklar Mahallesi'nde, 3 Aralık 2016'da ormanlık alandaki lahana tarlasında bekçi kulübesi olarak kullanılan konteynerde çıkan yangında 3 ayrı noktada kemik kalıntıları bulundu. Tamamen yanıp kül olan konteynerde çevredeki arazileri işleten kişilerin yakınlarından alınan DNA örnekleri ile yapılan karşılaştırmada ölenlerin çiftçiler 62 yaşındaki Derviş Yılmaz ve 63 yaşındaki Cafer Tayyar Yalaza olduğu belirlendi. Üçüncü kemik kalıntıları da bir hayvana ait olabileceği düşünüldü. Ancak, Adli Tıp Kurumu'nda yapılan detaylı incelemede kemiklerin bir kadına ait olduğu belirlendi. Jandarma ekipleri, bu gelişme üzerine kayıp başvurularını incelemeye aldı.

AİLESİ KAYIP BAŞVURUSUNDA BULUNMUŞ

Adana'nın merkez Çukurova İlçesi 100'üncü Yıl Mahallesi'nde oturan Pınar Balcı'nın ailesinin yangının çıktığı 3 Aralık'ta polise kayıp başvurusunda bulunduğu anlaşıldı. Yakınlarından alınan DNA örneklerinin karşılaştırılması sonucu kemiklerin Balcı'ya ait olduğu saptandı. Adli Tıp Kurumu'nda yapılan işlemlerin ardından ailesine teslim edilen Balcı'ya ait kemikler Kabasakal Mezarlığı'nda toprağa verildi. Kadının kemikleri ailesine işlemlerin ardından teslim edildi.

Kadınla birlikte hayatını kaybeden 2 kişinin ölümüyle ilgili soruşturma sürdürülüyor.

Görüntü Dökümü

-------------------------

(ARŞİV)

Tarım işçilerinin yanarak öldüğü konteynerden kalan atık malzemeler

Yanmış sobanın görüntüsü

Çaydanlık ve elektrikli testerenin parçaları

Küle dönmüş jeneratör

Etrafa saçılan mutfak malzemeleri

Yanmış ağaçların görüntüsü

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI/ ADANA,

===============================================

MHP'li Anamur Belediye Başkanı'ndan 'Vezir Parmağı' filmine sansür (2)

DEVELİ BELEDİYESİ'NDEN DE SANSÜR

Kayseri'nin Develi İlçesi Belediye Başkanı AK Partili Mehmet Cabbar, Mahsun Kırmızıgül'ün yönetip oynadığı 'Vezir Parmağı' adlı filmin milli ve manevi değerlere ters olduğunu iddia ederek, belediyenin sinema salonunda oynatılmayacağını bildirdi. Belediye Başkanı Mehmet Cabbar, sosyal medyada yaptığı açıklamada, "Medyada reklamı gösterilen ve bizlerin milli, manevi değerlerine ters olan, ecdadımızla adeta dalga geçen sahneleri ve senaryosu olan Mahsun Kırmızıgül'ün Vezir Parmağı adlı filmi belediyemiz sinema salonunda kesinlikle ve kesinlikle gösterime girmeyecektir. Bu ve benzeri örf, adet, gelenek, görenek ve ahlaki hassasiyetlerimize ters filmler, biz yönetimde olduğumuz sürece Develi Belediyesi Sinema Salonunda gösterime girmeyecektir" ifadelerine yer verdi. İlçede sadece belediyenin sinema salonu bulunuyor.

Haber: KAYSERİ

===================================================

Suriyelilerin kar altında yardım kuyruğu

ŞANLIURFA'nın Siverek İlçesi'nde, Suriyeliler için Avrupa İnsani Yardım Fonu (ECHO), Dünya Gıda Programı (WFP) ve Türk Kızılay iş birliğince başlatılan 'Sosyal uyum yardımı' programı kapsamında kart dağıtımı yapıldı.

Daha önce yardım fonundan faydalanmak için başvuruda bulunan ihtiyaç sahibi 550 Suriyeli aileye Kızılay görevlilerince yapılan kart dağıtımı Siverek Belediyesi Yaşam ve Kültür Evi'nde yapıldı. Yapılan kart dağıtımını bir an önce almak isteyen Suriyeli vatandaşlar uzun kuyruklar oluşturdu. Kar yağışına ve soğuğa rağmen saatlerce sırada bekleyen Suriyeli ailelere verilen Kızılay kartlarında ailenin her birey için 100 lira yardım yapıldığı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

Sırada bekleyenler Suriyeliler

Kar yağışı altındaki kuyruk

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet SEZGİN-ŞANLIURFA-DHA)

=============================================

Bitlis'te 6 saatlik hasta kurtarma operasyonu

BİTLİS'e bağlı Tabanözü köyünde fenalaşan 19 yaşındaki Gamze Ekincioğlu ile aynı köyün mezrasındaki 1 aylık bebek için 112, UMKE ve AFAD ekipleri seferber oldu. Kar paletli araçlar ve yürüyerek yaklaşık 6 saatte hastalara ulaşan ekipler, Ekincioğlu'nu evinden alarak hastaneye ulaştırırken, 1 aylık bebeğe ise evinde müdahale etti.

Bitlis kent merkezine yaklaşık 35 kilometre uzaklıkta bulunan ve yolu kardan kapalı olan Tabanözü köyünde yaşayan Gamze Ekincioğlu'nun rahatsızlanması üzerine yakınları karla mücadele ve 112 Acil Servis ekiplerini arayarak yardım istedi. Bu yardım isteği üzerine 112 Acil Servis, UMKE ve AFAD ekipleri hemen yola çıktı. Kar kalınlığının yer yer 2 metreyi aştığı bölgede zorlukla ilerleyen araçlar, karla mücadele ekiplerinin arıza yapan aracı yüzünden yolun geri kalan bölümünün açılmaması nedeniyle köyün 5 kilometre yakınında mahsur kaldı. 112 ekibi, saat 22.00 sıralarında araçlarından inerek burada durum değerlendirmesi yaptı. Kar yağışının etkili olduğu bölgede ekiplerle konuşan 112 Acil Komuta Merkezi Başhekimi Mahmut Konyar, Akçalı mezrasında bulunan 1 aylık bebek ile Tabanözü köyünde bulunan 19 yaşındaki Ekincioğlu için ekiplerin iki grup olmasını istedi.

Tekerlekli araçların ilerleyemediği kapalı bölge için UMKE ekibinin paletli aracı, bir ekibi alarak Tabanözü köyüne doğru ilerlerken, 1 aylık bebek için de 5 kişilik ekip yürüyerek Akçalı mezrasına doğru yola çıktı. Paletli araç kar kalınlığının 2 metreyi bulduğu bölgede 1.5 saatlik zorlu bir yolculuğun ardından Tabanözü köyüne ulaştı. Burada Gamze Ekincioğlu'nu alan ekip, geri dönmek üzere yola çıktı. Anjiyoödem ve astım hastası olan Gamze Ekincioğlu'nu yolda bekleyen ambulansa teslim eden ekipler, bu kez de yürüyerek Akçalı mezrasına gitmeye çalışan ekibe destek olmak amacıyla tekrar zorlu bölgeye geri döndü.

Yürüyerek mezraya ulaşmaya çalışan, ancak kar ve fırtına yüzünden mezraya ulaşamayıp geri dönen ekibi, bu kez de Ekincioğlu'nu alıp getiren kar paletli araç alarak Akçalı mezrasına ulaştırmaya çalıştı. Kar kalınlığının ve çığ tehlikesi nedeniyle yolun bir bölümünü yine yürüyerek aşmak zorunda kalan ekip, 6 saat süren mücadelenin ardından mezrada bulunan 1 aylık bebeğe müdahale edip, gerekli tedvilerini yaptıktan sonra geri döndü.

Bitlis 112 Acil Komuta Merkezi Başhekimi Mahmut Konyar, büyük bir mücadele gösteren ve adeta kahramanlık yapan ekiplere teşekkür etti. Konyar "Köye zor da olsa ulaştık. Telefon çekmediği için hasta yakınlarına ulaşamıyorduk. Emeği geçen bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Ekiplerin 112 Acil Komuta Merkezinden çıkışları

-Köy yolunda ilerlemeleri

-Kapalı Olan Köy yolundan detaylar

-Yapılan değerlendirme toplantısı

-112 Acil Komuta Merkezi Başhekimi Mahmut Konyar'ın açıklamaları

-Snowtrack aracının karlı yolda köye gitmesi

-Diğer ekiplerin Karlı yolda yürümeleri

-İlerleyemedikleri yerden geri dönmeleri

-AFAD ekiplerinin denemeleri

-Akçalı Mezrasına doğru yeniden yola çıkılması

-Mezradan dönüş ve açıklamalar

-Detay görüntüler

Haber-Kamera: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS,-

=================================================

Rize'de 348 köy yolu kardan kapalı (2)

AMBULANSLAR YOLDA KALDI

Rize'de yoğun kar yağışı etkisini sürdürüyor. İslampaşa Mahallesi'nde yer alan Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne çıkan yolda kardan dolayı ulaşımda aksamalar yaşandı. Rize Belediye ekiplerinin aralıksız temizleme çalışması yaptığı dik yolda oluşan buzlanma dolayısıyla araçlar hastaneye ulaşamadı. Polis ekipleri, zincir takmayan araçların hastaneye çıkmalarına izin vermedi, ancak zincir takmayan ambulanslarda hastane yolunda kaldı. Polis ve vatandaşlar, yolda kalan ambulansları iterek hastaneye ulaştırmaya çalıştı.

Bu arada, hastaneye yaya olarak ulaşmak isteyen hasta ve yakınları da zor anlar yaşadı. Dik yolda kayarak düşen bir kadının yardımına koşan trafik polisi, yerden kaldırdığı kadına yolda da eşlik etti. Vatandaşlar, yolda yeterince tuzlama çalışmasına tepki gösterdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Anons

Hastane yolu detayları

Ambulansın itilmesi

Vatandaş röp.

Haber-Kamera: Muhammet KAÇAR RİZE-

==================================================

Şanlıurfa'da kar yağışı

ŞANLIURFA'da, öğle saatlerinde kar yağışı başladı.

Hava sıcaklığının 6 derece olduğu Şanlıurfa'da, öğle saatlerinden başlayan kar yağışı vatandaşları şaşırttı. Gece de devam etmesi beklenen kar yağışı ile yerler beyaza bürünürken, çocuklar kar topu oynadı. Polisler de yollarda önlem alarak sürücüleri hız yapmamaları için uyardı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------------

Kar yağışı

Yolda yürüyen vatandaşlar

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

==================================================

Yolda kalan araçları üzerlerine oturarak kurtardılar (2)

SAMSUN'A BEYAZ ÖRTÜ

Samsun'da iki gündür etkili olan kar yağışı hayatı olumsuz yönde etkiledi. Kar kalınlığı deniz kenarında 20 santimetreye ulaşırken, yüksek kesimlerde ise 1 metreyi aştı. 8 ilçedeki grup yollarının çoğunun ulaşıma kapandığı belirtildi.

Samsun'da kar yağışı bugün de etkisini sürdürerek devam etti. Kar nedeniyle kent beyaza büründü. Kent merkezinde kar hayatı olumsuz yönde etkiledi. Bir çok kişi karla kaplı olan ve buzlanan yollarda yürümekte zorlandı. Araçlar yolda kalırken yapılan tuzlama ve kar küreme çalışmaları kent merkezinde yetersiz kaldı. Kar kalınlığı Samsun kent merkezinde deniz kenarında 20 santimetreye ulaşırken yüksek kesimlerde ise 1 metreyi aştı. Samsun Port Limanı'nda sis nedeniyle görüşün azalmasından dolayı gemi trafiğine de zaman zaman ara verildiği belirtilirken Yeşilyurt ve Toros iskelelerinin kötü hava koşulları nedeniyle gemi trafiğine kapalı olduğu ifade edildi.

ÇIĞ VE ZİRAİ DON UYARISI

Öte yandan kar nedeniyle İlkadım, Canik, Atakum, Terme, 19 Mayıs, ayvacık, alaçam, Yakakent ilçeleri'nde mahalleleri birbirine bağlayan grup yollarının çoğunun ulaşıma kapandığı, ekiplerin greyderler ve kepçe ile yolları açmaya çalıştığı belirtildi. Ayrıca Esat, Tahnal, Güzelvatan ve Tacalan Mahalleri'ne elektrik verilemediği açıklandı. Sokak hayvanları da kan nedeniyle yiyecek bulmakta zorlandı. Öte yandan kar kent merkezinde kartpostallık görüntüler de oluşturdu. Samsun Meteoroloji 10'uncu Bölge Müdürlüğü tarafından ise çığ ve zirai don uyarısında bulunuldu.

Görüntü Dökümü:

-------------------

-Şiddetli kar yağışı

-Karda yürüyen vatandaşlar

-Sokak köpekleri

-Kartpostallıkk görüntüler

-Araçlarına zincir takanlar

-Araçlarını kardan temizleyenler

-Detaylar

-Muhabir anonsu

Haber-Kamera: Yaprak KOÇER/SAMSUN,

===============================

Gaziantep'te kar yağışı

GAZİANTEP'te, dün gece başlayan ve aralıklarla devam eden kar yağışı, günlük yaşamı olumsuz etkiledi.

Hava sıcaklığının eksi 3 derece olduğu Gaziantep'te, dün gece başlayan kar yağışı, gündüz de aralıklarla devam etti. Günlük hayatı olumsuz etkileyen yağışın ardından yollarda önlem alan polis, sürücüleri hız yapmamaları ve kış lastiği olmadan yola çıkmamaları konusunda uyardı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

Kar yağışı

Trafikteki araçlar

Kardan etkilenen vatandaşlar

Genel ve detay görüntüler

Haber –Kamera: Ahmet SOYDOĞAN -GAZİANTEP-DHA)

========================================

Trabzon'da kar yağışı hayatı olumsuz etkiledi

TRABZON'da dün gece başlayan ve aralıksız süren kar yağışı etkili oldu. Uçak seferleri yapılamadı, engelli ve hamile kamu çalışanlarına 2 gün idari izin verildi, Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde de öğretime 2 gün ara verildi. Kaşüstü Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimlik binasının girişindeki çatı da, üzerinde biriken karın ağırlığını kaldıramayarak çöktü.

Kentte Cuma gününden bu yana aralıklarla devam eden kar yağışı dün gece geç saatlerde şiddetini artırdı, cadde ve sokaklar beyaz örtüyle kaplandı. Trabzon Büyükşehir Belediyesi ve Karayolları ekipleri kent merkezinde ve Karadeniz Sahil Yolu'nda kar temizleme ve tuzlama çalışması yaptı. Kaldırımlarda biriken kar nedeniyle yayalar yürümekte güçlük çekerken, şehir trafiğinde de aksamalar oldu. İşe gidecek vatandaşlar sabahın erken saatlerinde dolmuş ve otobüs duraklarında uzun kuyruklar oluşturdu.

TÜM UÇUŞLAR İPTAL

Etkili olan kar nedeniyle Trabzon Havalimanı'ndan İstanbul, Antalya, Ankara, İzmir ve Kocaeli'ye yapılması planlanan 19 sefer iptal edildi. Trabzon'a yapılması planlanan 17 uçuşun da aynı gerekçeyle gerçekleştirilemeyeceği belirtildi. İş makineleri Trabzon Havalimanı pistinde oluşan kar kütlelerini temizledi.

HAMİLE VE ENGELLİYE İDARİ İZİN

Trabzon Valiliği, meteorolojik verilere göre olumsuz hava şartlarının devam edeceği duyurusunu yaptı, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engeliler ile hamile personele 2 gün idari izin verdi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Rektörlüğü de, kar yağışı nedeniyle öğretime 2 gün ara verildiğini duyurdu.

HASTANENİN GİRİŞ ÇATISI ÇÖKTÜ

Şiddetini arttıran ve aralıksız devam eden kar yağışı sonrası Kaşüstü'nde Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin Başhekimlik binası giriş kapısının üzerinde yer alan çatı, biriken kar kitlesinin ağırlığına dayanamayarak çöktü. Olayın gece saatlerinde yaşanması olası bir faciayı önledi, hastanenin güvenlik personeli çöken alanda güvenlik önlemi alarak hasta ve vatandaşlara dikkatli olmaları yönünde uyarılarda bulundu.

AHIR ÇÖKTÜ, 15 KOYUN TELEF OLDU

Boztepe Mahallesi Hasret Sokak'ta, Remzi Bayrak ve Abdullah Gençoğlu'na ait hayvan barınağının çatısı çöktü. Çatının çökmesi sonucu kar yığını altına kalan 15 koyun telef oldu, belediye ve çevredeki vatandaşların yardımıyla diğer koyunlar kurtarılabildi.

ÇATI ÇÖKTÜ, ARAÇLAR HASAR GÖRDÜ

Bu arada, Trabzon Havalimanı yakınlarında yer alan oto yıkama tesisinde de çatı çöktü. Çinko çatının çökmesi sonucunda 5 otomobil hasar gördü.

KARDAN ADAM YAPTILAR

Etkili olan kar yağışı sonrası Atatürk Alanı'nda toplanan esnaf da, biriken kar yığınlarıyla dev kardan adam yapabilmek için çalışma başlattı. Merdiven kullanarak büyük boyutta kardan adam yapmaya çalışan esnafa çevredeki vatandaşlar da yardım etti.

KAR KALINLIĞI 66 SANTİMETREYE ULAŞTI

Meteoroloji Bölge Müdürlüğü verilerine göre, şehir merkezindeki kar kalınlığı 66 santimetreye ulaştı. Bu rakamın, Trabzon kent merkezinde 1960'tan beri ölçülen en yüksek kar kalınlığı olduğu tespit edildi. Yüksek kesimde de kar kalınlığının yer yer 2 metreyi bulduğu öğrenildi.

KAR YAĞIŞI ETKİSİ SÜRDÜRECEK

Bu arada, meteoroloji yetkililerinden alınan bilgiye göre hava sıcaklığının eksi derecelere kadar düştüğü Trabzon'da kar yağışının özellikle bu akşam saatlerinde etkisini artıracağı ve Perşembe gününe kadar etkili olacağı öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Kentteki kar görüntüsü

Vatandaşlardan görüntü

Çöken hastane çatısı ve otopark

Çöken ahırdan görüntü

Kardan adam yapılması

evreden görüntüler

Detaylar

HABER: FATİH TURAN – KAMERA: OSMAN ŞİŞKO-SELÇUK BAŞAR/ TRABZON

================================================

Annenin en acı teşhisi

BURSA'da çalıştığı fabrikaya gitmek üzere bu sabah evden ayrılan evli ve 2 çocuk babası, 25 yaşındaki Ahmet Bamur'un cesedi bir arsada bulundu. Acı haberi alınca gelen annesi Gülay Bamur'un cesede bakıp,"Bu benim oğlum" diyerek gözyaşı döktü.

Bursa'da tekstil fabrikasında çalışan Ahmet Bamur bu sabah işe gitmek üzere Çukurca Mahallesi'ndeki evinden çıktı. Bir kolu protez olan Ahmet Bamur'un cesedi aynı mahalledeki arazide bulundu. Haber verilmesi sonucu belirtilen yere gelen 112 Acil servis ekipleri Bamur'un öldüğünü belirlerken polis ise çevrede önlem aldı.

Bu sırada bölgede önlem alan polis ekipleri cesedi görüp tanıyan bir kişiden ölen kişinin arkadaşı Ahmet Bamur olduğunu öğrendi. Polis daha sonra ölen gencin eşi Songül ve annesi Gülay Bamur'a ulaştı. Koşarak belirtilen yere gelen Gülay Bamur oğlunun cesedine bakıp "Bu benim yavrum" diyerek sinir krizi geçirirken gözyaşlarını tutamayan eşi Songül Bamur'u ise yakınları güçlükle sakinleştirdi.

Olayla ilgili soruşturmaya başlandı. Polis, vücudunda darp ile silah izi bulunmayan Ahmet Bamur'un cesedi kesin ölüm nedenin belirlenmesi için Cumhuriyet Savcısının talimatıyla Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Olay yerinden görüntüler

Cesetten ve polis ekiplerinden görüntü

Sinir krizi geçiren yakınlarından görüntü

Haber-Kamera: Berktuğ ÖNCÜ/BURSA, -

================================================

Elazığ'da FETÖ/PDY davaları başlıyor

ELAZIĞ Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz, aralarında bir generalin de bulunduğu FETÖ/PDY soruşturması kapsamında haklarında soruşturma yürütülen toplam 869 kişi için açılan davalara önümüzdeki günlerde başlanacağını söyledi.

Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz, Elazığ'da şimdiye kadar FETÖ/PDY kapsamında, 869 kişi hakkında soruşturma açıldığını, 430 kişinin tutuklandığını, 253 kişinin adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını, 12 kişinin Cumhuriyet Savcısı tarafından serbest bırakıldığını ve 62 kişinin de de arandığını söyledi. Korkmaz, Elazığ 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde önümüzdeki günlere yargılanmaların başlayacağını söyledi. Başsavcı Korkmaz, Başsavcılığın 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle Elazığ 8'inci Kolordu Komutanlığı'nda görevli askeri personel hakkında yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında bazı detaylı bilgiler de paylaştı. Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz, darbe teşebbüsünün parçası olan Yurtta Sulh Konseyi tarafından hazırlanan, 'Harekat Yıldırım' mesaj formu ekindeki atama listesine göre, Tunceli'nin Hozat İlçesi'ndeki 51'inci Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı'nda görevli şüpheli Tuğgeneral Abdulkerim Ünlü'nün Elazığ sözde sıkıyönetim komutanı olarak tayin edildiğini belirterek, şöyle dedi: "Şüpheli, 16 Temmuz 2016 günü gece saat 01.10'da iznini geçirdiği Ankara ilinden uçakla Elazığ iline geldiği, Elazığ 8'inci Kolordu Komutanlığı tarafından gönderilen araçla önce Elazığ Orduevine, oradan da 8'inci Kolordu Komutanlığına gittiği, 8'inci Kolordu Komutanlığında gözetim altına alındığı ve aynı gün Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığımıza sevk edildiği, alınan ifadesine müteakip Elazığ Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanarak askeri cezaevine gönderildi. Akabinde şüpheli 19 Temmuz 2016 günü Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na nakledilirken cezaevine konulması sırasında yapılan üst aramasında, sol arka cebinde katlanmış vaziyette 'Orduevi 302 no'lu odanın bulunduğu koridorun sonunda klimanın üstündeki poşeti al yok et' ibareli kağıt parçasının ele geçirildi. Bunun üzerine aynı gün Elazığ Orduevine gidilerek yapılan aramada, 302 nolu odanın bulunduğu koridorun sonundaki salon tipi klimanın üst kısmında 'Elegantina' ibareli siyah renkli poşet görüldü. Poşet içerisindeki eşyalardan 2 adet flash bellek ve 1 adet tabletin incelenmesi neticesinde 8'inci Kolordu Komutanlığı ve Elazığ Jandarma Komutanlığında görevli şüpheli bir kısım askeri personelin isimlerinin bulunduğu 2 liste ele geçirildi. Şüpheli Abdulkerim Ünlü'nün tekrar alınan ifadesinde, 14 Temmuz 2016 günü saat 22.30-23.00 sularında Ankara ilindeki askeri lojmanlarda Tuğgeneral Mehmet Partigöç'ün kendisini ikametine çağırarak iznini kesip görev yerine dönmesini isteyip 'lazım olacak' diyerek söz konusu listeleri kendisine verdiğini beyan ette ve soruşturmayı derinleştirdik. Soruşturmanın derinleştirilmesi ile 1 General, 2 Albay, 3 Binbaşı, 5 Yüzbaşı, 15 Teğmenin yer aldığı 26 Subay ve 35 Astsubay olmak üzere toplamda 61 şüpheli tespit edilmiş olup, şüphelilerden 2'si hakkında 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve bu suçun beraberinde başka suç işleme, TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma' suçlarından, 59'u hakkında ise 'FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan iddianame düzenlenerek cezalandırılmaları istemi ile kamu davası açılmıştır."

Görüntü Dökümü:

-Başsavcı Korkmaz'ın açıklaması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Şahismail GEZİCİ/ELAZIĞ,-

========================================

Pamukkale Üniversitesi'nde 15 akademisyen gözaltına alındı

DENİZLİ'deki Pamukkale Üniversitesi'nde (PAÜ), 15 Temmuz darbe girişimi ardından 3'üncü FETÖ/PDY operasyonu yapıldı. Aralarında 1 profesörün de bulunduğu 15 akademisyen, polis tarafından gözaltına alındı.

Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında bu sabah, Pamukkale Üniversitesi'ne yönelik operasyon düzenlendi. Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Tıp Fakültesi ve Diş Hekimliği Fakültesi ağırlıklı olmak üzere hakkında gözaltı kararı bulunan 22 akademik personelden 15'i gözaltına alındı. Örgütün şifreli haberleşme programı Bylock'u kullandıkları ve örgütle bağlantılı oldukları iddia edilen, aralarında bir profesör ve doçentlerin de bulunduğu 22 akademisyenin evleri ve üniversitedeki odalarında da arama yapıldı, bazı evraklara el konuldu. Gözaltına alınan 15 akademisyen ifadeleri alınmak üzere Denizli İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Hakkında gözaltı kararı bulunan 7 akademisyenin arandığı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Pamukkale Üniversitesinden görüntü

Hastaneden görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ,

===========================================

Sahilden hamsi topladılar (2)

KEPÇE İLE BALIK TOPLADILAR

Kandıra sahillerine balıklar vurmaya devam ederken, sahile gelen vatandaşlar suyun yüzüne ve sahile vuran hamsi ve istavritleri topladı. Babalı sahilinde kayalıkların üzerine çıkan vatandaşlar kepçe ile su yüzeyindeki balıkları toplayarak poşetlere doldurdu.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: KOCAELİ

==========================================

Park halindeki TIR'a çarpan otomobilin sürücüsü öldü

BOLU'da, park halindeki TIR'a arkadan çarpan otomobilin sürücüsü 29 yaşındaki İlker Erdi Gülen öldü.

Kaza, saat 09.00 sıralarında D-100 Karayolu'nun Karamanlı Mahallesi mevkisindeki yan yolda meydana geldi. Jeneratör tamir ve bakım işi yapan İlker Erdi Gülen, sabah 14 EG 460 plakalı otomobiliyle iş yerine gitmek için evden çıktı. Gülen'in kullandığı otomobil, D-100'e paralel olan yan yolda park etmiş Sadettin Yılmaz yönetimindeki 14 DG 147 plakalı TIR'a arkadan çarptı. Gülen, ön tarafı dorsenin altına girerek hurdaya dönen otomobilde hayatını kaybetti.

Kaza yerinde inceleme yapan trafik ve olay yeri inceleme ekibi fren izine rastlamadı. Cumhuriyet savcısının da gelerek inceleme yapması ardından Gülen'in cesedi araçtan çıkarıldı.

Bu sırada gelen İlker Erdi Gülen'in babası İbrahim Gülen ve diğer yakınları gözyaşlarına boğuldu. Oğlunun cesedi araçtan çıkarılırken, 'Benim günahım neydi Allahım' diyerek gözyaşı döken İbrahim Gülen'i yakınları teselli etmeye çalıştı.

Gülen'in cesedi, İzzet Baysal Devlet Hastanesi Köroğlu Ünitesi morguna kaldırıldı. Yasak yere park ettiği için cezai işlem uygulanan TIR sürücüsü, ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü. Kazayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-Otomobil ve TIR

-TIR'ın aldındaki otomobilden detay

-Polisin incelemesi

-Yol

-Aracın çekilmesi

-Cesedin çıkarılma çalışması

-Yakınlarının ağlaması

-Babanın ağlaması

-Detaylar

Haber-Kamera: Ersin ERCAN/ BOLU,

============================================

Otomobiller karşılıklı çarpıştı: 1 ölü, 1 yaralı

DENİZLİ'nin Çivril İlçesi'nde, 2 otomobilin karşılıklı çarpıştığı kazada 1 kişi öldü, 1 kişi ise yaralandı.

Kaza, dün saat 23.30 sıralarında, Denizli- Uşak Karayolu İğdir Rampası'nda meydana geldi. Uşak'tan Denizli yönüne giden Rahmi Öztürk'ün kullandığı 20 LD 404 plakalı otomobil ile Uşak yönüne gelen Serdar Özgörmüş yönetimindeki 20 PA 057 plakalı otomobil karşılıklı çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle araçlar yol kenarına savrulurken, her 2 sürücü de otomobilinin içinde sıkıştı. Vatandaşların ihbarıyla kaza eyrine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde, sürücü Öztürk'ün öldüğü belirledi. Diğer sürücü Serdar Özgörmüş ise itfaiye ekiplerince sıkıştığı yerden kurtarıldı. Sağlık ekipleri Özgörmüş'ü, ambunlansla Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Denizli-Uşak karayolu yaklaşık 2 saat ulaşıma kapandı. Jandarma, kazayla ilgili soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Kaza yerinden görüntü

-Kaza yapan araçların görüntüsü

-İtfaiyenin kurtarma çalışmasından görüntü

-Ölen Rahmi Öztürk'ün bir yakının feryadı

-Yaralanan Serdar Özgörmüş'ün kurtarılıp, ambulansa taşınması

-Genel ve detay görüntüler

Haber: Deniz TOKAT - Kamera: Tünay YAZICI/ ÇİVRİL (Denizli),

=================================================

Alanya'da ev yangını

ANTALYA'nın Alanya İlçesi'nde 4 katlı binanın 2'nci katındaki daire çıkan yangında kullanılamaz hale geldi.

Yangın, saat 03.30 sıralarında Kızlarpınarı Mahallesi Spor Caddesi üzerindeki Türktaş Apartmanı'nın 2'nci katındaki Şefika Dokumacı'ya ait dairede çıktı. Komşular evden duman çıktığını fark ederek durumu itfaiyeye haber verdi. İhbar sonrası harekete geçen Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı 2 itfaiye aracı ve çok sayıda itfaiye eri olay yerine gelerek söndürme çalışmalarına başladı. Yaklaşık 1 saat süren çalışmanın ardından alevler söndürüldü. Evde yalnız olduğu sırada çıkan yangında dumandan etkilenen Şefika Dokumacı hastaneye kaldırıldı.

İtfaiyenin ilk incelemesine göre yangının sobadan çıktığı üzerine duruldu. Yangında 2 oda tamamen kül olurken, evin diğer odaları da yangından etkilenerek kullanılmaz hale geldi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

İtfaiye araçlarının görüntüsü

Evdeki itfaiye erlerinin görüntüsü

HABER- KAMERA: Engin ANAK/ALANYA(Antalya),

=======================================

Mağazadaki hırsızlık güvenlik kamerasında

KARABÜK'te, çocuk giyim mağazasında kimliği belirsiz çocuğun kasadan 90 lirayı çalması güvenlik kamerasına yansıdı.

Kent merkezinde bulunan AVM'deki çocuk giyim mağazasına müşteri gibi giren erkek çocuk, mağaza sahibi ve çalışanlarının müşterilerle ilgilenmesini fırsat bilerek kasaya yöneldi. Çekmeceyi açıp 90 lirayı alarak cebine koyan 12-13 yaşlarındaki çocuk, hızla mağazadan çıktı. Bir süre sonra kasadaki paranın az olduğunu fark eden mağaza sahibi güvenlik kamerasını incelediğinde hırsızlığı gördü ve polisi aradı. Polis, çocuğu yakalamak için çalışma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-İş yerinin güvenlik kamerasına yansıyan hırsızlık anı

-Mağazadan detay

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

========================================

Sivas'ta telefon dolandırıcıları polisten kaçamadı

SİVAS'ta telefonla aradığı kişilere kendisini polis diye tanıtarak dolandırıcılık yapan 2 kişi, polis ekipleri tarafından yakalandı.

Olay dün öğle saatlerinde meydana geldi. Dolandırıcılar Gökçebostan Mahallesi'nde oturan 86 yaşındaki A.R.E.'yi telefonla arayarak, daha önce kaybettiği kimlikle adına 20 adet kredi kartı çıkartıldığını söyledi. Bu kredi kartlarıyla da 128 bin lira değerinde altın alındığını, bu işten kurtulması için evinde bulunan altınları eve gelecek olan sözde polise teslim etmesini istedi. Bunun üzerine eve gelen 18 yaşındaki A.Y. ve 15 yaşındaki H.İ.A. evde bulunan 50 bin lira değerindeki 13 adet bileziği alarak ikametten ayrıldı. Ancak durumdan şüphelenen A.R.E.'nin yakınları polisi arayarak ihbarda bulundu. İhbar üzerine İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Ekipler, şüpheli A.Y. ve H.İ.A.'yı kentten ayrılmak üzere gittikleri otobüs terminalinde yakaladı. A.Y ve H.İ.A emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

-Adliyeden görüntü

-Şüphelilerin polis eşliğinde götürülüşü

Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,

=================================================

Jandarmadan kaçak kazıya suçüstü

BURDUR İl Jandarma Komutanlığı ekipleri kaçak kazı yapan 3 şüpheliyi suçüstü yakaladı.

Çavdır İlçesi Yazır Köyü Kalenin Gedik mevkiinde izinsiz kazı yapıldığı duyumu alan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, harekete geçti. Bölgeye operasyon düzenleyen ekipler kaçak kazı yapan Ö.U., B.U. ve A.T.'yi suçüstü yakaladı. Şüphelilerle birlikte iş makinesi, jeneratör, hilti, elektrikli vinç, av tüfeği, 50 litre benzin ve 20 metre halat ele geçirildi.

Gölhisar Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla ele geçirilen malzemelere el konuldu. Şüpheliler ise serbest bırakıldı. Olayla ilgili 3 şüphelinin daha arandığı belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------

Jandarmanın operasyonunda ele geçirilen malzemeler

Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

==============================================

Uyuşturucu bağımlılarına AB projesiyle iş imkanı

KONYA'da uyuşturucu bağımlılarının tedavilerinin ardından iş sahibi olabilmelerini sağlamak için Avrupa Birliği destekli proje hazırlandı. Proje kapsamında AMATEM'de tedavi görmüş veya görmekte olan 100 bağımlı gence, otelcilik ve restoran hizmetleri sektöründe teorik ve uygulamalı eğitim verilerek iş sahibi olmaları sağlanacak.

Konya Platformu Derneği tarafından uyuşturucu bağımlılarının tedavilerinin ardından iş sahibi olmalarını amacıyla 'Konya AMATEM'de Tedavi Gören Madde Bağımlılarının Topluma Kazandırılması' adı altında Avrupa Birliği destekli proje hazırlandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı 'Dezavantajlı Kişilerin Sosyal Entegrasyonu ile İstihdam Edilebilirliklerinin Geliştirilmesi' programı kapsamında hazırlanan projenin tanıtımı bir otelde gerçekleştirildi.

Proje Koordinatörü Onur Sayar, madde bağımlılarının tedavilerinin ardından yüzde 90'ının yeniden uyuşturucu başladığının gözlendiğini ve bu durumun ortadan kaldırılması için projenin hayata geçirildiğini anlattı.

100 KİŞİ İSTİHDAM EDİLECEK

Konya'da otelcilik ve restoran hizmetlerinin her geçen büyüdüğüne ve bu bağlamda sektörde kalifiye eleman açığı da oluştuğuna dikkat çeken Sayar, "Projeye dahil edilen kişilere otelcilik ve restoran hizmetleri sektöründe teorik ve uygulamalı eğitim verilerek kalifiye eleman olarak iş bulmalarının kolaylaştırılması sağlanacak. AMATEM'de tedavi görmüş veya görmekte olan 100 genci, topluma yeniden kazandırmayı hedefliyoruz. Kursiyerlerimize mesleki eğitimlerin yanı sıra kişisel gelişim eğitimleri, kendilerine ve ailelerine psikolojik destek eğitimleri ve işveren eğitimleri verilecek. Sosyal faaliyetlerin yanı sıra farkındalık yaratmak amacıyla seminerler düzenlenecek. Konya Büyükşehir Belediyesi, Selçuk Üniversitesi ve Konya Ticaret Odası proje ortaklarımız olarak yer alıyor" dedi.

ŞEHİT AİLELERİ İÇİN EV

Konya Platformu Derneği Başkanı Mehmet Ali Çelik de dernek faaliyetlerini anlatırken, madde bağımlıları için iş imkanı sağlarken, şehit yakınlarının ev sahibi olabilmeleri için çalışma başlattıklarını söyledi. Çelik, "Konyamıza arka arkaya gelen şehitlerimizin üzüntüsü ile yönetim kurulu olarak şehitlerimiz için ne yapabiliriz diye konuştuk. Şehit emaneti olan ve ihtiyacı olan dul ve yetimlerimize birer ev hediye etme görüşü çıktı. Çalışmalarımıza başladık ve Selçuklu Belediyesi'nden 1 milyon lira gibi bir para karşılığında arsamızı satın aldık. Şu an da 30 dairelik bir projemiz gerçekleşecek. Havalar müsait olunca temelimizi atacağız ve en kısa sürede de ihtiyaç sahibi olan 30 ailemize hediye edeceğiz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------

Proje tanıtım toplantısından detay

Onur Sayar açıklama

Mehmet Ali Çelik açıklama

Haber- Kamera: Mehmet Kayhan YILDIZ KONYA

==========================================

5 yılda 76 engelliyi tekerlekli sandalye sahibi yaptı

KARABÜK'te, çalıştığı fabrikanın çatısından düşerek yaralanan ve 5 ay süren tedaviyle yürüyebilen tekstil işçisi 39 yaşındaki Murat Yıldız, 5 yılda topladığı 15 ton plastikle 76 engelliyi tekerlekli sandalye sahibi yaptı.

Evli ve 2 çocuk babası Murat Yıldız, 2001 yılında Tekirdağ'da çalıştığı fabrikanın çatısından düşerek yaralandı. Yıldız, 5 ay süren tedavinin ardından ayağa kalkarak yürüyebilirken, kazadan sonra konuşma zorluğu çekmeye başladı. 5 yıl önce memleketi Karabük'e gelerek tekstil fabrikasında işe giren Yıldız, iş yerinin başlattığı mavi kapak toplama kampanyasının yürütücüsü oldu.

Yıldız, 5 litrelik boş bidonları kentteki caddelere, sokaklara, okul önlerine asarken bazı resmi kurumlara da bıraktı. Yıldız, iş yerlerinden elbise askılığı, iplik bobini, sanayilerden kırık araç tamponları ve plastik bidon topladı. Yıldız, iş yerinde ve çevresindeki arkadaşlarının da desteği ile 5 yılda 15 ton plastik toplayarak 6'sı akülü 76 tekerlekli sandalye alınmasını sağladı. Alınan tekerlekli sandalyeler, ihtiyaç sahibi engellilere teslim edildi.

Murat Yıldız, engelli olmanın ne demek olduğunu iyi ildiğini, bu sıkıntıyı yaşadığını söyledi. Plastik toplayabilmek için kamyonet aldığını anlatan Yıldız şöyle konuştu:

"Sırf bu iş için kamyonet aldım. Ben kendimi hizmet aşkına adadım. Çünkü hizmet nimettir. Ailemle çoğu zaman vakit geçiremiyorum. Eşim biraz gönül koyuyor. Hakkını helal etsin. Eşime bugünün meyvesini öbür dünyada göreceğiz diyorum. Tekerlekli sandalyeyi teslim ettiğim aileler bize dua ediyor. O da bize yetiyor. Tek amacımız o. İş çıkışı topladığım elbise askılığının demirini ayırıp ayrı satıyorum. Beni tanıyan sanayi esnafının biriktirip verdiği kırık tamponları ayrı satıyorum. Onların parasıyla tekerlekli sandalye alıyorum. İhtiyacı olan herkese veriyoruz. Gaziantep'e, Adana'ya, İskenderun'a, İstanbul'a Gebze'ye gönderdim."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

-Murat Yıldız aracını sürerken

-Murat Yıldız caddede asılı bidonlardaki kapakları poşete boşaltırken

Çöp atılmış olan bidon

-Murat Yıldız hastane polikliniğindeki ofiste bulunan mavi kapak dolu bidonu poşete boşaltırken

-Murat Yıldız giyim mağazasından elbise askılıklarını toplarken

-Murat Yıldız büyük plastik bidonları aracından boşaltırken

-Murat Yıldız akülü tekerlekli sandalyeyi aracına yüklerken

-Murat Yıldız ile röportaj

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

=====================================================

FETÖ'den tutuklu emekli öğretmen: Boş CD kutusu yüzünden tutukluyum

KAYSERi'de FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 4'ü tutuklu 14 sanık hakim karşına çıktı. Kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanıklardan emekli öğretmen Hatice Boztoprak, "Ben terörist değilim. Boş CD kutusu yüzünden 4.5 aydır tutukluyum" diyerek gözyaşı dökerken, mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tahliyesine karar vererek davayı erteledi.

Kayseri 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 'Silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan 4'ü tutuklu 14 sanık, mahkemede hazır bulundu. Yöneltilen suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanıklardan emekli öğretmen Hatice Boztoprak, "FETÖ'ye ait okulda 2011-2012 yıllarında öğretmenlik yaptım. Evimde ele geçen üzerinde terör örgütü lideri Fethullah Gülen'in fotoğrafının yer aldığı sohbet CD kutusu boş kutudan ibarettir. Boş CD kutusu yüzünden 4.5 aydır tutukluyum. Yıllarca en ücra köylerde öğretmenlik yaptım. Ben terörist değilim" dedi.

"15 TEMMUZ'DA ÖLSEM ŞEHİT OLACAKTIM, ŞİMDİ TERÖRİST İLAN EDİLDİM"

TEİAŞ Trafo Merkezi'nde güvenlik amiri olarak çalışan tutuklu sanıklardan Muhittin Yıldız ise savunmasında, 16 yıldan bu yana aynı hattı kullandığını belirterek şöyle devam etti: "Olmayan bir suçtan dolayı yargılanmak ve tutuklu bulunmak beni üzdü. Bizler hassas alanlarda çalıştığımız için sık sık soruşturma geçiriyoruz. Terör örgütüne üye olmuş olsaydım, bu soruşturmalarda ortaya çıkardı. 15 Temmuz akşamı bölge müdürlüğümüz tarafından görevli olduğumuz yerlerde tedbir almamız istenmiştir. Görev aldığım trafo merkezine saldırı olsaydı şehit olacaktım, şimdi terörist ilan edildim. FETÖ' nün Kayseri üyesi olduğum ifade ediliyor, ancak uzun zamandır Sivas'ta ikamet etmekteyim. Beni toplayın, bölün, çarpın, benden terör örgütü üyesi çıkmaz."

Tutuksuz yargılanan sanıklardan Feridun Gülmez ise Ankara Adliyesi'nden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldığı dava 2008'de kazandığı sözleşmeli subaylık sınavı sonrası Kayseri Komando Tugayında görevlendirildiğini ve daha sonra hastalığı sebebiyle malulen emekli olduğunu belirterek "FETÖ'den tutuklu Tuğgeneral Arif Settar Avşar tarafından kurulan kumpasla mağdur edildim. FETÖ örgütünün hedefinde olan kişilerden biriyim. Ancak hiçbir şekilde vatanıma, milletime ihanet etmedim" ifadelerini kullandı. Tutuksuz diğer sanıklar da 'Terör örgütü üyeliği' suçlamalarını kabul etmeyerek beraatlarını istedi.

Mahkeme heyeti, yargılama sonunda tutuklu 4 sanığın cezaevinde bulunduğu süreyi göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verirken dava, telefon kayıtlarının getirilmesi için ileri tarihe ertelendi.

Haber: Yasin DALKILIÇ/KAYSERİ, -

========================================

Eski eşini bacaklarından vuran sanık 3 yıl hapse çarptırılıp tahliye edildi

ADANA'da eski eşi 21 yaşındaki Sevinç T.'yi pompalı tüfekle ayaklarından yaralayan 22 yaşındaki Sait Durak, 39 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuklu yargılandığı mahkemede, 3 yıl hapis cezasına çarptırılıp tahliye edildi.

Merkez Seyhan İlçesi'ne bağlı Denizli Mahallesi'nde oturan Sevinç T., 16 yaşında kaçarak Sait Durak ile evlendi. Bu evlilikten bir çocuğu olan Sevinç T., eşinden şiddet gördüğü gerekçesiyle 2015'te boşandı. Sait Durak, barışma isteğini reddeden ve sürekli ölümle tehdit ettiği Sevinç T.'yi 31 Ağustos'ta pompalı tüfekle ayaklarından vurdu. Bu sırada evlerinin balkonunda oynayan 6 yaşındaki Esma K. seken saçmalardan yaralandı. Sait Durak'ın devam eden tehditleri nedeniyle Sevinç T., oturduğu evini başka bir yere taşıdı. Polis ekipleri de Sait Durak'ı yakalamak için çalışma başlattı. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın girişimiyle, Sevinç T.'nin adres ve kimlik bilgilerinin gizlenmesi sağlandı. Ayrıca Başsavcılık, Sevinç T. ile anne Hürü U.'ya yakın koruma ekibi görevlendirip, 24 saat süreyle koruma altına alınmasını da sağladı.

Sait Durak, 30 Ekim'de Denizli Mahallesi'nde saklandığı evde yakaladı. Adam yaralamak ve hırsızlık gibi 4 ayrı suçtan aranan Sait Durak tutuklanırken, hakkında 'kasten öldürmeye teşebbüs', 'silahla tehdit', 'kasten yaralama' ve 'tehdit' suçlarından 39 yıla kadar hapis cezası istemiyle Adana 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

'ÖLDÜRMEK İSTESEYDİM ÖLDÜRÜRDÜM'

Duruşmanın ilk celsesinde savunma yapan Sait Durak, "Ayrı yaşadığımız dönemde uygunsuz fotoğraflarını gördüm. Olay yerine Sevinç'e değil, kayınvalidemin kafasına sıkmak için gitmiştim, çünkü namussuzluk yaptılar. Ama onu bulamadım. Yolda Sevinç'i gördüm. 'Sevinç' diye seslendim. Dönüp bana bakınca ayaklarına sıkıp kaçtım. Öldürmek isteseydim öldürürdüm" diye savunma yaptı.

VURULDUĞUMU FARK ETMEDİM

Duruşmanın bugün görülen 2'inci celsesinde ifade veren Sevinç T. eski eşinin kendisini tehdit ettiğini anlatarak olayı şöyle anlattı: "Olay günü sürücü kursundan çıkıp eve doğru gitmeye başladım. Evin sokağına geldiğimde arkamdan biri seslendi. Kulağımda kulaklık olduğu için ne dediğini anlamadım. Arkamı döndüğümde Sait, yaklaşık 3 metreden ateş etti. Panikle kendimi yandaki eve attım. Vurulduğumu fark etmedim. Daha sonra bayılmışım. Şikayetçiyim."

Sait Durak, ise mahkemeye eski eşinin başka bir erkekle çekilmiş fotoğraflarını mahkemeye sunarak, "O fotoğraftaki kişiyi bana akrabası olarak tanıttı. Bu şahıs beni arayıp tehdit etti. Olay tarihinden 1 ay öncesine kadar Sevinç ile birlikte yaşıyorduk. Olay tahrik altına işlenmiştir, tahliyemi istiyorum" dedi.

Mahkeme heyeti, Sait Durak'ı silahla kasten yaralama suçundan 3 yıl hapis cezasına çarptırırken tahliyesine karar verdi.

Haber: Salih ÜÇTEPE/ ADANA,-

========================================