Dha Yurt Bülteni-7 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-7

1)CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST SANIĞI: GÖKHAN GENERAL ELİMİ SIKSA ELİMİ YIKAMAMCUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 43'ü tutuklu 47 sanığın Muğla 2'nci Ağır...

28.08.2017 13:34
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST SANIĞI: GÖKHAN GENERAL ELİMİ SIKSA ELİMİ YIKAMAM

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 43'ü tutuklu 47 sanığın Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına bir günlük ardından sonra devam edildi. Duruşmada sanıklardan MAK timinde görevli Astsubay Erkan Çıtak, dikkat çeken ifadeler kullanıp "15 Temmuz akşamı hazırlık yaptığımız sırada Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş'le aynı ortamda bulunmak beni heyecanlandırdı. General seviyesinde bir komutanla göreve çıkacağım için gurur duydum. Generalle aynı ortama gelmem çok nadir. Ben 5 yıllık görev süremde nadir bir araya geldim. Elimi sıksa elimi yıkamam. Ben öyle bir emir komuta içerisinde görev yapıyorum" dedi.

Geçen 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele saldırı düzenleyen Özel Kuvvetler ve Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timlerinin de aralarında bulunduğu 43'ü tutuklu 47 sanığın yargılanmasına Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden başlandı. Yoklamayla başlayan duruşmada MAK timinde görevli Astsubay Erkan Çıtak, savunmasını yaptı. Öz geçmişini anlatıp savunmasına başlayan Erkan Çıtak, üstlerinin emirlerini sorgulamadan yerine getirdiğini söyledi. Bayramdan sonra 11 Temmuz günü birliğine katıldığını bilgisini veren sanık Erkan Çıtak, şunları söyledi:

"15 Temmuz günü telefonlarımızı kapatmamamız istendi. Ben de eve gittim. Yaklaşık bir saat sonra telefonumdan arandım, komutanın mesaiye çağırdığı söylendi. Özel görev olduğu söylendi. Mesaiye çağırılmam çok doğaldı. Bende bu durumu öyle karşıladım. Arkadaşlarıma bu hazırlığın niçin olduğunu sordum. Onların da bilgisi yoktu. Ben de hazırlıklara dahil oldum. Sonra Taner Binbaşı bizi topladı. Telefonlarımız toplandıktan sonra görevin ne olduğu açıklandı. Görevin bir terörist elebaşını almak olduğunu, buna bizim de dahil olacağımızı söyledi. Özel Kuvvet ekibinin de geleceğini onlarla birlikte görevi icra edeceğimizi ifade etti. Bizim de 'emniyetçi' olarak görev yapacağımızı söyledi. Neden terörist elebaşını almaya gidiyoruz ön yargısı vardı. Bizim görevlerimiz arasında bunu yapmak yoktu. Ama bizde buna itiraz etmedik. Bunu yadırgamadık. Ülkenin gündeminde de terörle mücadele vardı. Meskul mahallerdeki operasyonlara bizim de katılacağımız bilgileri de geliyordu."

"GÖKHAN GENERALLE GÖREVE ÇIKACAĞIM İÇİN GURUR DUYDUM"

15 Temmuz akşamı suikast hazırlıklarını yaptıkları sırada Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş'le aynı ortamda bulunmasının kendisini heyecanlandırdığını da söyleyen Erkan Çıtak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"General seviyesinde bir komutanla göreve çıkacağım için gurur duydum. Generalle aynı ortama gelmem çok nadir. Ben 5 yıllık görev süremde nadir bir araya geldim. Elimi sıksa elimi yıkamam. Ben öyle bir emir komuta içerisinde görev yapıyorum. Gökhan Generali görünce yadırgamadım. Denizci birisi olsa yadırgardım ama burada bu generale saygı gösterdim. Benimle birlikte bir general olduğu için gurur duydum."

Cephanelikten iddianamedekinin aksine 15 bin mühimmat aldığını da ileri süren Erkan Çıtak, "Cephanelilikten 15 bin mühimmat aldık. Bunu 25 bin 40 binlere çıkarmanın anlamı yok. Tim içerisindeki görevimi öğrendim. Marmaris'e gideceğimizi duydum diye hatırlıyorum. Buraya gitmek yadırganacak bir durumu değil. Pist başına gitmemiz söylendi. Buraya gittiğimiz sırada sıkıyönetim ilan edildiğini, emrin Genelkurmay'dan geldiğini duydum. Gökhan Generalden duymadım ama böyle bir şeyler duydum. Bana verilen emri değerlendirmedim. Ülke çapındaki tüm özel birliklere böyle görev verildiğini düşündüm" dedi.

"HELİKOPTERE BİNDİK HER ŞEY KONTKROLDEN ÇIKTI"

Ablasına iyi olduğunu dair cep mesajı attıktan sonra helikoptere bindiğini ifade eden Erkan Çıtak, süreci şöyle anlattı:

"Helikoptere bindik. Bindikten sonra her şey kontrolümüzden çıktı. Marmaris'e geldikten sonra aşağıya indik. Yol üzerinde olaylara dahil olduk. Önde olan tim Turban Otel tarafından girdikten sonra biz de emniyet personeli olarak görev aldık. Yaklaşık 15 - 20 dakika emniyete alarak başladık. İçerideki ekipten haber alamayınca ilerledik. Bir kaç tane sivil memur getirdiklerini gördüm. Bunlara verilen emir doğrultusunda plastik kelepçeyi taktım. Ama zorlamada bulunmadım. Şükrü Seymen, 'polislerle işimiz yok' deyince görevin farklı olduğunu anladım. Burada ateş altında kaldık. Polisle karşı karşıya gelmemek için sahile geçtik. Sahil boyunca da devam edip araziye çıktık. Bu arada kimsenin zor kullandığını da görmedim. Sonuç olarak göreve dahilden ağırlaştırılmış müebbet isteniyor. Bu nedenle olayları ince ayrıntısına kadar kendi ayrıntılarımla anlattım. Kimseyi suçlamak istemiyorum" dedi.

Sıkıyönetimi duyunca o karışıklıkta görevden geri çekilmesinin mümkün olamayacağını ileri süren Erkan Çıtak, "Göreve bilinçli olarak gittiğimiz söyleniyor. Bir arada durduğumuz alan yok. Toplu olarak durduğumuz sırada verilen emir de yok.  Bana emir veren Taner Binbaşı da terör örgütünün başındaki adam olacağımızı söylüyor zaten. Herkesin dağıldığı bir yer vardı. Kimseyle toplu olarak görev verilmedi. Tüm tanıklar, gizli tanıklar da dahil Cumhurbaşkanı'nın canına kast edileceği beyanında bulunmamışlardır" dedi.

"KAÇMADIK KENDİMİZ TESLİM OLDUK"

Neden araziye çıktıkları ya da teslim olmadıklarına dair önyargılar da bulunduğunu anlatan Erkan Çıtak, "Sahildeki durumumuz kötüydü. Karşıya ateş etmedik, boş kovanları görünce, özel harekat timleri gelince bu psikolojiyle araziye çıktık. Taner binbaşı da rahatsızlanınca bunun sonunun olmadığını söyledik, artık ne olursa olsun yola çıktı. Biz kaçarken yakalanmadık, ben teslimi oldum. Ancak adil yargılandığımızı düşünmüyorum. Tanık beyanları bizim gitmemizden önce başka grupların Marmaris'e geldiğine yönelik beyanlar var" dedi.

Tanık ifadelerini okuyan Erkan Çıtak, kendisinden önceki suikast timi sanıklarının yaptığı gibi başka bir grubun çatışmaya girdiğini, balistik inceleme ve Adli Tıp raporlarında çelişkiler bulunduğunu, 2 polisin şehit olmasıyla ilgilerinin bulunmadığını ileri sürdü.

Erkan Çıtak, FETÖ üyeliği konusunda da, "Dosyada bulunan Bank Asya hesabı, babama ait ve 2014 yılından önce açılmıştır. Bir diğer durum da Konya'da görevli Mustafa Dönmez'in beni örgüt üyesi olarak suçlaması. Örgütte hücre yapılanması varsa bu kişi bu kadara ismi nereden biliyor. Ben kendisini ne gördüm ne de tanırım. Bir araya gelmişliğimizde yoktur" diye konuştu.

BAHKEME BAŞKANI'NDAN HAKARET UYARISI

Bu sırada Erkan Çıtak'ın sarf ettiği bazı hakaret içerikli sözler üzerine sözünü kesen Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, "Yalan olduğunu söyleyebilirsin ama hakaret etmeye hakkın yok. Yarın beraat edersen tazminat davası açarsın. Yasal yollara başvurursun. Hakaret etmeye hakkın yok" dedi.

SANIK EŞİNİN ÜZERİNDE MAHKEME SALONUNUN KROKİSİ ÇIKTI

Duruşma devam ettiği sırada sanıklardan eski Dalaman Hava Üst Komutanı Albay Cenk Bahadır Avcı'nın eşi Elif Didem Avcı'nın duruşma salonunun krokisini çizdiği askerler tarafından fark edildi. Bunun üzerine duruşmaya ara verildi, Elif Didem Avcı'nın not defterinin sayfasına çizdiği krokiye el konuldu. Krokide sanıkların, mahkeme heyetinin avukatların ve izleyicilerin oturduğu bölümler ile sanıkların ne şekilde içeriye alınıp çıkarıldıkları çizimde yer aldı. Polisler belgeyi Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ'e teslim etti. Kroki incelendikten sonra Mahkeme Başkanı'nın talimatı doğrultusunda Elif Didem Avcı hakkında işlem yapılıp, yapılmayacağına karar verileceği açıklandı. Elif Didem Avcı mahkeme salonundan ayrıldı.

Görüntü Dökümü

----------------------

Sanıkların getirilmelerinden görüntü.

Güvenlik önlemlerinden görüntü.

(Haber: Taylan YILDIRIM/Cavit AKGÜN-MUĞLA/DHA

==============================================================

2)GAZ PANİĞİNDE BAŞKA HASTANEYE SEVK EDİLEN 2 HASTA DAHA ÖLDÜ

ADANA Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde meydana gelen gaz kaçağı ardından başka hastanelere sevk edilen 25 hastadan 2 kişi daha hayatını kaybetti.

Merkez Yüreğir İlçesi'ndeki Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi'nde 25 Ağustos'ta  meydana gelen olayda, oksijen tedavisi ve solunum desteği alan bazı hastaların fenalaştı. Bunun üzerine buradaki hastalardan 25'i kent içindeki başka hastanelere sevk edildi. Hastalara verilen azot gazları içerisinde hidrojen sülfür ve karbonmonoksit gazı varlığı emareleri görüldüğü bildirilirken ameliyatlar durduruldu, solunum desteği alması gereken tüm hastalar başka hastanelere sevk edildi.

ÖLÜ SAYISI 3'E YÜKSELDİ

Tam donanımlı ambulanslarla başka hastanelere sevk edilen hastalardan mide kanseri Suriyeli 51 yaşındaki Muhammet Ecu, götürüldüğü Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi'nde kurtarılamadı. Hastalığı sonucu öldüğü bildirilen Ecu'nun ardından çeşitli hastalıkları bulunan

81 yaşındaki Zamir Karabıyık ile Suriyeli 51 yaşındaki Abdullah Ömer Jaber de tedavi gördüğü hastanelerde bugün sabah yaşamlarını kaybetti. Karabıyık ile Jaber'in cenazeleri otopsi yapılmak üzene Adana Adli Tıp Kurumu morguna getirildi.  Zamir Karabıyık oğlu Yaşar Karabıyık, babasının Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde göz ve böbrek sorunları nedeniyle tedavi gördüğü söyledi. Karabıyık, "Aklımıza her şey geliyor, babam gaz kacağından mı vefat etti araştırılmasını istiyoruz" dedi.

FİRMA SORUMLUSUNA EV HAPSİ VERİLDİ

Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma ise devam ederken hastaneye farklı nitelikte gaz getiren firmanın sorumlusu M.D.'ye  ev hapsi cezası verilmişti.

Görüntü Dökümü

----------------------

Cenaze aracının gelişi

Cenazelerin morga getirilmesi

Cenaze yakınlarıyla Röp.

Hastanenin dış görüntüsü

Acil servis önündeki ambulanslar

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,

=======================================================

3)ATİKER KONYASPOR BASIN SÖZCÜSÜ AHMET BAYDAR: BYLOCK KULLANMADIĞIM, SAVCILIK TARAFINDAN İSPATLANDI

ATİKER Konyaspor Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Ahmet Baydar, adına kayıtlı telefon hattında FETÖ'nün 'Bylock' adlı haberleşme programı çıkmasıyla ilgili açıklamada bulundu. Baydar, Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucu adına kayıtlı şirketine ait telefon hattının bir şirket çalışanı tarafından kullanıldığını tespit edildiğini ve suçsuz olduğunun ispatlandığını söyledi.

Atiker Konyaspor Başkanlığı'ndan istifa eden Ahmet Şan'ın, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında örgütün 'Bylock' adlı haberleşme programını kullandığı iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade vermesinin ardından kulübün başkan yardımcısı ve basın sözcüsü Ahmet Baydar hakkında da 'Bylock' programını kullandığı yönünde iddialar gündeme geldi.

Bunun üzerine Ahmet Baydar, Konya Gazeteciler Cemiyeti'nde basın toplantısı düzenlendi. Kendisi hakkında gerçeği yansıtmayan haberlerin maksatlı yapıldığını ifade eden Baydar, "Söz konusu mecralara tarafıma isnat edilen suçlamaları yer alır almaz savcılığa ve yetkili mercilere başvurarak gerekli soruşturmanın yapılmasını ve şahsımın hiç bir şekilde ve hiç bir zaman FETÖ/PDY gibi illegal  hain terör örgütleri ile her hangi bir bağımının olmadığını ifade ederek gerçeklerin ortaya çıkarılmasını talep ettim." dedi.

Baydar, yapılan soruşturma sonucu suçsuz olduğunun ortayı çıktığını belirterek, Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma evranığı kameralara gösterdi. 2017/39972 numaları soruşturma evrakında Ahmet Baydar adına kayıtlı telefon hattına 'Bylock' adlı program yüklendiği, söz konusu hattın Ahmet Baydar adına kayıtlı olmasına rağmen Selim adlı şüpheli tarafından Ankara'da ikamet ederken kullanıldığının anlaşıldığı belirtildi.

Suçsuz olduğunun ispatlandığını ifade eden Baydar, "Hayatım boyunca bu hain FETÖ terör örgütüyle savaşmış, mücadele etmiş, hiçbir şekilde yanlarında yer almamış ve bundan sonra da tüm gücüm ve imkanlarımla bunlarla mücadele etmeye devam edeceğim." dedi.

Toplantıya eşlik eden Konya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sefa Özdemir de, Ak Parti İstanbul Milletvekili Külünk ve gazeteci Nedim Şener'e, Konya ile ilgili attıkları twitter ve yazılarla ilgili tepki gösterdi. Özdemir, "Ahmet Şan ile ilgili bir şey varsa, hukuk gereğini yapacaktır. Ancak Konya ve Konyaspor ile ilgili yapılan açıklamalar üzücü boyuta ulaştı. Gazeteciliğine saygı duyduğum değer verdiğim Nedim Şener bile Konya'nın adını PelsinKonya diye yazma nezaketsizliğini gösterdi. Ben bunu yakıştıramadım. FETÖ'den mağdur oldukları için önüne arkasına bakmadan aslı astarı olmadan kulaktan duyma fikirlerle değerlendirmeye çalışıyorlar. Yeni sayın bir milletvekili, bu olayların ardından Konya yerel basını tarafından bazı kişilerin parasal gücü nedeniyle örtbas edildiğini söyledi. Ben sayın vekili kınıyorum. Bir açıklama yapacaksa milletvekili sorumluluğuyla yapmalı, varsa bildiği, elinde belgesi açıksa söylemelidir." dedi.

(Görüntü Dökümü

-----------------

Ahmet Baydar'ın açıklaması

Belgeyi göstermesi

Sefa Özdemir'in açıklaması

(Haber- Kamera: İsmail AKKAYA- Hasan DÖNMEZ KONYA DHA)

=====================================================

4)2 ÇOCUK ANNESİ, AHIRDA İNTİHAR ETTİ

ŞANLIURFA'da 2 çocuk annesi 28 yaşındaki Emine Kayar, hayvanların bulunduğu ahırda kendini iple asarak yaşamına son verdi.

Olay, öğle saatlerinde Ulubatlı Mahallesi'nde meydana geldi. Ahırdaki hayvanlara yem vermek için evden çıkan Emine Kayar, bilinmeyen nedenle iple kendisini tavana astı. Bir süre sonra ahıra giren genç kadının yakınları, Kayar'ı tavana asılı halde buldu. İhbarla olay yerine gelen jandarma ve sağlık ekiplerinin incelemesinin ardından Emine Kayar'ın cesedi, otopsi için Adli Tıp Kurumu'na konuldu.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Morg

Cenaze aracı

Morg önünde bekleyen cenaze yakınları

Genel ve detay görüntüler

( Haber: Ömer ŞULUL-Kamera: Uğur BUDAK-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 120 MB

======================================================

5)GAZİANTEP'TE AÇIK ALAN ETKİNLİKLERİ YASAĞI UZATILDI

GAZİANTEP Valiliği tarafından alınan kararla merkez Şehitkamil ve Şahinbey ilçelerinde, açık alanda yapılacak her türlü toplantı, açıklama, kampanya, eylem gibi etkinliklere yönelik yasak 1 ay daha uzatıldı. Gaziantep Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, kamu düzeninin korunmasını amaçlayan kararın OHAL kapsamında uzatıldığı belirtilerek, şöyle denildi:

"Genel asayiş ve kamu düzenin korunması amacıyla 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanununun 11/m ve 14/c maddeleri ile 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11/c maddesi gereğince 01 Eylül 2017 - 01 Ekim 2017 tarihleri arasında açık alanlarda yapılacak Açık Yer Toplantısı, Basın Açıklaması, Stant Kurma, İmza Kampanyası, Bildiri Dağıtma, Pankart Asma, Çadır Kurma, Oturma Eylemi vb. etkinlikler, Şahinbey ve Şehitamil ilçelerimizde valiliğimizce yasaklanmıştır."

===================================================

6)ÇORUM'DA DRONE İLE TRAFİK DENETİMİ

ÇORUM İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından Osmancık İlçesi'nde drone da kullanılarak D-100 karayolunda denetim yapıldı. Kurban Bayramı tatili nedeniyle trafik yoğunluğu artan yolda yapılan denetimlerde havadan görüntülemeyi sağlamak için drone kullanıldı. Sürücüler polis ve jandarma ekipleri tarafından trafik kurallarına uymaları konusunda uyarıldı. Denetime katılan İl Emniyet Müdür Yardımcısı Halil Doğanay, Çorum'da üzücü kazaların yaşanmaması ve kazaların asgariye indirilmesi için  trafik tedbirlerini alındığını söyleyerek, "İçişleri Bakanlığının, yaklaşan Kurban Bayramı'nda vatandaşların güven içerisinde seyahat etmelerini sağlamak amacıyla trafik tedbirlerini artırarak kazaların yaşanmaması ve can kaybının olmaması adına da teknolojik imkanlardan da faydalanmak için drone ile uygulama başlattık. Amacımız ceza kesmek değil, vatandaşları uyarmak ve daha dikkatli ve tedbirli araç kullanmaya teşvik etmektir" dedi.

250 metre yüksekliğe kadar havalanan drone'un 2 kilometre çapındaki mesafede olan trafik akışını da görüntüleyebildiği belirtildi.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Ekiplerden detay

-Drondan detay

-Sürücülerin uyarılması

-Kontrol noktası

Haber-Kamera: Mustafa ULUSOY/OSMANCIK (Çorum),

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement