Atatürk hayranı Alman kaptan denizde ölü bulundu
MUĞLA'nın Marmaris İlçesi'nde denizde, Alman uyruklu 69 yaşındaki Klaus Ottes'in cesedi bulundu. Vücudunda kesici ve delici herhangi bir yara izine rastlanmayan Atatürk ve Marmaris hayranı olan Ottes'in cesedi otopsiye gönderildi.
Marmaris'teki Yat Limanı'nda bu sabah denizde ceset gören tekneciler, sahil güvenlik ekibini aradı. Botla Yat Limanı'na gelen ekipler, cesedi denizden çıkarttı. Marmaris Devlet Hastanesi morguna ardından otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu'na kaldırılan cesedin Alman uyruklu kaptan 69 yaşındaki Klaus Ottes olduğu tespit edildi. Ottes vücudunda kesici ve delici herhangi bir yara izine rastlanmadığı belirtildi. Sahil Güvenlik Marmaris Grup Komutanlığı ve polis ekipleri, soruşturma başlattı.
Alman denizcinin uzun yıllardır bir marinada demirli teknesinde yaşadığı, ilçede düzenlenen yat yarışlarında basın teknesinin kaptanlığı görevini yaptığı öğrenildi. Kaptanın önceki gün düzenlenen yelken yarışlarının açılış kokteyline katıldığı bildirdi.
ATATÜRK VE MARMARİS HAYRANI
Alman denizcinin, sosyal medyasında son olarak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutladığı görüldü. Marmaris'te bulunan Atatürk heykellerini fotoğraflarını çekerek İnstagram ve Facebook sayfasında paylaşan kaptanın, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk hayranı olduğu öğrenildi. Kaptanın ölüm haberini alan Türk dostları, sosyal medyada başsağlığı mesajı paylaştı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Denizden cesedin çıkarılma çalışması ve çıkarılması
Alman Klaus Ottes'in fotoğarfı
Genel ve Detay görüntü
Haber- Kamera: Ali GÜNDOĞAN/ MARMARİS (Muğla),
================================
Dilenci: Günlük 500 lira kazanıyorum, niye çalışayım
NİĞDE'de kucağında çocuğu ile dilenirken yakalanan 19 yaşındaki Yeşim Ş., "Dilenmek varken çalışılır mı? Günlük 500 lira kazanıyorum" dedi.
Niğde Belediyesi zabıta ekipleri yaptıkları takip sonucunda dilencilik yapan Yeşim Ş.'yi suçüstü yakaladı. Üzerinden kimlik çıkmayan ve adını söylemeyen kadının kimliğini belirlemek isteyen zabıta, polisten yardım istedi. Yapılan incelemede kadının adının Yeşim Ş. olduğu belirlendi. Aksaraya'dan Niğde'ye dilenmeye geldiğini söyleyen dilenci kadın, gazetecilerin neden dilendiği şeklindeki sorusuna ise "Niye çalışayım. Dilenmek varken çalışılır mı? Dilenmek bize daha kolay para kazanmak anlamına geliyor. Günlük 500 lira kazanıyoruz. Aylık 5 bin ile 6 bin lira kazancımız oluyor" dedi. Gazetecilerin, 'çocuğunuz üşümüyor mu' sorusuna ise 'O üşümez hayalettir. Göçebe çocuğu o üşümez" dedi. Niğde Belediyesi zabıta ekipleri üzerinden 8 lira para çıkan dilenci Yeşim Ş.'ye Kabahatler Kanunu gereği 109 lira para cezası keserek serbest bıraktı.
Görüntü Dökümü
-------------------------
Polis ekipleri dilenci kadınla konuşurken
Dilenci kadın ve bebeğinden görüntüsü
Dilenci kadının konuşmaları
Zabıta ekipleri tutanak tutarken
Detay görüntüler
Dilencinin yakalanma anı
Süre: 04'04" Boyut: 261 MB
Süre: 9 saniye
Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,
================================
GMİS: Bizi ocaklardan çıkaramazlar
GENEL Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci, torba yasa tasarısında Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) özelleştirilmesinin önünü açan maddenin geri çekilmesini istedi. GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu da "Bizi dün silah zoruyla ocaklara sokanlar bugün bizi silah zoruyla ocaklardan çıkaramaz" dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilen torba yasa tasarısının 'TTK ile Türkiye Kömür İşletmeleri, uhdelerinde bulunan maden ruhsat sahalarını işletmeye, işlettirmeye, bunları bölerek yeni ruhsat talep etmeye ve bu ruhsatları ihale etmeye yetkilidir' şeklindeki 58'inci maddesine Zonguldak'ta tepkiler sürüyor. GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreter Satılmış Uludağ, Genel Mali Sekreter Adnan Tıska, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Kahraman Kabasakal ve şube başkanları, TTK Karadon Müessese Müdürlüğü Gelik İşletmesi'ne bağlı maden ocağı önünde işçilerle bir araya geldi. İşçilere hitap eden Demirci, TTK'da 2002 yılında 15 bin 119 işçi çalıştığını bugün ise işçi sayısının 7 bin 625'e gerilediğini söyledi. Demirci, azalan işçi sayısıyla üretimin 1 milyon tonun altına düştüğünü bunun faturasının da maden işçisine çıkarılmak istendiğini anlatarak, şöyle dedi:
"TTK'yı göz göre göre zarara sürüklediler. Taşkömürü ithalatı için yılda yaklaşık 4-5 milyar dolar ödüyoruz. TTK'yı küçültenler bize, TKİ'yi ve Soma modelini örnek gösteriyorlardı. Biz bunu kabul etmedik ve işçi alınması için mücadelemizi sürdürdük. Şimdi ekonomik kriz beklentisiyle torba yasa çıkartarak çeşitli vergilerle faturayı bizlere kesmek istiyorlar. Bu torba yasa tasarısı içerisine TTK ve TKİ'yi, yani madenlerimizi de koydular. TTK'yı, müesseselerini, hatta işletmelerini parçalayarak ruhsatı ile birlikte özelleştirmenin yolunu açıyorlar ve bu yetkiyi TTK ve TKİ Genel Müdürlüklerine bırakmak istiyorlar. Bizi birbirimizle kavga ettirmeye çalışıyorlar. Ekonomik krizin bedelini bize canımızla ödetmek istiyorlar. Karadon, Kozlu, Soma, Ermenek ve diğer faciaları unuttuğumuzu sanıyorlar. Atalarımızın bize emaneti olan maden ocaklarımıza, işimize, aşımıza, ülkemizin ve milletimizin geleceğine sahip çıkacağız."
'KENDİMİZİ OCAKLARA KİLİTLEYECEĞİZ'
GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu ise Zonguldak'ın Türkiye'nin ekonomisine canı ve kanıyla katkıda bulunduğunu ifade ederek şunları söyledi:
"Bir zamanlar silah zoruyla ocaklara sokulmamızın sorumlusu biz değiliz. Bizi dün silah zoruyla ocaklara sokanlar bugün bizi silah zoruyla ocaklardan çıkaramaz. Bu süreci sabırla ve soğukkanlılıkla izleyerek inanıyorum ki başarıya ulaşacağız. Bu sorunu aşmanın tek yolu kenetlenmekten, birlikte hareket etmekten geçiyor. Her gün çoğalarak mücadelemizi artıracağız. Şayet sürecin sonunda bu kanun tasarısını geriye çektiremezsek ne yapacağımızı Meclis'te de söyledik, basına da söyledik, tüm yetkililere de söyledik. Ne yapacağız? Kendimizi ocaklara kilitleyeceğiz. Birtakım insanlar bu mücadeleyi siyasi mücadele anlamına çekmeye çalışıyor. Bizim kimseyle siyasi kavgamız yok. Bizim tek kavgamız var; ekmek kavgası, iş kavgası, gelecek kavgası, Zonguldak'ın menfaatlerinin kavgası, ülkemizin menfaatlerinin kavgası. Bizim tek beklentimiz var; çocuklarımıza aydınlık bir gelecek bırakmak."
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Madencilerden detay
-GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci'nin konuşması
-Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu'nun konuşması
-İşçilerin alkışlaması ve sloganlar atması
Süre: (5.23) Boyut: (356 MB)
Haber: Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK,
================================
Van'da 35 kilo 780 gram eroin ele geçirildi
VAN Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin oluşturduğu denetim noktasında durdurduğu araçta, dedektör köpek 'Şila' ile yapılan aramada 35 kilo 780 gram eroin ele geçirildi. Uyuşturucu ile ilgili 2 kişi gözaltına alındı.
Van Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube ekipleri, merkez Tuşba ilçesi Erciş yolu üzerinde oluşturulan denetim noktasında, şüphe üzerine bir aracı durdurararak arama yaptı. Narkotik eğitimli köpek 'Şila' ile araçta yapılan aramalarda aracın ön kapı içlerine gizlenen 70 paket halindeki 35 kilo 780 gram eroin, ele geçirildi. Uyuşturucu ile ilgili M.N.D. ve A.Ş. gözaltına alırken, soruşturma sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------------
-Araçta narkotik köpek Şila ile birlikte arama yapılması
-Eroinin bulunması
-Eroinin gizlendiği yerden çıkarılması
-Detaylar
Haber: Orhan AŞAN/VAN, -
==================================
Rize İnşaat Mühendisleri Odası: Sel ve heyelanların nedeni kontrolsüz yol ve ev inşaatları
RİZE'de her yağan şiddetli yağmurdan sonra yaşanan sel ve heyelanlarla ilgili Rize İnşaat Mühendisleri Odası saha araştırması yaptı, rapor hazırladı. Raporda, sel ve heyelanların en büyük nedeninin kontrolsüz açılan yol ve yapılan ev inşaatları olduğu vurgulandı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Rize İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Murat Yazıcı, yaşanan sel ve heyelanlarla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bölgenin toprak ve coğrafyasının dik ve denize paralel dağlardan oluştuğunu ifade eden Yazıcı, Cumhuriyet'in ilk yıllarında tarım yapılmayan bölgede arazilerin ormanla kaplı olduğunu hatırlattı. Ormanlık arazilerin zamanla çay tarlasına dönüştürüldüğünü ifade eden Yazıcı, "Yöremiz dik ve eğimli. Çayı ektik çayla beraber gübre vermeye başladık. Bu gübre amonyum fosfat amonyak içerdiği için toprak içindeki birbirine bağlı parçaları zamanla öldürmeye başladı. Çayı ektikten sonra çay tarlalarına kontrolsüz yollar yapmaya başladık. Yaptığımız kontrolsüz yollarla beraber kontrolsüz evlerde inşa ettik. Bu evlerle beraber kanalizasyon, yağmur ve bulaşık sularını da tarlaya vermeye başladık. Çayın kökü toprağın 80 santimetre altında yumruk şeklindedir. 80 santimetre çayın altında gübre geçirimsiz bir tabaka oluşturmaya başladı. Bu sefer su aşağı ile bağlantıyı sağlayamayacak duruma geldi. Aynı zamanda köksüz olan çay bitkisi alttaki toprak yapısını birbirine bağlayamadı. Dik, eğimli ve yamaçlı arazilerden ağaçları kesmekle toprağında üniform yapısını da bağlantıyı kopartmış oldukö dedi.
"KONTROLSÜZ YAPILAŞMAYA DUR DEMELİYİZö
Hiçbir mühendislik tedbir ve jeolojik önlem alınmadan açılan yollar ile kontrolsüz inşa edilen evlerin kanalizasyon ve su giderlerinin toprak yapısındaki bütünlüğü koparttığını ifade eden Yazıcı, şöyle dedi:
"Son yıllarda yağış düzensizlikleri yaşanmaya başlandı. Aşırı yağışla toprağın üzerindeki tabaka kendini taşımayacak hale geldi. Yukarda ki ağırlaşan tabaka zamanla kayma hareketi gösteriyor. Biz insanlarda çalışmayarak buna sebebiyet verdik. Mesela eskiden büyüklerimiz arazilerde yağmur suları için küçük kanallar açarlardı. Bunlar artık yapılmıyor. Küçük dere yatakları vardı, şimdi çöplerimizi oralara atmaya başladık. Kopan ağaçlar dere içlerinde kalarak bu derelerin akarını da kapatmaya başladı. Yaşanan heyelanlarda hem arazi, hem mal mülk hem de can kaybına uğruyoruz. Küçük derelerin araştırılması gerekiyor. Vatandaş ve devlet elbirliği ile kontrolsüz yol ve evlere karşı durmalıyız. Kontrolsüz yapılaşmaya dur demeliyiz. Kontrolsüz yollara engel olmak, yapılmışsa bunlara bir kanalizasyon sistemine bağlamak gerekiyor. Doğal gübreye geçtiğimizi söylüyorlar bu iyi bir haber. Çaylık alanları kazarak yeni bir gübre verme şekli olmalı. Bunu yaparken de suyu çok çabuk emen ağaç türleri var. Bunları arazilere ekmeliyiz. En önemlisi kendi arazimize sahip çıkmalıyız."
SON SELDE HASAR 73 MİLYON LİRA
Rize'de son bir ayda yaşanan 2 ayrı sel ve heyelan afetinde 2 kişi hayatını kaybetti, 1 kişide yaralı kurtarıldı. Maddi hasara da yol açan sel ve heyelanlarda 10 ev yıkıldı, 100'e yakın ev boşaltıldı. Karayolu ve köy yolu ağları ile elektrik ve telefon nakil hatlarının da zarar gördüğü sel ve heyelanlarda 73 milyon lira maddi hasar meydana geldi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
-İnşaat Müh. Od. Başkanı Murat Yazıcı açıklaması
-Sel ve heylelan detayları
Haber-Kamera: Aytekin KALENDER RİZE-DHA
==================================
Bitlis'te 2 bin öğrenci sinemayla tanışacak
BİTLİS Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Belediyeler Birliği ve Milli Eğitim Müdürlüğünün organizesinde 2 bin öğrenci sinema ile tanışacak.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın '1 Milyon Çocuk Sinemayla Buluşuyor' projesi kapsamında Bitlis'te 2 bin öğrenciye sinema gösterimi yapılacak. Programın açılışına katılan Bitlis Kültür ve Turizm Müdürü Ramazan Gencan, haftanın her günü 2 seans yapılarak, 2 bin hedefine ulaşacaklarını söyledi. Bitlis Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen ilk seansta yaklaşık 300 öğrenciye sinema izlettirildi. Öğrencilerin keyifle izlediği sinema filmi hakkında gazetecilere açıklamalarda bulunan İl Kültür ve Turizm Müdürü Ramazan Gencan, şöyle dedi:
"Bugün Bitlis merkezde bulunan ortaokul öğrencilerine sinema günleri etkinliğimizi başlattık. Bitlis merkez ve çevre köylerdeki öğrencilerimizi sinemayla buluşturacağız. Kültür merkezimizde günde 2 seans olmak üzere çocuklarımızı sinemayla buluşturarak, büyük eksiklik duyduğumuz kültür sanat alanında kendilerini geliştirmesi amacıyla bu etkinlikleri yapıyoruz. Bu proje genişletilerek daha da büyük kitlelere ulaşmayı hedefliyoruz."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------
-İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tabelasından görüntü
-Sinema izleyen çocuklardan detaylar
-Çocuklardan görüntü
-İl Kültür ve Turizm Müdürü Ramazan Gencan'ın çocuklarla konuşması
-İl Kültür ve Turizm Müdürü Ramazan Gencan ile röportaj
-Salondan detay görüntüler
Haber: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, -
==================================
Zabıta Korosu'ndan Cumhuriyet Konseri
GAZİANTEP'te Şahinbey Belediyesi bünyesinde kurulan Zabıta Korosu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kapsamında konser verdi.
Türkiye'nin ilk zabıta korosu olan Şahinbey Belediyesi Zabıta Korosu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinde sahne aldı. Programa Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu'nun yanı sıra; Ak Parti Gaziantep eski milletvekili Halil Mazıcıoğlu, başkan yardımcıları, protokol üyeleri ve vatandaşlar katıldı. Hayatlarını birleştiren Ahmet ve Badegül Alaylı çifti ise, Zabıta Korosu'nun şarkılarıyla eğlenceli anlar yaşadı.
Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, zabıta ekiplerinin her alanda oluğu gibi bu alanda da başarılı olacağına inandığını belirterek, "Zabıta ekiplerimizin çalışmaları milletimizin rahatı ve huzuru için yapılıyor. Gerek beslenme gerekse hijyen konusunda zabıtalarımız gece-gündüz, bayram-seyran demeden 24 saat esasına göre çalışmalar yapıyorlar. Bu arada kendi aralarında 23 kişiden oluşan güzel bir gurup oluşturmuşlar. Gerek yöresel gerekse ülkemizin en çok beğendiği türküleri seslendiriyorlar. Cumhuriyetimizin 94'üncü yılı itibariyle de mini bir konser verdiler. Ben kendilerini kutluyorum" dedi.
Şahinbey Belediyesi Zabıta Müdürü Hüseyin Güneş ise, zabıtaların sadece ceza yazmadığını ifade ederek, "Belediyemiz, başkanımızın öncülüğünde modern çizgiyi yakalamak için çalışmalar yapan bir yapıdadır. Şahinbey Belediyesi Zabıta Müdürlüğü olarak bu güzelliklerin içerisine nasıl bir güzellik katabiliriz diye düşünüp zabıta korosunu kurduk. Toplum içerisinde zabıtaların genelde ceza yazan, sayar satıcıları kovalayan bir imajı var. Ancak biz aslında zabıtaların böyle olmadığını zabıtalarında sosyal yönlerini ön plana çıkararak, böyle bir koro kurduk. İleriki aşamalarda esnaf kardeşlerimizle bu koromuzu güzelleştirip genişleteceğiz" diye konuştu.
Program sonrasında 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen resim ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere hediyeler verildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------------
-Zabıtalar Korosu
Mehmet Tahmazoğlu'nun konuşması
Hüseyin Güneş'in konusması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: GAZİANTEP-DHA)
=================================
Van'dan 388 öğrenci Çanakkale ve İzmir'e gönderildi
İÇİŞLERİ Bakanlığı himayesinde Van Valiliği tarafından yürütülen 'Biz Anadoluyuz' projesi kapsamında Van'ın Başkale ve Çaldıran ilçelerinde 388 öğrenci, Çanakkale ve İzmir'e gönderildi. Heyecanlı oldukları gözlenen öğrenciler, ilk kez uçağa bindiklerini söyledi.
İçişleri Bakanlığı himayesinde Van Valiliği tarafından yürütülen 'Biz Anadoluyuz' projesi kapsamında maddi durumundan dolayı daha önce hiç il dışına çıkmamış olan başarılı öğrenciler, Çanakkale ve İzmir'e uğurlandı. Bu kapsamda Başkale ve Çaldıran ilçelerindeki kırsal mahallelerde ilk ve orta okula giden 388 öğrenci, ellerindeki Türk bayrakları ile İzmir ve Çanakkaleye uğurlandı. Başkale'den 194 öğrenci Çanakkale'ye, Çaldıran ilçesinde ise 194 öğrenci Van Merit Melen Havalimanı'nda düzenlenen uğurlama töreni ile iki uçakla İzmir'e gönderildi. Öğrencileri, Van Vali Yardımcısı Mehmet Parlak, Çaldıran Kaymakamı Tekin Dündar, Van Milli Eğitim Müdürü Gıyassetin Kırekin, İl Jandarma Komutan Vekili Albay Hamdi Gürpınar, asker ve polisler uğurladı.
Havalimanında öğrencilerle sohbet eden Van Vali Yardımcısı Parlak, il dışına çıkan öğrenciler ile hatıra fotoğrafı çektirdi. Uğurlama töreni sonrası açıklamalarda bulunan Vali Yardımcısı Parlak, 'Biz Anadoluyuz' projesi kapsamında ikinci kafileyi İzmir ve Çanakkale'ye uğurladıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Bu kafilede Başkale ve Çaldıran ilçelerimizden gelen 388 öğrencimizi idarecilerimiz ile birlikte uğurladık. Çocuklarımızı heyecanlı ve mutlu gördük. Çocuklarımız neredeyse ilk kez uçağa ve Çanakkale ile İzmir'e gitme imkanı buluyor. İçişleri Bakanlığımızın himayelerinde Doğu ve Güneydoğu illerimizden toplam 50 bin öğrenci Çanakkale ve İzmir'e gönderilecek. Bu kapsamda Van ilimize düşen kontenjan 5 bin 100 öğrenci. Öğrencilerimizi İzmir ve Çanakkale'ye gönderiyoruz. 4 günlük program. Her iki ilde de hem tarihi, turistik yerleri gezecekler hem de oradaki öğrencilerle bir araya gelip kaynaşma imkanı bulacaklar. Dolayısıyla çok yönlü bir proje. Van olarak bu sezonun sonuna kadar 5 bin 100 öğrencimizi Çanakkale ve İzmir'e göndermeyi hedefliyoruz. Umarım bu gezi, öğrencilerimizin hedeflerine ulaşmaları anlamında güzel sonuçlar doğuracak."
İLK KEZ UÇAĞA BİNDİLER
Öğrencilerin uçağa binişi sırasında, yetkililer el sallayarak uğurladı. Başkale ve Çaldıran ilçelerine bağlı kırsal mahallelerden gelen bazı öğrenciler, hayatlarında ilk kez il dışına çıkacakları içi çok heyecanlı olduklarını belirtti. Bir öğrenci, "Bizler ilk kez uçağa bineceğiz. Çok mutluyuz. Bizlere bu imkanı sağlayan tüm yetkililerimize çok teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
-Ellerindeki Türk bayraklarıyla bekleyen öğrenciler
-Öğrencilerle sohbet eden Van Vali Yardımcısı Mhemet Parlak
-Detaylar
-Öğrencilerle röportajlar
-Öğrenciler uçağa doğru giderlerken
-Detaylar
-Uçağa binmeleri
-Öğrencile el sallayarak uğurlayan asker ve polis
-Van Vali Yardımcısı Mehmet Parlat ile röportaj
-Öğrencilerin uçağ binişleri
BOYUT: 344 MB
SÜRE: 3 DK 3 SN
Haber: Behçet DALMAZ- Orhan AŞAN/VAN, -
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni - 8 - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?