Dha Yurt Bülteni-8 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-8

PKK'LI TERÖRİSTLERİN TACİZ ATEŞİNDE YARALAN SÖZLEŞMELİ ER ŞEHİT OLDU (EK)ŞEHİT ÖZYURT, GÖZYAŞLARI ARASINDA TOPRAĞA VERİLDİHakkari'nin Şemdili İlçesi'nde dün PKK'lı teröristlerin saldırısında ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Ersin Özyurt, memleketi...

03.11.2017 13:28
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

PKK'LI TERÖRİSTLERİN TACİZ ATEŞİNDE YARALAN SÖZLEŞMELİ ER ŞEHİT OLDU (EK)

ŞEHİT ÖZYURT, GÖZYAŞLARI ARASINDA TOPRAĞA VERİLDİ

Hakkari'nin Şemdili İlçesi'nde dün PKK'lı teröristlerin saldırısında ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Ersin Özyurt, memleketi Bingöl'ün Solhan İlçesi'nde düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı.

Şehit Piyade Sözleşmeli Er Ersin Özyurt için Solhan İlçe Jandarma Komutanlığı'nda yapılan ilk törene, Bingöl Valisi Ali Mantı, 49'uncu Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ersin Altay, Belediye Başkanı Yücel Barakazi, Solhan Kayakamı Fatih Okumuş, askeri erkan ve şehidin yakınları katıldı. Jandarma komutanlığındaki törenin ardından şehidin cenazesi Ulu Cami'ye getirildi. Burada kılınan cenaze namazının ardından şehidin cenazesi, 'Kahrolsun PKK' sloganları eşliğinde Murat köyü Alak mezrasındaki mezarlığa götürüldü. Şehit Piyade Sözleşmeli Er Ersin Özyurt gözyaşları arasında toprağa verildi.

Görüntü Dökümü:

----------------

-Cenaze töreninden görütüntü

-Cenazenin camiye getirilişi

-Kalabalıktan görüntü

-Terörü protesto eden vatandaşlar

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Aziz ÖNAL/BİNGÖL, -

====================================================

KILIÇDAROĞLU: İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NI HAREKETE GEÇİRMEZSEN ADAM DEĞİLSİN

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ak Partililerin, belediye başkanlarını istifa ettirdiklerini söylediğini belirterek, "Bilmiyoruz niye istifa ettirdiler. Geçen gün yine bu zat demiş ki 'Biz yaptık şimdi sıra CHP'ye geldi, CHP'de istifa ettirsin.' Niye istifa ettireceğiz, hangi gerekçeyle istifa ettireceğiz? İstifa ettirmezlerse İçişleri Bakanlığı'nı harekete geçirecekmiş. Geçirmezsen adam değilsin. Geçir kardeşim. Bizim zaten belediyelerde günün 24 saatinde müfettiş var zaten. İstediğini denetlesin. Çok şükür boğazımızdan aşağı kul hakkı inmedi" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Edirne'nin Keşan İlçesi'nde belediye tarafından yaptırılan ve belediye hizmet binasının da içinde bulunduğu çok amaçlı pazaryeri kompleksinin açılış törenine katıldı. Kılıçdaroğlu, pazaryeri kompleksindeki belediye hizmet binası önünde CHP Edirne Milletvekilleri Okan Gaytancıoğlu, Erdin Bircan, Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan,  partililer ve vatandaşlar tarafından karşılandı. Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan, bir süre Kemal Kılıçdaroğlu'nu makamında ağırlayarak, kendisine Atatürk portresi hediye etti.

Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler daha sonra açılış töreninin yapılacağı alana geldi. Açılış konuşmasını yapan Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan, ilçeye hizmet etmekten gurur ve onur duyduğunu belirterek, tüm katılımcılara teşekkür etti.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Keşan'da olmaktan onur ve gurur duyduğunu belirterek, "Hiçbirimiz heyecanımızı asla ve asla kaybetmemeliyiz. Neden? Heyecan güzeldir. Heyecan olmazsa halka hizmet edemezsiniz. Heyecan olmazsa insanı kucaklayamazsınız. Heyecan olmazsa sevgiyi, dostluğu kardeşliği özümseyemezsiniz. O açıdan belediye başkanımızın heyecanı bir Keşan heyecanıdır. Belediye başkanımızın heyecanı bir dostluk heyecanıdır, bir görev yapma heyecanıdır. O nedenle kendisini yürekten kutluyorum. Keşan, İstanbul gibi, Edirne gibi, Tekirdağ gibi İzmir gibi büyük bir kent değil. O da bunun farkında. İmkanları da sınırlı. Ama her belediye başkanıma söylediğim gibi Keşan belediye başkanımı da söyledim. Seçileceksiniz güzel, halk oyunu verdi geldi belediye başkanlığı koltuğuna oturdunuz. Ama iki şeyi sakın ola ki, ihmal etmeyeceksiniz. Bir her kuruşun hesabını halka vereceksiniz, her kuruşun hesabını millete vereceksiniz. İki oy versin, vermesin hiçbir ayırım yapmadan bütün halka hizmet edeceksiniz. Bu bizim şiarımızdır. Bu bizim sosyal demokrat belediyecilik anlayışımızdır. Bu bizim insana yaklaşımımızdır. İnsanı seviyoruz. A partisinden olur, B partisinden olur. Ama madem ki, ben Keşan'da belediye başkanı oldum, mademki bütün Keşan'ı kucaklayacağım, mademki hizmeti bütün Keşanlılar'a götüreceğim o zaman bütün Keşan'ı kucaklayacağım. Belediye başkanımızın felsefesi budur. Bu felsefe bütün belediye başkanlarımız için de geçerlidir" dedi.

TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ YÖNETEN HÜKÜMET BİN 500 LİRA SÖZÜNÜ VEREMEDİ

Geçen genel seçimlerde CHP'nin seçim bildirgesini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Demiştik ki asgari ücret net bin 500 lira olmalı. Bize itiraz etmişlerdi. 'Nasıl yapacaksınız, parayı nerden bulacaksınız?' diye sormuşlardı bize. Bugün bizim bütün belediyelerde en küçük belediyeden, en büyük belediyeye kadar çalışanların asgari ücreti en az net bin 500 liradır. Söz verdik, Türkiye genelinde o yetkiyi alamadık ama yerel yönetimlerde bizim gücümüzün olduğu her yerde asgari ücreti net bin 500 lira yaptık. Demek ki söz verirseniz, hesabını, kitabını iyi yaparsanız verdiğiniz sözü tutabilirsiniz. Biz verdiğimiz sözü belediyelerde tutuyoruz ama devasa Türkiye Cumhuriyetini yöneten hükümet bin 500 lira sözünü veremedi. Zaten verseydi de yerine getiremezdi. Biz sözümüzün arkasındayız. Adam gibi verdiğimiz sözü tutarız ve gereğini de yaparız" dedi.

Belediyelerin kente hizmet için var olduklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Belediye başkanlarının temel görevi verdiği hizmetle beldede huzuru sağlamaktır. İnsanlar caddelerinde rahat gezmeliler. Bir parkı, meydanı olmalı, bir sineması olmalı, kültür merkezi olmalı, okulları güzel olmalı, çevre yemyeşil olmalı. Çevre dedim de sizin taş ocaklarından dolayı şikayetlerinizi de gayet iyi biliyorum. Yakından da takip ediyorum. Milletvekili arkadaşlarımız da Ankara'dan yakından takip ediyorlar. Eğer çevreyi katlederseniz insan huzursuz olur. İnsanın doğasında yeşilliği, ağacı, ormanı, çiçekleri görmek vardır. Güzel bir tabiatımız olsun isteriz. Dolayısıyla çevrenin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Bizim belediye başkanlarımız bu tür alanlara büyük önem verirler. Belediye başkanımız da dedi ki, 'bu alan mezbelelikti, esnafın, vatandaşın alışveriş yapacağı bir yer yaptık' Bu merkez İstanbul'da olsaydı 35-40 katlı binalar olurdu. Vatandaşlar da daracık sokaklarda gezerdi. Ama Keşan böyle yapmadı. Bu meydanda bayramlar yapılacak, bu meydanda pazarlar kurulacak, bu meydanda mitingler yapılacak. Bu meydan da halaylar çekilecek. Gerekirse toplu sünnet ve evlenme düğünleri bu meydanlarda yapılacak. Meydanlar kentin enerjisini boşalttığı yerlerdir. O nedenle dünyanın bütün saygın kentlerinde büyük meydanlar vardır. Keşan'da böyle bir meydana kavuştuğu için sayın belediye başkanıma teşekkürlerimi sunuyorum" dedi.

BİZİM BELEDİYELERDE GÜNÜN 24 SAATİNDE MÜFETTİŞ VAR ZATEN

Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarını halkın seçtiğini hatırlatarak,  "Oyu siz verirsiniz. Belediye başkanı siz oy verdiğiniz sürece ve arkasında durduğunuz sürece hepimiz saygı duyarız. Diyorlar ki, 'belediye başkanlarını istifa ettirdik' Niçin? 'Bilmiyoruz niye istifa ettirdiler' Geçen gün yine bu zat demiş ki 'Biz yaptık şimdi sıra CHP'ye geldi, CHP'de istifa ettirsin.' Niye istifa ettireceğiz, hangi gerekçeyle istifa ettireceğiz? İstifa ettirmezlerse İçişleri Bakanlığı'nı harekete geçirecekmiş. Geçirmezsen adam değilsin. Geçir kardeşim. Bizim zaten belediyelerde günün 24 saatinde müfettiş var zaten. İstediğini denetlesin. Çok şükür boğazımızdan aşağı kul hakkı inmedi. Sayın başkan dedi ki, 'yukarıya çıkalım, bir çay içelim, bir de size armağan vereceğiz.' Dedim sakın ha vereceğiniz armağan herhalde ayakkabı kutusu değildir. 'Yok yok, ayakkabı kutusu bizde gezmez. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bir portresini verdi. O portreyi de genel merkezimize götüreceğiz, güzel yere asacağız" diye konuştu.

KİMSEYİ AÇ VE AÇIKTA BIRAKMAYACAĞIZ

CHP'li belediye başkanlarının çok zor şartlarda görev yaptığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Hükümetin bütün baskısı var. İstediği kadar baskı yapsınlar. Halka hizmet etmekten bizi asla kimse geri döndüremez. Bizim felsefemiz, bizim inancımız, bizim ruhumuz halka hizmetle doludur. Çünkü siyaset cebi doldurmak değildir. Siyaset halka adanmışlıktır. Onlar fakirden alıp, yandaşa aktarıyorlar. Allah'ın izniyle ve sizlerin desteğiyle iktidar olduğumuzda yandaştan alıp, halka vereceğiz. Hiç kimseyi aç ve açıkta bırakmayacağız" dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu ve protokol üyeleri daha sonra Keşan Belediyesi Çok Amaçlı Pazaryeri Kompleksi'nin açılış kurdelesini keserek, tesisi hizmete açtı. Kılıçdaroğlu, daha sonra karayoluyla açılışa katılmak üzere karayoluyla Uzunköprü İlçesi'ne geçti.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Vatandaşların polis aramasıyla alana girişi

-Alandaki vatandaşlar

-Kemal Kılıçdaroğlu'nun karşılanması

-Kılıçdaroğlu'nun alana girişi

-Kılıçdaroğlu'nun vatandaşların elini sıkması

-Çatılardaki özel harekat polisleri

-Kılıçdaroğlu'nun protokole oturması

-Saygı duruşu ve İstikal Marşı

-Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşması

-Kılıçdaroğlu'nun alandan ayrılması

-Detaylar

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN, Mehmet YİRUN, Ünsal YÜCEL/KEŞAN(Edirne),-

==============================================================

ADALET BAKANI GÜL: TERÖRÜ BİTİRECEĞİZ

ADALET Bakanı Abdülhamit Gül, teröristlerle girdikleri çatışmada şehit olan polis ve askerlere rahmet dileyerek, "Terörle mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecek ve terörü bitireceğiz" dedi.

Adalet Bakanlığı İnfaz ve Tutukevleri Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu tarafından bu yıl 7'ncisi düzenlenen 'Ürün ve El Sanatları Fuarı' Gaziantep'te açıldı. 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen fuarın açılışına; Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile vatandaşlar katıldı. Bakan Gül, fuarın açılışında yaptığı konuşmada terörle mücadelenin kararlılıkla süreceğini ifade etti. Türkiye'nin terörle mücadelede gösterdiği kararlılığın terör örgütlerini bitirme noktasına getirdiğini dile getiren Gül şunları dedi:

"Dün ve bugün hain terör örgütleri ile mücadele ederken şehit olan kardeşlerimiz var. Terörle mücadele konusunda yılmadan canı ile vatanını korumak için şehit olan bütün güvenlik güçlerimizi, şehitlerimizi rahmetle minnetle anıyorum. Terörle mücadele konusunda kararlı duruşumuz, kararlı mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir. Hiç kimse, hiçbir terör örgütü, bu terör örgütlerini maşa olarak kullanan içerdeki ve dışarıdaki hiçbir güç, Türkiye'ye diz çöktüremeyecektir. Ay yıldızlı bayrağımızı kimse göklerden indiremeyecektir. Kıyamete kadar bayrağımız şerefle dalgalanacak. Terör örgütleri ile Türkiye'ye operasyon çekmek isteyenler daima yenildiler ve bu zaferi kurtuluş savaşında olduğu gibi bu mücadeleyi veren aziz milletimiz yine başaracaktır. Ne yaparlarsa yapsınlar, kardeşliğimiz terörü yenecektir, kararlılığımız terörü bitirecektir. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde özellikle son yıllarda terörle yapılan mücadelede, terör örgütlerinin telaşı, terör örgütlerinin bitme noktasına gelmesi onları bu anlamda bir panik havasına sokmuştur. İnşallah kazanan her zaman olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti ve aziz milletimiz olacaktır. Bizler terör örgütlerine karşı bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, 80 milyon kardeşçe terörün oluşturmak istediği kaostan, endişe ve panikten uzak bir şekilde kardeşliğimizle, kenetlenmemizle, birliğimizle, beraberliğimizle daha güçlü bir Türkiye olarak, terörü inşallah sona erdireceğiz."

Konuşmaların ardından 60 ildeki cezaevlerinde tutuklu ve hükümlüler tarafından üretilen gıdadan, tekstile, hediyelik eşyadan, mobilyaya kadar ürünlerin sergilendiği fuarın açılışı yapıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------

Fuar alanı

Bakan Abdülhamit Gül'ün alana gelmesi

Gül'ün konuşması

Fuarda sergilenen malzemeler

Genel ve detay görüntüler

Haber: Eyyüp BURUN- Kamera: Mustafa KANLI -GAZİANTEP-DHA)

=========================================

BAKAN EROĞLU: ÇALIŞMAKTAN DUYGUSAL OLMAYA VAKTİM YOK

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, DSİ tarafından  yapılan 120 milyon liralık 8 yatırımın temel atma töreni için Karaman'a geldi. İki bakan Karaman Valiliği'nin ardından Belediye Başkanlığı'nı da ziyaret etti. Bakan Eroğlu, burada gazetecileri sorularını da cevapladı.  '6 dönemdir aynı bakanlık görevindesiniz, nasıl bir duygu yaşıyorsunuz?" sorusu üzerine duygusal olmaya vaktinin olmadığını belirten Bakan Eroğlu, esprili bir şekilde yıllardır bakan olduğunun farkında olmadığını söyledi. Eroğlu, "Duygu falan hissedemedim. Çalışmaktan duygusal olmaya vakit bulamıyorum." dedi.

10 BİN HEKTAR ORMANLIK ALAN YANDI

Geçtiğimiz yaz mevsiminin çok sıcak olması nedeniyle orman yangınlarının fazla olduğu sorusu üzerine Bakan Eroğlu, 10 bin hektar alanın yandığını kaydetti. Eroğlu, "Orman yangınlarında Türkiye çok başarılı. Sadece toplam 10 bin hektar gibi cüzi miktar yandı. Başka ülkelerde bir gün de 500 bin hektarın yandığı oldu. Dolayısıyla Akdeniz ülkeleri arasında en başarı ülke biziz. Çok yangın çıktı. Sadece orman yangınları değil, 3 bine yakın kırsal alanda yangın çıktı. Köyde tarlada, ahırda yangın oldu, oralara da biz müdahale ettik. Buna rağmen çok başarılıydık. 10 bin hektarlık alanı hemen ağaçlandırıyoruz. Ayvalık'ta olduğu gibi bir kısmının hemen  ağaçlandırmasına başladık. Yanan yerleri başka maksatlar için tahsis etmeden bir yıl içinde tekrar ağaçlandıracağız." diye konuştu.

Karadağ'daki yılkı atlarının toplatılmasıyla ilgili soruya ise Eroğlu, "Yılkı atlarının sayısı çok arttı. Vatandaşlarında mahsullerine zarar veriyordu. Bu atları sahiplenmek isteyen var. Atları toplayıp denetim ve kontrollerini yaptıktan sonra sahiplenmek isteyenlere  teslim edeceğiz." dedi.

Bakan Eroğlu ve Elvan, daha sonra AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etti.

ELVAN'DAN CHP'Lİ TEZCAN'A TEPKİ

Ziyaret sırasında partililerine seslenen Bakan Elvan, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik faşist ve diktatör sözlerine tepki gösterdi. Elvan, şunları söyledi:

"Ana muhalefet  partisinin sözcüsü çıktı Cumhurbaşkanımız hakkında ileri geri konuşuyor. Bu nedir biliyor musunuz ?  Milli iradenin hazmedilemediğinin bir göstergesidir. Milletin seçtiği  Cumhurbaşkanımızı hazmedemiyorlar. O koltukta milli iradenin oturmasını içlerine sindiremiyorlar. Onlar faşist ve diktatör ifadelerini kullanmıştı. Otursunlar, kendilerine baksınlar. Bunlar millet olmasın, vesayet olsun istemiştir. Başbakanımız o şahsiyete güzel bir isim koydu, 'parti sövücüsü' dedi. Ey parti sövücüsü, Recep Tayyip Erdoğan,  senin dediğin gibi olsaydı,  ağzından salyalar saçarak bağırmazdın. Demokratik bir ülkede yaşıyorsun ve artık şunu anla, vesayet odakları AK Parti ile tarihe karışmıştır. Bir tek gerçek vardır o da milli iradedir." dedi.

BAKAN'DAN TERÖRİN BİTMESİ İÇİN DUA

Bakan Eroğlu da, Karaman'a yapılan yatırımları anlattıktan sonra bugün Cuma günü olduğunu ve duaların kabul olduğunu belirterek "Başta FETÖ alçak terör örgütü, PKK, PYD ve DEAŞ gibi bütün terör örgütleri  perişan eyle. Onlara destek veren bütün devletleri de şöyle tarih sahnesinden siliver yarabbi. "diye dua etti. Partililer de 'Amin'  diyerek duanın kabul olmasını istedi.

Bakan Eroğlu ve Elvan, daha sonra Karaman Belediyesi Lütfi Elvan Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen DSİ tarafından yapılan tesislerin toplu temel atma törenine katıldı. Her iki bakanda burada yaptığı konuşmada Karaman'a yapılan yatırımları anlattı.

Görüntü Dökümü

----------------------

Bakan Elvan ve Eroğlu'nun konuşması

Genel ve detay

Haber- Kamera: Muammer ŞEN KARAMAN DHA)

========================================

ŞANLIURFA'DA ÇIRÇIR FABRİKASINDA YANGIN

ŞANLIURFA'da, çırçır fabrikasına ait depoda çıkan yangında, tonlarca pamuk kül oldu.

Organize Sanayi Bölgesi'nde Fatih Yıldırım'a ait çırçır fabrikasının pamuk balyalarının konulduğu deposunda elektrik kontağının kısa devre yapması nedeniyle yangın çıktı. İşçilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri, müdahale ettiği yangını uzun uğraşlar sonucu kontrol altına aldı. İşçilerin de itfaiye erlerine destek verdiği yangında tonlarca pamuk kullanılamaz hale geldi. Hasara yol açan yangınla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

Fabrika ve itfaiye ekiplerinin gelmesi

Yanan pamuklar

İtfaiye ekiplerinin yağına müdahale etmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)

=====================================================

BABASINA GÖSTERMEK İÇİN ÇALMIŞ

ANTALYA'da 25 yaşındaki A.F.Y., Gökçek Şahin'in cep telefonunu kapkaç yöntemiyle çaldı. Kısa sürede yakalanan A.F.Y. ifadesinde, babasının hediye ettiği telefonu uyuşturucu için sattığını, yerine göstermek için bu telefonu çaldığını söyledi.

Olay, dün saat 22.00 sıralarında Muratpaşa İlçesi Meltem Mahallesi'nde meydana geldi. Yolda telefonla konuşarak yürüyen Gökçek Şahin'in yanına yaklaşan A.F.Y., telefonu alıp kaçtı. Durumun bildirilmesi üzerine adrese çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Kaçamayacağını anlayan A.F.Y., telefonu bir sitenin bahçesine attıktan sonra binaya girip saklandı. A.F.Y., apartman içinde polis-vatandaş işbirliğiyle yakalandı. Sağlık kontrolünden geçirilen A.F.Y., ifade alma işlemi için Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliğine götürüldü.

İfadesinde çok pişman olduğunu söyleyen A.F.Y., babası C.Y'nin kendisine ulaşması için telefon hediye ettiğini, ancak uyuşturucu madde almak için sattığını, babası birkaç kez sorunca paniğe kapıldığını, yerine göstermek için telefonu çaldığını söyledi.

A.F.Y., polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilecek.

Görüntü Dökümü

----------------------

Şüphelinin yunuslar arasında görüntüsü

Şüphelinin otomobile bindirilmesi

Olay yerinden polislerden görüntü

Telefonu çalınan kadının görüntüsü

Haber- Kamera: Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA,

=======================================================

LÖSEMİ HASTASI ÇINAR İÇİN İLİK BAĞIŞI KAMPANYASI

SAMSUN'da lösemi tedavisi gören 5 yaşındaki Çınar Yılmazyanar'a uygun ilik bulunması için sosyal medya üzerinden başlatılan kampanyaya vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.

Gürkan ve Ayşin Yılmazyanar çiftinin 2 çocuğundan büyüğü Çınar Yılmazyanar, 18 gün önce rahatsızlandı. Ordu'nun Fatsa İlçesi'nde memur olan çift, küçük Çınar'ı Fatsa Devlet Hastanesi'ne götürdü. Yapılan ilk müdahalenin ardından Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilen Yılmazyanar'a lösemi teşhisi konuldu ve ilik nakli istendi. Gürkan ve Ayşin çiftinin Tokat'ta yaşayan yakınları sosyal medyadan 'Çağrıma kulak ver' başlığı ile ilik nakli bekleyen küçük Çınar ve diğer çocuklar için kampanya başlattı. Cumhuriyet meydanında 2 gün sürecek olan ve bugün başlayan kampanyaya vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Türk Kızılayı kan bağış otobüsü önünde uzun kuyruklar oluşturan vatandaşlar; 5 yaşındaki Çınar ve onun gibi ilik bekleyen binlerce çocuklara ümit olmak için destek olmaya geldiklerini söyledi.

5 yaşındaki Çınar Yılmazyanar'ın Tokat'ta yaşayan dayısı Fatih Eryol, bağış kampanyasına katılan herkese teşekkür ederek, "Şu an yeğenim Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yaklaşık 18 gündür kemoterapi tedavisi görüyor. Doktorlar bu hastalığı ilik bağışı ile uygun bulunması halinde tedavisinin mümkün olduğunu söylediler. Bizde memleketim olan Tokat'ta böyle bir kampanaya başlatma kararı aldık. Şu anda da kampanyamız gerekli ilgiyi buldu. Herkesten Allah razı olsun. Bize verdikleri destek sadece Çınar'a değil yüzlerce, binlerce Çınar'a umut olacak" dedi.

Görüntü Dökümü:

-Kızılay otobüsünden görüntü

-Çınar için kan örneği verenler

-Dayısının konuşması

Haber-Kamera: Fatih YILMAZ/TOKAT,

===========================================================

KEDİYE KEMERLE VURAN KOMŞUSUNU, ÖZÜR DİLEYİNCE AFFETTİ

BOLU'da 64 yaşındaki Hamiyet Altıntaş, sokak kedisine kemerle vuran komşusu 80 yaşındaki Hayrettin Dursun ile tartıştı. Altıntaş, kolunu sıkan Dursun hakkında 'basit yaralama', Dursun da Altıntaş hakkında 'hakaret' iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Dursun'un, Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu'nda özür dileyip, sokak hayvanlarına kötü davranmayacağına dair söz vererek, Altıntaş ile uzlaşması üzerine kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi.

Olay, 1 ay önce Gölyüzü Mahallesi'nde meydana geldi. Emekli hemşire Hamiyet Altıntaş, yalnız oturduğu apartman dairesinde 9 kedi beslerken, mahalledeki sokak kedilerine de hergün yemek veriyor. İddiaya göre, aynı binada oturan Hayrettin Dursun, binanın önünde Altıntaş'ın yemek verdiği kedilerden birine belinden çıkardığı kemerle vurdu. Altıntaş, buna tepki gösterince, ikili arasında tartışma çıktı. Dursun, kendisine hakaret ettini iddia ettiği Altıntaş'ı kolundan tutarak, kolunu sıktı. İki komşuyu bu sırada çevredekiler, ayırdı. Altıntaş, hastaneden aldığı 'basit tıbbi müdahaleyle iyileşebilir' raporuyla savcılığa giderek, komşusu hakkında suç duyurusunda bulundu. Dursun da Altıntaş'ı, kendisine hakarette bulunduğu iddiasıyla şikayet etti. Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı, 'basit yaralama ve hakaret' suçundan soruşturma başlattı. Uzlaşma kapsamında görülen suçla ilgili dosya, Başsavcılık Uzlaştırma Bürosu'na sevk edildi. Adliyede bir araya gelen taraflardan Altıntaş, Dursun'un sokak hayvanlarına kötü davranmayacağına dair söz vermesi halinde uzlaşabileceğini söyledi. Bunun üzerine Dursun, özür dileyip, sokak hayvanlarına bir daha kötü davranmayacağı sözünü verdi. Uzlaşmanın sağlanması üzerine savcılık da kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi.

Hamiyet Altıntaş, evinde beslediği 9 kedinin yanında mahallede sokak kedilerine de hergün yiyecek ve su verdiğini söyledi. Altıntaş, apartman girişinde hayvanlara yemek verirken, komşusunun kediye kemerle vurduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:

-"Kediye kemerini çıkararak, 2 defa vurdu. Sonra benim kolumu sıktı. 'Bıktık senden' dedi. Ben, bunu hazmedemedim; şikayetçi oldum. Ondan sonra mesele, adliyelik oldu. Sonra aramızda uzlaşma yaptırıldı. Ben, o kişiyle muhatap olmak istemedim. İçindeki nefreti söktürmek için mahkemede şart koştum. 'Ben, uzlaşırım; ama bundan sonra sokak hayvanlarına iyi davranacak' dedim. O da söz verdi. Adliyede yazılı kağıt imzaladı. Bir daha kötü davranmayacağına dair imza attı. Özür de diledi. Ben de şikayetimden vazgeçtim; ama bir daha yeniden hayvanlara kötü davrandığını görürsem yeniden şikayetçi olurum."

Altıntaş, hayvanları beslediği için zaman zaman insanlarla sorunlar yaşadığını da belirterek, "Onlara yiyecek vermek, suç oluyor. Ben, bunu gönlümden koptuğu için yapıyorum. Bu, bir merhamet, gönül ilişkisi ve karşılıksız sevgiden başka bir şey değil. Kedileri doyurmak, beni mutlu ediyor" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------------

-Kadının kedileri beslemesi

-Yemek yiyen kediler

-Röportaj

-Detaylar

-Dava evraklarının fotoğrafları

Dosya adı: blkedidavasi

Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,

==================================================

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement