Dha Yurt Bülteni-8 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-8

Yolcu otobüsüyle otomobil çarpıştı: 3 ölü, 16 yaralı (EK)1)CENAZELER ANTALYA'YA GETİRİLDİAntalya'nın Manavgat ilçesinde, 'Aksaray Birlik' firmasına ait yolcu otobüsü ile otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen kazada ölen İlter Uğurlu (48), Mehmet Kolancı (38) ve Mustafa Güneş'in...

15.01.2018 12:34
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Yolcu otobüsüyle otomobil çarpıştı: 3 ölü, 16 yaralı (EK)

1)CENAZELER ANTALYA'YA GETİRİLDİ

Antalya'nın Manavgat ilçesinde, 'Aksaray Birlik' firmasına ait yolcu otobüsü ile otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen kazada ölen İlter Uğurlu (48), Mehmet Kolancı (38) ve Mustafa Güneş'in (26) cenazeleri, otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu'na getirildi. Evli ve 1 çocuk babası Mehmet Kolancı'nın, Konya'nın Hüyük ilçesinde restoran işlettiği, İlter Uğurlu ile Mustafa Güneş'in ise birlikte çalıştığı belirtildi.

Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA,

=====================================================

2)CERATTEPE İÇİN TOPLADIKLARI 40 BİN İMZA İLE ANKARA'YA GİDİYORLAR

ARTVİN'in Kafkasör Yaylası Cerattepe mevkiindeki madencilik faaliyetlerine karşı, Artvin Çevre Platformu üyelerinin başlattığı ve 1 ay süren imza kampanyası tamamlandı. Çevreciler topladıkları 40 bin imzayı yarın Ankara'da TBMM'ye teslim edecek.   Artvin Cerattepe'de madencilik faaliyetlerine karşı yaklaşık 25 yıldır çevre mücadelesi yürüten yöre halkı bir aydır başta Artvin olmak üzere İstanbul, Ankara, Bursa, Zonguldak, Kocaeli, Çanakkale, Antalya, İzmir, Sakarya ve Sinop illerinde başlattığı imza kampanyasını tamamladı. Artvin Çevre Platformu adına toplanan yaklaşık 40 bin imza için Artvin'den otobüsle bugün yola çıkılacak ve aralarında Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan'ın da yer aldığı bir grup yarın Ankara'da olacak. Toplanan imzalar, TBMM Başkanlığı'na teslim edilecek.

"SAĞLIKLI ÇEVREDE YAŞAM HAKKI TEHDİT EDİLİYOR"

Artvin Çevre Platformu'ndan yapılan yazılı açıklamada, ildeki güzel doğanın başta Cerattepe olmak üzere vahşi bir saldırı altında olduğu belirtildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Cerattepe yanında son zamanlarda verilen yüzlerce yeni maden ruhsatlarının Artvin'i yaşanması mümkün olmayan bir kent haline getireceği görülmektedir. Maden işletmeleri, taş ocakları, HES'ler ve yeşil yol gibi doğayı tahrip eden çalışmalar Artvinlilerin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını tehdit etmektedir. Doğayı, endemik türler başta olmak üzere, bir bütün olarak tehdit eden, insanların kültürlerine ve yaşam alanlarına kast eden, ekolojik sistemde onarılmaz yaralar açması bilim insanlarınca kanıtlanmış olan, ülkemiz ekonomisine getiri sağlamaktan çok şirketlerin kar sağlaması üzerine planlanmış çalışmalara karşı mücadele etmenin ülke ve çevre sevgisinin gereği olduğuna inanıyoruz.ö

"MADENCİLİK FAALİYETLERİNE DERHAL SON VERİLMELİ"

Artvin'de OHAL kapsamındaki yasakların devam ettiğini belirtildiği açıklama şöyle tamamlandı:

"Bu durum insanların en temel haklarından biri olan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının savunulmasını ve ifade edilmesini engellemektedir. Bizler ülkemizin değişik yerlerinde yaşayan Artvinliler ve çevre dostları olarak Artvin'de halkın ve tüm canlıların yaşam hakkını elinden almaya çalışan uygulamaların son bulmasını ve Cerattepe'deki madencilik faaliyetlerine derhal son verilmesini talep ediyoruz.ö

100 YAŞINDAKİ ALİ DEDE DESTEK VERMİŞTİ

Artvin'in Kafkasör Yaylası Cerattepe mevkiinde, 2 yıl önce madencilik karşıtı protestolar sırasında biber gazı ile müdahalede bulunulan ve vücuduna plastik mermi isabet eden 100 yaşındaki Hacı Ali Keklik, yaşına rağmen çevre mücadelesine destek vermişti. 'Cerattepe gazisi' olarak tanınan Hacı Ali Keklik, Artvin Çevre Platformu tarafından başlatılan maden karşıtı kampanya için kapı kapı dolaşıp, imza toplamıştı.

Adem GÜNGÖR/ARTVİN, -

=====================================================

(ÖZEL)

3)TÜRK BİLİM İNSANLARI, EPİLEPSİ ATAKLARINI AZALTAN PİL GELİŞTİRİLDİ

GAZİANTEP'te Türk bilim adamlarından oluşan 25 kişilik bir ekip, halk arasında 'sara' olarak bilinen epilepsi ataklarını büyük ölçüde azaltan, bazı hastalarda ise tamamen yok ettiği belirtilen şarj edilebilir beyin pili geliştirdi. Kentte bir işadamının hayaliyle yola çıkan 25 kişilik bir ekip, 'Ninova Neurotechnology' ismi altında kurulan bilim merkezinde bir araya geldi. Aralarında bilim adamları, doktor, mühendis ve yazılım uzmanlarının bulunduğu ekip, 3 yıllık araştırma ve çalışma ardından Türkiye'de ilk defa tamamen milli olan beyin pilini üretmeyi başardı. Son yıllarda artış gösteren ve eski Başbakan Mesut Yılmaz'ın oğlu Yavuz Yılmaz'ın ölümüyle gündeme gelen epilepsi hastalığının tedavisi için kullanılan Epistop ismi verilen cihaz, hastaların yüzde 30'unda kesin sonuç veriyor. 6 milyon dolarlık Ar-Ge çalışmasıyla üretilen cihaz, dünyada sadece ABD tarafından üretilen benzerine oranla daha gelişmiş özelliklere sahip. İlaca karşı dirençli olan epilepsi ataklarını engelleyen ve beyine belli dozda elektrik akımı yollayan Epistop, hastanın göğüs kafesinin üzerindeki derinin altına takılıyor ve beyine giden sinirlere kablolar bağlanıyor. Hastalığın şiddetine göre frekans ayarlaması da yapılabilinen cihaz, yeniden çıkarılmadan 6 ayda bir deri üzerinden şarj ediliyor. Yine teknolojik gelişmelere bağlı olarak deri üzerinden programlama da yapılabilen cihazın ömrü ise 250 yıl.

10 GRAM, 24 BİN DOLAR

Projenin bilimsel danışmanlarından Doç.Dr. Hayati Deniz, fiyatı 18- 24 bin dolar arasında değişen fiyatlarla satılan ürünü geliştirerek Türkiye'ye kazandırdıkları için gurur duydukların söyledi. Belgelendirme işlemlerinin ardından Tüm dünya da aynı anda faaliyete geçmek istediklerini anlatan Deniz, şunları dedi:

"Burada yaklaşık 3 yıldır ciddi bir çalışma içerisindeyiz. Sanayici bir işadamımızın hayallerini biz kendi fikirlerimizle birleştirdiğimiz zaman bilimsel alanda dünyada çok ciddi sayıda epilepsi hastasına fayda sağlayabilecek bir ürünü geliştirmek adına işe koyulduk.  Son 3 yıldır geceli gündüzlü çalışan 25 kişilik içlerinde, profesörlerin, doçentlerin, doktorların olduğu birçoğunun mühendis olduğu ciddi bir ekiple dünyada yarışılamayacak ciddi bir ürün ortaya koyduk. Yaklaşık 10 gramlık bir ürün bu epilepsi hastalarını ataklarına ciddi anlamda fayda sağlayacağına inandığımız bir cihaz. Bunu bir Türk malı olarak Gaziantep'te üretimini gerçekleştirdik. Seri üretimini sağladık. Şu anda bu ürünün bir benzeri ülkemizde hiç üretilmediği için belgelendirmeleri yurt dışında yapma gereksinimi duyduk. Bunlarda da bütün belgelerimizi eksiksiz biçimde sunduk. Yakın zamanda belgelerimizi de alacağız. Şuanda katıldığımız tüm konferanslarda ve fuarlarda ürünlerimizle ilgili sunumlarımızı yaptık. Şu anda 50'nin üzerinde ülkeden ürünümüzü kullanmak için insanlar sırada. Belgelendirme işlemlerimizin tamamlanmasının ardından tüm dünyada aynı anda faaliyete geçmeyi planlıyoruz. 10 gramlık bir cihaz fakat ülkeye katma değeri çok yüksek olan bir cihaz. Dünyada 18 bin ila 24 bin dolar arasında satılan bir ürün. Bu anlamda ülkemiz için bu ürünü üreten bir ekibin parçası olmaktan dolayı gurur duyuyoruz."

'TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNDE BİR İLK'

Doç. Dr. İbrahim Erkutlu ise cihazın Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bu klasmanda üretilen ilk cihaz olduğunu anlatarak şöyle konuştu:

"Bu çalışmamızla ilaca dirençli epilepsi hastalarının tedavisi için bir cihaz geliştirdik. Mevcut cihazların eksikliklerinin de giderilmesi, daha modern, daha kullanışlı, faydalı ve bir milli proje olarak bunu yürütmek istedik. Cihazın en önemli özelliği bir defa kasasından başlıyor. Dünyada üretilen benzer cihazlardan daha farklı bir kasaya sahip ve daha kullanışlı. Bunun dışında tıbbi farklılıklarda barındırıyor. Bunların başında benzer cihazların pillerinin bitmesi durumunda değişikliğe ihtiyaç duyması. Bizim ürettiğimiz cihaz ise; tekrar şarj edilebilir pile sahip. Tedavi sinyalleri tamamen farklı özelliklere sahip. Yüksek teknolojili, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa 'Klas 3 A' dediğimiz insan vücuduna takıldıktan sonra çeşitli organlara sinyal yollayan ilk cihaz diyebiliriz. Ciddi rakamlarda bu hastalıktan mustarip olan insan var. Dünya çapında 65 milyon, Türkiye'de 700 bin civarında her sene binlerce hasta maalesef bu kervana katılıyor. Bu hastaların küçük bir kısmı ilaca direnç gösteriyor ve ilaç tedavisi mümkün olmuyor.  Bu gibi durumlarda bir çıkış kapısı oluşturabiliyor. Tabi ki tam çözüm olmamakla beraber, hastaların yüzde 30'unda tamamen geçiriyor, yüzde 70'inde ciddi fayda sağlıyor."

Tüm dünyaya ABD'de satılan cihazın, çok geliştirilmiş yeni rakibi Epistop'a şimdiden 50 ülkenin talip olduğu belirtildi. Yerli üretimin yapıldığı merkezde yıllık, Epistop üretim kapasitesi şu anda 35 bin adet olarak açıklandı.

Görüntü Dökümü

---------------------------------

Epistop'un üretildiği laboratuar

Laboratuarda yapılan çalışmalar

Üretilen cihaz

Doç. Dr. İbrahim Erkutlu'nun konuşması

Doç. Dr. Hayati Deniz'in konuşması

- Genel ve detay görüntüler

(Haber - Kamera: Eyyüp BURUN- GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 380 MB

=====================================================

4)İŞSİZ KALAN ÇİFT KENDİ İŞİNİN PATRONU OLDU

KIRKLARELİ'nin Babaeski ilçesinde işsiz kalan İlker Bora, aldığı tazminatla eşi Berrin'i de ortak ederek açtıkları çay ocağında kendi işlerinin patronu oldu. Çay ocağına kadın eli değdikten sonra müşterilerinin arttığını ifade eden Berrin Bora, "Ben eşimi zaman zaman kıskansam da onunla birlikte çalışmak çok zevkli. Hayatımızı her anlamda ortaklaşa yaşıyoruz" dedi.

Babaeski ilçesinde çalıştığı fabrikasının kapanmasıyla işsiz kalan 1 çocuk babası İlker Bora(40), tazminatının bir kısmı ile borçlarını öderken, aynı yaştaki 18 yıllık eşi Berrin Bora'nın tavsiyesi üzerine çay ocağı açtı.  Berrin Bora, oçağın başına geçip, çay ocağına gelenlere masalarda oyun oynanmasını yasaklayıp, kadın müşteri sayısını arttırdı. Berrin Bora,  "Yaklaşık 3 yıl önce eşimin çalıştığı fabrika kapandı. Bizde böyle bir iş yapmaya karar verdik. Birlikte esnafa çay dağıtıyoruz. Ben asıl muhasebeciyim. Ticaret lisesi mezunuyum. Muhasebecilik yapmadım. Şimdi kendi işimin muhasebeciliğini yapıyorum. Üniversiteye hazırlanan bir kızım var. Buradan kazandığımız parayla onu okutuyoruz. İşlerimiz çok iyi ve her geçen gün daha çok müşterilerimiz artıyor. Buradan kazandığımız parayla evimizi, arabamızı da aldık. Fabrika kapanıp işsiz kalmasaydı eşim böyle bir iş yeri sahibi olamayacaktık" dedi.

İşyerinde olduğu gibi evde de her şeyi beraber yaptıklarını anlatan Berrin Bora, "Sabah eşim iş yerini açıyor. Akşam birlikte eve gidiyoruz. Evde temizliği ve yemeği de birlikte yapıyoruz. Eşim evin tozunu alıyorsa, ben yemek yapıyorum. Yaşamı ortak paylaşıyoruz. Ben eşimi zaman zaman kıskansam da onunla birlikte çalışmak çok zevkli. Hayatımızı her anlamda ortaklaşa yaşıyoruz. Burada çarşı esnafı çaylarımızı çok beğeniyor. Buraya daha önce sadece erkekler gelip az da olsa masalarda oyun oynanıyordu. Ben oyunu kaldırdım. Burada oyun oynanmasını istemedim. Sadece erkeklerin geldiği bir yer olmaktan çıktı burası. Şu an erkeklerde geliyor ve sohbet ediyoruz, kadınlarda geliyor. Kadınlar hiç bir şeyden korkmasın. Her şeyin üstesinden gelebilirler. İş yok kimse demesin. Her yerde iş var, sadece insanların çalışmak için gönlü olsun. Cesareti olsun" şeklinde konuştu.

İlker Bora ise 16 yıl çalıştığı şirketinin kapandığını ve böyle bir yer açmaya karar verdiklerini anlatarak, "3 yıl önce böyle bir yer açma kararı aldık. İyi ki açmışız. Maddi olarak geçim sıkıntısı çektiğimiz dönemlerde aldığım tazminatla bu iş yerini açtık. Çok iş aradım bulamadığım için böyle karar aldık. İşsiz kalmasaydım belki böyle bir iş yeri sahibi olamayacaktım. Eşimle çalışmak çok güzel. Buradan kazandığımız parayla kızımızı okutuyoruz. Bu yıl üniversite sınavına girecek. Emekliliğimize 6 yıl kaldı ikimizin de. Kira ve sigortamızı beraber kazandığımız parayla ödüyoruz. Kıskançlık zaman zaman oluyor. Eşimle çalışmak çok güzel. Ben dışarıda olduğum için kasayı dükkanı emanet ettiğim gözüm arkada kalmıyor. Eşim benden daha iyi kahve yapıyor. Ben kahve yaptığımda müşteri hemen fark ediyor. Müşteri potansiyeli arttı. Herkese eşiyle iş yeri açıp birlikte çalışmalarını öneriyorum" dedi.

Görüntü Dökümü

,-------------------------

-Çay ocağından genel detay

-Çiftin birlikte çay yapması

-Müşteriden genel detay

-İlker Bora2nın çay dağıtması

-Berrin Bora çalışırken genel detay

-Berrin Bora, müşteriye çay götürmesi

-Müşteriler ile röp

-Berrin Bora röp

-İlker Bora röp

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/KIRKLARELİ,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-8 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement