DHA YURT BÜLTENİ- 8 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ- 8

DHA YURT BÜLTENİ- 8

Streç filme sarılıp dövülen gencin avukatı: Müvekkilim yüzde 50 engellidir İZMİR'in Konak ilçesinde, A.H.'yi (18) streç filmle sardıktan sonra darp ederek, üzerine su döken ve olaydan birkaç gün sonra da cinsel istismarda bulunarak görüntüleri videoya kaydettikleri ileri sürülen iş arkadaşları N.S.

13.03.2020 12:50
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Streç filme sarılıp dövülen gencin avukatı: Müvekkilim yüzde 50 engellidir

İZMİR'in Konak ilçesinde, A.H.'yi (18) streç filmle sardıktan sonra darp ederek, üzerine su döken ve olaydan birkaç gün sonra da cinsel istismarda bulunarak görüntüleri videoya kaydettikleri ileri sürülen iş arkadaşları N.S. ve F.K.'nın yargılaması sürerken, A.H.'nin avukatı Oğuzhan Bizkevelci, müvekkilinin engel durumu ile ilgili tartışmalar hakkında, "Müvekkilimin yüzde 50 zihinsel engelli raporu var, yakın zamanda yenileyeceğiz. Aynı zamanda müvekkilimin cinsel istismarın hukuki anlam ve sonuçlarını anlamaya ehil olduğuna dair bir raporu da var. Bu ikisi birbiriyle karıştırılmamalı" dedi.Olay, geçen yıl mart ayında, Konak ilçesindeki dalgıç pompa üreten iş yerinde meydana geldi. İş yerinde çalışan yüzde 50 zihinsel engelli A.H., mesai arkadaşları N.S. ve F.K. tarafından streç filmle sarıldı. Tüm vücudunu streçledikleri A.H.'yi yere yatıran iş arkadaşları, engelli genci sopa, ve tekme-tokatlarla darp etti. Cep telefonu kamerasıyla kaydedilen görüntüler, sosyal medyada tepki toplarken, söz konusu olaydan birkaç gün sonra iddiaya göre N.S., A.H.'ye cinsel istismarda bulundu. Engelli A.H.'nin başını cinsel organına götüren N.S. bu görüntüleri diğer çalışma arkadaşlarına kaydettirdi. Görüntüleri A.H.'nin (18) cep telefonunda gören ailesi şikayetçi oldu. Başlatılan soruşturma sonunda ikili hakkında İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Sanıklar hakkında yargılama devam ederken, mağdur A.H.'nin engelli olup olmadığıyla ilgili kamuoyunda tartışmalar oluştu. Müvekkilinin yüzde 50 zihinsel engelli raporu olduğunu söyleyen Avukat Oğuzhan Bizkevelci, "Bu raporun süresi dolduğu için yeniden çıkartıp dosyaya ekleyeceğiz. Mahkeme, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan müvekkilimin cinsel istismarın hukuki anlam ve sonuçlarını anlamaya ehil olup olmadığına dair bir rapor talep etti. Bilindiği üzere müvekkilimin eşi ve bir çocuğu var bu nedenle cinsel hayatı anlaması çok normal bir durumdur. Bu engel durumunu göstermez. Psikolog, müvekkilimin 11 yaşındaki bir çocuğun zekasına sahip biri olduğunu belirtiyor. Kaldı ki zaten, kendi arkadaşları da 10-11 yaşlarındadır. Aynı zamanda müvekkilimin engelli olup olmamasının bu olayda hiçbir önemi yoktur. Burada açık bir şekilde müvekkilim kafası yarılmak suretiyle, parmağı kırılmak suretiyle istismar edilmiştir" dedi.'ŞAKA DEMEYE DEVAM EDİYORLAR'Dava süreciyle ilgili bilgi veren avukat Bizkevelci, "26 Şubat tarihinde ikinci duruşmamız oldu. İkinci duruşmada mağdur ve tanıklar dinlendi. İlk duruşmada sanıklar sorulan sorulara cevap veremediler. İkinci duruşmada ise mağdur 2,5 sayfaya yakın bir ifade verdi. Bugün herhangi akıl sağlığı yerinde olan bir kişi de, yaşamadığı olayı 2,5 sayfa ifade edemez. Sanıklar daha önce de kamuoyuna yansıdığı gibi, olaya 'şaka' demeye devam ediyorlar. Dosyada herhangi bir gizlilik kararı olmadığı için biraz daha rahat konuşabiliyoruz. Mağdurun olaydan önce kafasının yarıldığını tanık da kabul etti. Olay sırasında demir bobinajla tekrar mağdurun kafasına vurulmuş. Bunun bir şaka boyutunun olmadığı ortadadır. Bu olaya şaka denirse, bugün adam öldürme suçundan yargılanan kişilerin de 'şakadan bıçak soktum', 'şakadan vurdum' demesi kuvvetle muhtemeldir. Kaldı ki, sanıkların cinsel istismarda bulundukları videolar da mevcuttur. Biz mahkemeye ikinci videonun incelenmesi için bir talepte bulunduk. Mahkeme heyeti, 'videonun tekrar incelenmesine gerek yoktur' diyerek bu talebi reddetti. Fakat ikinci videoya yönelik bir inceleme dosyada mevcut değildir" diye konuştu.'YARGILAMA SÜRECİ DEVAM EDİYOR'Ancak makas alma, öpme gibi ani fiillerin 'sarkıntılık suretiyle istismar' olarak değerlendirilebileceğini belirten Bizkevelci, "Fakat ilk videoda bir, ikinci videoda yarım dakika olmak üzere müvekkilim iki dakikaya yakın istismar edilmiştir. Bizim adalete inancımız tamdır. Şu anda dosya görülmeye devam ediyor ve bir duruşmamız daha olacak. Bu olayın akabinde, mağdur kardeşimizin yakınları ile sanıklar arasında bir yaralama durumu oluştuğu için bunun hakkında farklı bir dosya açılmıştı. Mahkeme heyeti son duruşmayı sonlandırırken, Asliye Mahkemesi'nde görülen bu dosyayla ilgili iddianameyi talep etti. Savcılıktan eziyet hakkında olan suç duyurusunun akıbetini sordu. Şu anda mahkemenin bekledikleri bunlardır farklı bir inceleme veya tanık dinlenmesi durumu söz konusu değil" ifadelerini kullandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ ----------------Avukat Oğuzhan Bizkecelci ile röportajOğuzhan Bizkevelci ofisinden genel detay görüntüler

Haber: Hande NAYMAN - Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

=============================

20 gün önce koruma kararı aldırdığı eşini, çalıştığı hastanede öldürdü

KONYA'da güvenlik görevlisi Bayram Şahin (37) boşanma davası açıp, 20 gün önce 30 günlük koruma kararı aldıran 2 çocuğun annesi Münevver Şahin'i (30) çalıştığı özel hastanede, başından tabancayla vurarak öldürdü. Olay. saat 10.40 sıralarında Selçuk ilçesi Yenişehir Mahallesi Hastane Caddesi'ndeki özel hastanede meydana geldi. İlçedeki huzurevinde silahsız güvenlik görevlisi olarak çalışan Bayram Şahin, kendisine boşanma davası açan ve 20 gün önce 30 günlük koruma kararı aldıran eşi Münevver Şahin'in muhasabe bölümünde çalıştığı özel hastaneye geldi. Genç kadının ikinci kattaki odasına giren Bayram Şahin, 2 çocuğunun annesinin başına tabancayla ateş etti. Kanlar içinde kalan kadın hemen acil servise alındı. Doktorların tüm çabasına rağmen kurtarılamadı.TRAFİK POLİSLERİ KAÇMAK İSTERKEN YAKALADI  Silah sesi üzerine koşarak hastaneye gelen yakındaki  trafik polisleri, kaçmaya çalışan Bayram Şahin'i hastane içinde yakaladı. Gözaltına alınan Şahin, Asayiş Şube Müdürlüğü'ne teslim edildi.Münevver Şahin'in cansız bedeni ise otopsi için Konya Numune Hastanesi Morguna kaldırıldı. Münevver Şahin'in bir süredir bir çocuğuyla birlikte ailesinin yanında kaldığı öğrenildi. Soruşturma sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ ----------------Şüphelinin gözaltına alınması Hastane dışından detayTrafik polislerinden detayGenel ve detay

Haber- Kamera: İsmail AKKAYA KONYA

============================

HDP önündeki eylemde 193'üncü gün

DİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 126 aile, HDP binası önündeki oturma eylemini 193'üncü günde de sürdürdü. Hani ilçesinde fırında çalışırken, 2015'te terör örgütünce dağa kaçırıldığını belirttiği oğlu Fatih (24) için eylemine devam eden Sevdet Demir, evladını almadan gitmeyeceğini söyledi. Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, bir gün sonra partinin Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP binası önünde oturma eylemine başladı.13 AİLE, EVLADINA KAVUŞTUHacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye-Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim Kadran, Necla- Metin Açan çiftinin oğlu Harun Açan, Nizamettin- Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu Volkan, Muhteber Birlik'in oğlu Veysi Birlik, Cahide Alkan'ın oğlu Mehmet Emin ve Şahize Altınkaynak'ın kızı Halise Alptekin, Naime Dalmış'ın kızı Tekoşin Açar ve Sait Açar'ın oğlu Haşim, terör örgütünden kaçarak, güvenlik güçlerine teslim olup, ailelerine kavuştu. Böylece oturma eylemi yapan ailelerden 13'ü, evlatlarına kavuşmuş oldu. Hacire Akar dışındaki 12 aile, diğer ailelere destek olmak için oturma eylemine devam ediyor.'DEVLET KUCAK AÇTI, DÖN GEL'Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışırken, 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını belirtiği oğlu Fatih için 13 Eylül 2019'da oturma eylemine başlayan Sevdet Demir, evladını almadan gitmeyeceğini söyledi. Oğluna seslenen Demir, "Son nefesime kadar eylemimi devam ettireceğim, kararlıyım. Oğlum gelene kadar gitmeyeceğim. Çok özledim oğlumu; onun fotoğraflarına, eşyalarına bakıyorum, dayanamıyorum. Oğlumu istiyorum. Hastayım ama yine de senin peşini bırakmayacağım. Sen yoksan ben de yokum. Dön, gel. Devlet ceza vermiyor, bu imkan her zaman insanın eline düşmüyor. Gel, ceza yok, devlet kucak açmış. Askerimize, polisimize teslim ol; seni bize getirecek" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------HDP il binası önüAilelerin bekleyişiSevdet Demir'in röportajıGenel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN- Nurettin FİDANCAN/ DİYARBAKIR

============================

İzmir'deki camilerde cuma namazı öncesi koronavirüse karşı dezenfekte

İZMİR'deki camiler, koronavirüse karşı cuma namazı öncesi dezenfekte edildi.Şu ana kadar 2 koronavirüs vakasının görüldüğü Türkiye'de, olası bir koronavirüs salgınına karşı alınan önlemler kapsamında, kalabalık mekanlar dezenfekte ediliyor. İzmir'de, cuma namazı öncesi camiler dezenfekte edildi. Konak Belediyesi'ne bağlı ekipler, özel elbiselerle Hisar Camii'ne gelerek, dezenfeksiyon işlemi gerçekleştirdi. Salgına yol açabilecek mikroorganizmaların yok edilmesi için, camideki tüm noktalar titizlikle temizlendi. Belediyeden yapılan açıklamada, çalışmaların süreceği bildirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ----------------Camideki dezenfeksiyon çalışmalarından görüntüCaminin içinden ve dışından görüntülerMuhabir Davut Can'un anonsu

Haber: Davut CAN - Kamera: Mücahit BEKTAŞ/ İZMİR,

============================

Tekirdağ'dan Çanakkale'ye 57'nci Alay yürüyüşü başladı

ÇANAKKALE Savaşları'nda gösterdiği kahramanlıkla destanlaşan 57'nci Alay anısına yürüyecek 57 gönüllü, Tekirdağ'dan Çanakkale'ye uğurlandı.13- 18 Mart 2019 tarihleri arasında Çanakkale Şehitliği'ne gerçekleştirilecek olan yürüyüşe katılmak üzere yola çıkan 57 gönüllü için Tekirdağ'da eski valilik binası önünde tören düzenlendi. Törene, Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, İl Emniyet Müdürü Mehmet Erduğan, gaziler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından 57'nci Alay'a Vefa Yürüyüşü'ne katılara büyük ilgi gösterildi. Yürüyüşe katılanların önünde 3 atlının eşlik etmesi renkli görüntülere sahne oldu.Uğurlama törenin de konuşan Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım, " Çanakkale Zaferi, milletimizin tarih boyunca kazandığı en önemli zaferlerden ve en büyük kahramanlıklardan biridir. Fedakarlığın doruk noktasına ulaştığı bir var olma ve yok olma mücadelesi olan Çanakkale Zaferi, tarihten silinmek istenen bir milletin, bütün yokluk ve imkansızlıklara rağmen, vatanını canı pahasına nasıl savunduğunu bütün dünyaya göstermesi bakımından tarihi bir öneme sahiptir. Aziz milletimizin yüksek irade ve sarsılmaz inancıyla kazandığı Çanakkale Zaferi, hem milli tarihimizi, hem de dünya tarihini adeta yeniden şekillendirmiştir. Çanakkale Zaferi, tarihte eşi benzeri olmayan bir kahramanlık destanı ve Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden önemli bir adımdır. Bu bakımdan Çanakkale, aziz milletimiz için olduğu kadar, bağımsızlık mücadelesi veren bütün milletler ve insanlık alemi için de bir kurtuluş rehberi olmuştur" dedi.Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Çanakkale'de 105 yıl önce destan yazıldığını belirterek, "Çanakkale'de 105 yıl önceki heyecanın bugünde devam ediyor. Bu etkinlik her sene artan bir heyecanla devam ediyor. Çanakkale, Tekirdağ'dan başlar diye her zaman söylüyoruz. 57'nci Alay 19'uncu Tümeni kuran ebedi önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve Hüseyin Avni Bey, Çanakkale Savaşı'nın kaderini değiştirdiler. Çanakkale'de vefat edenleri rahmetle anıyoruz" diye konuştu.57'nci Alay Yürüyüş Komitesi Başkanı Hikmet Selim Yılmaz ise Çanakkale ruhuna bütün Türkiye'nin ihtiyacı olduğunu belirterek, 57'nci. Alay Komitesi olarak her yıl vefa yürüyüşü düzenlediklerini ve her yıl daha da kalabalık ve büyüyerek süreceğini söyledi.Konuşmaların ardından 57 gönüllü, Çanakkale'ye doğru yürüyüşe başladı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------Valilik önündeki tören-İstiklal Marşı ve Saygı duruşu-Törene katılanlar-Vali Yıldırım'ın konuşması-Başkan Albayrak'ın konuşması-Komite başkanı Yılmaz'ın konuşması-Yürüyüşe geçilmesi-Yürüyüşe katılan atlılar-Yürüyüşten geniş detaylar

Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/ TEKİRDAĞ

============================

Samsun'da huzurevinde 'koronavirüs' tedbiri

SAMSUN Büyükşehir Belediyesi Huzurevi'nde 'koronavirüs'e karşı dezenfekte çalışması yapıldı, giriş çıkışlar ile ziyaretlere sınırlama getirildi. Atakum ilçesinde bulunan 60 kişi kapasiteli Samsun Büyükşehir Belediyesi Huzurevi'nde 'koronavirüs'e karşı tedbirler alındı. Rutin temizlik çalışmalarının yanı sıra özel antibakteriyel solüsyonlarla dezenfekte çalışması gerçekleştirildi. Huzurevi sakinleri de virüse karşı bilgilendirildi. Tedbirler kapsamında huzurevi sakinlerinin giriş ve çıkışları ile ziyaretlerine kısıtlama getirildi. Samsun Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Şenol Yıldız, "Ciddi bir planlama yaparak dezenfeksiyon işlemlerini başlattık. Özellikle yaşlı sakinlerimizin savunma mekanizmaları daha zayıf olma ihtimallerine karşı belli periyotlarda burada dezenfeksiyon işlemini gerçekleştiriyoruz. Yine ziyaretlerle ilgili bir kısıtlama getirdik. Temizlik hassasiyetimizi en üst seviyeye çıkardık. Ne buradaki yaşlılarımızı çok dışarı ile temas ettireceğiz ne de dışarıdan ziyaretçileri bu aşamada kabul edeceğiz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -----------------Huzurevi dışından detay-Dezenfekte çalışması yapılması-Huzurevi sakinlerinden detay-Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Şenol Yıldız'ın açıklaması

Haber-Kamera: Yaprak KOÇER-Hüseyin KALAY/SAMSUN,

============================

Silifke'de kayısı ağaçları meyve verdi

MERSİN'in Silifke ilçesinde seradaki kayısı ağaçları çiçek açtı, bahçelerdeki bazı ağaçların ise meyve verdiği görüldü. Yaz meyvesi olarak bilinen kayısının erken olgunlaşması, üreticiyi şaşırttı.Silifke'nin Atayurt Mahallesi'nde bulunan bir serada kayısı ağaçları çiçek açarken, yanındaki bahçede bulunan ve açıkta yetişen kayısı ağaçları meyve verdi. İlkbahar mevsiminin ilk ayında meyve veren kayısı ağaçları, görenleri şaşırttı. Kayısı ağacının bir dalında olgunlaşmaya başladığı gözlenen meyveler nedeniyle üreticiler mevsimlerin dengesinde meydana gelen değişiklikten endişe ediyor.İklim dengesindeki değişikliklerin meyve ağaçlarındaki dengesiyi bozduğunu dile getiren Ziraat Mühendisi Yaşar Çalmaşur, çiçek açma dönemindeki kayısı ağaçlarının meyve verdiğini görünce şaşkınlık yaşadığını belirtti. Yaz meyvesi olarak bilinen kayısının ağaçların bazı dallarında olgunlaştığını gözlemlediğini belirten Yaşar Çalmaşur, "Kayısı ağaçlarının bazı dallarında henüz çiçekler yeni tomurcuk olurken bazılarıdaki meyveler olgunlaşmak üzere. Bu gördüğümüz manzara doğanın dengesinin git gide bozulduğunu gösteriyor. Örtü altındaki kayısılar daha yine çiçek açmaya dururken açık alandaki kayısı ağacı büyümeye ve meyve vermeye başlamış. Bu ağaca her hangi kimyasal bir ilaç kesinlikle verilmemiştir. Bu tamamen doğanın bizlere bir uyarısı diyebiliriz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ------------------------------Daldaki kayısı meyveleriKayısı ağaçlarıSeradan dış görüntü

Ziraat Mühendisi Yaşar Çalmaşur'un konuşması

Haber-Kamera: Atike CEYLAN KAÇAR/SİLİFKE,(Mersin),

=============================


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ- 8 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement