Dha Yurt Bülteni -9 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni -9

9Şehit Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'ye hüzünlü uğurlama ADANA'YA GETİRİLDİMakamında uğradığı silahlı saldırı sonucu şehit olan Rize İl Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'nin cenazesi Adana Havalimanı'na getirildi.

12.12.2018 13:46
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

DHA YURT BÜLTENİ -9

Şehit Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'ye hüzünlü uğurlama

ADANA'YA GETİRİLDİ

Makamında uğradığı silahlı saldırı sonucu şehit olan Rize İl Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'nin cenazesi Adana Havalimanı'na getirildi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve şehidin yakınlarını, kent protokolü ve çok sayıda polis tarafından karşılandı. Şehidin Türk Bayrağı'na sarılı tabutu tören mangası tarafından, uçaktan alınarak cenaze aracına taşındı. Bu sırada şehidi karşılamaya gelenlerle birlikte cenazenin getirildiği THY'nin tarifeli uçağından inen yolcularda gözyaşlarını tutamadı. Şehit İl Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'nin cenazesi daha sonra toprağa verileceği Mersin'e götürüldü. Verdi, Mersin merkezdeki Muğdat Camii'nde düzenlenecek uğurlama töreninin ardından Akbelen Şehitliği'ne defnedilecek.

Görüntü Dökümü

-----------

-Törenden görüntüler

Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

===================

Karlıova'da 15 köy yolu ulaşıma kapandı

Bingöl'ün Karlıova ilçesinde dün sabah saatlerinde başlayan kar yağışı etkisini arttırarak devam ediyor. İlçe merkezinde kar kalınlığı 20 santimi bulurken, yüksek kesimlerde kar kalınlığı 30 santimi geçti. İlçe merkezine bağlı 15 köy yolu, kar nedeniyle ulaşıma kapandı.

Karlıova ilçesinde gecikmeli olarak dün başlayan kar yağışı, etkisini artırarak devam ediyor. İlçe merkezinde kar kalınlığı 20 santimi bulurken, yüksek kesimlerde kar kalınlığı 30 santimi geçti. İlçe merkezine bağlı 15 köy yolu, kar nedeniyle ulaşıma kapandı. İlçe Kaymakamlığı'na bağlı özel idare ekipleri, kapanan köy yollarının açılması için başlattığı çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Karlıova Belediyesi'ne bağlı ekipler ise ilçe merkezinde kar temizleme çalışmalarına başladı. Belediyeye ait kar temizleme araçları ilçe merkezinde biriktirdikleri kar yığınlarını kamyonlarla ilçe merkezi dışına taşıyor.

Sabah saatlerinde işyerlerini açmaya gelen ilçe esnafı, işyerleri önünde biriken karları güçlükle temizledi. Karlıova-Erzurum karayolunun bazı kesimlerinde ulaşımın güçlükle sağlandığı öğrenildi. Karlıova Kaymakamı Levent Yetgin, yaptığı açıklamada, kar temizleme çalışmalarının aralıksız devam ettiğini belirterek, özel idare ekiplerinin gece-gündüz çift vardiye olarak çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti.

Görüntü Dökümü

-----------

İlçe merkezinde kar temizleme çalışmaları

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU 83 MB

HABER - KAMERA: SERKAN BİNGÖL/KARLIOVA (BİNGÖL)

=============

İzmir'deki İZBAN grevi üçüncü gününde (2)

GÜNDE 26 SEFER YAPILIYOR

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) ortaklığı ile işletilen İZBAN'da, Demiryol-İş Sendikası İzmir Şubesi ile yapılan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinden sonuç alınamaması üzerine 10 Aralık Pazartesi günü başlayan grev, devam ediyor. İZBAN'da, 343 personelin iş bırakması üzerine, yolcu yoğunluğunun yaşandığı sabah saat 06.00 ile 11.00 ve akşam saat 16.00 ile 22.00 saatleri arasında, 24 dakikada bir sefer yapılıyor. Grev dışında kalan personel ile günde 26 sefer yapılarak, yoğunluk azaltılmaya çalışıyor.

İSTASYONLARDAN GERİ DÖNDÜLER

İZBAN grevinden hala haberi olmayan ve az sayıdaki seferlerin hangi saatlerde yapıldığını bilmeyen vatandaşlar da bulunuyor. Bazı vatandaşlar, İzmir Metro'dan aktarma yapılan Halkapınar İstasyonu'nda, içeri girilmemesi için bugün saat 11.00'den sonra çekilen güvenlik şeridini görünce şaşırdı. İstasyondan geri dönmek zorunda kalan yolculardan bazıları duruma tepki gösterdi. Bazı vatandaşlar ise, grev yapan işçileri destekledi. İstasyona gelenleri, buradaki güvenlik görevlileri karşıladı. Görevliler, yolcuların en kolay yoldan gidecekleri adreslere ulaşması için yardımcı olmaya çalıştı.

İSTASYONLARDA ANONSLAR YAPILDI

İZBAN istasyonlarında, grev dışında çalışan trenlerin saatleri konusunda da gün boyu anonslar yapıldı. Anonslara ve grev pankartlarına rağmen istasyonlara gelen yolculardan Mürsel Çağlayan, işçilerin grevde olduklarını bilmediğini ve karşılaştığı duruma şaşırdığını söyledi. Aliağa'ya gideceğini, ancak tren çalışmadığı için farklı bir yol bulmak zorunda olduğunu ifade eden Çağlayan, mağdur olduğunu belirtti. Ömer Giden isimli yolcu ise İZBAN işçilerinin grevini desteklediğini söyledi. İZBAN'ın yolcular açısından büyük kolaylık olduğunu da dile getiren Giden, "Bu trenler büyük kolaylık ama işçiler de haklarını almalı. Biz şimdi her yere araçla gideceğiz, trafikte dur kalk zor oluyor. İZBAN ile bir kerede gitmek istediğimiz yere gidiyoruz" dedi.

'İZBAN YOK, ŞOKE OLDUM'

Örgün Kartal isimli yolcu da, "İZBAN yok, şoke oldum. Aslında grevi biliyordum ama yolcuları mağdur etmemek adına çözüm bulacaklarını düşünüyordum. Şaşırdım, şimdi geri dönüyorum" diye konuştu. Nursel Çakmak isimli bir yolcu da, grev nedeniyle tepki göstererek, "Dertleri ne bunların, maaşları mı yetmiyor? Kızım ve oğlum sabah işe geç kaldı. Ne olacak böyle" dedi.

Öte yandan, toplu iş sözleşmeleri görüşmelerinin sonuçsuz kalması üzerine geçen ekim ayında sakal bırakarak pasif direniş sergileyen işçiler, henüz sakal tıraşı olmadı. İşçiler, sözleşmenin imzalanması halinde, tıraş olacaklarını kaydetti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------

-İZBAN'ın Halkapınar ve Alsancak istasyonlarından görüntü

-İstasyonlara gelen ve geri dönen yolculardan görüntü

-Halkapınar istasyonuna çekilen güvenlik şeridinden görüntü

-Vatandaşlar ile röp.

-Genel ve detay görüntü

Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

==============

Adıyaman'da camiye yağmur suyu doldu (2)

EVİN ÇATISI ÇÖKTÜ

Adıyaman'ın Ulucami Mahallesi'nde, Sait Karasu'nun (76) yalnız yaşadığı tek katlı evin çatısı, aşırı yağışın ardından çöktü. Sabah erken saatlerde odanın tavanının gürültüyle çöktüğünü duyan Karasu, kendisini dışarı atarak komşularından yardım istedi. İhbar üzerine gelen belediye ekipleri, enkazı temizlerken, Sait Karasu ise komşularının evine yerleşti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------

Yıkılan ev ve içindeki eşyalar

Mahalle Muhtarı Bekir Söanmez, ile röp

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 180 MB

Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN-DHA)

=================

Zonguldak'ta istinat duvarı araçların üzerine çöktü

Zonguldak'ta dün etkili olan yağmur nedeniyle çöken istinat duvarı, park halindeki iki aracın üzerine düştü.

Kentte dün sabah saatlerinde başlayan ve gün boyu devam eden yağmur hayatı olumsuz etkiledi. Yollarda oluşan su birikintilerini belediye görevliler temizledi. Yeşil Mahalle'de rüzgar nedeniyle birbirine değen ve kısa devre yapan elektik tellerinin çıkardığı kıvılcımlar korkuttu. Karaelmas Mahallesi Oto Sanayi Sitesi'nde yumuşayan toprak nedeniyle istinat duvarı park halindeki iki aracın üzerine çöktü. Araçlarda maddi hasar oluştu.

Görüntü Dökümü:

------------

-İstinat duvarını çökmesi

-Kıvılcım çıkaran elektrik telleri.

Süre: (40 SN) Boyut: (76 MB)

Haber-Kamera: Cüneyt ÖZFİDAN/ZONGULDAK,

================

Tabut tahtalarını yakarak ısınmaya çalışıyorlar

Mardin'in Nusaybin ilçesinde 2 çocukları kalbi delik ve zihinsel engelli olarak dünyaya gelen Sungur çifti, zor şartlarda yaşamlarını sürdürüyor. Kudbettin Sungur, eşi ve 2 çocuğunu soğukta, bir kişinin getirdiği tabutları kırıp, tahtalarını yakarak ısıtmaya çalışıyor.

Nusaybin ilçesi 8 Mart Mahallesi Ozan Sokak'taki derme çatma bir evde yaşayan Sungur ailesi, zor şartlarda yaşamlarını sürdürüyor. Motosiklet kazasından sonra unutkanlık yaşamaya başlayan Kudbettin Sungur, eşi ve 2 çocuğunu soğukta, bir yardımseverin getirdiği tabutları kırıp, tahtalarını yakarak ısıtmaya çalışıyor. 4 kişilik aile, karınlarını da yemek fabrikaları ve taziye evlerinden artan yemekleri toplayarak, doyurabiliyor. Baba Sungur, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"14 Mart 2016 başlayan ve 20 Nisan 2018 sona eren çatışmalarda ev eşyalarımız tamamen tahrip oldu. İki oğlum Bünyamin ve Yusuf zihinsel engelli ve kalpleri delik dünyaya geldi. Birini ameliyat ettirebildim. Üç tekerlekli bisiklet ile yük taşıyarak para kazanıyorum. Kirada oturuyoruz. Aylık 400 lira kira ödüyorum. Çocuğumun engelli maaşı var, 3 ayda bir 400 lira. Bu parayı da kiraya veriyorum. Nusaybin Sosyal Yardımlaşma 3 ayda bir 100 lira veriyor. Başka da yardım alamıyorum. Çoğu zaman evde yiyecek olmadığı için, yemek fabrikalarından ve taziye evlerinden artan yemekleri toplayıp çocuklarıma getiriyorum. Isınmak için yakacak odunum yoktu. Bir vatandaş tahtalardan yapılmış tabutları getirdi. Kırıp, tahtalarını sobada yakıyoruz. Hayırseverlerden yardım bekliyorum."

Görüntü dökümü

--------

Kudbettin Sungur üç tekerlekli bisiklet üzerinde konuşurken

Sungur tabutları kırarken

Sungur'un kırdığı tabut tahtalarını sobaya atıp yakması

Sungur, çocuklarıyla birlikte soba etrafında ısınması

Çocuklarıyla konuşması

Evin ondaların iç görüntüsü

Mutfakta arta kalan yemekleri yemekleri anlatması

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 445.64 MB

Haber-Kamera: Ahmet AKKUŞ/NUSAYBİN (Mardin), -

===============

2 maden işçisinin öldüğü kaçak ocağın sahibi 15 yıl hapis cezasıyla yargılanıyor

Zonguldak'ın Kilimli ilçesinde, 2 işçinin, kaçak olarak işlettiği maden ocağında meydana gelen göçükte yaşamını yitirmesinin ardından tutuklanan Şenol Medik'in (53), 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı. 2 maden işçisine mezar olan kaçak ocağın daha önce mühürlenerek, kapatıldığı ancak tekrar açıldığı ortaya çıktı.

7 Temmuz günü Kilimli Subatan Mahallesi'nde kaçak olarak işletilen maden ocağında meydana gelen göcükte işçiler Erkan Conkur(46) ve Hasan Yıldız(30) yaşamını yitirdi. Tutuklanan ocak sahibi Şenol Medik hakkında 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak' suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşması Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.

Tutuklu sanık Şenol Medik'in hazır bulunduğu duruşmaya ölen maden işçisi Erkan Conkur'un eşi Lalehan Conkur, oğlu Bedirhan Conkur ile ölen Hasan Yıldız'ın babası Erol Yıldız ve avukatlar katıldı. Dava dosyasındaki bilirkişi raporunda, tutuklu sanık Şenol Medik'in yüzde 70 asli kusurlu, ölen maden işçilerinin de 'kaçak ocak olduğunu bilerek, çalıştıkları' gerekçesiyle yüzde 15'er tali kusurlu bulunduğu bildirilen duruşmada, ocağında daha önce mühürlendiği ancak tekrar açılarak üretime devam ettiği ifade edildi.

'KASTIM OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM'

Daha sonra savunması alınan Şenol Medik, 20 yıldır aynı işi yaptığını ve ekmeğini bu şekilde kazandığını söyledi. İşçilerin yevmiye usulü ocakta çalıştığını anlatan Medik, "Ocakta ben de çalıştım, işçi de çalıştırdım. Arkadaşlarıma artık bu işi yapmayacağımı, bırakacağımı söyledim. Arkadaşlar da bayrama kadar çalışmak istediler. Ben çok dikkatli çalışmalarını, emniyetlerini almalarını söylemişimdir. Güvenli ortam olmadığın da kesinlikle çalışmamalarını istemişimdir. Olay günü kurtarma çalışmalarına girdim. TTK ekibi de içeri girdi. Arkadaşlarımızı çıkardık. En son ben çıktım. Bu olaydan dolayı çok üzgünüm. Herhangi bir kastım olmadığımı düşünüyorum. Ailelerine de maddi destek vereceğim ve tahliyemi istiyorum" dedi.

'EŞİM 700 LİRA EMEKLİ MAAŞI ALIYORDU, GEÇİNEMİYORDUK'

Erkan Conkur'un eşi Lalehan Conkur ise sanıktan ve olayda kusuru bulunan herkesten şikayetçi olduğunu belirtti.  Eşine emekli olduktan sonra 700 TL emekli aylığı bağlandığını, geçinemedikleri için kaçak ocakta tekrar işe girdiğini ifade eden Conkur, "Bir oğlum askerde bir oğlum da okuyordu. 12 gündür orada çalışıyordu. Cuma günleri izinliydi. Ocak sahibini bilmiyordum. Günlük 120 lira yevmiye ile çalışıyordu" dedi. Fenalaşarak sinir krizi geçiren ve yakınları tarafından duruşma salonundan çıkarılan Conkur, "İki saate gömdünüz eşimi. Badana yapmaya çağırmışlar. Badana yapabildiniz mi? Vicdanınız rahat mı? diye bağırdı. Hasan Yıldız'ın babası Erol Yıldız da oğlunun ocakta çalıştığını göçükten 1 gün önce öğrendiğini anlatarak, "Sanıktan şikayetçiyim. Daha önce İzmit'te çalışıyordu" diye konuştu.

Şenol Medik'in avukatı ise müvekkilinin tahliyesini talep ederek, şöyle konuştu:

"Ölen maden işçilerinin ailelere başsağlığı diliyorum. Olay çok acı ve vahim. Kaçak ocaklar Zonguldak'ta sosyal yara maalesef. Zonguldak Valisi yaptığı açıklamada 220 ocağın mühürlenmiş olduğunu açıkladı. Her iki tarafta aynı sınıftan insanlar. Ölen arkadaşlarımızdan Erkan, 700 lira emekli maaş alıyor. Bu rakam bir insanın, insanca yaşaması ve ailesine bakması için yeterli değildir. Bu kişiler bu ocaklarda çalışmaya zorunlu bırakılıyor. Esas sorumlular Valilik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndadır. Bu ocaklarda çalışmak burada sosyal bir gerçek. Bu husus karar verilirken dikkate alınmalıdır."

DURUŞMA SAVCISI, 15 YIL HAPİS CEZASI VERİLMESİNİ İSTEDİ

Cumhuriyet Savcısı da mütalaasında, sanık Şenol Medik'in daha önceden kapatılan ocağı, hiçbir güvenlik önlemi almadan işlettiği ve olayda asli kusurlu olduğu dikkate alınarak, iddianamede istenen hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.  Mahkeme, Şenol Medik'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma, mütalaaya karşı sanık avukatının savunma yapması için ertelendi.

Görüntü Dökümü

-------------

-Kaçak ocak önünden arşiv görüntüler

-Ölen işçinin cesedinin morga sokulması

-Cenazeden detay

-Adliye önünden detay

-Ölen işçilerin  fotoğrafları

Süre: (2.12) Boyut: (246 MB)

Haber-Kamera:   Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK,

================

Elma artık ekmeğin üzerine sürülüp yenebilecek

Isparta'nın Eğirdir ilçesinde belediyede çalışan kadınlar tarafından rendelenmiş elma, elma konsantresi, karbonat ve süt karışımından oluşan yiyecek üretildi. Elmayı ekmeğin üzerine sürülüp yenebilecek bir ürüne dönüştürülen yiyeceğe 'Şokelma' adı verildi. Belediye Başkanı Ömer Şengöl, "Herhalde Türkiye'de ilk defa biz yapıyoruz. Bunun da adını 'Şokelma' koyduk. Çok acayip bir ürün oldu" dedi.

Türkiye'nin elma üretim merkezlerinden biri olan, 'Cittaslow- Sakin Şehir' unvanına sahip Eğirdir'de, elmadan yeni bir ürün geliştirildi. Eğirdir Belediyesi'nde çalışan kadınların rendelenmiş elma, elma konsantresi, karbonat ve süt karışımından yaptıkları, sürülebilen bir yiyecek olan ürüne 'Şokelma' adı verildi. Belediye tarafından üretilen yöresel ürünlerin satıldığı Liman mevkisi ada yolu üzerinde markette yerini alan Şokelma'yı, Eğirdir Belediye Başkanı DP'li Ömer Şengöl tanıttı. Başkan Ömer Şengöl, hem ekmeğin üzerine sürülerek tüketilebilecek, hem de sade yenebilecek Şokelma'yı kendisi de tattı.

'UZMANLARIN MÜKEMMEL OLDUĞUNU SÖYLEYECEĞİ BİR ÜRÜN'

Başkan Ömer Şengöl, "Herhalde Türkiye'de ilk defa biz yapıyoruz. Bunun da adını 'Şokelma' koyduk. Çok acayip bir ürün oldu. Tüketim esnasında isteğe bağlı olarak yalnız ekmeğe sürülerek değil, diğer şekillerde de tüketebilir. Bunda da süt, elma konsantresi ve karbonat var. Beslenme uzmanlarının mükemmel olduğunu söyleyeceği bir ürün oldu. Bunun üzerine değişik kuruyemişler serpilerek tüketilebilir. Küçük ambalajlarda yapıyoruz, yiyen memnun olursa büyüğünü zaten alır" dedi.

'ANNEMİZİN, NİNEMİZİN YAPTIĞI USÜLLERLE ÜRETİYORUZ'

İnsanlara, sabah kahvaltısı, ara öğünler, öğle ve akşam yemeklerinde tüketebileceği ürünleri hazırladıklarını vurgulayan Başkan Şengöl, "Amacımız bir tane daha fazla elmayı sağlıklı besin olarak tercih edenlere sunmak. Annemizin, ninemizin yaptığı usullerle bu maddeleri üretiyoruz. Koruyucu ürünlerden usananların bizi tercih edeceklerini düşünüyorum" diye konuştu.

'PEKMEZİNİ YAPTIK, CİPSİNİ YAPMAK DÜŞÜNCESİNDEYİZ'

Eğirdir'de ayva tatlısına rakip elma tatlısı da yaptıklarını aktaran Başkan Şengöl, şöyle konuştu:

"Yiyenler çok memnun. Elma tatlısında elma, elma suyu konsantresi ve limon tuzu, bunun dışında hiçbir koruyucu madde ve şeker yok. Sade yenebildiği gibi fındık, fıstık, ceviz, badem ve tahinle yenilebiliyor. Mevsimine göre dondurma veya camız kaymağıyla mükemmel tüketimi var. Elma tatlısının dışında elma çorbası var. 'Elmanın çorbası olur mu hiç' deniliyor. Yiyenler çok memnun, turşusunu yaptık, herkes memnun. Sirkesini yaptık, her yeme içme uzmanının tavsiye ettiği bir ürün. Elmanın pekmezini yaptık. Cipsini yapmak düşüncesindeyiz. Anadolu'nun pek çok yerinde pestil olarak bilinen ürün var. Kayısıdan, erikten, şeftaliden yapılıyordu. Biz bu ürünü elmadan elde ettik. Sonuç olarak aklımıza ne geliyorsa, mümkün olduğu kadar elmayı, yerel ürünleri pişmiş olarak sofralarda tatlı, salata, çorba ve et yemeklerinin veya sebze yemeklerinin içinde tüketmeyi düşünüyoruz. Kendimiz ürettiğimize göre tüketimini de sağlamamız lazım. O bakımdan iyi bir iş yaptığımıza inanıyoruz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------

Şokelma'dan görüntü

Elmadan üretilen ürünlerden detay görüntüler

Başkan Ömer Şengöl'ün konuşması

Bir kız çocuğunun Şokelma'yı yemesi

364 MB/// 03.16"

HABER: Ali ÇEVİKBAŞ- KAMERA: EĞİRDİR (Isparta),

===============

Görme engelli Turgay Zengin, kütüphanede ayın örnek okuru seçildi

Antalya'nın Manavgat ilçesinde oturan görme engelli Turgay Zengin(36), Halk Kütüphanesi tarafından her ay düzenlenen örnek okur projesi kapsamında 'Ekim ayının örnek okuru' seçildi. Turgay Zengin, "Kitap okumak her zaman faydalı, ufkunuz açılıyor. Kitaplar bana göz oldu" dedi.

Manavgat İlçe Halk Kütüphanesi tarafından geçen yıl aralık ayında başlayan ayın örnek okuru projesi kapsamında kasım ayının örnek okuru seçilen Hasan Garip ve ekim ayının örnek okuru seçilen görme engelli Turgay Zengin'e belgeleri Kaymakam Mustafa Yiğit tarafından verildi. Manavgat İlçe Halk Kütüphanesi Müdürü Hidayet Oktay'la birlikte ekim ve kasım aylarının örnek okurları seçilen Hasan Garip ve görme engelli Turgay Zengin'i makamında kabul eden Kaymakam Yiğit, okumanın önemine vurgu yaptı.

'OKUMANIN ENGELİ YOK'

Görme engelli Turgay Zengin'in örnek okur seçilmesinin çok önemli olduğunu belirten Kaymakam Yiğit, "Okumanın yeri, yaşı ve engeli olmadığını herkese gösterdiğin için tebrik ediyorum" dedi. Kaymakam Yiğit, Turgay Zengin ve Hasan Garip'e hangi tür kitapları ne sıklıkla okuduklarını, kitaba erişim konusunda sıkıntı yaşayıp yaşamadıklarını da sordu.

'SADECE IŞIĞI SEÇEBİLİYORUM'

Manavgat Mal Müdürlüğü'nde görevli Turgay Zengin, çocukluktan geçirdiği bir rahatsızlık nedeniyle gözlerinde yüzde 90 oranında görme kaybı olduğunu belirterek, sadece ışığı seçebildiğini, onun haricinde herhangi bir şey görmediğini söyledi. Yarım bıraktığı üniversite eğitimini tamamlamak için eşiyle konuştuktan sonra 2011'de yeniden kayıt yaptırdığını anlatan Turgay Zengin, "Ders kitaplarını eşimin bana okuması sayesinde üniversiteyi bitirdim. Bu sırada çocuğum büyüdü ona okuma alışkanlığı kazandırmak için her hafta bir çocuk kitabı aldım. O bana kitapları okudu. Hem ben okumuş oldum hem de çocuğum okuma alışkanlığı kazandı. Daha sonra okumayı sevdim. Kütüphaneye giderek romanlar almaya başladım. Onları da eşim okuyor. Böylece ailecek kitap okuyoruz. Bu alışkanlığımızdan memnunum" dedi.

'DÜZENLİ BİR ŞEKİLDE OKUYOR'

Manavgat Halk Kütüphanesi Müdürü Hidayet Oktay, Hasan Garip'in kütüphanenin düzenli okuru olduğunu, son birkaç aydır da görme engelli Turgay Zengin'in kitap almak için gelmesinin kendisini çok şaşırttığını kaydetti. Turgay Zengin'in kütüphaneye genellikle Hasan Zengin'le birlikte geldiğini ifade eden Oktay, "Biz bir şey istediğimiz zaman çok mazeret bulabiliriz. Turgay kardeşimiz de okumak için en büyük mazereti olmasına rağmen kitap okuyor. Hem de düzenli bir şekilde okuyor. Bu nedenle hem kendisini hem de Hasan Garip'i örnek okur seçtik" diye konuştu.

Manavgat Kaymakamı Mustafa Yiğit, ekim ve kasım aylarının örnek okurları seçilen Hasan Garip ve görme engelli Turgay Zengin'e 'örnek okur belgesi' ve çeşitli kitaplar hediye etti.

1997'DE SOL, 2008'DE SAĞ GÖZÜNÜ KAYBETTİ

Belge töreni sonrası Demirören Haber Ajansı'na açıklama yapan Turgay Zengin, gözünde çocukluğundan kalma rahatsızlık olduğunu, katarakt ameliyatı geçirdiğini anlattı. Turgay Zengin, "Katarakt ameliyatından sonra göz tansiyonu gelişti. Göz tansiyonu ameliyatları geçirdim. 1997 yılında sol gözümü ameliyat hatasından kaybettim. Sağ gözümle 2008 yılına kadar idare ettim ama o sene sağ gözüm puslanarak tamamen görmem ve ihtiyaçlarımı karşılamam kısıtlandı" dedi.

ÇOCUĞUNA YALANIN KÖTÜ OLDUĞUNU ANLATAN KİTAPLAR OKUTTU

Okuma alışkanlığını edinmesinde ortaokula giden çocuğunun kendisine söylediği küçük yalanlar olduğunu belirten Turgay Zengin, "Ben çocuğumun okul notlarını soran bir kişiyim. Bana bazen örneğin 70 aldıysa 85, 75 aldıysa 90 diye söylüyordu. Ben de onu yalan söylemekten vazgeçirmek için yalanı anlatan kitaplar tercih etmeye başladım, Yalancı Çoban, Pinokyo, Kaşağı gibi. Çocuğu yalandan uzaklaştırıcı öğretici kitaplar tercih ediyorum. Bu kitapları çocuğum bana okudu" diye konuştu.

'KİTAPLAR BANA BİR GÖZ OLDU'

Belli bir süre sonra çocuğuyla ilgili kitapların yanı sıra roman okumaya merak saldığını anlatan Turgay Zengin, kütüphaneden aldığı kitapları eşinin evde kendine okuduğunu kaydetti. Kitap okuyarak kelime dağarcığının geliştiğini, örnek olarak 50- 60 kelimeyle konuşan birinin kitap okuduktan sonra 100- 120 kelimeyle konuşabildiğini söyledi. Turgay Zengin kitap okumayla ilgili de şunları söyledi:

"Kitap okumak her zaman faydalı tabii ki. Ufkunuz açılıyor. Kendinizi anlatabiliyorsunuz. Kendinizi ifade edebiliyorsunuz. Kitap okumayı herkese tavsiye ederim. Okuyarak görmediğim şeyleri hayal gücümle geliştirip, ifade edebiliyorum. Kitaplar bana bir göz oldu."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Hasan Garip ve Turgay Zengin'in Kaymakam Mustafa Yiğit'in makamına gelişi

Sohbet

Kaymakamın belge vermesi

Görme engelli Turgay Zengin'in açıklaması

Kaymakamla yapılan sohbetten detay

Haber-Kamera: Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya),

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni -9 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement