DHA YURT BÜLTENİ - 9 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 9

DHA YURT BÜLTENİ - 9

Ayşenur'un intiharına neden olan amcasının oğlu yeniden yargılanıyor (2)14 YIL HAPİS VE TUTUKLAMA KARARI Antalya'da, Ayşenur Güven'in 'Ben bir şeytanın eline düştüm' yazılı mektup bırakıp, intihar etmesinin ardından 14 yıl hapis cezasına çarptırılıp, Yargıtay kararıyla tahliye edilen amcasının...

14.11.2019 12:41
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ayşenur'un intiharına neden olan amcasının oğlu yeniden yargılanıyor (2)

14 YIL HAPİS VE TUTUKLAMA KARARI

Antalya'da, Ayşenur Güven'in 'Ben bir şeytanın eline düştüm' yazılı mektup bırakıp, intihar etmesinin ardından 14 yıl hapis cezasına çarptırılıp, Yargıtay kararıyla tahliye edilen amcasının oğlu Selahattin Sezer'in (30) yeniden yargılandığı dava sona erdi. Tutuksuz sanık Sezer'in katılmadığı, Alanya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada; Ayşenur Güven'in annesi, babası, kardeşi, eşi, yakın akrabaları ve tarafların avukatları hazır bulundu.

'KARAR, SANIĞA ÖDÜL'Baba Mustafa Sezer, duruşmada, "Bir aile düzenini bozmak bu kadar basit olmamalı. Yargıtay'ın verdiği karar, sanığa ödüldür. Mahkemenizden sanığın hak ettiği cezayı almasını istiyorum. Kızımın ruhu ancak böyle huzur bulacaktır. Benim kızım karıncayı bile incitmezdi. Ben şimdi sokakta 20- 25 yaşındaki kadınları görünce gözüme kızım geliyor ve içim cız ediyor. Cezanın artırılarak, sanığın tutuklanmasını talep ediyorum" dedi.'TÜM AİLEMİ ÖLDÜRDÜ'Ayşegül Güven'in eşi Mustafa Güven ise "Bu kişi sadece Ayşenur'u öldürmedi, tüm ailemi öldürdü. Adalete güveniyorum. Mahkemenin, Yargıtay'ın kararına karşı direnmesini bekliyorum" diye konuştu.'BU KARAR FACİADIR'Ailenin avukatı da "Bu davada ensest ilişki ve cinsel taciz vardır. Mağdur ölmeden önce kız kardeşiyle birlikte sanığın her ikisine de tacizde bulunduğunu beyan etmiştir. 14 yıl verilen ceza azken, Yargıtay'ın kararı vicdana ve ahlaka aykırıdır. Sanığın kendisine arazi anlaşmazlığı yüzünden iftira atıldığı savunması ise suçtan kurtulma çabalarıdır. Bu karar bir faciadır" dedi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, Yargıtay'ın ilamına katılmadığını ve yerel mahkemenin kararında direnmesi gerektiğini söyledi. Antalya Barosu Başkan Vekili Cenk Soyer, "Yargıtay 14. Ceza Dairesi'nin 5 üyesinden 3'ünün sanık hakkında verdiği kararın gerekçesine bakıldığı zaman bizim bu konudaki savunmalarımız da ortaya çıkacaktır" dedi.Antalya Barosu Alanya Kadın ve Çocuk Hakları ile Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu avukatı ise Yargıtay kararına tepki gösterdi. Savcı da mütalaasında, yerel mahkemenin daha önceki kararına uymasını talep etti.Kısa aranın ardından mahkeme heyeti, kararını açıkladı. Mahkeme başkanı, "Şu an aldığımız karar, vicdani ve hukuki bir karardır. Sanığın eylemini gerçekleştirdiği yönündedir. Sanığın tutuklanması yönünde oy birliğiyle karar verilmiştir" dedi. YENİDEN TUTUKLAMA Alanya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce sanık Selahattin Sezer'e, daha önce verildiği gibi 14 yıl hapis cezası verilmesine ve sanığın tutuklanmasına hükmedildi. Sanık hakkında tutuklama kararı çıkarılırken, yerel mahkemenin kararı yeniden Yargıtay'a gönderilecek.

GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ

Haber-Kamera: Süleyman EKİN- Engin ANAK/ ANTALYA,

========================

Eşinin 15 yerinden bıçakladığı kadın o anları anlattı, sanık 'dinlerken acı çektim' dedi

Eskişehir'de, Harun Sazlar'ın boşanma aşamasındaki eşi Öznur Sazlar'ı (45) 15 yerinden bıçaklayarak yaradığı gerekçesiyle tutuklu yargılanmasına devam edildi. Duruşmada Öznur Sazlar, yaşadığı dehşeti anlatırken, sanık Harun Sazlar ise 'Öznur'un anlatımlarını acı içerisinde dinledim' dedi.Eskişehir'de oturan bir çocuk annesi Öznur Sazlar, boşanma aşamasında olduğu eşi Harun Sazlar tarafından Temmuz ayında, 15 yerinden bıçaklanarak yaralandı. Eskişehir Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yakalanarak, gözaltına alınan Harun Sazlar, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Sazlar hakkında 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'kasten yaralama' suçundan dava açıldı. 3 Eylül'de görülen davanın ilk duruşmasında, sanık Harun Sazlar haftada 2 gün kolluk birimlerine imza vermesi şartıyla adli kontrolle serbest bırakıldı. Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı karara itiraz etti. Üst mahkeme olan Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen itirazın ardından Harun Sazlar hakkında yeniden 'tutuklama kararı' çıkarıldı. İstanbul'da yakalanan Harun Sazlar, tutuklanarak Metris Cezaevi'ne konuldu.YENİDEN HAKİM KARŞISINDAEskişehir 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi, Harun ve eşi Öznur Sazlar hakkındaki 'tehdit ve kasten yaralama' nedeniyle açılan 2 ayrı dosyayı birleştirdi. Davanın bugün görülen duruşmasına tutuklu sanık Harun Sazlar İstanbul Bakırköy Metris Cezaevi'nden SEGBİS ile bağlanarak katıldı. Duruşmada Öznur Sazlar'ın yanı sıra avukatları, Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu üyeleri yer aldı. Tutuklu sanık Harun Sazlar, avukatı aracılığıyla mahkemeden internet erişiminin yasaklanması ve yayın yasağı talebinde bulundu. Ancak mahkeme bu talebi kabul etmedi.'BIÇAĞI BOĞAZIMA DAYADI'Boşanma aşamasındaki eşi Harun Sazlar tarafından 15 kez bıçaklanarak ölümden dönen Öznur Sazlar, yaşadığı dehşeti mahkemede yeniden anlattı. Yaşadıkları nedeniyle manevi olarak yıprandığını belirten Sazlar, "Olay sırasında sanık benim saçımdan tuttu, banyonun dibine çöktürdü. 'Benimle nasıl inatlaşırsın' diyerek küfür etti. İlk darbeyi kalbime vurdu. Ben de kendimi korumak adına ellerimi göğsüme koydum. Zira sanık eylemini sürekli benim göğüs hizamı hedef alarak yapmaktaydı. Ben bir elimle de sanığın elindeki bıçağı almak için mücadele ettiğimden her iki elimden de yara aldım. Bu sırada kapıyı elimle kapatmaya çalışıyordu. Ben de kapatmaması için ayaklarımda engel olmaya çalışıyordum. Sanık akabinde rastgele nereye denk gelirse vurmaya başladı. Darbenin biri akciğerime denk geldi. Göğsümden hışırtı hissettim. Öleceğimi anladım, kendi imkanlarımla lavabonun altına doğru dönebildim. Sanık ağzımı kapattı, bıçağı boğazıma dayadı. Sanığın elindeki bıçak kabzası oynayan bir bıçaktı. Ben sanığa bir kez yalvardım, benim üzerimden kalktı, hızlı bir şekilde mutfağa koştu. Ben de bu durumdan faydalanarak kendimi sokağa attımö dedi.'SÖYLEDİKLERİNİ ACI İÇERİSİNDE DİNLEMEDİM'Tutuklu sanık Harun Sazlar ise eşinin anlattıklarını dinledikten sonra savunma yaptı. Eşini dinlerken büyük acı çektiğini belirten Harun Sazlar, "Biraz önce acı içerisinde Öznur'un anlatımlarını dinledim. Olay banyonun içerisinde gerçekleşmedi, onun önündeki koridorda meydana geldi. Polis eve geldiği esnada oğlum kanı görmesin diye polislere bilgi vermek suretiyle banyonun önündeki birkaç damla kanı paspasladım. Benim mutfağa gitme sebebim olay yerinden uzaklaşmak, elimi yıkamaktı. Bilinçli olarak yapmadım. Şuurumu kaybetmiştim, çocuğumu özledim. Tahliyemi talep ediyorumö diye konuştu.AVUKATLAR GÖREVSİZLİK TALEP ETTİSavunmaların ardından Öznur Sazlar'ın avukatı mahkemeye yönelik 'görevsizlik' talep ederek, "Biz görevsizlik talebimizin açıkça karar bağlanmasını talep ederiz. Zira göreve ve yetkiye ilişkin hususlar yargılamanın ilk celselerinde karar bağlanması gereken bir hususlardır. Mahkeme aksi kanaatteyse bu uyuşmazlığın çözümü için dosyanın itiraz incelemesi yapılması için üst mahkemeye gönderilmesini talep ederiz. Sanık müdafince tahliye talebinde bulunmuştur. Bu talebi kabul etmiyoruz Adli Tıp Kurumu raporu alınmamıştır, beklenmesini talep ediyoruzö dedi. Mahkeme Öznur Sazlar'a ilişkin Adli Tıp Kurumu raporunun henüz gelmediğini belirterek, 'görevsizlik' kararının daha sonra değerlendirileceğini açıkladı.TUTUKLULUK DEVAM

Eskişehir 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi, sanık Harun Sazlar'ın tahliye talebine 'kaçma ve delilleri karartma ihtimali, adli tıp raporunun gelmemesi, kuvvetli suç şüphesi' nedeniyle reddederek tutukluluk halinin devamına karar verdi.HER KADIN GİBİ BENDE BÜYÜK ENDİŞE YAŞADIMDuruşmanın ardından gazetecilere konuşan Öznur Sazlar, Harun Sazlar'ın tutuklu kalmasına çok sevindiğini söyledi. Adaletin yerini bulacağına inandığını ifade eden Öznur Sazlar, "Dava 13 Aralık'a ertelendi. Tutukluğunun devamına karar verildi. Adli Tıp'dan gelecek karara istinaden tekrar davamız görülecek. Herkesin desteğine ve ilgisine teşekkür ediyorum. Şunu söylemeden geçemeyeceğim, bugün ben sadece Öznur değilim, ben bir Şule, Özgecan'ım lütfen artık kadınlara karşı sessiz kalmayın. Devletimizden bu tür olaylara daha duyarlı olmasını istiyorum. Bu süreçte her kadın gibi bende endişe yaşadım. Sanığın tutuklu olması beni rahatlatıyorö diye konuştu. Öznur Sazlar'a kadın dernek ve kadın avukatlarda destek verdi.

Görüntü Dökümü: -----------Öznur Sazlar'ın adliye çıkışıDestek veren kadın avukatlar-Dernek temsilcileri-Öznur Sazlar'ın açıklaması-Eskişehir Adliyesi-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Hakan TÜRKTAN-Ali Naki ERDOĞAN/ESKİŞEHİR,-

======================

Trabzon'da yaylada evleri yıkılan yapı sahipleri valilik önünde

Trabzon'un Düzköy ilçesindeki Haçka Yaylası'nda, güvenlik önlemleri altında dün yıkımları tamamlanan 13 kaçak yapının sahipleri, Trabzon Valiliği önünde toplandı. Kentte bazı yaylalarda yıkımı planlanan yapı sahiplerinin de yer aldığı grup, valilik bahçesine alınmadı. Polis, geniş güvenlik önlemi alırken, grup adına seçilen bir kişi, valiyle görüşmeye alındı.Doğu Karadeniz Bölgesi'nde, 'imar barışı' ile 31 Aralık 2017'den önceki yapılara af getirileceği belirtilen düzenleme sonrası inşa edilen kaçak yapıların yıkımı, sürdürülüyor. Trabzon'un Düzköy ilçesinde bulunan Haçka Yaylası'nda, kaçak olduğu tespit edilen 13 evin yıkımı için dün ekipler iş makineleriyle bölgeye gelerek, çalışma başlattı. Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı yaylada kaçak yapı sahipleriyle görevliler arasında gerginlik yaşandı. Ev sahipleri, yapılarının çatısına çıkarak, yıkımı engellemeye çalıştı. Ev sahipleri, yıkımlara direnirken, jandarma ekipleri de çevrede güvenlik önlemi aldı. Yapı sahiplerin ikna edilmesiyle, ekipler dün gece boyu süren çalışmalarla yıkımları tamamladı.VALİLİK ÖNÜNDE TOPLANDILARHaçka Yaylası'nda evleri yıkılan yapı sahipleri ile kentte bazı yaylalarda yıkımı planlanan yapı sahipleri bir araya gelerek Trabzon Valiliği önünde toplandı. Valilik çevresinde yaklaşık 100 kişinin toplanması üzerine, polis ekipleri çevrede yoğun güvenlik önlemi aldı. Çok sayıda polis, kalabalığın valilik bahçesine girişine izin vermedi. Valililik binası çevresindeki parkta bekleyişe geçen kalabalıktan Okan Koç, grup adına Vali İsmail Ustaoğlu ile görüşmek için makama alındı.Kalabalığın bekleyişi sürerken, görüşmenin ardından kaçak yapı sahiplerinin açıklama yapılması bekleniyor.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Selçuk BAŞAR-Aleyna KESKİN/TRABZON,-

=====================

HDP önündeki eylemde 73'üncü gün

Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen 56 aile, HDP binası önündeki oturma eylemini 73'üncü günde de sürdürdü. Aileler, eylem öncesi Diyarbakır'daki Kara Şehitliği'ni ziyaret ederek, mezarlar karanfil bırakıp, dua etti.Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. Eylem, 73'üncü günde de 56 aile tarafından sürdürüldü. KARA ŞEHİTLİĞİ'NE GİTTİLERAileler, bu sabah parti binası önüne gitmeden, merkez Yenişehir ilçesindeki Kara Şehitliği'ni ziyaret etti. Şehitlik Anıtı'na, 'Diyarbakır anne ve babaları' yazılı çelenk bırakan aileler, daha sonra kabirlere kırmızı karanfil bırakarak, dualar okudu.Oğlu Roşat'ın 5 yıl önce terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını ve büyük oğlu Sami Çiftçi'nin (21) örgüte destek vermediği gerekçesiyle kaçırılarak, öldürüldüğünü belirten Necibe Çiftçi, "Şehitlere dua etmek için buraya geldik. Şehitlere dua okudum. Benim oğlum da şehittir. Allah onların hepsine rahmet eylesin. Allah onlara şehitlik nasip etmiş" dedi. 2014 yılında, lise 3'üncü sınıf öğrencisiyken, PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını belirttiği kızı Hayal için Ağrı'nın Hamur ilçesinden gelip, 3 Ekim'de oturma eylemine başlayan Süheyla Demir ise "Bugün şehitlerimizi ziyarete geldik, ruhları şad olsun. Allah annelerine, babalarına sabırlar versin. Onlar bu devleti korurken şehit oldu. Dualar okuduk" diye konuştu. Aileler, daha sonra Şehitlik Anıtı önünde asker selamı verip, HDP il binası önüne giderek, eyleme devam etti.EYLEME KATILAN AİLELER1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.

2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını söyleyerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.

3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.

4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.

5- Gaziantep'te oturan Şevket- Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında PKK'lı teröristler tarafından aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.

7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.

8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih Özbey için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.

10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını belirtip, 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını belirttiği oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.

12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırılan oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan-Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eyleme katıldı.

14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.

15- Ayten-Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.

17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü HDP önüne gelip eyleme katıldı.

19- Mardinli olan, ancak Diyarbakır'da oturan Salih-Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metina bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.

20- Aslen Siirtli olan, ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Irak'ın kuzeyine kaçırıldığını söyleyerek, 10 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü belirttiği oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.

22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2015'te kaybolan ve internette terörist kıyafeti giydiği videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, memleketi Erzurum'daki akrabalarının yanına giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.

24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen, 3 yıl sonra da terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.

26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını ifade eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine başladı.

29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemindeki yerini aldı.

30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıl önce dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı. Emrah'ın annesi Leyla Avunan, babası Bilal Avunan ve akrabaları da 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını belirttiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.

34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemi başlattı.

35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemine başladı.

36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul'da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye'ye götürüldüğünü söylediği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül'de oturma eylemine başladı.

37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği, o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.

39- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş'ta terör örgütü PKK'ya katıldığını belirttiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül'de oturma eylemine başladı.

40- Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine dönerken Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

41- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK'nın elinde olduğunu belirttiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

42- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan, PKK'lı teröristlerin kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

43- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken kaçırıldığını söylediği oğlu Erkan için 20 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

44- Kütahya'dan gelen Hatice Levent, 18 yaşındayken, 2015 yılında Bitlis'te üniversite öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği kızı Fadime için 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

45- Muş'tan Diyarbakır'a gelen Güzel Aslan, 5 yıl önce mobilyacıda çalışırken kaybolan oğlu Turan Aslan (26) için 23 Eylül'de oturma eylemine başladı.

46- Batman'dan gelen Zehra Çak, 5 yıl önce kaybolan oğlu Azat Çak (23) için 26 Eylül'de oturma eylemine başladı.

47- İstanbul Sultangazi'den gelen İmmihan Nilifırka, Ege Üniversitesi Gazetecilik bölümü son sınıf öğrencisiyken, 21 Mart 2015'te kaybolan oğlu Mehmet (22) için 27 Eylül'de oturma eylemine başladı.

48- Gaziantep'ten gelen Cennet Kabaklı, 2015'te usta birliğine giderken Tunceli Pülümür yolunda PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan asker oğlu Adil Kabaklı (24) için 28 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.

49- Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden gelen Sıddıka Tatlı, Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık bölümü son sınıf öğrencisiyken 2014'te kaybolan, terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Aziz Tatlı (27) için 29 Eylül'de oturma eylemine başladı.

50- Batman'dan gelen Melike Akdoğan, 14 yaşında lise öğrencisiyken geçen yıl ortadan kaybolan ve dağa götürüldüğünü düşündüğü oğlu Abdulkadir için 2 Ekim'de oturma eylemi başlattı.

51- Ağrı'nın Hamur ilçesinden gelen Süheyla Demir, 2014'te lise 3'üncü sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını belirttiği kızı Hayal için 3 Ekim'de oturma eylemine başladı.

52- Muş'tan gelen Süheyla ve eşi Maşallah Yenilmez, 2015'te Bitlis Eren Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümünde okurken, ortadan kaybolan kızları Sümeyye Yenilmez (24) için 5 Ekim'de oturma eylemine katıldı.

53- Diyarbakır'ın Kulp ilçesinden gelen Menfiye Yıldırım, 2017'de kaybolan, dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Mesut Yıldırım (25) için 5 Ekim'de oturma eylemine başladı.

54- Diyarbakırlı Hatice Ceylan 2015'te, 15 yaşındayken Kur'an kursunda hafızlık okurken kaybolan oğlu Cafer için 8 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

55- Ağrı Taşlıçay ilçesi Kumluca köyünden gelen Yasin Kaya, kızı Çiğdem Kaya'nın (21) Ağrı Anadolu Lisesi 2. sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını söyleyerek 15 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

56- Hakkari Şemdinli'den gelen Necibe Çiftçi, oğlu Roşat Çiftçi'nin 5 yıl önce terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını ve büyük oğlu 4 çocuk babası Sami Çiftçi'nin (21) de terör örgütüne destek vermediği gerekçesiyle kaçırılarak şehit edildiğini belirterek 8 Kasım günü oturma eylemine katıldı.

Görüntü Dökümü-------Diyarbakır Kara ŞehitliğiAilelerin şehitlik anıtı önünde dua edip çelenk bırakmasıŞehitlik kabristanını ziyaretKabir başlarına karanfil bırakmaDua okuyan ailelerMehmet Mucahit Ceylan anonsu Necibe Çiftçi'nin röportajıSüheyla Demir'in röportajıŞehitlik anıtı önünde esker selamıGenel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 359 MB

Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN, Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR,

===================

Bursa'da süt fabrikasında yangın

Bursa'nın Karacabey ilçesinde faaliyet gösteren süt üretim fabrikasının atık depolama tesisinde çıkan yangın, kontrol altına alındı.Yangın, Karacabey ilçesinde bulunan bir süt fabrikasında saat 11.30 sıralarında meydana geldi. Fabrikanın atık depolama tesisinde, bilinmeyen bir sebepten dolayı yangın çıktı. Yükselen alevleri gören işçiler, bölgeyi tahliye ederek durumu itfaiye ekiplerine bildirdi. Kısa sürede olay yerine getirilen 7 itfaiye aracıyla, yangına müdahale edildi. Yangın, yaklaşık 1 saatlik çalışmanın ardından kontrol altına alındı. Yangında, ölen ya da yaralanan olmazken atık depolama tesisi, kullanılamaz hale geldi.

Görüntü Dökümü---------Alevli görüntüler Son Dakika'ya geçildi

Haber-Kamera: Yasin KESKİN/BURSA,

====================

Muğla Büyükşehir, güneşle bin hanenin elektriğini üretecek

Muğla Büyükşehir Belediyesi, tesislerinde kurduğu ve kuracağı güneş enerji santralleriyle yılda yaklaşık bin hanenin elektriğini üretecek.Türkiye'de güneş enerjisi potansiyeli en yüksek illerden Muğla'da, Büyükşehir Belediyesi tesislerine güneş enerji panelleri kuruyor. Türkiye'de ilk, 'yapıya entegre sistemi' kurup, Büyükşehir tesislerinden Menteşe Terminali'nde, Menteşe Mezbaha Tesisi'nde ve Konacık idari bina çatısında enerji üretiyor. Yapımı süren Bodrum Terminali çatısına kurulumu yapılacak sistem ile Büyükşehir Belediyesi'nin tüm tesisleri, 1067 kilovatsaat kurulu güçle enerji üretecek. Tüm güneş enerji santrallerinin sorunsuz çalışırsa Büyükşehir Belediyesi, yılda yaklaşık bin hanenin elektrik tüketimine eşit enerjiyi güneşten karşılayacak.Yılda 1 milyon 400 bin kilovatsaat enerji üretecek tesislerde ayrıca 30 ton kağıdın geri dönüşümünü sağlayacak alt yapı kuruldu. Böylelikle 840 ton karbondioksitin atmosfere salınımını engellenecek. Aynı zamanda belediye bütçesine de katkı sağlayan güneş panellerinin, Büyükşehir Belediye'nce bundan sonra yapılacak binalarda da kullanılması planlanıyor.EN BÜYÜĞÜ BODRUM OTOGARI'NIN ÇATISINDABüyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Osman Gürün, "Yerel yönetimler olarak, il belediyesiyken mezbaha tesisimiz arkasında başlattığımız güneş enerjisinden yararlanma projesini, Büyükşehir Belediyesi olduğumuzda Menteşe, Bodrum otogarların çatısı ve Bodrum Konacık hizmet binası çatısında devam ettirdik. Güneş enerjisi santrallerimizden en büyüğü yapımı devam eden Bodrum otogarımızın çatısı. Bodrum otogarımızın da devreye girmesi ile kurulu gücümüz yıllık bin hanenin elektriğini üretebilen güçte olacak. Çevreyi, bütçemizi koruyan yenilikçi bu projeleri Muğla'mız genelinde daha da arttırmayı hedefliyoruz. Muğla, yeşili mavisi ile tertemiz havası doğası ile verimli toprakları yararlı güneşi ile bir şehirden fazlası" dedi.

Görüntü Dökümü---------Güneş panellerinden görüntü

Haber- Kamera; MUĞLA,

======================

Batmanlı öğrencilerden Başkan Gürün'e duygu dolu mektuplar

Muğla'nın tarihi ve turistik güzelliklerini geçen 27 Ağustos'ta Büyükşehir Belediyesi'nin misafiri olarak gezen Batman TOBB Güzel Sanatlar Lisesi'nin 13 öğrencisi, izlenimlerini yazdıkları mektupla anlattı. Öğrenciler, CHP'li Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün'e gönderdikleri duygu dolu mektuplarda, "Aramızda uçağa binmeyen, deniz görmeyen, Batman'ın dışına çıkmayan arkadaşlarımız vardı. Bizleri ağırladığınız için teşekkür ederiz. Keşke bizim yaşadığımız yerler de Muğla kadar güzel olsa" dedi.Batman TOBB Güzel Sanatlar Lisesi'nde öğrenim gören 13 öğrenci, bir süre önce okullarında '50 Kitap 50 Dünya' adı altında proje başlattı. Öğrenciler, proje kapsamında CHP'li Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün'e mektup yazdı. Mektupta, projelerinden bahseden öğrenciler, farklı şehirler ve kültürler görmek istediklerini anlattı. Batmanlı öğrencilerin bu taleplerini geri çevirmeyen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Gürün, proje kapsamında 50 kitap okuyan ve sınavlarda başarılı olan müzik bölümünden 9'uncu sınıfta öğrenim gören 13 öğrenci ve öğretmenlerini Muğla'ya davet etti. Öğrenciler, geçen 27 Ağustos'ta Muğla'nın tarihi ve turistik merkezlerini gezerek bilgiler aldı. İZLENİM VE DUYGULARINI MEKTUBA DÖKTÜLERMuğla Büyükşehir Belediyesi'nin misafiri olan Batmanlı öğrenciler, döndüklerinde Muğla'ya ilişkin izlenimlerini, beğenilerini ve eleştirilerini yazacakları bir mektup ile bildirme sözü verdi. Öğrenciler, bu sözlerini yerine getirip, mektupları gönderdi. Öğrencilerden Ruken Kaplan mektubunda, "Öncelikle size her şey için çok teşekkür ederiz. Batman'a geldiğimde aileme Muğla'nın ne kadar güzel olduğunu anlattım ve sizin ve insanların çok güleryüzlü ve sevimli olduğunu söyledim" derken Hiranur Ayhan ise, "Sayın Osman Gürün Bey amca sizi çok sevdim. Bizlere bu olanağı sağladığımız için çok teşekkür ederim. Çünkü aramızda Batman'dan çıkmayan, uçağa binmeyen, deniz görmemiş arkadaşlarımız vardı. Sizin de dediğiniz gibi 'Gülmek herkese çok yakışır'" ifadelerine yer verdi. Bir diğer öğrenci Duygu Aküren ise, "Sizin sayenizde Muğla'ya geldim. Hayatımda hiç uçağa binmedim ve deniz görmedim. Köyde yaşadığım için bu tür güzellikleri görmem sizin sayenizde oldu. Sizlere sonsuz teşekkürler" diyerek duygularını paylaştı."Muğla'da daha önce hiç yaşamadığımız güzel günler yaşadık" diyen Ali Boğra'da, "Daha önce arkadaşlarımızla sadece fotoğraflarını gördüğümüz yerleri gezmek çok güzeldi" dedi. Berfin Ava da, mektubunun bir bölümünde şu ifadelere yer verdi: "Keşke bizim yaşadığımız şehir de Muğla kadar güzel olsa. Bu güne kadar televizyonda ve fotoğraflarda gördüğümüz yerleri bize gösterdiniz."'GÖZLERİNDE MUTLULUĞU GÖRDÜK' Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün ise Batmanlı öğrencileri Muğla'da ağırlamış olmaktan duydukları memnuniyeti dile getirip, "'50 Kitap 50 Dünya', her öğrencinin okuma alışkanlığının artmasını kendilerine yeni yeni dünyalarla buluşturulmalarını ve fikri hür vicdanı hür irfanı hür olarak yetişmelerini sağlayacak ve ülkemizin geleceğini teminat altına alacak olan bir proje. Batmanlı öğrenciler için gerçekleştirilen bu projenin başka okullarda da uygulanmasını temenni ediyorum" dedi. Başkan Muğla'da ağırladıkları öğrencilerin gözlerinde de mutluluğu gördüklerini de belirtip, "Bizler de mutlu olduk. Öğrenciler döndüklerinde izlenimlerini, temennilerini bize yazdıkları mektupla anlattı. Gerçekten zaman zaman duygulandığımız anlar ve satırlar oldu. Batmanlı öğrencilerimize buradan selamlarımı ve sevgilerimi gönderiyorum. Öğrencilerimiz artık bizim birer hemşerimiz. Kendilerini tekrar Muğla'ya bekliyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü--------------Mektuplardan ve öğrencilerden görüntü-Başkan Gürün'in açıklaması

Haber-Kamera: MUĞLA,

========================

İskenderun Körfezi'ndeki canlıların yarısı egzotik tür

İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tahir Özcan, İskenderun Körfezi'nde yaşayan canlıların yaklaşık yüzde 50'sini egzotik türlerin oluşturduğunu söyledi.Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tahir Özcan, Akdeniz'deki egzotik göçlerin hem Atlas Okyanusu'ndan hem Kızıldeniz'den gerçekleştiğini anlatarak, İskenderun Körfezi'nde 14 egzotik karides türü bulunduğunu belirtti. Özcan, ekolojik anlamda dışarıdan gelen her balığın diğerlerinin besinine ortak olduğunu, güçlü ise yeni türün baskın hale geldiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: "İskenderun Körfezi, Süveyş Kanalı'nın açılması ve deniz ticaretinin artmasıyla birlikte hızla egzotik türlerin giriş yaptığı, Akdeniz ekosisteminde en fazla etkilenen bölgelerin başında gelmektedir. Fauna ve florasında ciddi değişikler oldu. Yapılan bilimsel çalışmalara göre, körfezdeki yengeç faunasının yüzde 62'si egzotik türlerden oluşmaktadır. Körfezin tüm faunasının yaklaşık yüz 50'si de egzotik türlerdendir. İskenderun Körfezi'nde 14 egzotik karides türü bulunmaktadır. Bunlardan 7 tanesi balıkçılık açısından ticari değeri yüksek türlerdir. Avcılığı yapılmaktadır. Doğu Akdeniz'de balıkçılık açısından ticari değeri olan 10 karides türü bulunmaktadır."YERLİ TÜR REKABETİ KAYBETTİKıyılara yerleşen egzotik karideslerin yerli tür olan Karabiga Karides ve Melicertus Kerathurus üzerinde negatif bir etkisi olduğunu belirten Prof. Özcan, "Yerli türümüz yabancı tür ile giriştiği bu rakabeti kaybetmiş. Artık körfezde neredeyse görülmemektedir. Karideslerin üremesi ve gelişi için uygun bir ortama sahip olan İskenderun Körfezi'ne yerleşen egzotik türler, yüksek ekonomik değerlerinden dolayı, bölge balıkçısının hedef avcılık türleri olmaya başlamıştır. TÜİK verilerine göre, ülkemizde avcılık yoluyla yıllık ortalama 4 bin 500 ton üretim yapılmaktadır. Bunun yaklaşık 800 tonu egzotik karideslerden elde edilmektedir. Bunun büyük bölümü de İskenderun Körfezi ve çevresinden elde edilmektedir. Avlanan miktarın yüzde 18'lik kısmı da olsa, ekonomik girdi açısında en fazla girdiyi sağlayan türlerdir. TÜİK verilerinde yalnızca 2 tür egzotik olarak gözükse de aslında 6 farklı türün verisidir" dedi.JUMBO DEĞERLİ BİR MARKAKarides ve jumbo karidesin körfezin bir markası olduğuna dikkat çeken Özcan, "Her biri ortalama 175-200 gram gelen jumbo, karideslerin egzotik bir türdür. Yılda 750 ton avlanılmaktadır. Bu karidesin işlenerek, katma değerinin arttırılması gerekir. Bunu yaparsak balıkçılar için ve ülke ekonomisi için daha fazla girdi sağlamış oluruz. Son dönemlerde görülen aslan balığı ve balon balığı gibi canlıların arasında bölgeye yerleşen jumbo karides, balıkçılar için en değerli olan" diye konuştu.

Görüntü Dökümü--------------Prof. Özcan ile röp.-Balıkçı tezgahından görüntü-Tezgahta bulunan balıklar, karides ve Jumbo karidesler-Karidesler ile ilgili Prof. Özcan ile röp.

Haber-Kamera: Ufuk AKTUĞ/İSKENDERUN,(Hatay),

========================

Cenazeye katılmak için abdest almaya gittiği evinde intihar etti

SİVAS'ta müstakil evde yalnız yaşayan Yusuf Ç. (87) bir yakınının cenazesi için abdest almaya gittiği evinde kendisini iple oda kapısına asarak yaşamına son verdi. Olay, saat 11.00 sıralarında Yenimahalle 2'nci Sokak'ta meydana geldi. 2 katlı katlı müstakil evde yalnız yaşayan emekli Yusuf Ç., eniştesi Bekir Korkmaz'ın vefat ettiğini öğrendi. Yüceyurt Mahallesi Abadan Camisi'ndeki cenaze namazına katılmak üzere abdest almak için eve geldi. Bir süre evden çıkmayan Yusuf Ç.'yi merak eden yakınları binaya girdi. Yaşlı adamı odanın kapısına iple asılı halde gören yakınları durumu sağlık ve polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede Yusuf Ç.'nin hayatını kaybettiği belirlendi. Polis ekiplerince yapılan incelemenin ardından cansız bedeni otopsi için Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi morguna kaldırıldı.

Görüntü Dökümü: -Olay yeri-Cenazenin çıkarılışı

-Detaylar

Haber-Kamera:  Hüsnü Ümit AVCI-Yasin KIRAS/SİVAS,


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 9 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Siirt'te kaybolan alzaymır hastası yaşlı şahıs ölü bulundu
    11:41 Siirt'te kaybolan alzaymır hastası yaşlı şahıs ölü bulundu

    Siirt'in Kurtalan ilçesine bağlı Bağlıca köyünde yaşayan 80 yaşındaki alzaymır hastası Hüseyin Tilki, dün gece evinden ayrıldıktan sonra geri dönmedi. Yapılan arama çalışmaları sonucunda Tilki'nin cansız bedenine ulaşıldı. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • Aydın İl Jandarma Komutanlığı Uyuşturucu Operasyonunda 41 Şüpheli Yakalandı
    11:40 Aydın İl Jandarma Komutanlığı Uyuşturucu Operasyonunda 41 Şüpheli Yakalandı

    Aydın İl Jandarma Komutanlığı'nın uyuşturucu madde kullanımı ve ticaretinin önlenmesine yönelik gerçekleştirdiği çalışmalar sonucunda 1-15 Nisan tarihleri arasında 41 şüpheli yakalandı. Yapılan operasyonlarda bin 655 gram metamfetamin, 204 gram kokain, 16 adet sentetik hap, muhtelif miktarda kubar esrar, 4 adet uyuşturucu kullanma aparatı, 1 adet tabanca ve 2 adet av tüfeği ele geçirildi. Şüphelilerden 4'ü tutuklanırken, 7'si adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı. Diğer 30 şüphelinin ise adli işlemleri devam ediyor.

  • Bosna Hersekli veteriner Sinop'ta sokak hayvanlarına gönüllü olarak bakıyor
    11:39 Bosna Hersekli veteriner Sinop'ta sokak hayvanlarına gönüllü olarak bakıyor

    Sinop'a gelen Bosna Hersekli veteriner Martina Pesa, gönüllü olarak sokak hayvanlarına bakıyor. Pesa, burada bir senedir sayısız sokak hayvanının tedavilerini yapmış ve kısırlaştırma ameliyatlarına girmiştir.

  • Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, Personelle Bayramlaştı
    11:39 Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, Personelle Bayramlaştı

    Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, bayram dönüşü sahada ve belediye hizmet binasında görevli personelle bayramlaştı. Başkan Yalçın, emekleri için personele teşekkür ederken, 'Güzel güzel işler yaptık. Hep de ilkleri yaptık.' dedi.

  • Soma'da maden kazasında hayatını kaybeden işçi son yolculuğuna uğurlandı
    11:37 Soma'da maden kazasında hayatını kaybeden işçi son yolculuğuna uğurlandı

    Manisa'nın Soma ilçesinde çalıştığı maden ocağında tambura sıkışarak hayatını kaybeden Halit Gürpınar, Gediz ilçesinde gözyaşları ile toprağa verildi. Cenaze namazına Gediz Belediye Başkanı Necdet Akel, Eskigediz Belediye Başkanı Mustafa Kemal Arslan, Gediz Müftüsü Sebahattin Turan, Gürpınar'ın mesai arkadaşları ile köylüler ve ailesi katıldı.

  • Melikgazi Belediye Başkanı Nikah Kıydı
    11:37 Melikgazi Belediye Başkanı Nikah Kıydı

    Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, belediyenin nikah salonunda nikahları kıyılan çifte sürpriz yaparak, nikahlarını kıydı. Başkan Palancıoğlu, çiftleri ziyaret edip hayırlı olsun temennisinde bulundu.


Advertisement