Dha Yurt Bülteni-9

Özel hastanede çıkan yangın çabuk söndürüldü

Hastalar tahliye edildi

ZONGULDAK'ın Ereğli İçesi'nde, özel hastanenin enerji odasında çıkan yangın, itfaiyenin erken müdahalesiyle büyümeden söndürüldü.

Yangın, saat 00.30 sıralarında Müftü Mahallesi Erdemir Caddesi'ndeki özel hastanede meydana geldi. Hastanenin bodrum katında bulunan enerji odasından dumanlar çıktığını görenler, polis ve itfaiyeye bildirdi. Elektrik kontağından çıktığı tahmin edilen yangına itfaiye ekipleri müdahale etti. Yangın, büyümeden kısa sürede kontrol altına alındı. İtfaiye ekipleri soğutma çalışması yaparken, bir taraftan da hastanede oluşan yoğun dumanı tahliye etmeye çalıştı. Yangında herhangi bir yaralanma olmadı.

Ereğli Belediyesi İtfaiye Müdürü Muhammet Ali Ateş, hastanedeki yangını kısa sürede söndürdüklerini ve soğutma çalışması yaptıklarını belirterek, olayda herhangi bir yaralanma olmadığı gibi tahliye işlemi de yapılmadığını söyledi.

Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.

HASTALAR TAHLİYE EDİLDİ

Ereğli'de özel hastanede çıkan yangının söndürülmesinin ardından sabah saatlerinde bu kez laboratuvar bölümünde duman çıktı. İtfaiye ekipleri, küçük çaplı yangına müdahale ederek söndürdü. Ardından hastanede elektrik kesintisi meydana gelince hastaların başka hastanelere sevk edilmesine karar verildi. 8'i çocuk 41 hasta, polis ve itfaiye ekiplerinin yardımıyla hastaneden çıkarılarak, ambulanslarla ilçedeki çeşitli hastanelere sevk edildi.

Başhekim Opr. Dr. Ercan Yalçın, yangınla ilgili korkulacak bir durum olmadığını söyledi. Yangının teknik odada klimalardan bir tanesinin panosunun patlaması soncu meydana geldiğini belirten Yalçın, şöyle dedi:

"Ameliyathane bölümünde elektrik yoktu. Sabah ameliyathaneye tekrar elektrik verince bazı bölümlerde şebekede ısınma tespit ettik. Alarm gelince tüm tesisatı kontrol etmek amacıyla hastaneyi tahliye ettik. 8'i çocuk, 15 yoğun bakım ve 18 servis hastası olmak üzere toplam 41 hastayı 112 ile bağlantıya geçip ilçemizdeki hastanelerimize hızlı bir şekilde sevk ettik. Hastalarımız ilgili doktorlar tarafından teslim alındı. Hastanemizde şu anda yatan hastamız yok. Teknik ekipler İzmit ve civar bölgelerden geldiler, kontrolleri yapıyorlar. İlk verdikleri bilgilere göre şu anda tesisatta bir sıkıntı yok. Bu tür teknik sıkıntılar her yerde olur. Bizim için önemli olan hastaların tahliyesiydi. Onların 112 ve itfaiyemizin de desteği ile başarılı bir şekilde sevk edilmiş olması çok önemli."

Ereğli Belediyesi İtfaiye Müdürü Muhammet Ali Ateş ise hastanede yangınla ilgili olumsuz bir durumun olmadığını belirterek, elektrik enerjisiyle ilgili sıkıntı olduğunu söyledi.

Görüntü dökümü:

-Yangın merdiveninde bekleyen personel

-Hastane önünde bekleyen hastalar

-Hastaların ambulansa alınması

-Yeni doğan iki bebeğin özel araçla başka hastaneye götürülmesi

-Hastaların sevki

-Küvezdeki bebeğin ambulansa taşınması

-Hastane önünde sevk edilmeyi bekleyen hastalar

-Başhekim Opr. Dr. Ercan Yalçın'ın açıklamaları

-İtfaiye Müdürü Muhammet Ali Ateş'in açıklamaları

Haber-Kamera: Sinan KABATEPE/EREĞLİ(Zonguldak),

================================

Gaziantep'te otomobilden ateş açıldı, yoldan geçen oğlunu korumaya çalışan baba yaralandı

Güvenlik kamerası görüntüsü

GAZİANTEP'te, kavga ettiği ve otomobille kaçanları takip edenlerin bulunduğu otomobilden tüfekle ateş açıldı. Tüfekten çıkan saçmalar yoldan geçen 32 yaşındaki Mehmet Kızılırmak'a isabet etti. Saldırıda Kızılırmak yaralanırken yanındaki çocuğuna siper olarak yaralanmasını engellemesi güvenlik kamerası ile kaydedildi.

Olay, öğle saatlerinde Hürriyet Mahallesi'nde meydana geldi. Beyaz renkli otomobille mahalleye gelen 4 kişi, yanlarına gelen siyah renkli plakası alınamayan bir otomobildeki 3 kişiyle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine otomobildeki av tüfeklerini alan 4 kişi, siyah otomobildeki kişilere ateş etmeye başladı. Siyah otomobilde bulunanların kaçmaya başlamasıyla, geldikleri otomobile binerek takip etmeye başlayan şüpheliler, tüfekle rastgele ateş açmaya devam etti. Bu sırada eşi ve çocuğuyla markete alışveriş yapmaya gelen Mehmet Kızılırmak, silah seslerini duyarak oğluna siper olurken, kim tarafından ateşlendiği bilinmeyen tüfekten çıkan saçmalara hedef oldu. Baş ve yüzünden yaralanan Kızılırmak, çevredekilerin çağırdığı ambulansla Şehitkamil Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Acil serviste yapılan müdahalenin ardından ameliyata alınan Kızılırmak'ın hayati tehlikesinin bulunduğu olduğu ifade edildi.

Gelişmeler baba ile oğlunun alışverişe gitmek istediği marketin güvenlik kamerası ile  kaydedildi. Görüntülerde, silah sesini duyan Kızılırmak'ın oğluna sarılarak siper olduğu, eşinin ise kaçarak markete sığındığı görüldü. İhbar üzerine olay yerine gelen polisler, yaptıkları incelemeler ve güvenlik kameraları kayıtları doğrultusunda her iki otomobildeki şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

Güvenlik kamerası görüntüsü

Olay yerinden görüntüler

Genel ve detay görüntüler

Haber: Eyüp BURUN -Kamera: Ahmet SOYDOĞAN GAZİANTEP-DHA)

=============================================

Koruyucu ailesi 'Öykü'yü geri istiyor

ANTALYA'nın Alanya İlçesi'nde bir anne bakıcı olarak anlaştığı aileye kızını bıraktıktan bir süre sonra ortadan kayboldu. Aile ise gerekli başvuruları yaparak korucuyu aile oldu. Ailenin ve şu an 8 yaşında olan Öykü'nün durumunu sürekli kontrol eden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı görevlileri, son hazırladıkları raporla Öykü'yü aileden aldı. Öykü'nün alınmasıyla yıkılan aile çocuğun geri verilmesi için yardım istedi.

Alanya'nın kırsal mahallesi Elikesik'te oturan Yavuz ailesine 2011 yılında gelen Ayşe B., çalıştığı için bakamadığını söylediği ve o tarihte 1.5 yaşında olan kızı Öykü B.'ye bakmaları için belli bir ücret karşılığında anlaştı. 2 oğlu ve 1 kızı bulunan Zahide ve Ramazan Yavuz çifti annenin teklifini kabul edip Öykü'ye bakmaya başladı. Her ay düzenli para gönderen ve hafta sonları çocuğunu görmeye gelen Ayşe B.'nin ziyaretleri 2012 yılında düzensizleşmeye başladı. Anne Ayşe B. bir süre sonra da hiç gelmedi. Yavuz ailesinin tüm arayışlarına karşın anne bulunamadı.

DURUMU AİLE HEKİMİ FARK ETTİ

Öz annenin kayıplara karışmasının ardından çocukları olarak kabul ettikleri Öykü'ye bakmaya devam eden Yavuz ailesi, gerçeği gizlemeyerek biyolojik ailesi olmadıklarını, annesinin her an gelebileceğini söyleyerek büyüttü. Zamanla aileden biri olan Öykü de Zahide Yavuz'a anne, Ramazan Yavuz'a baba ve ailenin çocuklarına da ağabey ve abla demeye başladı. Aile de Öykü B.'yi çocukları olarak kabul ederek yaşamaya devam etti. Bir süre sonra rahatsızlanan Öykü B., yüksek ateş şikayetiyle Yavuz ailesinin kayıtlı olduğu aile hekimine götürüldü. Muayene için yapılan hasta kaydı sırasında doktor, Öykü'nün kimliğinde soyadının farklı olduğunu görünce sebebini sordu. Yavuz çifti de gerçeği doktora açıkladı. Aile hekimi bunun yasal olmadığını, ileride başlarına sıkıntı açabileceğini söyledi. Aile hekimin uyarısı üzerine 2014 yılında o dönemin Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu'na başvurup durumu anlattı ve koruyucu aile olmak istedi.

KORUYUCU AİLE OLDULAR

Başvurunun üzerine yetkililer aileyi ve yaşadıkları evi incelemeye aldı. Mahalle muhtarı ve komşulardan da bilgi alan yetkililer, çocuğun psikolojisinin olumsuz yönde etkilenmemesi amacıyla oluşturdukları raporla Öykü'nün ailede kalmasında sakınca olmadığına kanaat getirerek denetim şartı ile koruyucu aile olunması yönünde karar aldı.

AYRI ODA SORUNU

Yavuz ailesinin koruyucu aile olarak seçilmesinin ardından yetkililer belirli aralıklarla gelerek Öykü'yü ziyaret etti. Koruyucu aileye ise aylık 1.300 TL bakım maaşı bağlandı. Yetkililer kontrollerde çocuğun aileye uyumu, sosyal hayata uyumu, psikolojisi, ev ve okuldaki refahı konularında denetlemeler yaptı. Ailenin yaşadığı Elikesik Mahallesi'nde bahçeli ve tek katlı müstakil evi denetleyen yetkililer son hazırladıkları raporda Öykü'nün okula servisle gönderilmediğini, Öykü'nün ailenin öğrenci olan kızları 16 yaşındaki Merve Yavuz ile aynı odada kaldığını tespit etti. Ailenin aynı evde yaşayan 18 ile 20 yaşında iki erkek çocuklarının da sorun teşkil edebileceğini raporlayan yetkililer, Öykü için ayrı bir oda ve gardırop temin edilmesini, evden okula servisle gönderilmesini, aksi taktirde işlem başlatılacağı yönünde aileyi uyardı. Aile ise evlerinin okula uzak olmasından dolayı Öykü'yü okula götürecek servis bulamadıklarını, kendilerinin de okula götürecek imkanları olmadığını dolayısıyla Öykü'nün kışın zor şartlarda bile okula yürüyerek gidip geldiğini beyan etti. Uyarıların ardından 13 Temmuz'da Antalya'dan gelen Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü görevlileri şartların iyileştirilmediği gerekçesiyle Öykü'yü aileden alıp Antalya'daki bir sevgi evine yerleştirdi.

KONUYA BAKAN EL ATTI

6.5 yıldır baktıkları Öykü'nün alınması üzerine büyük bir şok yaşayan aile ise yetkililere seslenerek Öykü'yü kızları gibi gördüklerini söyleyerek geri verilmesini istedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da olaydan haberdar oldu. Bakan Çavuşoğlu'nun konuyu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya ilettiği, Bakan Kaya'nın talimatıyla olayla ilgili 4 müfettiş görevlendirilerek konunun araştırıldığı belirtildi.

"ÖZ KIZIM GİBİ SEVİYORUM"

Bir sitede güvenlik görevlisi olarak çalışan baba 46 yaşındaki Ramazan Yavuz, Öykü'nün kendilerinden alınmasıyla çok kötü günler geçirdiklerini aktardı. Konuşurken gözyaşlarına hakim olamayan Ramazan Yavuz, "15- 20 gündür biz hayat yaşamıyoruz. Biz yaşamıyorsak o çocuk da bu haldedir. O yüzden ben çocuğu geri istiyorum. Cumhurbaşkanı, milletvekilleri ve tüm devlet büyüklerinden yardım bekliyoruz. Elimden geleni yapıyorum, her yere duyurmaya çalışıyorum ve bu çocuğu o kadar çok seviyorum ki kendi çocuklarımdan ayırt etmedim ve etmem de. Çünkü ben onu kendi evlatlarımdan üstün tuttum, bu devletin himayesinde bir çocuk olduğu için bir sefer düşürüp, incitmedim" dedi.

"KIZIMI ÇOK ÖZLEDİM"

Öykü'yü kızı olarak gördüğünü ve gitmesiyle çok zor günler geçirdiklerini belirten 42 yaşındaki Zahide Yavuz da "Ben sesimi duyan herkesin yardımlarını bekliyorum. Kızımı çok özledim. Onu yanımda istiyorum. Diğer evlatlarım gibi. Bir annenin evladından ayrıldığını düşünün. Çok özledim Öykü'mü, canım kızımı, küçücük kuşumu. Kuşumdu çünkü o benim. Dayanacak gücüm kalmadı. Her gün onun gelmesini umut etmeyi beklemekten artık çok çaresizim" diye konuştu.

"GECELERİ ÇOK ZOR UYUYORUM"

Kardeşini geri istediğini belirten koruyucu ailenin kızları Merve Yavuz da gözyaşı dökerek, "Onu çok özledim. Onu geri istiyorum. Ben onsuz geceleri çok zor uyuyorum. Uyuduğumuzda ben onun üzerini örterdim, o benim üzerimi örterdi. Öykü eve gelsin ben ona bakarım. Tüm ihtiyaçlarını gideririm. Ders çalıştırırım, okuluna götürür, getiririm" dedi.

BELEDİYE BAŞKANI: SORUN AYRI ODA İSE KAT ÇIKALIM

Öykü'nün durumunu öğrenen Alanya Belediye Başkanı MHP'li Adem Murat Yücel de "Sorun ayrı oda ve gardırop gibi eşyalar ise Yavuz çiftinin evlerinin üzerine bir katı biz yaptıralım, böylece minik Öykü'nün de kendine ait bir odası olsun. Odasına eşya da temin ederiz. Ayrıca Öykü'nün yeniden Yavuz çiftine verilmesi halinde eğitim hayatı boyunca tüm masraflarını biz karşılarız" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Evden genel görüntü

Öykünün eşyalarından ve fotoğraflarından görüntü

Yavuz ailesinden görüntü

Baba Ramazan Yavuz Röp.

Anne Zahide Yavuz Röp.

Kızları Merve Yavuz Röp

Aileden detay görüntüler

Haber- Kamera: Engin ANAK/ALNAY(Antalya),

======================================

Bakan Eroğlu: Türkiye şifalı bitkiler açısından zengin bir ülke (2)

BAKAN EROĞLU, MÜTEAHHİTLERE SESLENDİ

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Çorum'un Hürriyet Meydanı'nda DSİ Tesisleri Toplu Temel Atma ve Orman Köylülerine Kullandırılan Gelir Getirici Tür, ORKÖY Kredi Sertifikaları Dağıtım Töreni'ne katıldı. Bakan Eroğlu, burada yaptığı konuşmadan bakanlıktan iş alan müteahhit firmalara seslenerek, "Müteahhit firmalar beni iyi dinleyin, sözleşmede belirtilen tarih bir gün bile geçerse işiniz feshedilecek. Talimat verdim, hiç kusura bakmayın. Biz zamanla yarış ediyoruz. Bahane yok, siz şimdiden, temel atma merasimi biter bitmez doğrudan şantiyeye geçin. İşinizin başına geçin, gerekirse üç vardiya çalışın, Kurban Bayramı'nda da 10 gün tatil yok. 2 gün tatil yapacaksınız ve tekrar şantiyeyi kontrol edeceksiniz. Ben bile bayramda 1 gün tatil yapacağım ve sizleri kontrol etmek için Türkiye'nin her tarafında incelemelerde bulunacağım" dedi. Konuşmaların ardından sertifikalar dağıtıldı. Bakan Eroğlu, daha sonra karayoluyla Amasya'ya geçti.

Görüntü Dökümü

----------------------

Bakan Eroğlu halkla buluşması

Bakan Konuşma

- Bakan dua etmesi

Detaylar

Haber-Kamera : Yusuf ÇINAR/ÇORUM,

============================================

Durakta unutulan 20 bin lirayı sahibine teslim etti

YALOVA'da 3 aydan bu yana işsiz olan 32 yaşındaki Abdülmelik Gül,  içerisinde 20 bin lira olan çantayı sahibine ulaştırdı.

Kirazlı Sanayi Sitesi'ne aracını tamire bırakan 45 yaşındaki Kenan İnce,  içerisinde 20 bin lira olan çanta ile minibüs durağına geçti. Bu sırada minibüs durağında Abdülmelik Gül ile tanışan ve bir süre sohbet eden İnce, yoldan geçen arkadaşının aracına hızla bindi. İçerisinde 20 bin lira olan para çantasını unutan İnce'ye ulaşmaya çalışan Abdülmelik Gül, durağa kartı ve telefon numarasını bıraktı ardından Jandarma Merkez Karakolu'na giderek çantayı teslim etti. Gül'ü bir süre sonra el çantasını kaybeden İnce aradı. Ardından karakola giden İnce, el çantası ve içerisindeki 20 bin lirayı teslim aldı. El çantasını sahibine teslim eden Abdülmelik Gül, şöyle dedi: "Sanayide minibüs beklerken ağabey de sanırım minibüs bekliyordu. Acil bir işi çıktı ve oradan ayrıldı. O esnada peşine düştüm, aradım ama bulamadım kendisini. Durumu jandarma ve polise bildirdim. Sağ olsun jandarmamız gerekli ilgi ve alakayı gösterdi karakola çağırdı. Karakola gelip bildirdim. Bildirmemin üzerine ağabey de geldi ve parasını teslim ettik. Bize babamız elin terinin daha helal olduğunu, başkasının malına kesinlikle gözümüzün olmaması gerektiğini öğretti. Biz de bu yolda ilerliyoruz. Ağlayanın malı gülene fayda etmez. Hep o mantıkla ilerledik."

Minibüsçü olduğu belirtilen ve parasını teslim alan Kenan İnce de Gül'e teşekkür ederek, "Sanayiye arabayı tamire götürmüştüm. Dönerken minibüs durağına geldim. Arkadaşla minibüs durağında oturduk hatta muhabbet ettik. O sırada bir arkadaş geçti. Görünce beni çağırdı. Ben de koşarak gittim. Cüzdanımı orada unuttum. Allah razı olsun. Arkadaş da orada bir kart ve telefon numarasını bırakmıştı. Onu aradım. Karakola teslime etmişti. Çantamda 20 bin lira vardı. Arabayı tamire verdik. O yüzden bu kadar meblağ üzerimde vardıö diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-Cüzdan detayı

-Cüzdanı bulan adamla röportaj

-Cüzdan sahibi ile röportaj

Haber-Kamera: Süheyla GÖZDERELİLER/YALOVA,

================================================

Adana'da termometre 49'u gösterdi

YAZ mevsiminin 4 ayı aşırı sıcak ve sürekli yüksek nemli geçen Adana'da bugün meteroloji kayıtları gölgede 41, yol termometreleri ise 49 dereceyi gösterdi.

İlgili kurumlar ve uzmanlar 'Sıcak çarpması' konusunda uyarılar yaparken, kentte başına devamlı su dökenler, parklarda ağaç gölgelerinde dinlenenler ve sulama kanallarına girenler dikkat çekti. Nemin gün içinde düşük olması hissedilen sıcaklığı fazla artırmadığı ancak, hafta sonuna kadar bölgede geceleri yine yüzde 80'in üzerinde nisbi nem oranı olacağı tahmini yapıldı.

UYARILAR

Uzmanlar, havadaki nisbi nemin terleme sırasında deri üzerinde buharlaşmayı geciktirdiğini, buharlaşmayı sağlayacak ısının vücuttan alındığını ve vücun böylece soğuyabildiğini, nemli ortamın bu nedenle farklı yaşlardaki insanlarda farklı riskler doğurduğuna dikkat çekiyor. 17 yaşındaki bir kimsede ısı krampı (kasılması) halinde görülen etki, 40 yaşındaki bir kimsede ısı yorgunluğu (bitkinliği), 60 yaşın üzerindeki bir kimsede ise ısı/güneş çarpması şeklinde etki yapabildiğne dikkat çekiliyor.

Görüntü Dökümü

------------------------

Güneşin görüntüsü

DHA Muhabiri Murat Kibritoğlu'nun anonsu

Ağaç altında yatan vatandaşlar

Parktan genel görüntü

Termometrenin görüntüsü

Kafasından aşağı su döken çocuk

Çocukların sulama kanalına atlaması

Kanalda yüzen çocuklar

Kanalda yüzen çocuğun konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber: Murat KİBRİTOĞLU  -Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,

=============================================

Elazığ merkezli 8 ilde bylock operasyonu: 18 gözaltı

ELAZIĞ merkezli 8 ilde FETÖ/PDY'ye yönelik düzenlenen operasyonda, bylock kullandıkları tespit edilen 18 kişi gözaltına alındı.

Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, Elazığ Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından 8 ilde eş zamanlı operasyon düzenlendi. Elazığ merkezli aralarında İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Hatay, Denizli ve Malatya'da eş zamanlı olarak düzenlenen operasyonda bylock kullandıkları tespit edilen 18 kişi gözaltına aldı. Şüphelilerin, Elazığa getirileceği belirtildi

Haber: ELAZIĞ, -

============================================

Niran Ünsal denizaltında şarkı söyleyip dalgıçlarla özçekim yaptı

ANTALYA'nın Alanya İlçesi'ne konser için gelen ünlü şarkıcı Niran Ünsal, konser sonrası ekibi ve eşi İbrahim Gugu ile denizaltına bindi. Suya dalan denizaltının penceresinden dalgıçlarla özçekim yapan Ünsal, su altında yeni albümünden şarkılar da söyledi.

Alanya'da her yıl yapılan Tokar Yaylası Şenlikleri'ne konser için gelen şarkıcı Niran Ünsal, konserin ertesi günü Alanya Marina'da denizaltına binerek Akdeniz'in derinliklerine daldı. Eşi İbrahim Gugu ve ekibiyle denizaltına binen Niran Ünsal'a denizaltının camından dalgıçlarla özçekim yaptı. Denizaltı 20 metreye daldığında ise su altı canlılarını hayranlıkla izleyen Ünsal, kaptanın daveti üzerine kokpite girerek kısa süre denizaltını kullandı.

"ÇOK KEYİFLİ"

Denizaltından çok keyif aldığını belirten Ünsal, yeni albümünden 'Vay Be' şarkısını söyledi. Denizin derinliklerinde yaklaşık 1 saat süren gezinin ardından su üstüne çıkan denizaltının gövdesinde etrafı seyreden Niran Ünsal, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. Denizaltının insanın görmesi ve deneyimlemesi gereken bir değer olduğunu belirten Ünsal, "Çok keyifli bir aktivite ve hatıra. Eşim her zaman olduğu gibi ilkleri çok seven özelliğiyle beni buraya getirdi. Allah'ın ne kadar büyük olduğuna inanmak istiyorsanız gelip görün" dedi.

"EBRU GÜNDEŞ'İN ALBÜMÜNE ŞARKI VERDİM"

Yeni albümü hakkında da bilgi veren Niran Ünsal, "Geçen yıl benim yeni albümümün çıkış tarihi 15 Temmuz darbe girişiminin 1.5 ay öncesine denk gelmişti. O yüzden albümü geri çekmiştik, darbe, OHAL gibi etkenlerden dolayı. Son albümün ikinci klip çekimine başlayacağız yakın zamanda. Antalya, Ordu, Giresun, Alanya gibi noktalarda sahne çalışmalarımız sürüyor. Alanya'da iki konser verdik. Çalışıyoruz, Ebru Gündeş'in albümüne yeni bir şarkı verdim, sözleri Günay Çoban'ın, müziği benim. Çalışmalar aralıksız devam ediyor. Çocuklarla mümkün olduğunca hafta araları vakit geçiriyoruz. Hafta sonu çalışıyoruz. Denize gidiyoruz, tatil yapıyoruz. Yeni klip için iki şarkı üzerinde çalışıyoruz. Birisi klasik Niran Ünsal şarkıları ve slowlarından birisi olan 'Kalp Tutulması', tüm kadınların sevdiklerine söyleyebilecekleri bir şarkı. Bir de 'Eyvallah' diye bir şarkı, yeni sanatçı kızlarımızdan birisine ait şarkı. İkisinin arasında gidip geliyoruz hangisi olacak şu an bilmiyoruz" diye konuştu.

Denizaltının karaya yanaşmasının ardından inen Niran Ünsal ve ekibine sertifika verildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------

-Niran Ünsal ve ekibinin denizaltına binmesi

-Denizaltından genel görüntü

-Niran Ünsal'ın denizaltından görüntüsü

-Niran Ünsal'ın şarkı söylemesi

-Niran Ünsal Röportajı

-Sertifika verilmesi

Haber- Kamera: Engin ANAK/ALANYA (Antalya),

=========================================