Dha Yut Bülteni-7 - Son Dakika
Güncel

Dha Yut Bülteni-7

CHP lideri Kılıçdaroğlu, köylülerle kahvaltı yaptı (EK)1)TUĞLAYA YAPIŞACAK PLAKETE SOYADI YANLIŞ YAZILDICHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çanakkale'nin Tarihi Gelibolu Yarımadası'ndaki Kocadere Köyü yakınında bulunan Kocadere Kamp Alanı'nda düzenlenen Adalet Kurultayı'nın son gününde...

29.08.2017 12:55
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP lideri Kılıçdaroğlu, köylülerle kahvaltı yaptı (EK)

1)TUĞLAYA YAPIŞACAK PLAKETE SOYADI YANLIŞ YAZILDI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Çanakkale'nin Tarihi Gelibolu Yarımadası'ndaki Kocadere Köyü yakınında bulunan Kocadere Kamp Alanı'nda düzenlenen Adalet Kurultayı'nın son gününde köylülerle kahvaltı yaptıktan sonra geceleri konakladığı alandaki karavanına geçti. Bir süre burada vakit geçiren Kılıçdaroğlu, ardından Adalet Kurultayı'nın yapıldığı Kocadere Kamp Alanı protokol giriş kapısı yanında sergilenen, tasarımını Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen'in yaptığı, Adalet Heykeli'nin bulunduğu alana geldi. Çanakkale merkezinde Özgürlük Parkı'na konulacak heykelin kaidesini oluşturacak kırmızı tuğlalardan birini, Adalet Heykeli'nin önündeki diğer tuğlaların yanına bıraktı. Adalet Kurultayı'na katılanların anı olarak bir plakete isimlerini yazdırıp, tuğlaya yapıştırarak heykelin önüne bıraktıkları çok sayıdaki kırmızı tuğlaya CHP liderinin isminin yazılı olduğu tuğla da eklenmiş oldu. Ancak, Kılıçdaroğlu plaketlere isimlerin yazıldığı çadıra girerek görevliden kendi isminin yazılı olduğu plaketi aldığında, önemli bir hatayı fark etti. Plakete soyadının 'Kılıçtaroğlu' diye yazılı olduğunu gören Kılıçdaroğlu, görevliye tebessümle, "Burada soyadım yanlış yazılmış, tekrar yazar mısınız" dedi. Hatalı plaketi görevliye verdi. Bilgisayar başındaki görevli plaketi 'Kemal Kılıçdaroğlu' şeklinde düzeltip, tekrar hazırladı.Kılıçdaroğlu da bu plaketi alıp, diğer görevliye verdi. Görevlinin plaketi yapıştırıp verdiği tuğlayı, Kılıçdaroğlu heykelin önündeki diğer tuğlaların yanına bıraktı.

Panellerin yapıldığı alana geçmek üzere 'Medya Merkezi' çadırının ön tarafına gelen Kılıçdaroğlu, burada mağdur olduklarını söyleyip, yanlarında getirdikleri fındıkları yere döken üreticilerin sorununu dinledi, "Fındıkçılar için adalet istiyoruz" dedi.

3 AYLIK NİHAT ALİ'Yİ KUCAĞINA ALIP, SEVDİ

Adalet Kurultayı kapsamındaki düzenlenen 'Devlette Adalet' panelini dinlemeye geçen Kemal Kılıçdaroğlu, mağduriyetlerini anlatmak için alanda bulunanlardan Gül Tuncay isimli kadının 3 aylık oğlu Nihat Ali Tuncay'ı kucağını alarak sevdi. Gül Tuncay, İstanbul'dan geldiğini, eşi Özcan Tuncay'ın 2002 yılında Erzincan'da er olarak vatani görevini yaparken gözlerini kaybettiğini, ancak gazilik unvanı verilmediği için Kurultay'a adalet aramaya geldiklerini söyledi.

Panele konuşmacı olarak; İlhan Kesici, Ertuğrul Yalçınbayır, Yüksel Yalova, Levent Tüzel, Gürcan Dağdaş, Abdülbaki Erdoğmuş katıldı. Kurultayın öğleden sonraki oturumu 'Medyada Adalet' konusu ile devam edecek.

Görüntü DÖkümü

--------------------------

Adalet anıtından görüntü

Kılıçdaroğlu'nun plaketi almasından görüntü

Kılıçdaroğlu'nun plaketi bırakmasından görüntü

Kılıçdaroğlu'nun isminin yazılı olduğu plaketten görüntü

Haber- Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ/ ÇANAKKALE,

=====================================================

2)CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST DAVASININ GÖRÜLDÜĞÜ MAHKEME SALONU KARIŞTI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi saldırı düzenleyen 1'i firari 37 darbeci askerin aralarında bulunduğu 43'ü tutuklu 47 kişinin Muğla 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına devam edildi. Sanık Ömer Faruk Göçmen'in savunması sırasında sarf ettiği sözlere önce Savcı sonra Mahkeme Başkanı tepki gösterdi. Sanıkların hep birden ayağa kalkıp buna itiraz etmesi üzerine bu kez Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatları duruma tepki gösterdi. Karşılıklı sert sözler söylenince duruşma salonuna askerlerin yanısıra çevik kuvvet polisleri de girdi. Tutuklu yakınları dışarı çıkarıldı, mahkemeye ara verildi.

Taylan YILDIRIM- Cavit AKGÜN/ MUĞLA,

=====================================================

3) 6 YAŞINDAKİ ÇOCUK OTEL HAVUZUNDA BOĞULDU

ANTALYA'nın Manavgat İlçesi'nde ailesiyle birlikte tatil yapan 6 yaşındaki Yiğit Atakan Arı, dün saat 16.30 sıralarında girdiği otelin havuzunda boğularak öldü. Ailesi, çocuklarının ölümünden otel yönetimini suçladı. Otel yetkilileri ise ailenin ihmali olduğunu ileri sürdü.

Eskişehir'de oturan Ersin- Hatice Arı çifi 4 yaşındaki Beyza Emine ve Yiğit Atakan ile 3 gün önce bayram tatili için Manavgat'ın Kızılağaç mevkiinde bulunan 5 yıldızlı otele geldi. Tatillerini otelde geçiren çift, dün öğleden sonra su kaydıraklarının bulunduğu yerde havuza girip eğlenmeye başladı. Anne Hatice Arı şezlongta küçük kızıyla ilgilenirken, baba Ersin Arı da oğlu Atakan Yiğit ile su kaydıraklarından kaydı. Oğluyla iki kez kaydıraklardan kayan baba, Yiğit Atakan'ı derinliği 139 cm olan havuzda tek başına bırakıp kaydırak merdivenlerinin oraya bıraktığı terliğini almaya gitti. Kolluğu olmayan Yiğit Atakan, bir süre sonra havuzda çırpınmaya başladı. Küçük çocuğun boğulduğunu gören otelin cankurtaranı Özgür Kaplan, havuza atlayarak Yiğit Atakan'ı çıkardı. Çocuğa ilk müdahale otel çalışanları tarafından yapıldı. Suni teneffüs yapılan Yiğit Atakan Arı, haber verilmesi üzerine gelen ambulansla Manavgat Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Yiğit Atakan Arı, hastaneye giriş yaptıktan bir saat sonra doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı. Küçük çocuğun cenazesi kesin ölüm nedenin belirlenmesi amacıyla Antalya Adli Tıp Kurumu morguna gönderildi.

Olayın meydana geldiği otelde ve havuzbaşında incelemelerde bulunan jandarma ekipleri, otel görevlilerinin ve olaya tanık olan tatilcilerinin ifadesine başvurdu.

Ersin- Hatice Arı çifti, çocuklarının ölümünden otel yönetimini suçladı.

Otel Genel Müdürü Ömer Özkul ise ailenin ihmali olduğunu ileri sürdü. Ailenin bir haftalık bayram tatili için otellerine geldiğini belirten Özkul, "Bir gün önce kızımla ben de aynı havuzdaydım. Bu olayda otelin bir ihmali yok, ailenin sorumsuzluğu var. Çünkü havuzbaşında cankurtaran görev yapıyor. Uyarı levhaları var. Havuz standartlara uygun. Çocuk çırpınmaya başlayınca cankurtaran çıkarıyor, suni teneffüs yapıyor. Diğer tatilciler çocuğun başında toplanmış. Anne ve babası daha sonra geliyor. Bu yaştaki bir çocuk kolluksuz olarak havuzda tek başına bırakılıp başından ayrılınmaz" dedi.

'YARIM SAAT AMBULANS BEKLEDİK'

Antalya'da tatil yaptıkları otelin havuzunda oğlu boğularak ölen Ersin Arı, Antalya Adli Tıp Kurumu morgunda oğlunun cenazesini almayı beklerken feryat etti. Eskişehir'de bir cam firmasında çalışan 40 yaşındaki Ersin Arı, acil serviste yapılan iğne ile güçlükle ayakta durduğunu söyledi. Oğlunun ölümünde otelin ihmali olduğunu iddia eden Arı, "Oğlum bensiz havuza asla girmezdi. Üzerinde kollukları vardı. Havuza beraber giriyorduk. Kaydıraktan kaydık ve eğleniyorduk. Bir müddet sonra havuzdan çıktık. Bana 'Baba ayaklarım yanıyor' dedi. Ben de terliklerini almak için oturduğumuz yere yönelmiştim. Geri geldiğimde oğlum olduğu yerde yoktu" dedi.

Daha sonra oğlunu etrafta aramaya başladığını kaydeden Arı, "Yarım saat sonra geldiğimde suyun içerisinde buldum. Yaşıyordu. Otel müşterilerinin arasındaki bir doktor müdahale etti. Kalp masajı yaptı. Karnı hareket ediyordu, nabzı da atıyordu. Otelde doktor, ambulans yoktu. Yaklaşık 20 dakika boyunca ambulans bekledik. Gelen ambulans ila Manavgat Devlet Hastanesi'ne götürdük. Orada ölüm haberini verdiler. Oğlum bensiz havuza asla girmezdi. Üzerinde kollukları vardı" diye konuştu.

Anne 38 yaşındaki Hatice Arı, oğlunun havuzdan çıkarıldıktan sonra kustuğunu, nabzının attığını, buna karşılık 112 ekiplerinin otele gelmesinin yarım saati bulduğunu söyledi. Morg önünde kendini yerden yere atan anne Arı, olayda hatalar zinziri olduğunu iddia etti. Olayı yargıya taşıyacaklarını belirten Hatice Arı, "Tecrübesiz kişiler tarafından oğluma müdahale edildi. 50 kişiyi aşan sayıdaki müşterinin bulunduğu tesislerde olması gereken deneyimli sağlıkçıların bu tesiste olmadığından eminim" dedi.

Bu yıl ilköğretim birinci sınıfa başlayacak Yiğit Atakan Arı'nın cenazesi otopsi yapıldıktan sonra ailesi tarafından alınarak toprağa verilmek üzere Eskişehir'in Yusuflar Mahallesi'ne götürüldü.

Görüntü Dökümü

---------------------

Boğulan çocuğun havuzda görüntüsü

Kaydıraktan kayarken görüntüsü

-RÖP:   Ersin Arı  (Baba)

-Anne ile röp

-Doktor ile röp

Haber: Bülent TATOĞULLARI-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

=======================================================

4)ASKER, TOPRAĞA GÖMÜLÜ UYUŞTURUCUYU ELLERİYLE KAZIYIP ÇIKARDI

DİYARBAKIR'ın Kocaköy ve Hazro ilçeleri kırsalında, jandarma ekiplerinin düzenlediği narko-terör operasyonu kapsamında yapılan aramalarda, toprağa gömülü plastik içerisindeki uyuşturucuyu askerler, elleriyle kazıyıp çıkardı. Aramalarda 618 bin 453 kök kenevir bitkisi ve 527 kilo 150 gram kubar esrar maddesi ele geçirildi.

Kocaköy ilçesi'ne bağlı Gözebaşı ile Hazro İlçesi'ne bağlı Meşebağları Köyü kırsalında yasadışı ekim alanlarını tespit ve imha çalışması kapsamında düzenlenen operasyonda, biçilerek plastik bidonlar içerisinde toprağa gömülü kubar esrar tespit edildi. İki asker, elleriyle toprağı eşerek, variller içerisindeki uyuşturucuyu çıkardı. Bir başka bölgede ise yine özenle paketlenmiş ve küçük bir mağaraya gizlenen uyuşturucu maddesini, başka bir asker, yarıya kadar mağaranın içine girerek elleriyle çıkardı. Operasyon sırasında toplam 527 kilo 150 gram esrar ele geçirildi.

Öte yandan 40 ayrı bölgede toplam 618 bin 453 kök kenevir bitkisi bulunarak, askerler tarafından biçilerek, alınan nümunelerden sonra imha edildi.

Narko-terörizm operasyonu ile ilgili Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Narko-terörizmle mücadele kapsamında, Diyarbakır İli Kocaköy İlçesi Gözebaşı köyü ile Hazro ilçesi Meşebağları köyü bölgesindeki  yasadışı kenevir ekim alanlarını tespit etmeyi müteakip imha etmek maksadıyla, 27 Ağustos 2017 Pazar günü saat 20.00'dan itibaren icrasına başlanılan operasyonel faaliyet, 28 Ağustos 2017 Pazartesi günü saat 21.30 itibariyla başarıyla tamamlanmıştır. Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığınca icra edilen operasyon neticesinde; Hazro İlçesi Meşebağları  köyü  ile  Kocaköy  İlçesi  Gözebaşı  köyü  bölgesindeki yapılan  arama ve kontrollerde, 40 ayrı bölgede toplam 618 bin 453 kök kenevir bitkisi ve 527 kilo 150 gram kubar esrar  maddesi ile 2 adet ruhsatsız av tüfeği ele geçirilmiş, 6 şüpheli gözaltına alınmış, 1 şüphelinin ise yakalanması için çalışma başlatılmıştır. Olayla ilgili olarak adli ve mülki makamlara bilgi verilmiş, Hazro ve Kocaköy Cumhuriyet Başsavcılıklarının talimatı gereğince ele geçirilen kenevir bitkileri numune alınmak suretiyle usulüne uygun olarak yerinde imha edilmiş, kubar esrar maddesine el konulmuştur. Hazro ve Kocaköy Cumhuriyet Başsavcılıklarının talimatları doğrultusunda soruşturmaya devam edilmektedir. Halkımızın huzur ve güvenliğinin sağlanması ve uyuşturucu ile mücadele kapsamında yürütülen çalışmalara artan bir azim ve kararlılıkla aralıksız olarak devam edilmektedir" denildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-2 askerden biri elleriyle diğer çubukla toprağı kazması

-Esrar dolu varilin topraktan çıkarılması

-Bir askerin yere uzanarak mağaradaki esrar torbalarını çıkarmaya çalışması

-Ekili hint kenevirlerinin biçilmesi

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: DİYARBAKIR, -

===================================================

5)AKÇAKOCA'DA FINDIK AĞAÇLARINDA AMERİKAN KELEBEĞİ TEHDİDİ

DÜZCE'nin Akçakoca İlçesi'nde fındık ağaçlarında iki yıldır görülmeye başlanan amerikan beyaz kelebeği, ağaçların yapraklarını yiyerek kurutması üreticileri zarara uğrattı. İlçe Ziraat Odası Başkanı Levent Başaran, tarlaları yok eden kelebeğin fındık ağaçlarında görülen en büyük tehlike olduğunu söyledi.

Fındık üretiminin yoğun olarak yapıldığı Akçakoca'da iki yıl önce tarlalarda görülmeye başlanan Amerikan kelebeği isimli böcek fındık ve meyve tarlalarını tehdit ediyor. Ağaçların yapraklarını yiyerek kurutan böcek hızla çoğalırken üreticilerin yetersiz mücadelesi zararı daha da artırdı. Zararlı böceğin ürünlere yoğun şekilde hasar verdiğini belirten Başaran, "Bu zararlı böcek fındığın yaprağını yiyerek ağacın beslenmesinin önüne geçiyor. Verimi olumsuz oranda etkiliyor. Düzce merkezle beraber özellikle Akçakoca bölgesinde yoğun olarak zararını gördük. Tahirli, Hasançavuş ve Melenağzı köylerindeki fındık tarlalarında hasara yol açtı. Bu amerikan beyaz kelebeği sadece fındık ağaçlarına değil meyve ağaçlarına da zarar veriyor. Geçen yıl tüm uyarılarımıza rağmen gerekli şekilde mücadele yapılmadığı için zararı halen devam ediyor" diye konuştu.

BÖCEĞİN GÖRÜLDÜĞÜ BÖLGE KESİLİP YAKILMALI

Böcekle gerekli şekilde mücadele edilmediği takdirde önümüzdeki yıl zararın daha da büyüyeceğine dikkat çeken Başaran, şöyle konuştu:

"Bunlar önümüzdeki yıl verimi etkileyecek unsurlar. Bununla ilgili İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Ziraat Odası olarak çalışmalarımızı yaptık, çiftçilerimizi uyardık. Fakat ilk görüldüğü dönemde hasatta ve üründe zarar tam olarak hissedilmediği için üreticiler bu olaya çok önem vermediler. Bir sonraki yılda ürünlerde gözde görülür şekilde zarar tespit edildi. O nedenle çiftçilerimizi bu böcekle yoğun şekilde mücadele etmeleri konusunda uyarıyoruz. Çiftçilerimiz bu böceği ağaçlarında fark ettikleri zaman o bölgeyi kesip yakmaları gerekiyor. Üreticiler 10 günde bir tarlalarına giderek ağaçlarını bu böceklere karşı kontrol etmeleri gerekiyor. Mücadelesi çok basit. Bakanlığın önerdiği tarım ilaçlarıyla bu böcekle mücadele edilebiliyor. Son dönemde üreticinin beklentisi az seviyede kaldı. Üretici de umduğunu bulamadı. Bu tür mücadelede en önemli etken üreticinin bahçesine gidip kontrol etmesi. Çiftçi beklentisi az olunca tarlasına uğramıyor ve ürününe özen göstermiyor. ve bu tür zararlılarla mücadele de bu nedenle imtina ediliyor"

YURT DIŞINDAN GELEN KERESTELERLE GELDİĞİ TAHMİN EDİLİYOR

Başaran, amerikan beyaz kelebeğinin yurt dışından mobilya sanayi için getirilen kerestelerle geldiğini tahmin ettiklerini ifade ederek, "Ticari anlamda dünyayla sınırlar kalktığı için bir çok ülkeyle ithalat ve ihracat yapılıyor. Bir çok ülkeden mobilya sanayisi için gereken kereste yurda giriyor. Bizim tahminiz bu canlı da bu yollarla ülkemize girdi. Tamamen kereste ticaretinden bu zararlı kelebeğin geldiğini düşünüyorum. Bu, bugünün problemi değil. Son zamanlarda zararını gördüğümüz bir böcek çeşidi. Bugüne kadar bir çok fındık ağaçlarında hastalık oluyordu ama bu en tehlikelisi. Bir tarlayı tamamen yok edebiliyor ve ağacı kurutuyor. Meyve ağaçları içinde aynı sorun söz konusu. Görüldüğü yerde yumurta bırakma döneminde etkin mücadele edilmeli. Popülasyonun azaltılması için Haziran ayının ortaları ve Ağustos ayının ilk yarısı mücadele için en önemli dönem. 3 dönemde yumurta bırakabilen bir yapıya sahip fakat Batı Karadeniz bölgesinde sadece iki sefer yumurta bırakıyor" şeklinde konuştu.

Tarlasında zararlı böceğin görüldüğü üreticilerden Necdet Aksu, iki yıldır tarlasında bu böceklerin görülmeye başladığını belirterek, "Ziraat Odası ile görüşerek mücadele ettim. Komşu tarla mücadele etmeyince yeterli olmuyor" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Fındık ağaçlarından görüntü

-Böcekten görüntü

-Levent Başaran röp

-Çiftçi Necdet Aksu ile röp

HABER-KAMERA;Ayşenur YAMAN(AKÇAKOCA)(Düzce)

==================================================

6) PORTAKAL BAHÇELERİNİN ARASINDAKİ 115 YILLIK CAMİDE RESTORASYON

ANTALYA'nın Finike İlçesi'nde portakal bahçelerinin arasındaki 115 yıllık tarihi cami, restorasyon çalışmalarıyla eski ihtişamına döndürülecek. Finike'nin Turunçova Mahallesi'nde portakal bahçelerinin arasında, 1902 yılında Baharzade Muhammed Ağa tarafından yaptırılan tarihi cami restore edilecek. Ak Parti Milletvekili Atay Uslu ile Rölöve ve Anıtlar Müdürü Cemil Karabayram, tarihi camide incelemelerde bulundu. Camilerin kitabelerinin genelde girişte ön tarafta bulunduğunu belirten Karabayram, bu caminin kitabesini içeride bulduklarını söyledi. Caminin çok süslemeli ve tek ustanın elinden çıktığına dikkati çeken Karabayram, her motif ve bezemenin farklı bir anlam taşıdığını kaydetti.

İKİ DEFA TADİLAT YAPILMIŞ

Camide 1979 ve 1983 yıllarında tadilat yapıldığını ve betonarmenin etkisine alınmaya çalışıldığını anlatan Karabayram, "Cami yüzde 70 oranında eski ihtişamını koruyor. Bunun yanında yapıyla uyumlu olmayan bazı malzemeler caminin içine girmiş. Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü olarak bu caminin projesi yeniden ele aldık. 2015 yılında tescillen caminin yeni uygulayacağımız projeyi Koruma Kurulu onayladı. Önümüzdeki günlerde restorasyon çalışmalarına başlayacağız" dedi.

Karabayram, caminin kapısındaki motiflerin de yağlı boyanın altında kaldığını dile getirerek, kapıyı laboratuvarda temizledikten yeniden camiye getireceklerini söyledi.

'İKİNCİ ÖRNEĞİNİ GÖRMEDİM'

Milletvekili Atay Uslu, camideki her şeyin el işi olduğunu söyledi. Uslu, "Caminin ikinci bir örneğini ben görmedim. Caminin ikinci bir özelliği de portakal bahçelerinin arasında yer alıyor olması" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------

Cami içerisindeki motiflerden detay görüntüler

Süslemelerden detay görüntü

Caminin tavanından görüntü

Rölöve veAnıtlar Müdürü ile röp

Ak Parti Milletvekili Atay Uslu ile röp

Caminin kapısından detay görüntü

Cami dış plan görüntüsü

6 dk 48 sn (458 mb)

Haber: Hasan Demirtaş/ Kamera: Emrah Gül-ANTALYA/DHA

===================================================

7)KAMYONET TIR'A ÇARPTI: 1 ÖLÜ, 2 YARALI

İZMİR'in Torbalı ilçesinde, emniyet şeridinde park halindeki TIR'a çarpan kamyonetteki 3 kişiden 1'i öldü, 2'si yaralandı. Aydın'dan İzmir yönüne giden Yusuf Karayavuz'un (28) kullandığı 35 AJ 5975 plakalı TIR, bugün saat 09.00 sıralarında, İzmir-Aydın Otoyolu, Yeniköy Mahallesi yakınlarında arıza yaptı. Karayavuz, emniyet şeridinde durup, flaşörlerini yaktı. TIR'a arkadan gelen Okan Yıldırım (32) yönetimindeki 35 AUV 15 plakalı kamyonet çarptı. Ön tarafı büyük hasar gören kamyonetin sürücüsü Okan Yıldırım ile yanındaki arkadaşlarından Necmettin Elden (31) yaralandı, Abdullah Çanak (47) ise yaşamını yitirdi. TIR şoförü ise kazayı yara almadan atlattı. Yaralanan 2 kişi, yoldan geçen diğer araç sürücülerinin haber vermesiyle gelen ambulansla Torbalı Devlet Hastanesi'ne kaldırılıp, tedaviye alındı. Jandarma ve otoyol polisinin incelemesinin ardından Çanak'ın cesedi de aynı hastanenin morguna gönderildi.

Kazanın, kamyonetteki 3 kişinin, Selçuk ilçesine kurbanlık bıraktıktan sonra Buca'daki evlerine dönerken meydana geldiği öğrenildi. Jandarma, kazayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

--------------

-Kaza yapan araçların görüntüsü

-Kaza yerindeki polis ve jandarmalardan görüntü

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Gökhan YALKALK/ TORBALI (İzmir),

========================================================

8)KARABÜK'TE UYUŞTURUCU KULLANDIĞI İDDİA EDİLEN GENÇ ÖLDÜ

KARABÜK'te, gece arkadaşlarıyla birlikte alkol aldıktan sonra uyuşturucu kullandığı iddia edilen 27 yaşındaki Samet Kurt, öldü.

Olay, Kurtuluş Mahallesi Sultan Sokak'ta meydana geldi. Samet Kurt, iddiaya göre 3 arkadaşıyla birlikte kırsal alanda alkol aldıktan sonra uyuşturucu hap kullandı. Sabah saatlerine kadar eğlenen gençler, ardından Kurt'un evine gitti. Kurt, bir süre sonra oturduğu yerde hareketsiz durunca arkadaşları uyuduğunu sandı. Kurt'u uyandırmaya çalışan arkadaşları, başarılı olamayınca 112 Acil Servis'i arayarak yardım istedi. Ever giden sağlık ekipleri, Kurt'un öldüğünü belirledi. Polisin evde yaptığı incelemenin ardından Kurt'un cesedi, otopsi için Ankara Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Polis, Samet Kurt'un ölümüyle ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü:

.........................

-Olay yeri

-Samet Kurt'un resmi

Dosya adı: krbuyusturucu

Süre: (1.01) Boyut: (38 MB)

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Beylikdüzü'nde Yağmurda Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti
    02:34 Beylikdüzü'nde Yağmurda Kaza: Sürücü Hayatını Kaybetti

    Beylikdüzü'nde yağmur sebebiyle kayganlaşan yolda direksiyon hakimiyetini kaybeden bir otomobil sürücüsü, aydınlatma direğine çarptı. Kazada sürücü hayatını kaybetti. Olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kaza sebebiyle bölgede yoğun trafik oluştu.

  • Akyazı'da annesinden para isteyen şahıs kendini ve annesini yaktı
    02:15 Akyazı'da annesinden para isteyen şahıs kendini ve annesini yaktı

    Sakarya'nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı alan bir şahıs, benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe verdi. Olay sonucunda şahıs tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Şahsın adliyeye sevk edilirken gazeteciye yönelik tepkisi de dikkat çekti.


Advertisement