Diyarbakır'daki Terör Saldırısı - Son Dakika
Yerel

Diyarbakır'daki Terör Saldırısı

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin ölümü, iki polis memurunun da şehit olmasıyla sonuçlanan terör saldırısına ilişkin, "Tahir Elçi'ye isabet eden kurşunun kimin silahından çıktığı şuana kadar ulaşılan bilgi ve belgeler tartılarak henüz tespit edilmiş değildir" dedi.

29.11.2015 15:54
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin ölümü, iki polis memurunun da şehit olmasıyla sonuçlanan terör saldırısına ilişkin, "Tahir Elçi'ye isabet eden kurşunun kimin silahından çıktığı şuana kadar ulaşılan bilgi ve belgeler tartılarak henüz tespit edilmiş değildir" dedi.

Bozdağ, Yozgat Belediyesi Bilal Şahin Kültür Merkezinde düzenlenen AK Parti Yozgat İl Danışma Meclisi Toplantısında yaptığı konuşmada, Diyarbakır'daki terör saldırısının tüm yönleriyle araştırıldığını belirtti.

Saldırıyla ilgili sosyal medya ve bazı alanlarda bilgi kirliliğinin yaşandığına dikkati çeken Bozdağ, şunları söyledi:

"Bazıları da parlamentoda 'soruşturma sürecinde bildiri kararı alındı' şeklinde başka bir yalan ifade etmişlerdir. Ben o nedenle buradan hem Yozgatlı hemşehrilerime hem Diyarbakırlı hemşehrilerime hem de Türkiyemizin 81 ilinde yaşayan aziz vatandaşlarımıza şunu özellikle ifade etmek istiyorum; gerek yazılı gerek görsel gerekse sanal medyada yer alan kirli haberlere, art niyetli trollere, terör örgütünün veya Türkiye düşmanlığının iliklerine kadar işlemiş olan düşmanlıkların yaptıklarına, yazdıklarına, söylediklerine lütfen itibar etmeyin."

Kirli bilgilerle değil, doğru bilgilerle değerlendirme yapılması gerektiğini ifade eden Bozdağ, bu nedenle devletin yetkili ağızlarının açıklamalarına itibar edilmesini istedi.

"Süreç birlikte işletilmiştir, birlikte de işleteceğiz"

Bozdağ, elde ettikleri bilgiler doğrultusunda iki teröristin araba içinden polislerle ateş ettiğinden bir tereddüt olmadığını aktararak, şöyle konuştu:

"Polislerimizden ikisinin yaralandığı, birinin olay yerinde diğerinin de daha sonra hastanede şehit olduğu ve atılan kurşunların teröristlerin silahlarından çıktığı sabit. Yine teröristlerle polislerimiz arasında çatışma çıktığı da bir gerçek. Teröristlerin merhum Tahir Elçi'nin açıklama yaptığı noktaya doğru kaçtıkları, bu sırada çatışmanın devam ettiği de bir gerçektir. Tahir Elçi'nin de bu olay sırasında isabet eden kurşunla öldüğü de bir gerçek. Ama Tahir Elçi'ye isabet eden kurşunun kimin silahından çıktığı şuana kadar ulaşılan bilgi ve belgeler tartılarak henüz tespit edilmiş değildir. Onun için Cumhuriyet Savcılığı çok detaylı bir tahkikat yürütmektedir. Gerek otopsi incelemesi sırasında gerek olay yeri incelemesi sırasında Diyarbakır Barosunun temsilcileri ve diğer bütün soruşturmada bulunması gerekenlerle beraber süreç birlikte işletilmiştir, birlikte de işleteceğiz. Maalesef, olay yeri incelemesi yapılırken terör örgütü mensupları Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcımız, Cumhuriyet Başsavcı Vekilimiz, iki Cumhuriyet Savcımız ve baro temsilcilerinin de bulunduğu alana doğru otomatik silahlarla ve roketatarla saldırmışlar ve olay yerinin güvenliğini almakla görevli bir polis aracımıza uzaktan kumandayla bomba patlatılmış ve bu arada da bazı polislerimiz yaralanmıştır."

Gerçeği arayanların, gerçeğin peşinde olanların, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcılarının işini yapmasından neden rahatsız olunduğuna anlam veremediğini belirten Bakan Bekir Bozdağ, "Eğer merhum Tahir Elçi'nin nasıl öldürüldüğünü merak ediyorsak gerçeğin ortaya çıkmasını istiyorsak hepimizin yapması gereken bu araştırmanın, bu soruşturmanın sağlıklı bir biçimde yürümesi ve yürütülmesidir" ifadesini kullandı.

Bozdağ, terör örgütü mensuplarının olay yeri incelemesi yapanlara saldırıda bulunarak buna izin vermediğine işaret ederek, "Öyleyse buradan soruyorum, siz gerçeğin ortaya çıkmasını istiyor musunuz, istemiyor musunuz? PKK terör örgütü gerçeğin ortaya çıkmasından belli ki rahatsız. HDP Eş Genel Başkanları ve diğer yetkileri konuşuyorlar, onlara da sesleniyorum, siz gerçeğin ortaya çıkmasını istiyor musunuz, istemiyor musunuz? İstiyorsanız o zaman bu soruşturmayı yapan Cumhuriyet Savcılarımızın görevlerini sağlıklı bir şekilde yürütmelerini neden sabote ediyor, neden terör örgütü saldırıyor, neden onların görevlerini yapmasına engel çıkarılmak isteniyor?" dedi.

Olay yeri çalışmalarının sürdürüldüğünü ve pek çok delil toplandığını vurgulayan Bozdağ, görüntü, kayıtlar ve başka delillerin titizlik içerisinde toplanıldığını, bunların analizi ve değerlendirilmesi yapıldıkça Türkiye kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi.

Bozdağ, soruşturmanın hiçbir aşamasında kimseden gizlenen bir şey olmadığını, bundan sonra da soruşturmanın usul hukuku çerçevesi içerisinde yürütüleceğinden kimsenin endişesi olmaması gerektiğini bildirdi.

"Ne gerekiyorsa o yapılacaktır"

Olayın bütün yönleriyle araştırıldığını aktaran Bakan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Olay yerinde merhum Tahir Elçi'nin yanında bulunan silahın elde edilen bilgiler çerçevesinde kaçan teröristlerin kullandığı silahlardan birisi olduğu ve bu silahın da şehit olan polislerimizi birinin vurulmasında kullanıldığı da balistik incelemede tespit edilmiş durumdadır. Ancak bundan sonraki süreçte de olay bütün boyutlarıyla tespit edilecektir. Zira o açıklamanın yapıldığı yerin etrafındaki sokaklarda hendeklerin arkasında teröristlerin bulunduğu, oralardan da ateşlerin yapıldığına dair tanık ifadeleri var ve bütün boyutlarıyla bu olay incelenecek, gerçek en açık şekilde ortaya çıkarılacaktır. Olayın örtülmesi, kapatılması asla söz konusu olmayacaktır. Kimin kusuru, kastı varsa onlarla ilgili yasal olarak ne gerekiyorsa o yapılacaktır."

Bozdağ, ülkenin huzuruna, birliğine, dirliğine dönük her türlü terör saldırısı veya başka türlü saldırılar karşısında sağduyuyla hareket edip birlik içinde olunduğunda Türkiye üzerinde kirli hesap yapan bütün çevrelerin perişan olacağını söyledi.

Milletin bugüne kadar teröre pirim vermediğini, bundan sonra da vermeyeceğini vurgulayan Bozdağ, hükümetin gerek şehit polislere gerekse Elçi'ye sahip çıktığını belirtti.

"HDP'den polisler için taziye mesajı göremedik"

Bozdağan, Türkiye Cumhuriyeti devletinin vazifesinin her vatandaşın canını korumak olduğuna dikkati çeken, şu ifadeleri kullandı:

"Ama maalesef, HDP'li yetkililerin açıklamalarına baktığınızda Tahir Elçi ile ilgili taziye diliyor ama hayatını kaybeden şehit polislerimizle en ufacık taziye mesajına şimdiye kadar rastlamadık. Onlar insan değil mi, onlar da insan, hem de baro başkanını korurken hayatını kaybeden insanlardan birisi. İnsan olmak, vicdanlı olmak, ahlaklı olmak böyle bir durumda aynı gözle bakmayı, aynı anlayışı yansıtmayı gerektirir. Ama bakıyorsunuz baro başkanı ile ilgili taziye mesajı var ama şehit polislerimiz ve ailelerine ilişkin bir açıklama yok. Biz bunun yanlışlığını buradan bir kez daha ifade ediyor ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bu farklı ve hastalıklı yaklaşımı deşifre etmek istiyoruz. Hepsine aynı gözle bakmak ve oradaki polislerimize karşı da aynı yaklaşımını göstermek Türkiye'nin parlamentosunda görev yapan bir siyasi partinin hassasiyeti göstermesi gereken önemli bir konudur. Ama maalesef bu hasiyeti göstermediler. Türkiyeleşme iddiasında olan HDP'nin bu hassasiyeti göstermesi onların iddiasını güçlendirir aksi takdirde bu iddianın sadece vatandaşın oyunu almak için ortaya atılmış bir yalan olduğunu tescil etmeye yarar."

Terörle mücadelede kararlılık vurgusu

Türkiye'nin birliğine dirliğine dönük her türlü saldırı karşısında devletin dimdik ayakta olduğuna işaret eden Bozdağ, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin sokakları, dağları, ovaları, mahalleleri, köyleri her yeri terör örgütlerinden, teröristlerden temizleninceye kadar, her yerde huzur, güven, barış tam anlamıyla tesis edilinceye kadar terörle mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir. Maalesef, bugün bazı ilçelerimizde teröristlerin sokaklarda hendek kazmasına, bombalarla sokakları insanların hayatı için tehlike noktasına, can pazarına dönüştürmeye çalışmasına birilerin laf söylemesini göremiyoruz. Sadece hükümetin, güvenlik güçlerimizin mücadelesi var. Ama öte yandan birileri, bomba koyan, hendek kazan, vatandaşın hayatını, sağlığını, eğitimini, günlük yaşantısında yapması gerekeni engelleyen teröristlere, HDP'lilere söz etmiyor. Vatandaşın güvenliğinin sağlanması, teröristlerin mahallelerden, sokaklardan çıkartılması için canı pahasına mücadele eden güvenlik güçlerine söz sarf ediyorlar. Ben buradan onlara diyorum ki gerçeği, doğruyu görün. Orada karşı çıkmanız gereken güvenlik güçleri değil, terör örgütüdür, ona karşı sesinizi yükseltin. Biz gerçeğin yanında olmaya, vatandaşın huzurunu, güvenliğini sağlamaya ve ülkemizi terör belasından kurtarmak için her türlü adımı atmaya kararlı bir biçimde devam edeceğiz."

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Yerel Diyarbakır'daki Terör Saldırısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement