Dünyanın İlk Dondurma Müzesi Kapılarını Açtı - Son Dakika
Dünya

Dünyanın İlk Dondurma Müzesi Kapılarını Açtı

Dünyanın İlk Dondurma Müzesi Kapılarını Açtı

Esma ÇAKIR - BOLONYA / DHA - Tarihi binlerce yıl öncesine dayanan ve dünyanın en lezzetli yiyeceklerinden biri olan dondurma, ilk müzesine kavuştu.

27.09.2012 16:28
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Dünyanın İLK DONDURMA MÜZESİ KAPILARINI AÇTI

Esma ÇAKIR - BOLONYA/ DHA - Tarihi binlerce yıl öncesine dayanan ve dünyanın en lezzetli yiyeceklerinden biri olan dondurma, ilk müzesine kavuştu. Üstelik dondurma deyince ilk akla gelen ülke İtalya'da.

Yaygın bir hikayeye göre tarihi M.Ö. 4. yüzyıla, boğazına düşkünlüğüyle bilinen Roma İmparatoru Neron'a dayandığı söylenen dondurmanın, M.Ö. 12 bin yıllarında da yendiğini biliyor muydunuz? ya gerçek İtalyan dondurmasının tarihinin 16. yüzyıla uzandığını ve Fransa Kralı 2. Henri'nin karısı Caterina de' Medici'nin hizmetinde bulunan Floransalı simyacı ve astrolog Cosimo Ruggieri tarafından keşfedildiğini?

DONDURMANIN SAĞLIĞA İYİ GELDİĞİ 230 YIL ÖNCE ANLAŞILDI

Müze öyle gösteriyor ki, dondurmanın hem sağlığa hem de ruh sağlığına iyi geldiğini ilk kez kaleme alan, 1775 yılında sorbelerle ilgili bir kitap hazırlayan Napolili hekim Flippo Baldini.

Bu mükemmel soğuk yiyeceği tamamlayan külahlar ise, ilk kez 19. yüzyılın başlarında kullanılmaya başlandı. Bu tarihlerden önce sokakta satılan dondurmalar, ya cam bardaklara, ya kağıt konilere ya da iki bisküvi arasına konuyordu.

Dondurma sevip de, bu ve benzeri bilgileri merak edenler için Bolonya kenti Anzola Emilla kasabasında bir müze açıldı. Carpigiani Dondurma Müzesi (Museo del Gelato), dondurma konusunda akla takılan her şeyin cevabını bir araya topladı. İlk olma özelliğini taşıyan müze, 66 yıldır ünlü dondurmaların makinelerini üreten ve 100 ülkeye ihraç eden Carpigiani şirketine bağlı vakıf tarafından, Dondurma Üniversitesi'nin yerleşkesinde hayata geçirildi.

2 milyon Euro'ya mal olan müzeyi hayata geçiren Bruto ve Poerio Carpigiani Vakfı Başkanı Romano Verardi, "Bu mükemmel soğuk yiyeceğe, tarihi hakkını vermek için bu müzeyi kurduk. Dünyada her gün 150 milyon kişinin, bizim makineleremizle üretilen dondurmayı yediğini düşünürsek, bu müzeyi neden Carpigiani'nin açtığını açıklamış oluruz" diye kuruluş amacını açıklıyor.

ANTİK DONDURMA TARİFLERİ

Bin metrekare alan üzerine düzenlenen müze, dondurmanın zaman içinde evrimi, üretim teknolojisinin tarihçesi ile dondurma tüketim yerleri ve şekli olmak üzere 3 temadan oluşuyor.

Meraklıları için antik dondurma tariflerini içeren yazılara da yer verilmiş.

Günümüzde İtalya'da halen bazı dondurmacılar tarafından yapılmaya devam edilen, usta Francesco Leonardi'nin 1808 yılına dayanan trüf mantarlı (tartufo) dondurması ile bu tarihten daha öncesine dayanan ballı dondurma gibi diğer tarifler ilgi çekici.

İşin teknik kısmıyla ilgilenenler için ise, tarihi çok eskilere dayanan 20 dondurma ve sorbetto (buzlu şerbet) makinesi, dondurma yapımında ve yenmesinde kullanılan tarihi malzemeler de görülmeye değer.

10 bin kadar fotoğraf ve bazı belgeler ile belgesel niteliğindeki videolara da ev sahipliği yapan müze, İtalyanların deyimiyle "gelato" yani dondurmayı tarih, kültür ve teknolojik bakımdan gözler önüne seriyor.

DONDURMA YAPMAYI DA ÖĞRENİN

Müze gezisinin ardından dondurma yemeden olmaz elbet. Carpigiani Dondurma Üniversitesi'nin laboratuarlarında yapılan doğal ve ilginç tarifli dondurmalar ile 1822'ye ait çilek ve dağ meyveleri sorbesi, 1854'te formülü bulunan kahve ve şarap sorbeleri, müzenin hemen çıkışında ziyaretçileri bekliyor.

Bu kadar dondurma bilgisine sahip olup, iyi ve lezzetli dondurma yapmanın sırlarını, yine üniversitenin eğitmenlerinden öğrenmek mümkün. Bir saatlik kısa bir ders 10 Euro iken, 4 saatin bedeli ise 50 Euro. Yetişkinler gibi çocuklar da mini kursa katılarak, sertifika sahibi olabiliyor.

TÜRK DONDURMASI GERÇEKTEN MÜTHİŞ

Carpigiani Dondurma Üniversitesi eğitmenlerinden Luciano Ferrari, iyi ve lezzetli bir dondurmanın sırlarını DHA mikrofonuna şöyle anlattı: "Sırlar aslında çok fazla ama en önemlisi malzemeden dengeli bir karışım yaratmak. Bu, güçlü bir yoğunluk elde etmemizi, kremsiliği sağlar. Bu bir dondurma için seçkinliktir. Karışımın sert yapıya sahip olmaması, damakta hoş bir tat bırakmasına neden olur."

İlginç kıvamlardaki dondurmaları çok beğendiğini dile getiren Ferrari,

"Buna Türk dondurmasını (Maraş) örnek verebilirim. Benim inanılmaz hoşuma gitti ve bir dondurma ustası olarak çok tatmin etti. Müthiş bir işçilik söz konusu. Bu hale dönüşebilen bir karışım gerçekten inanılmaz. Bu kadar yumuşak, kremsi, pürüzsüz bir kütle, güçlü bir dondurma için çok hoş. İtalyan dondurması nasıl mükemmelse Türk dondurması da öyle" diye Maraş dondurmasına övgüler düzdü.

Yalanan değil çiğnenen kıvamda olan Türk dondurmasının dünyaca meşhur hale gelememesini "yazık" olarak yorumlayan Ferrari, "Bazı tarihi tesadüfler vardır. Gerçek İtalyan dondurması Floransa'da, Rönesans Dönemi'nde doğuyor. Tesadüf şu ki; Floransa o dönemde modern dünyanın başkenti haline geliyor. Dondurmanın popüler yaygınlaşması da epey önem kazanıyor. Rönesans, her şeyden önce zamanımıza çok yakın bir tarih. Osmanlı İmparatorluğu'nun büyüklük dönemi de elbette oldukça yakın ama İtalyan dondurmasının şansı işte" diye konuştu.

Kaynak: DHA

Son Dakika Dünya Dünyanın İlk Dondurma Müzesi Kapılarını Açtı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement