Ekrem İmamoğlu, Mübadiller İçin Denize Karanfil Bıraktı

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Türkiye- Yunanistan Nüfus Mübadelesinin 96'ncı yılında düzenlenen anma etkinliğinde, denize karanfil bıraktı. İmamoğlu, programda sahne alan koro ile birlikte Vardar Ovası türküsünü söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi'nin 96'ncı yıl dönümü münasebetiyle Beylikdüzü Gürpınar Sahili'nde gerçekleştirilen anma etkinliğine katıldı. Çok sayıda mübadil torununun da yer aldığı etkinlikte mübadele sırasında hayatını kaybedenler anısına denize karanfiller bırakıldı. Programda sahne alan Lozan Mübadilleri Korosunun arasına karışan İmamoğlu, onlarla birlikte Vardar Ovası türküsünü seslendirdi.

"Bu tarz göçler derin izler bırakıyor"

Mübadelenin 96'ıncı yıldönümü münasebetiyle gerçekleştirilen programda konuşan İmamoğlu, "Bu tür göçler, bu tür trajediler gerçekten derin izler bırakıyor. Bugün baktığımızda Lozan Anlaşması'yla beraber yapılan bu süreç her şeye rağmen kurallarla ya da karşılıklı uzlaşmayla yönetilen bir süreç. Elbette ki bugün bunları derinlemesine konuşulacak toplantılar var. Buradan çok değerli neticeler çıkacağını şimdiden görüyorum" dedi.

"Bu sosyolojik sorunlar daha başlangıç yarınlarda daha derin bir süreç yaşamaya adaydır"

Programdaki konuşmasında mülteci sorununa değinen İmamoğlu, "Bugünün güncel sorunu olan mülteciler sorunu bence dünyada türüne çok da rastlanmayan farklı bir mülteci konusudur. Milyonlarca insanın bir yer değiştirmesi sorunudur. Göç değildir, topluca bir yer değiştirme konusudur. Mülteciler koruma altına alınabilir, süreç içerisinde korunabilir, yardım edilebilir. Ama tekrar yurtlarına geri dönme kaydıyla. Ama Türkiye'de başka bir süreç yaşatılmıştır. Biz milletçe gerçekten vicdanlı bir milletiz, kucak açmayı severiz. Tarihte bunun birçok örneği vardır. Ama şu an yaşanan ve yaşatılan süreçte dünya ülkeleri özellikle kendileri gelişmiş ülke diye tanımlayanlar çok kötü sınav vermişlerdir. Kaldı ki bir sonrasında bu kötü sınavın ötesinde, bir başka sınavı da kötü anlamda söyleyeceğim, Türkiye vermiştir. Bir anda 4 milyona yakın insan, Türkiye'de yaşamın içine servis edilmiştir. Hiçbir kuralı yok, burada çift taraflı mağduriyet yaşanmaktadır. Hem yerleştikleri bölgede oluşturdukları sıkıntılar, hem de o 4 milyon insanın yaşadığı sıkıntılar. Özellikle bu mülteciler arasındaki çocuklar, kadınlar, ölümler ve farklı olaylar. Bu sosyolojik sorunlar başlangıç, yarınlarda daha derin bir süreç yaşanmaya adaydır" diye konuştu.

"Kafamızı kuma sokmadan, detaylı ve şeffaf bir şekilde çalışacağız"

Mültecilerle ilgili çözüm önerilerini sıralayarak konuşmasını sürdüren İmamoğlu, "Biz özellikle İstanbul'da milyona yakın mültecinin yaşadığı bu kentte bu sürece dair mutlak çözümümüz var. Bu şehrin mülteci sorunun ilerleyen yıllarda, kısa, orta ve uzun vadeli süreçte nasıl sorunsuz çözebilir, bu konuda uzmanlarla özel bir çalışma yürüteceğimizi, tabiri caizse kafamızı kuma sokmadan, oturup bu işi detaylı ve şeffaf bir şekilde toplumla paylaşacağımızı şimdiden belirtmek isterim" şeklinde konuştu. - İSTANBUL