Elektronik Sigaralarda Kullanılan Tatlandırıcılar Kötü Kimyasallar Üretiyor

Vape tatları, e-sıvılarınızda kötü yeni kimyasallar üretebilir

Elektronik Sigaralarda Kullanılan Tatlandırıcılar Ne Kadar Zararlı?

Giderek artan elektronik sigara kullanımı ve onlarda kullanılan sıvılara eklenen tatlandırıcılar, sanki hiç zararı yokmuş gibi davranılıyor. Oysa durum sandığınızdan çok daha kötü olabilir. Siz siz olun öncelikle tüm bunlardan uzak durun?

Vape tatlandırıcılarındaki yani elektronik sigaraların en önemli bileşenlerinden olan sıvıların, aslında bizim için nasıl kötü olabileceği hakkında çok şey duyuyoruz:  nikotin bağımlılık yaratıyor , ve tatlandırıcılar akciğerler için kötü olabilir . Ancak yeni araştırmalar; e-sıvılarda, endişelenmemiz gerektiğini bile bilmediğimiz kimyasalların bulunduğunu ortaya koyuyor. Zira tüm bileşenlerin karıştırılmasından sonra e-sıvı şişesinde veya kapsülde oluştuklarını artık biliyoruz.

Bilim adamları, günümüzde Nicotine & Tütün Araştırması dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, tarçın, vanilya ve vişne tatlarının, birçok vape suyundaki ana bileşen olan propilen glikol ile tamamen yeni kimyasallar oluşturduğunu keşfettiler. Yeni çalışma, aynı kimyasalların, insanların teneffüs ettiği buhara da giriyor. Duke Üniversitesi'nde anesteziyoloji, farmakoloji ve kanser biyolojisi profesörü Sven-Eric Jordt liderliğindeki araştırmalar , bu modifiye tatlandırıcıların uzun vadede akciğerleri tahriş edebileceğini düşündürmektedir. Ve bu zararın onları teneffüs eden insanlar için bile geçerli olduğunu bilmiyorlar.

İnsanlar İçtikleri ve Soludukları e-Sıvı Buharında Bilmedikleri Zararlarla Karşı Karşıya!

Bildiğimiz üzere 7000'den fazla e-sıvı çeşidi var ve bunların zararları bakımından oldukça tartışmalı . Şu anda, düzenleyiciler ve kanun koyucular bunları nasıl düzenleyeceklerini dünyanın bir çok ülkesinde tartıyorlar. Özellikler tatlandırılmış e-sıvıların çocuklarda cazip olup olmadığına veya yetişkinlerin sigaradan (veya her ikisinden) uzaklaşmasına yardımcı olup olmadığına dair süregelen bir tartışma var. Ama dikkate alınması gereken sağlık etkileri- önlemleri de var: Amerika'da FDA, bu tatların birçoğunun yemek için güvenli olduğunu söylerken , daha önce ortaya çıkan vaping hakkındaki devasa Ulusal Akademiler raporuna göre bunların, nefes almak için bile güvenli olup olmadığını bilmiyoruz.

Bazı araştırmalar, örneğin, tarçın tatlarının akciğer hücrelerine zarar verebileceğini ileri sürüyor, The New York Times raporları .

Şimdi ise sadece tatlandırıcı malzemelerin kendileri için endişelenmekten daha fazlası olduğu ortaya çıkıyor : vape suyuyla reaksiyona girmeye devam ettikçe bu tatlandırıcıların üretebileceği kimyasallar ortada çıkıyor. Bu yüzden bu çalışma önemlidir. Araştırmada yer almayan Portland State Üniversitesi'ndeki organik kimyacı Robert Strongin . E-sigaralarda kimyasalların karışımların  özgü risklere bakayor.

… ODADAKI FIL GIBI.

Vape suları tipik olarak nikotin ve tatlandırıcılar ile bir çözücü – genellikle propilen glikol, bitkisel gliserin veya bunların ikisinin karışımı ile karıştırılır. Strongin'in dediği bu çözücü, "odadaki fil gibi". Bu, e-sıvıdaki ana kimyasaldır "diyor. Ancak, bu çözücülerin, örneğin, küçük bir şişe vişne aromalı vape suyundaki diğer bileşenlerle nasıl karıştırılacağı yada  karışabileceği yeterince bilinmemektedir.

Ticari vape sularını analiz eden bilim adamları, içerikler etiketinde listelenmemiş karışımlarda yeni kimyasallar tespit ettiler. ve bileşiklerin kimyasal yapılarına dayanarak, tatlandırıcılar propilen glikol ile reaksiyona girdiğinde oluşmuş gibi görünüyorlardı – ama hiç kimse tam olarak neler olduğunu bilmiyordu, ya da bu bileşiklerin vape suyundan ve veteriner akciğerlerinden yapılıp yapılmadığı da.

Bu yüzden bu kimyayı hareket halindeyken izlemek için, Jordt'un ekibi, literatürde bulduğu formülasyonlara ve AmericanEliquidStore.com'dan aldıkları vape sularını analiz ederek kendi e-sıvılarını oluşturdular. Propilen glikol, bitkisel gliserin ve kiraz, tarçın ve vanilya da dahil olmak üzere bir avuç farklı lezzetleri karıştırdılar. Ve bu yeni bileşiklerin konsantrasyonunun yükseldiğini izlediler. E-sıvılarını ürettikleri buharı analiz ettiklerinde, yeni kimyasalların yaklaşık yüzde 50 ila 80'inin de bu buharda ortaya çıktığını gördüler.

KAMUOYUNUN VE TIP CAMIASININ FARKINDA OLMASI GEREKTIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ.

Gerçek soru, bu yeni kimyasalların insan vücuduna yaptığı şeydir. Ve günümüzün çalışması, bunu yanıtlamaya yönelik ilk adımları atıyor: ekip, sigara dumanı ve acı biber gibi şeylerin tetiklediği bilinen tahriş edici reseptörleri spor eden hücreler üzerindeki bileşikleri test etti. Ve bu test edilmiş tatlandırıcıların onları daha etkili ve daha düşük konsantrasyonlarda, tatlandırıcıların kendilerinden daha fazla tetiklediğini gördüler.

Bu garip çünkü hava yolları yanan bir salgın hasta değil . Jordt;

"Açıkçası, eğer bu çok şiddetli tahriş ederse, insanlar e-sigara kullanmayı bırakacaktı" diyor.

Bunun yerine, bu tahriş reseptörlerinin kronik, düşük seviyeli stimülasyonunun insanların akciğerlerine ne yapabileceği konusunda endişelendiriyor.

"Sürekli daha aktif hale gelirlerse, iltihaba, kronik öksürüğe yol açabilirler, ayrıca astımı teşvik ederler. Bu yüzden endişeliyiz " diyor.

Bu çalışma, bu e-sıvıların stabil olmadığını gösteriyor: diyor ki, bu bileşenler karıştırıldığında ve bir ayda bir e-sıvı şişe veya kapsül içinde bırakıldığında ne olacağı konusunda ilave araştırmalar yapılması gerekiyor.

Elektronik Sigaralarda Kullanılan Tatlandırıcılar ne gibi zararlara yol açabiliyor, kamuoyunun ve tıp camiasının farkında olması gereken bir durum

Şirketlerinin vape suyunda olduğunu söylediklerinin aslında insanların ne tür teneffüs ettiklerini yansıtmıyor. Jordt, "Onları hep birlikte karıştırdıktan sonra, sıvı içinde mevcut olan şey başlangıçta koyduğunuz şey değil" diyor. "Kamuoyunun ve tıp camiasının bunun farkında olması gerektiğini düşünüyoruz." diyor.

Strongin de, bu risklerin daha fazla araştırılması gerektiğini  "Bunların tamamen zararsız olmasını isteriz" diyor. Ve kimseyi tütün içmekten illa vazgeçirmek istemiyor. Ancak, diyor ki, vaping'in tamamen güvenli olduğu da doğru değil. "Zarar görmeyi reddetmekle gerçekten ilgileniyorsanız, hepimizin ilgilendiğini düşünürsek, zararın yerine geçmesini istemezsiniz ."