"FETÖ firarisi Adil Öksüz'ün saklanmasına yardım" davası

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminin kilit isimlerinden firari Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasının ardından İstanbul'da saklanmasına yardım etikleri iddiasıyla 5 sanığın yargılandığı davada gizli tanık "Aksiyon" dinlenildi.

İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu sanıklar Ali Sami Yıldırım, Zafer Çay, Alper Karabulut ile SEGBİS aracılığıyla cezaevinden bağlanan Rüştü Karakaya'nın savunmalarının alınmasının ardından, soruşturma aşamasında da beyanı alınan gizli tanık "Aksiyon"un bilgisine başvuruldu.

SEGBİS'le bağlantısında görüntüsü buzlandırılan ve sesi değiştirilen gizli tanık "Aksiyon", kendisine gösterilen üç sanıktan ikisini teşhis ederken, sanıklardan Alper Karabulut'un ismini hatırlayamadı.

Bildikleri sorulan gizli tanık, 15 Temmuz darbe girişiminden 3 gün sonra, operasyonel hat tabir edilen bir telefon hattıyla sanıklardan "Şükrü" kod adlı Rüştü Karakaya'nın kendisini arayarak daha önce birlikte gittikleri bir mekana çağırdığını ve onunla buluşmak için mekana gittiğini belirterek, "Orada Adil Öksüz vardı. Bir kaç gün sonra mekan değişikliği yapmıştık. Benim evde yaklaşık 9-10 gün kaldıktan sonra Eşref arkadaşa şahsı teslim etmiştik." dedi.

Daha önce verdiği ifadeleri okunan ve bunları kabul eden gizli tanık, sanıkların ve avukatlarının sorularını da yanıtladı.

Sanıklardan Zafer Çay, Rüştü Karakaya ve Alper Karabulut'u tanıdığını beyan eden tanık, sorulara karşılık FETÖ'de önemli bir konum sayılan askeri mahrem imam olduğunu söylerken, ifade vermek için neden 2 yıl beklediği sorusunu da, "cevap vermek istemiyorum" sözüyle yanıtladı.

Sanık avukatlarından Hakan Tunçkol'un, "Adil Öksüz'ü evinizde 9 gün sakladığınız doğru mu?" sorusuna, "evet" diye yanıt veren gizli tanık, evde polislerce parmak izi incelemesi yapılmadığını, Adil Öksüz'ün saçında falan bir değişiklik yaptığını görmediğini ve parası olduğunu ama ne kadar olduğunu bilmediğini de ifade etti.

Gizli tanık, kendisini kimsenin yönlendirmediğini de belirterek, ev adresini soran avukatlara, "Bunu söylemek istemiyorum" dedi.

Ağustos ayının üçüncü günü "Bahadır" kod adlı birinin Adil Öksüz'ü evinden almaya geldiğini ve evden çıktılarını söyleyen gizli tanık, şunları dile getirdi:

"Adil Öksüz'ün açık renk pantolonu, gömleği ve şapkası vardı. İki ayrı araba bekliyordu dışarıda bizi. Öndeki Toyota marka araçta Zafer adlı bir şahıs vardı. Bahadır kod adlı şahıs önde Adil Öksüz arkada oturuyordu. Aracın camları filmliydi. İkinci araca ben ve Alper bindik. Altunizade Boğaziçi Köprü yoluna çıktık. Bağlanma yolunda beni indirdi. Yolu göstermemi istemişlerdi. Adil Öksüz'ün olduğu araç yoluna devam etti. Avrupa Yakası'na devam ettiler. Nereye gittiklerini bilmiyorum. Rüştü'ye nereye gittiğini sordum, 'eliyle sus yaparak, kimseye söyleme diye tembihte bulundu."

Gizli tanık ayrıca, Bulgurlu'da bulunan evin "Ferhan" kod adlı Fikret Naci Şahin'in resmi olarak kiracısı olduğu ev olduğunu ve burada örgütsel toplantı yapıldığını da öne sürerek, "Bu kişinin Adil Öksüz ile ilgisi yoktu. Olaya dahli yoktu. Hiç karşılaşmadığından adını hiç belirtmedim." ifadesini kullandı.

Tanık beyanına karşı söyleyecekleri sorulan sanıklardan Ali Sami Yıldırım, "Tanımadığım bir insan. Bu adam şerefsiz bir insan. Bu kadar mağdur olmama sebep olan bir insan ancak şerefsizdir." derken, diğer sanıklar, bu tanığın örgütten aldığı talimat doğrultusunda davayı sulandırmak, asıl failleri gizlemek amacıyla ifade verdiğini savundu.

Söz alan avukatlar da gizli tanığın çelişkili beyanlar verdiğini dile getirdiler. Alper Karabulut'un avukatı, gizli tanıkla ilgili, "Gizli tanık bu olayın içinde olan biri değil. Bu adam birini koruyor. Haberler çıkmıştı bizim müvekkillerle ilgili, o yüzden olayları sanıklara yıkıyor." dedi.

Duruşma, sanık avukatlarının savunma ve taleplerinin alınmasıyla devam ediyor.