Fetö'nün Darbe Girişimine Sanatçılardan Tepkiler

Kültür sanat dünyası temsilcileri, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine tepki gösterdi.

Oyuncu Mehmet Emin İnci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yapılanın "darbe girişimi" olduğunu dile getirerek, "Başarılı olsa zaten kimsenin şüphesi olamayacaktı. Buna tiyatro diyenler, hayatında tiyatro izlememiş olmalılar. 15 yıldır tiyatro yapan biri olarak böyle bir oyun görmedim ben hayatımda çünkü." dedi.

Bu çağda, darbenin siyah beyaz bir film gibi olduğunu aktaran İnci, "Modası geçmiş bir eylem. Dehşet verici olmasının yanında, komik. Asıl beni üzen, ağızlarında gizli salyalar ile bekleyen, aslında darbe karşıtı gibi görünen ama içten içe ellerini ovuşturan insancıklar. Bu 'iktidarsız nefrettir'. Bunun yanında ise beni en çok sevindiren şey, medyanın ve insanların tamamına yakınının darbe karşısındaki dik duruşu oldu." ifadelerini kullandı.

İnci, silahtan medet ummanın, acizliğin son noktası olduğunu savunarak, şunları kaydetti:

"Dün akşam söz bitti ve halk darbecilere şunu dedi 'O silahı önce bir indir'. 15 Temmuz bu ülkenin Ortadoğu olmadığının resmi kanıtıdır ve artık demokrasi günü olarak anılacaktır. Bu, sözün yeniden kendine zemin bulmasıdır ve ülkeme olan imanımın tazelenmesidir. Bu, Kurtuluş Savaşı'nın psikolojisini bize en iyi öğreten tarih dersidir ve canlı şahit olmuşumdur. Ben şahidim, bu bir darbedir ve yine şahidim ki bu halk darbeyi elleri ile durdurmuştur."

Hakkı: "İçlerinde kandırılmış olan askerlerimiz olduğunu biliyorum"

Oyuncu İsmail Hakkı da yaşananlara tepki göstererek, "Yıllarca ordunun, polisin ve yargının içinde, ne oldukları cüzi miktarda insan tarafından farkında olunan bir grup vatan haininin açığa çıkan, patlak veren kinlerinin neticesi. İnsan olmayan bir gruptan bahsediyoruz. Esed rejiminin askerleri ne kadar insan değilse, DAEŞ, militanları, teröristleri veya PKK'lılar ne kadar insan değilse bunlar da en az o kadar insan değiller." diye konuştu.

FETÖ'den bu tür bir hareketi beklediğini ifade eden Hakkı, "Bir son darbe, son atımlık bir kurşun onlardan bekliyordum. Ama kendi imkanlarına böyle acımasızca, pervasızca silah sıkacak, savunmasız insanlara, sivil halka özellikle silah doğrultacak ve silahı çekinmeden kullanacak canilikte olacaklarını, bu cinnette, bu seviyede olacaklarını hakikatten ben de tahmin etmemiştim." dedi.

İsmail Hakkı kendisinin de dün gece, meydanlarda olduğunu kaydederek, şöyle devam etti:

"Bu gece de meydanlarda, sokaklarda nöbetteyiz. Bu nöbet bizim namus nöbetimiz, vatan nöbetimiz. Ben askerliğini yapmış bir adamım. Hem Türkiye'de askerliğimi yaptım hem dışında savaş olan birçok coğrafyada bulundum. Yanımda insanlar öldü. Ölümün ne olduğunu, ölümün yüzünü iyi bilir, iyi tanırım. Keşke tanımasaydım ama maalesef öyle. Bu vesileyle de bunlara, hainlere, namussuzlara meydan verilmemesi gerektiğinin farkındayım. Bunlar şerefsiz, hain."

Bu kişilerin Allah korkusu olmadığına vurgu yapan Hakkı, "Bunlara Müslüman da diyemiyorum. Müslüman'ın yapacağı fiiller değil bunlar. İçlerinde kandırılmış olan askerlerimiz olduğunu biliyorum. Bundan adım gibi eminim çünkü bu kadar kalabalık hain barındırmıyor Türk Silahlı Kuvvetleri ama rütbeli babında yakalananlardan çok daha fazlasının olduğunu da biliyorum. Şüphe barındıran herkesi bir şekilde bloke etmek lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Özdemir: " Malazgirt'le açılan kapılar bu gece kapanmak istendi"

Yazar Ferudun Özdemir ise Türkiye'nin tarihindeki en kritik günlerinden birini yaşadığını söyleyerek, "Malazgirt'le açılan kapılar bu gece kapanmak istendi ama ne Allah ne de millet buna müsaade etmedi. Halk gerçek liderini bir avuç darbeciye karşı kahramanca savundu. Tıpkı bir Çanakkale gibi göğsünü siper etti." dedi.

Devletini, ülkesini, liderini böylesine seven bir toplumu Allah'ın asla yarı yolda bırakmayacağını dile getiren Özdemir, "Dik duran lidere, kahramanca hayatını ortaya koyan bu asil millete selam olsun." ifadelerini kullandı.