Genel Güvenlik ve Uyuşturucuyla Mücadele Toplantısı - Son Dakika
Güncel

Genel Güvenlik ve Uyuşturucuyla Mücadele Toplantısı

Genel Güvenlik ve Uyuşturucuyla Mücadele Toplantısı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2017'de yürütülen terörle mücadele çalışmalarına ilişkin, "Eylem hazırlığındaki 113 teröristi kimsenin canı yanmadan etkisiz hale getirdik ve 697 de olay engellendi.

09.01.2018 20:50
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2017'de yürütülen terörle mücadele çalışmalarına ilişkin, "Eylem hazırlığındaki 113 teröristi kimsenin canı yanmadan etkisiz hale getirdik ve 697 de olay engellendi. 2016 yılına göre de PKK'ya katılım yüzde 80 oranında azaldı." dedi.

Genel Güvenlik ve Uyuşturucuyla Mücadele Toplantısı'nın açılışında konuşan Soylu, terörle mücadelede yürütülen çalışmalara değindi.

Operasyonların titizlikle yürütüldüğünü dile getiren Soylu, "İnanınız, ton ton takip ediyoruz.' Bir teröriste ne kadar erzak lazım, kışın ne kadar erzak yer, biz bunu nereden engelleyebiliriz ve biz onu orada nasıl hareketsiz bir hale getirebiliriz'in bütün çabasını ortaya koymaya çalışıyoruz. Biraz öyle söylendi. Eylem hazırlığındaki 113 teröristi kimsenin canı yanmadan etkisiz hale getirdik ve 697 de olay engellendi. 2016 yılına göre de PKK'ya katılım yüzde 80 oranında azaldı." diye konuştu.

Bakan Soylu, yine önemli bir sorun olan trafik güvenliği konusunda da birtakım çalışmalar yapıldığını dile getirerek, 2017'de bir önceki yıla göre ölümlü trafik kazalarında yüzde 2'lik azalma olduğunu söyledi.

İstanbul'un sorunlarından birinin de emniyet şeridinin kullanımı olduğunu anımsatan Soylu, bunu da vali, emniyet müdürü, jandarma komutanı ile istişare edip çözüme kavuşturduklarını bildirdi.

Türkiye'de emniyet şeritlerini kullanma hakkı olan emniyette kayıtlı 22 bin araç bulunduğunu açıklayan Soylu, şunları kaydetti:

"Baktık ki bu işin ucu iyice uzamış. Bir hamle ile tüm Türkiye'de bunu 6 bine düşürdük. Hepimiz yöneticiyiz. Şöyle bir problemle karşıyayız. Vatandaş orada duruyor ya da yavaş yavaş gidiyor, sağ taraftan bir araba gidiyor. Kim olduğunu bilmiyoruz. Önceliği var mı? Bunu da bilmiyoruz. Polis arkadaşımız ne yapsın; Birini durduruyor, bakıyor 'Ben buyum' diyor, ötekini durduruyor 'Ben buyum' diyor. Buna şöyle bir tedbir aldık. 6 bin araç evet öncelikli, bunların çakarları da olabilir eğer kullanmak isterlerse. Eğer işleri de acilse bunların plakalarını bizim arkadaşlarımızın ellerindeki el bilgisayarlarına, tabletlerine işledik. Emniyet şeridini kullanma hakkına sahip olup olmadığını Türkiye'nin her tarafında rahat bir şekilde görebilme imkanına sahibiz."

İçişleri Bakanı Soylu, "Araç yoğunluğunun yüzde 20 artmasına rağmen bayramlardaki kazalarla ilgili arkadaşlarımız ciddi tedbirler aldılar. Kaza kara noktaları, maket trafik polisi uygulaması yaptık. Bu kaza sayılarında kendi alanlarına ait önemli azalışlar oldu." ifadesini kullandı.

"Uyuşturucu bir terörizm hadisesidir"

Uyuşturucuyla mücadele konusuna da değinen Soylu, sorunun tüm dünyada büyüdüğünü belirtti.

Sorunun bugün ortaya çıkmadığını ancak, türleri, çeşitleri, imalat yöntemleri, tahribat kapasitesi, fiyatı ile değiştiğini dile getiren Soylu, şöyle konuştu:

"Laboratuvar ortamında üretilmesiyle inanılmaz bir çeşitliliğe sahip olmuştur. Öldürücü etkisi artmıştır. Uyuşturucuya bağlı ölümlerde milyon kişi başına vaka sayısı AB ortalaması 21,3. Türkiye'de bu sayı 10 vaka olarak tespit ediliyor. Uyuşturucu ülkemizin gelecek nesillerine, onların zihinlerine, beyinlerine yönelik bir terörizm hadisesidir. Bunu değerlendirip böyle anlamak durumundayız. Ben rakamları görüyorum. Bu rakamları bazen ifade edebiliyorum, bazen kendime söylemekten, arkadaşlarımıza dahi 'bunu söyleyelim mi söylemeyelim mi' diye çekiniyoruz. 2015 yılında uyuşturucudan ölen insan sayısı 520. 2016 yılında 920, bugün 2017'nin rakamlarını tam alamadık, binin üzerinde olduğunu düşünüyoruz. Peki bu tehdit değil de tehdit nedir? Tehdit tam da budur. İstanbul'dan Van'a kadar bütün arkadaşlarımız büyük gayretle yılın ilk 10 günü içerisinde olmamıza rağmen çok önemli yakalamalar ele geçirdiler ve devam edecekler. Bu tehdidi hep beraber ortaya koymalı, hep beraber savuşturmalı ve hep beraber bertaraf edebilme kabiliyetine sahip olabilmeliyiz."

Bunda muhtarların da sorumluluğu olduğunu dile getiren Soylu, "Bunda zabıtalarımızın da sorumluluğu var, bunda belediye başkanlarımızın da sorumluluğu var. Bizim kaymakamımız, bizim valimiz yattığı zaman acaba gecenin saat 2'sinde Esenyurt Meydanında, Gaziosmanpaşa Meydanında veya Fatih'te herhangi bir sokakta bir çocuk bonzai aldı diye kaskatı kesilmiş, acaba ne durumda olduğunu düşünmeden yatıyorsa bilesiniz ki biz bu sorunun üstesinden gelemeyiz. Bu çok net ve açıktır." dedi.

Avrupa ülkelerinin sentetik uyuşturucuların Türkiye üzerinden Orta Doğu'ya akmasına yönelik rotaya hiçbir müdahale yapmadığını belirten Soylu, "Hangi ülkeden, hangi sentetik ve hangi kimyasal uyuşturucunun nasıl kolay yollardan geldiği net bir şekilde görülüyor." ifadesini kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Doğu'dan ve Balkan rotasından geçen uyuşturucuları engellemek için çaba sarf ettiklerini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Uyuşturucuyu engellemek için alacağımız tedbirler var. Bir; uyuşturucu bağımlılarına yönelik. İki; bunların sokaktaki satıcılarına ve kollarına yönelik. Bu öyle az bir iş değildir. Bakın ayda ortalama 6 bin lira ile 10 bin lira bunlar para kazanıyorlar. Yaklaşık şu anda uyuşturucudan cezaevinde yatan 49 bin insan var. Yasalarımızda bir problem yok, belki ufak tefek yenilemeler yapılabilir. Buna Adalet Bakanlığı ile çalışıyoruz. Sadece Ankara'da 2017 yılında tutuklanan uyuşturucu satıcısı, torbacı sayısı bin 610. İstanbul'da keza aynı rakamlar. Şimdi ifade etmeye çalıştığım da tam da budur. Bunu topyekun bir seferberlikle beraber, muhtarımız, karakol amirimiz, öbür taraftan polis merkezi amirimiz, zabıtamız, okul müdürümüz, kaymakamımızla beraber eğitim öğretim dönemi başından itibaren ciddi bir çalışma ortaya koyduk. Valilerimizin başkanlığında toplantılar yaptık. Emniyetimiz, okul aile birlikleri katıldı. Genel tedbirleri almaya çalıştık. Her okula irtibatı sağlayacak bir arkadaş görevlendirdik. Yaklaşık 7 kez ilkokul, ortaokul ve liselerin etrafında ve içlerinde uyuşturucu operasyonu yaptık. Yetmedi aynısını üniversitelerde gerçekleştirmeye çalıştık. Gelecek nesillerimizi bu musibetten uzak tutmaya çalışıyoruz."

"Rotalarını okullara çevirmiş durumdalar"

Terör örgütü PKK'nın uyuşturucu imalatına karşı da mücadele ettiklerini aktaran Soylu, "Bakın bunlar kenevir ekemediler. Güneydoğu'da Lice kırsalından Şenyayla kırsalına kadar olan hattın tamamında bugün Allah'a şükürler olsun ki buğday ekiliyor. Bir taraftan orayı tutarken diğer taraftan şehir içerisindekileri tutmaya çalışıyoruz. Anne geliyor koluma yapışıyor. Diyor ki 'Oğlum beni dövüyor.' Sizlerin koluna yapışıp söylemiyor mu? Buna tedbir almak hepimizin görevi. Sadece içimiz acıyarak, 'Vah vah' diyerek bu işin içerisinden çıkabilecek değiliz. Vatandaş vergisini veriyor ve bizden görev ve sorumluluğumuzu yerine getirmemizi bekliyor. Eğitimden, genel tedbirlerin alınmasına kadar hemen hemen her noktada bu gayreti Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi İstanbul'da aynı anlayışla beraber sürdürme kararlılığını ortaya koymalıyız." diye konuştu.

Bakan Soylu, laboratuvarlarda daha öldürücü uyuşturucular yapıldığını, bunların ham maddelerinin bazı tıbbi ilaçların da ham maddesi olduğu için engellenmesinde sorun çıkabildiğini, ayrıca yarattığı ekonominin de sürekli büyüdüğünü söyledi.

Terör örgütü PKK'nın uyuşturucudan yıllık 1,5 milyar dolar gelir elde ettiğini ve bunun tamamının terörün finansmanına gittiğini bildiren Soylu, şunları kaydetti:

"Türkiye bulunduğu konum itibariyle biraz önce bahsettiğim tehdit türlerinden üç tanesi için hem hedef hem de geçiş ülkesi konumundadır. Göç, terör ve uyuşturucu. Doğu'dan Batı'ya terörist geçişi var ve bizim ülkemiz de hedef olabiliyor. Aynı şekilde Batı'dan Orta Doğu'ya bizim üzerimizden geçmek isteyen yabancı terörist savaşçılar sorunu var. Keza düzensiz göçle mücadele ediyoruz. Bunların bir kısmı bizim ülkemizde kalmak için gelebiliyor, bir kısmı bizim ülkemizi Batı'ya geçiş için kullanmak istiyor ve bu da bir güvenlik meselesi olarak karşımıza çıkmaktadır ve uyuşturucu, doğumuzda ve güneyimizde doğal uyuşturucu merkezleri ve bu üretimde ciddi bir artış gözleniyor. Özellikle biraz önce Afganistan'daki artışı sizlerle paylaştım. Afyon üretimi miktarının yaklaşık yüzlere arz artışı olarak geldiğini sizlerle beraber paylaştım ve 900 milyon dolar arz artışı olmasına rağmen 1.4 milyar dolarlık bir hedef bütünlüğü içerisine bu arz artışı ekonomik miktarını çıkartıyor. Yani doğumuzda ciddi bir doğal uyuşturucu arz artışı var ve bu üretim hem Türkiye'ye hem de Türkiye üzerinden Batı'ya gitmeye çalışıyor."

Bakan Soylu, öte taraftan Avrupa'da da ciddi bir sentetik uyuşturucu üretiminin bulunduğunu dile getirerek, "Bu üretim de Türkiye ve Türkiye üzerinden Doğu'ya gitmek istiyor. Sonuç itibariyle Türkiye güvensizlik ve tehdidi ihraç etmiyor bilakis bunun hedefinde yer alıyor ve bununla mücadele etmeye çalışıyor. Bu tehlikenin bize ne kadar yaklaştığına ilişkin çok güncel bir örnek daha vermek isterim. Daha üç gün önce Van'da emniyet düzenlediği bir operasyonla bir evde 71 kilo eroin ele geçirildi. İki kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan birisi ilköğretim okulunda hizmetli. Tehlikenin çocuklarımıza ne kadar yaklaşabildiğini görmek açısından bana göre önemli bir örnektir. Öyle kirli, öyle tehlikeli bir ticaret ki dağda başlıyor ama son durağı okul önleri, belki de okul bahçesi. Bizim evlatlarımızı son kullanıcı olarak seçmişler. Eskiden bunların pazarları eğlence mekanlarının çevresiydi. Şimdi rotalarını tamamen okullara çevirmiş durumdalar. Hal böyle olunca kullanım yaşı da doğal olarak aşağıya çekilmiş oluyor. Bunun tesadüf olduğunu ne olur düşünmeyin. Bakınız hepimiz defter, kitap karıştıran insanlarız. Yakın tarihimizi biliyoruz. Eğer böyle bir hücum söz konusu ise bunun bir arka planı, güçlü bir aklı ve güçlü bir yönlendiricisi vardır. Onun için yapmamız gereken buna ciddi bir şekilde tedbir almaktır. Bizim üzerimizdeki esas sorumluluk dün olduğundan katbekat daha fazladır. Türkiye uyuşturucu meselesinde böyle bir fotoğraf içerisinde yer almaktadır." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Genel Güvenlik ve Uyuşturucuyla Mücadele Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement