Genelkurmay Çatı Davasında Tutuksuz Sanıklar Savunma Yaptı - Son Dakika
Güncel

Genelkurmay Çatı Davasında Tutuksuz Sanıklar Savunma Yaptı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de aralarında bulunduğu 221 sanığın yargılandığı "çatı" davasına, sanık savunmalarıyla devam edildi.

01.12.2017 22:04
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de aralarında bulunduğu 221 sanığın yargılandığı "çatı" davasına, sanık savunmalarıyla devam edildi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki mahkeme salonunda görülen duruşmada, olay tarihinde sanık eski tuğgeneral Baki Kavun'un emir astsubayı tutuksuz sanık Hüseyin Yıldırım savunma yaptı.

Genelkurmay Başkanının karargahtan ayrılamadığı için o gün çalışmaya devam ettiklerini belirten Yıldırım, saat 21.30 sıralarında birlik dışından bağrışma sesleri geldiğini söyledi.

Pencereden Güney Nizamiye tarafına baktığı sırada silahlı ve tam teçhizatlı askerlerin havaya ateş ederek karargaha girdiklerini gördüklerini ifade eden Yıldırım, bu askerlerin karargahtakileri etkisiz hale getirip kelepçe taktıklarını, bunun üzerine Kavun ile odada kendilerini emniyete aldıklarını savundu.

Yıldırım, saat 22.00 sıralarında karargaha helikopterlerin geldiğini, daha sonra tuğgeneraller Alparslan Çetin ve Arif Pazarlıoğlu'nun, Kavun'un yanına geldiğini, 10 dakika kadar görüştüklerini ancak kapı kapalı olduğu için konuşmalarını duymadığını söyledi.

Tuğgeneraller ayrıldıktan sonra Kavun'un, Genelkurmay Harekat Merkezine gittiğini, kendisinin de odada beklediğini belirten Yıldırım, Kavun'un bir zaman sonra telaşlı bir şekilde geri geldiğini anlattı.

Saat 22.30 sularında darbe girişimine dair haberlerin çıkmaya başladığını, gelişmeleri televizyondan takip ettiklerini öne süren Yıldırım, bir süre sonra tankların Genelkurmay Karargahı'na girdiğini kaydetti.

Bunun üzerine karargahın çevresine halkın toplandığını anlatan Yıldırım, "Saat 02.00'ye kadar koridorda koşuşturanlar oldu, kimin dost kimin düşman olduğunu bilemedik. Baki Kavun ile lavabodayken silahlı 2 şahıs yanımıza geldi. Bunlardan biri Genelkurmay İkinci Başkanının Özel Sekreterliğinde görevli binbaşı Vahap Kavaker, diğeri Abdurrahim isimli bir binbaşıydı. Baki Kavun ile bana silah doğrultup bizi gözaltına aldılar. Kavun'un gözlerini bağlayıp ellerini kelepçelediler. Bizi Genelkurmay İkinci Başkanının makam odasına götürdüler. Başımıza da Özel Kuvvetlerden Yarbay Halit ve İkinci Başkanın Özel Sekreteri Binbaşı Bünyamin Tuner vardı. 02.30'dan sabah 9'a kadar bu şekilde odada bağlı ve kelepçeli tutulduk." savunmasını yaptı.

Çapraz sorgu sırasında bir soru üzerine Yıldırım, terör saldırısına karşı koyacak karargahtaki birliklerin belli olduğunu belirterek olağan dışı bir durumda herkesin evinde gelip rastgele silah alamayacağını vurguladı.

"Albay Kardal bizi tehdit etti"

Tutuksuz sanık Ersin Eker de saat 21.30 sıralarında Uluslararası Cari Harekat Merkezi amiri Kurmay Albay Osman Kardal, Kurmay Yarbay Recep Yıldız, Kurmay Binbaşı Erhan Metin ve Yüzbaşı Sedat Taşkın'ın Silahlı Kuvvetler Harekat Merkezine geldiğini söyledi.

Kardal'ın Genelkurmay Karargahı'na bir terör saldırısı ihbarı alındığını, bu nedenle kimsenin harekat merkezinden çıkmamasını emrettiğini söyleyen Eker, televizyon ve internet ağını da kapattırdığını ifade etti.

Metin ve Taşkın'ın da çalışma masalarının arasında gezerek kendilerini kontrol ettiklerini anlatan Eker, elinde MP-5 silah olan havacı üniformalı bir binbaşının ise harekat merkezine gelerek bir süre dolaştıktan sonra silahını bir dolaba kilitlediği ifade etti.

İlerleyen saatlerde Kardal'ın harekat merkezindekileri toplayarak daire başkanı olarak atandığını, emirlerine uymayanları "yakacağını" söylediğini aktaran Eker, bu çıkış üzerine darbe girişimi olduğunu anladıklarını söyledi.

Saat 00.30 sularında evrak bilgi güvenliği kısmına gittiğini, burada görevli Serkan Kaplan'ın yanında tanımadığı birkaç kişinin olduğunu anlatan Eker, bu kişilerin birliklere mesajı göndermeye çalıştıklarını fakat sisteminin arızalı olduğunu söyleyerek buna engel olduğunu iddia etti.

Gece boyunca Kardal'ın ismini bilmediği hava subayına, havadaki savaş uçaklarının durumunu, nereden kalkıp nereye gittiklerini, ne taşıdıklarını sorduğunu aktaran Eker, üst kattan silahlı ve yüzleri maskeli Özel Kuvvetler personelinin harekat merkezine geldiğini ifade etti.

Bir tanesinin başlarında beklediğini, diğerlerinin bilgi sistemlerinin bulunduğu tarafa yöneldiklerini söyleyen Eker, ilerleyen saatlerde televizyondan darbecilerin teslim olduklarına ilişkin haberleri izlediğini anlattı.

Sivil sanık savunma yaptı

Tutuksuz sanık Mehmet Uslu ise hazırlık aşamasında verdiği ifadeleri kabul ederek savunmasına başladı.

Davanın sanıklarından Muhammet Uslu'nun ağabeyi olduğunu belirten Uslu, darbe girişiminde yer almadığını söyledi.

Uzun yıllar özel kurumlarda öğretmenlik yaptığını ifade eden Uslu, darbe girişiminden sonra öğretmenlik lisansının iptal edilmediğini belirtti.

Evinde yapılan aramalarda FETÖ elebaşı Gülen'in kitaplarının ele geçirildiği hatırlatılan Uslu, bu kitapları merak ettiği için aldığını savundu.

Duruşmaya, pazartesi günü devam edilmek üzere ara verildi.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Genelkurmay Çatı Davasında Tutuksuz Sanıklar Savunma Yaptı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement