Göreve Geldiğimizde Kasada 5 Kuruş Para Yoktu"

Gayrettepe Dedeman Otel'de düzenlenen Galatasaray Kulübü Divan Kurulunun şubat ayı olağan toplantısında üyelere hitap eden Mustafa Cengiz, Türkiye'nin en şeffaf kulübü olduklarını belirterek, "Bazen yanlış rakamlar çıkıyor. Bütün hesaplarımızı açıklıyoruz. Borç alacak farkımız, 3 yılda 963 milyon liradan 1 milyar 172 milyon liraya geldi. Bu rakam geçen sene 1 milyar 112 milyon liraydı." dedi.

Göreve gelmelerinin ardından 15 iş gününü geride bıraktıklarını belirten Cengiz, kulübü olağanüstü seçime götüren en önemli nedenin mali sorunlar olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

"Önümüzde dağ gibi sorunlar var. Bu durum geçmiş yönetimin değil, bir sürecin sonucu. Önümüze çıkan sorunlar çok büyük. Görevi aldığımızdan itibaren birçok sorunla boğuştuk. Maalesef transfer döneminin son 4 günüydü. Bugüne kadar 60 milyon liraya yakın ödeme yaptık. Önemli bölümü futbol şubesi ile vergi ve sigorta ödemelerine harcandı. Enkaz edebiyatı olsun diye söylemiyorum, birikmiş ve bugünlere gelmiş. Futbolcu transfer etmek istediğimizde, 3-4 büyük engel gördük. 19 milyon lira vergi ve sigorta borcumuz vardı. Bunu aynı gün ödeyip borçsuzluk kağıdını alarak transfer yapma hakkını kazanmamız gerekiyordu. İsimlerini vermek istemediğim, şu anda bizde oynamıyorlar, 2 futbolcunun borçlarını ödemek için de 22 milyon lira para ödedik. Göreve geldiğimizde, bunu söylemek istemiyorum ama kasada 5 kuruş para yoktu. Bize müreffeh bir kuruluş teslim edilmedi. Tabii ki böyle olacağını biliyorduk ama bu kadarını ummuyorduk."

Cengiz, sızlanmayı sevmediklerini, Galatasaray'ın karakterinin de bu şekilde olduğunu anlatarak. "Hızla çalıştık, öncelikli borçları kapattık. Aynı gün önce borçsuzluk kağıdını aldık, ardından da Japon oyuncunun () transferini yaptık. Hala yazılıyor. Ndiaye'yi biz göndermedik. Gitmesini teknik heyetimiz de istemedi. Çok enteresan şekilde menajeri zorladı, götürdü. Sonrasında Ndiaye'nin satışından gelen paranın harcandığı söylendi. Manavdan karpuz almıyorsunuz. Transfer parasının yarısı hala gelmedi. İlk bölümü de 4-5 gün sonra bize ulaştı." diye konuştu.

Kulüp olarak kısa vadede kendi dinamiklerini harekete geçirerek gelir elde ettiklerini vurgulayan Cengiz, "Öncelikle taraftarımız destek verdi. GS Store mağazalarına koşmaları isteğimiz bir kıvılcımdı, alev topuna dönüştü. İki günde, 1 günlük ciromuzun 10 katı satış sağlandı. Yaklaşık 5,5 milyon lira ciro yapıldı. Bu rakam toplam satışlarımızın yüzde 6'sına tekabül ettiği gibi, stoklarımızın neredeyse yüzde 30'unu eritti. Müthiş bir şey." ifadelerini kullandı.

Göreve geldiklerinde Türk Telekom Stadı'ndaki 71 locanın boş durumda olduğunu hatırlatan sarı-kırmızılı kulübün başkanı, "Taraftarımız yine sahip çıktı ve 18 loca sattık. Toplam 8 milyon 600 bin liralık satışı 15 gün içinde finanse ettiler. Hala da stada gelip geziyorlar. Lütfen kombine ve loca alarak Galatasaray'a sahip çıkılsın. Gelirde Türkiye'nin en iyisiyiz ama bu yetmez." şeklinde konuştu.

"Emlak Konut GYO ile görüşmeler sürüyor"

Mustafa Cengiz, Riva ile Florya projelerinin durumu ve geliştirilmesiyle ilgili Emlak Konut Gayri Menkul Yatırım Ortaklığı (GYO) ile görüşmelere devam ettiklerini anlattı.

Emlak Konut GYO yetkilileri ile göreve başlar başlamaz bir toplantı yaptığını anlatan Cengiz, "Bizim yapmamız gereken, Florya ve Riva projeleriyle ilgili karı maksimize etmek. Minimum gelir olarak 508 milyon lira görünüyor. Karın artması için Riva ve Florya'da yapılacak konutları en yüksek fiyatlardan, en değerli Galatasaraylılara satmak durumundayız. Karımızın artması demek, Galatasaray'ın gelirlerinin artması demek. Emlak Konut GYO, Florya'da imar düzenlemesi yapmak durumunda. Görüşmeler sürüyor. İnşaat alanının artırılması konusunda çabalarımız var. Uğraşıyoruz. Umarım orada da geliri en maksimum hale getiririz." değerlendirmesinde bulundu.

Emlak Konut GYO ile yapılan proje anlaşması dosyasını birkaç kez okuduğunu belirten Cengiz, "Okudum ama bir şey göremedim. Emlak Konut GYO Başkanı'na dedim ki, 'Burada gizli mürekkeple bir şey mi var, neden gizlilik koydunuz?' Hiçbir şey yok. Sayın Başkan Dursun Özbek döneminde yapılan sözleşmede saklanacak hiçbir şey yok. Devletin haklı olarak bir takım regülasyonları var. Mahremiyet açısından görülmesi istenmiyor. Sözleşmede gerçekten bizim aleyhimize bir husus yok. Görevimiz, maksimum desteği vermek. Biz kazandıkça devlet de kazanıyor. Bundan da hiç mutsuz değiliz." şeklinde konuştu.

"Hiç kredi kullanmadık"

Göreve gelmelerinin ardından 60 milyon liraya yakın ödeme yaptıklarını yineleyen Cengiz, "Biz 60 milyon lirayı öderken tek kuruş banka kredisi kullanmadık. Factoring firmalarına da gitmedik." dedi.

Önlerinde aşılması gereken ciddi mali sorunlar bulunduğuna dikkati çeken Cengiz, "Bunları aşmak için çalışacağız. Üzülüyorum, Emlak Konut GYO'dan gelen 508 milyon lira kırdırıldı. Gelir 340 milyon liraya indi ve geldiği gibi gitti. Bu para 2017 yılı Şubat ayında kasaya girmeden bir gün önce, 800 milyon lira, yani 213 milyon dolar finansal borç vardı. Sonrasında para hesaba girince borç 126 milyon dolar mertebesine iniyor. Ancak şu anda fiili banka borcumuz 183 milyon dolar. Yani buradan 94 milyon dolar değil, 30 milyon dolarlık bir fark elde edebilmişiz." açıklamasında bulundu.

"Dursun Özbek'ten 28 milyon lira alacağımız da var"

Mustafa Cengiz, kulübün bir önceki başkanı Dursun Özbek'in alacaklarına karşılık yaptığı işlemleri anlatırken, "Dursun Özbek'ten 28 milyon lira alacağımız da var." ifadelerini kullandı.

Görevi devraldığı Dursun Özbek'in de salonda olduğunu belirten Cengiz, şöyle konuştu:

"Bizim seçim günümüz 20 Ocak tarihiydi. Sayın Başkan Dursun Özbek'in, 22-23 Ocak tarihlerinde, devir teslim öncesinde yaptığı işlemler var. Kulüpten alacaklarına karşılık üç senet yapmış. Biri 7 milyon dolar, biri 12 milyon avro ve biri de 5,7 milyon lira bu senetlerin. Kendisinin esas alacağını tahsil etmesinde hiçbir beis yok. Gücümüz elverdiğince mutlaka ödememiz gerekir. Sayın Başkan, bu senetlerin dışında, B grubu hisselerimizin bir bölümünü rehin etmiş. Üzüldüğüm, buradaki rehin işlemlerinin yaklaşık 900 bin liralık vergi ve harç masrafını da kulübe ödetmiş. Bunun olmaması gerekir. Sayın Başkan üçüncü olarak da, Türkiye'deki kulüp yöneticiliğinde başka var mı bilmiyorum, sigorta olarak bir garanti daha almış. Emlak Konut GYO'dan ileride doğması muhtemel alacaklarımıza 19 milyon avroluk temlik koymuş. Hem senet alınmış hem rehin ve temlik konulmuş. Teknik olarak, bizim denetçilerimiz ile Sayın Başkan'ın kendi denetçileri görüşsün. Bizim hesaplarımıza göre borcumuz 86 milyon lira görünüyor. Fakat başka bir sorun var. Dursun Özbek'ten bugünkü kur itibarıyla 28 milyon lira alacağımız da var. Bu da sporcu cezalarından kaynaklanan bir borç. Biz, SPK'ye tabi anonim şirketiz. Bu konuyu nasıl çözer bilmiyorum ama 28 milyon lirayı ödemeye asla yetkili olamam. Genel kurul, 'Başkana bu parayı bağışlıyoruz.' derse bilemem ama ben bağışlayamam. Borcumuz olan 86 milyon liradan bu parayı düşmek durumundayım. Geriye kalan bedel için hesaplaşabiliriz."

Öte yandan, İtalyan ekibi Milan'ın sahibi ve üst yöneticisi (CEO) David Han Li'nin maçını Türk Telekom Stadı'nda izlemesi nedeniyle, kulübün Çinli iş adamlarına satılacağı yönünde haberler çıktığını hatırlatan Cengiz, daha önce bir televizyon programında sarf ettiği, "Galatasaray satılırsa ben Galatasaray'ı bırakırım." sözlerini yineledi.

Aynı başlıkta