Güliz Baydemir 'Sessiz Bölge'

Güliz Baydemir, 1982'de Tekirdağ'da doğdu. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim Bölümünden 2005 yılında mezun olan Baydemir 2009 yılında Çanakkale On sekiz Mart Üniversitesi Resim Ana Sanat Dalı'nda Yüksek Lisans eğitimini tamamladı.

2010 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Resim Ana Sanat Dalı'nda Doktora eğitimine ve araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamış olup, 2011 – 2012'de Erasmus programı ile İtalya'da Urbino Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümünde Doktora eğitimi görmüştür. Yurtdışında 1, yurtiçinde 4 kişisel sergi açan sanatçı, yurtiçi ve yurtdışında yine birçok karma sergiye katılım göstermiş olup alanında kazandığı dokuz ödülü bulunmaktadır.

Hayatın içinde zamanın duracak kadar yavaşladığı, hatta kaybolduğu bazı anlar yaşarız. Bu anlar belki de gerçekten var olduğumuz, kendi benliğimizin farkına vardığımız anlardır. Zaman ve mekan temalarının sorgulandığı, derin bir sessizlik ve dinginliğin hakim olduğu bu kayıp anlar sanatçının tuvallerine yansıyanlardır. Doğanın var ettiği görüntüler ile insanın var ettiği nesneler birbirine ters düşer. Bu noktada hissettirilmek istenen olgu yaşamın yapay yönleridir. Bu yönlerin üzerine kurulu olan yalnızlık, akla boşluğu getirir. Boşluk sessiz bir çığlık gibidir. İnsan belli bir noktaya kadar çevresinin doğal akışından soyutlanabilir, fakat mekan kavramından soyutlanamaz. Sanatçının sosyal anlamda soyutlanma hikayesinin, mekan faktörüyle sınırlanışının etkileri, sessiz bölgelerde ki gezintileri belleğimizde yarattığımız fakat hiçbir zaman üzerinde durmadığımız sığ köşelerin bir anımsaması adeta. Yalnızlık kimine göre seçilmiş, kimine göre farkında olmadan içinde bulunmak zorunda olduğumuz bir kompozisyon olabilir. Sanatçının büyük boyutlu yaratımları yalnızlık kavramını zihnimizde daha çarpıcı hale getirir. Tükenişe giden, düzensizliğe sürüklenen evrende, boşluk ve yalnızlık duygusunu yansıtmak sanatçının en büyük mottosudur. Baydemir, eserlerinde kendi sembolizm dilini oluşturmuş bu anlamda kendine özgü anlamlar yaratmıştır. Renk seçimleri duyarlı ve bir o kadar da geniş bir hayal gücü ile sanatın evrensel dilini kullanarak özel ve kendine özgü bir dünya kurar bizlere.