Hakime İhtarname Çeken İş Adamına Beraat

İSTANBUL'da iflas erteleme kararına rağmen alacaklı bankanın başlattığı haciz işlemine icra hukuk mahkemesine itiraz eden iş adamı,  dilekçe üzerinden karar vermeyen hakime noterden ihtarname çekti. İhtarnamede hacizlerin kaldırılmasını isteyen iş adamı talebinin yerine getirilmemesi durumunda,"Uğradığımız zararın tazminini tarafınızdan talep edeceğimizi ihtar ederiz" dedi. İş adamı, hakimin şikayeti üzerine yargı görevini yapanı etkilemekten 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı  davadan beraat etti.

Mahkeme kararında "Hakime ihtarname çekmek usul hukuku açısından uygulamada rastlanan davranışlardan değil ise de, dava sırasında savunma ve iddia dokunulmazlığı kapsamında hukuk düzeninin kesinlikle yasakladığı bir durum olmadığından suçun unsurları oluşmamıştır" dedi.

ŞİRKETE İFLAS ERTELEME KARARI VERİLDİ

İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nin emsal niteliğindeki kararında hakime ihtarname olayı şöyle anlatıldı;

Barış İnatçı'nın yönetim kurulu başkanı olduğu şirket hakkında İstanbul Anadolu 10 Asliye Ticaret Mahkemesi 2013'te iflas erteleme ihtiyati tedbir kararı verdi. İstanbul 9. İcra Müdürlüğü alacaklı bir bankanın talebi üzerine şirketin taşınır, taşınmaz malları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına haciz uyguladı. İstanbul İcra Hukuk Mahkemesi'ne avukatı Ufuk Uzunoğlu aracılığıyla başvuran Barış İnatçı, hacizlerin kaldırılmasını istedi.

ALACAKLI BANKANIN HACİZ KARARINA İTİRAZ ETTİ

Mahkeme duruşma günü vererek, alacaklı banka avukatına şikayet dilekçesinde belirtilen hususlara diyeceklerinin bildirmesi ve deliller ile belgelerini sunması için 15 gün süre verdi. Bunun üzerine Barış İnatçı mahkeme hakimi G.M.B.'ye  noterden ihtarname çekti. İş adamı ihtarnamede, firması aleyhine uygulanan hacizlerin kaldırılması konusundaki başvuruları sonucu alacaklı tarafa gönderilen muhtıra ve diyeceklerinin sorulmasının hukukta yeri olmayan bir durum olduğunu belirtti.

HAKİME ZARARIMI KARŞILARSIN İHTARNAMESİ

Mahkemenin alacaklıya verdiği süre kararından dönerek hacizleri derhal kaldırılmasını ihtarnamesinde isteyen Barış İnatçı, "Aksi durumda HMK madde 46-e hakkın yerine getirilmesinden kaçınmış olduğunuzdan uğradığımız zararın tazminini tarafınızdan talep edeceğimizi ihtar ederiz" dedi.

İŞ ADAMININ 4 YIL HAPSİ İSTENDİ

Hakimin şikayeti üzerine Barış İnatçı hakkında yargı görevini yapanı etkilemekten 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanık Barış İnatçı, "Barış Koli Oluklu Mukavva şirketinin sahibiyim. Mali durumumuz nedeniyle iflasın ertelenmesi kararı verildi. Ancak alacaklı banka haciz işlemine başladı. Avukatım Ufuk Uzunoğlu icra hukuk mahkemesine itiraz etti. Ticari işlerde zaman değerlidir. Şirketin durumu daha da kötüleşmesin diye suç kastım olmadan mahkemeye ihtarname çektim. Mahkeme lehime karar verdi. Bankanın blokesi kaldırıldı" dedi.

HAKİM YANLIŞ USUL UYGULADI

Avukat Uzunoğlu ise icra hukuk mahkemesinin duruşma günü vermeden, kısa süre içinde dosya üzerinden olumlu ya da olumsuz karar vermesi gerektiğini belirterek, "Hakim yanlış usul uygulayarak karar vermiştir. Mahkeme hakimi ile görüşmek istediğimizde, odasının kapısında 'Derdest davalarla görüşmek yasaktır" yazıyordu. Buna rağmen işin acil olduğunu belirtmek için kendisi ile görüşmek istedim.  Kapıdaki yazıdan dolayı ufak bir münakaşa oldu" dedi.

Barış İnatçı'nın suç kastı olmaksızın ticari hayatın hızlı akması nedeniyle mağduriyetinin giderilmesi için ihtarname çektiğini belirten avukat Ufuk Uzunoğlu,  müvekkilinin kanuna aykırı bir talepte bulunmadığını belirtti.

HAKİME İHTARNAME ÇEKMEK YASAKLI BİR DURUM DEĞİL

Mahkeme, 'yargı görevini yapanı etkileme' suçunun yasal unsurlarının oluşmadığını belirterek Barış İnatçı'nın beraatına karar verdi.  Mahkemenin gerekçeli kararında somut olayda ihtiyati haczin kaldırılması için noter vasıtasıyla hakime ihtar çekme şeklinde gerçekleşen davranışın, hakime emir vermek, baskı yapmak, nüfuz icra etmek şeklinde seçimli hareketlerden birinin gerçekleşmediği yer aldı. Kararda "Hakime ihtarname çekmek usul hukuku açısından uygulamada rastlanan davranışlardan değil ise de, dava sırasında savunma ve iddia dokunulmazlığı kapsamında hukuk düzeninin kesinlikle yasakladığı bir durum olmadığından suçun unsurları oluşmamıştır" dedi. - İstanbul