Hasvak'ta O Gece - Son Dakika
Güncel

Hasvak'ta O Gece

Hasvak\'ta O Gece

15 Temmuz hain darbe girişiminde Özel Harekât Daire Başkanlığı’na yapılan saldırının ardından yaralanan polislere ilk müdahalenin yapıldığı Gölbaşı Hasvak Devlet Hastanesi’nde Şehitleri anma programı düzenlendi.

15.07.2017 12:43
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

15 Temmuz hain darbe girişiminde Özel Harekat Daire Başkanlığı'na yapılan saldırının ardından yaralanan polislere ilk müdahalenin yapıldığı Gölbaşı Hasvak Devlet Hastanesi'nde Şehitleri anma programı düzenlendi.

Hastane yönetiminin düzenlediği programda İstiklal Marşı'nın ve duaların okunmasının ardından 15 Temmuz'dan sonra göreve gelen Hastane Başhekimi Op. Dr Ömer Parlak yaptığı açılış konuşmasında Türkiye'nin zor yıllar ve yollardan geçtiğini ifade ederek, bir daha böyle bir gün yaşanmamasını temenni etti. Parlak'ın konuşmasının akabinde o gece görevli olan personeller yaşadıkları o anları anlattı.

Türkiye'yi derinden etkileyen gecede Özel Harekat Daire Başkanlığı'nda ki patlamanın ardından yaralı ve şehit olan polisler en yakın hastane olan Gölbaşı HASVAK Devlet Hastanesi'ne getirilmiş ve hastanede adeta can pazarı yaşanmıştı.

15 Temmuz'da en çok şehidin verildiği Gölbaşı'nda o gün yaşananları dile getiren hastane personellerinin anlattıkları bir kez daha yürekleri dağladı. Sağlık personelleri o gece, yaşadıklarını asla unutamayacaklarını ifade ettiler.

"Var gücümüzle çalıştık"

15 Temmuz gecesi hastanede idare şef nöbetçisi olan Uzm. Dr. Ali Niyazi Kurtcebe o gecenin çok karanlık ve hain bir gece olarak hafızalarına kazındığını ifade ederek, Özel Harekat Dairesindeki patlamanın ardından hastane personeli ile birlikte var güçleriyle yaralılara müdahale ettiklerini söyledi. Birçok görevli personelin çağırmalarına gerek kalmaksızın aileleri ile birlikte hastaneye koştuklarını kaydeden Kurtcebe o geceyi şu sözlerle anlattı:

"Bir yandan ağlıyor, bir yandan yaraları sarıyorduk"

"Daha önce böyle bir vahşet tabloyu kimse yaşamadı. Hangi alçaklık, şerefsizlik bunları bu hale getirdi. Kardeşlerini, vatandaşlarını, milletini katletmeye, bombalamaya itti. Biz bunları bir taraftan yaşarken, bir taraftan da yaralılara ve şehitlere müdahale etmeye çalışıyorduk. Hastanemizde 4 kapasiteli morgumuz mevcut. O gün hastaneye 38 şehit getirildi. Şehitlerimizi hastanemizin çeşitli alanlarında muhafaza etmeye çalıştık. Orası da yetmedi, hastanemizin dışına nakletmek zorunda kaldık. Yaralılara her türlü müdahaleyi biz o şartlarda Allahın izniyle ve sizlerin sayesinde gerçekleştirdik. Arkadaşlarımız bir yandan ağlıyorlardı bir yandan yaraları sarmaya çalışıyorlardı ki içlerinde eşi, kardeşi, akrabası asker ve polis olan vardı.

"Vatan için ölmeyi göze aldık"

Biz yaraları sarmaya çalışırken Özel Harekattan ikinci bir patlama haberi geldi. O anda emniyetten bize haber geldi. 'Buranın da hedef olma ihtimali söz konusu, ışıkları söndürün çok fazla dikkat çekmeyin' dediler. Üzerimizden helikopterler de uçtu. Çok kısa süreliğine dış ortamdaki ışıkları kapatmak zorunda kaldık. Ama o bizim için uygun olmadı. Biz her şeyi göze alarak, vatan için canımızı verelim dedik ve ışıklarımızı açtık. Hainlerin saldırıları bitmedi. Türksat'a saldırı haberi geldi, oradan da şehit ve yaralılar getirildi. Yaralılara müdahale edildi. Hepimiz metanetli olmaya çalışıyorduk. "

Vicdanları körelmiştir

Yaşanan olayların tiyatro, senaryo olduğunu söyleyenlere öfke dolu olduğunu dile getiren Kurtcebe, "Oturdukları yerden film izler gibi olaylara bakanların gözü, aklı ve vicdanı körelmiştir." şeklinde konuştu. Uzm. Dr. Ali Niyazi Kurtcebe HASVAK Hastanesi personelinin 15 Temmuz'da bir destan yazdığını sözlerine ekleyerek, o gece görev yapan tüm personele teşekkür etti.

Halk hem yardım etti, hem bizi korudu

O gece görevli olan Uzm. Dr. Aydın Selçuk da olayın yaşandığı andan itibaren hastane görevlileri ile organize olarak yaralılara ve şehitlere müdahale etme çabasında olduklarını kaydederek, diğer hastanelerde de görev yapan doktorların kendilerine yardımcı olduğunu ve ameliyata girdiklerini dile getirdi. Selçuk, halka da minnettar olduğunu söyleyerek, hastanenin de hedef olduğunu ve vatandaşların bir yandan yardım ettiklerini bir yandan da hastane personelini korumaya çalıştıklarını sözlerine ekledi.

"Silahımızı verin biz gidelim"

O gece hastanede görevli olmayan ama haberi duyar duymaz kızı ile birlikte hastaneye gelen fizik tedavi servisinde görevli hemşire Şenay Ceyhan, patlamanın ardından yaralıların hastaneye getirilmeye başlandığını ifade ederek, "Fizik tedavi servisi olduğumuz için hafta sonu olmasından dolayı çoğu hastalarımız izinliydi. 2-3 hastamız vardı. Onlarda kendi isteği ile evlerine gitti. Servisi size bırakalım dediler. Küçük bir hastane olmamıza rağmen hiç yokluk yaşamadık. Herkes canla başla çalıştı" dedi.

Daha önce Mardin'de gazi olan ve 15 Temmuz'da yaralanan bir vatandaş ile arasındaki diyalogu da anlatan Ceyhan, " 'Gazi olan abimiz bizi bırakın sizi de bombalayacaklar. Silahımızı verin biz gidelim' diyor. Biz bırakamayız dedik gideceksek hepimiz beraber gideriz dedik" şeklinde konuşarak duygularını ifade eti.

"Bugün görev yapmayacaksak, ne zaman yapacağız"

Sağlık Bakım Hizmetleri Müdür Yardımcısı Sebahattin Yetim, fiziki imkanlarının yetersiz olmasına rağmen, hastane personelinin göstermiş olduğu performansın insanüstü bir başarı olduğuna vurgu yaparak, " Olayı öğrenir öğrenmez hemen hastaneye geldim. Geldiğimde sedyeler acil servisin önüne çıkmıştı. Hazırlıklar tamamdı. Sabah olduğunda hastanede kim çalışacak diye düşündüğümde benim düşünmeme mahal bile vermeden o gün ki görevde olan bütün arkadaşlarımız, 'Müdürüm biz devam edebiliriz. Bugün bu görevi yapmayacaksak ne zaman yapacağız' dediler. Hepinizden Allah razı olsun" dedi.

Şehit Zeynep Komseri, eşi yaralıların botlarına bakarak aradı

15 Temmuz'da hastanede nöbetçi olan hemşire Betül Şen ise o geceye dair yaşadıklarını anlatmakta zorlandı. Özel Harekat Daire Başkanlığına gerçekleştirilen saldırıda şehit düşen Komiser Zeynep Sağır'ı 'Bu benim eşimin botu değil' sözleri ile yaralarılar içerisinde eşini aramasının ve "Zeynebim hangi ara silahını kuşandın da gittin Zeynebim. Ben şimdi çocuklarına ne derim Zeynebim' diyerek ' ağlamasının kendisini çok etkilediğini söyleyen Şen, sözlerini şöyle sürdürdü: 1 ay sonra düğünü vardı, şehit oldu

Yine bir tanıdığın nişanlısı yukarıda yaralıydı.'Abla nişanlımdan haber alamıyorum. Bakar mısın?' diye söyledi. Yukarıya yoğun bakıma çıktım. Telefonla nişanlısıyla konuşturdum. 1 ay sonra düğünü varmış ve bir gün sonra şehit oldu." dedi.

Program sonunda, Diyarbakır Sur ilçesinde 2016 Şubat ayında çöken binada şehit olan Jandarma Astsubay Üstçavuş Hüseyin Gümüş'ün hemşire olan ve 15 Temmuz'da hastanede görev yapan eşi Kıymet Gümüş'e, 15 Temmuz'da Özel Harekatta şehit olan Alparslan Yazıcı'nın kardeşi görevli hemşire Asuman Yazıcı'ya ve görev yapan diğer personellere 'Onur Ödülü' verildi.

15 Temmuz'dan sonra yaşadıklarını kağıda döken hastane personelleri ise duygularını şu şekilde dile getirdiler:

"Orada film koptu"

Gölbaşı HASVAK Devlet Hastanesi'nde hasta kayıt görevlisi Gökhan Şen'in o geceye dair anlattıkları yürekleri sızlattı. Şehitlerin ve yararlıların kayıtlarını tutmakla görevlendirilen Gökhan Şen, 'Morga girdiğimde tüm şehitlerimizin telefonu çalıyordu' diyerek o anı asla unutamayacağını ifade ederek, " "Hastanede hasta kayıt görevlisi olduğumdan acilde görevli anestezi uzmanı Aydın Selçuk hocam 'Gökhan senin görevin hastanemize gelen tüm yaralı ve şehitlerimizin kaydını eksiksiz tutmak' dedi ve tabiri caize film orada koptu. Şehitlerimiz vardı, yaralılarımızın hemen hemen hepsi çok ağır yaralı. O halde onlara ad soyad sormak daha da acıttı içimi. O anda doktorlarımız ve polisimiz 'Bu kayıt bizler için çok önemli sen işini doğru yapmak zorundasın' dediklerinde irkildim. ve işimi tam yapmak için sabaha kadar çalıştım.

"Morgda bütün şehitlerimizin telefonu çalıyordu"

Sabaha karşı emniyet güçlerimizle ortaklaşa tüm yaralı ve şehitlerimizin sayı ve isimlerini gerekli mercilere ilettik. Bu arada beni en çok üzen ve derinden etkileyen olay, şehitlerimizin sayısını almak için morga ve morgun yanındaki ek binaya geçtiğimizde bütün şehitlerimizin telefonları çalıyordu. Kim bilir kiminin eşi, çocuğu, anne babası cevap bekliyordu. Ama nafile onlar çoktan şehadet şerbetini içmişlerdi. Allah bir daha vatanımıza ve büyük Türk Milletine böyle acılar yaşatmasın" şeklinde konuştu.

"Beni bırakın hemşire hanım, durumu daha kötü olan arkadaşlarım var"

15 Temmuz gecesi hastanede çok vahim bir tabloyla karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Acil Servis Hemşiresi Bilge Aktaş, insanların, doktorların ve hemşirelerin panik içinde koşuşturma telaşında olduklarını, halkın hastaneye yardım için geldiğini, herkesin seferber olduğunu vurgulayarak, "15 Temmuz gecesini ömrüm boyunca unutmayacağım. Yaralılardan birinin bacağı ampute olmuş ve büyük bir çığlıkla 'Acımı dindirin' diye bağırıyordu, bir diğerinin kulağı ve kafası kanlar içindeydi ve ben onunla ilgilenip damar yolu açarken 'Beni bırakın hemşire hanım durumu daha kötü arkadaşlarım gelecek onlarla ilgilenin" dedi. Bir diğer yaralımız da üniformalı olarak geldi ve silahı üstündeydi, arkadaşlarına 'Sakın silahımı almayın, burada herhangi bir durum olursa ben müdahale ederim" diyordu kendi acısını düşünmeden" dedi.

Şehit yakını fotoğraf gösterip, 'Gördünüz mü iyi mi" diye soruyordu

15 Temmuz gecesi hastanede görevde olan Hemşire Kevser Sağlam da hastaneye gelen gazilerin şehadet getirdiklerini ifade ederek, "Hastanede herkes elinden geleni yapıyordu. Çok sayıda gazi ve şehitlerimiz hastanemize getirildi. 15 Temmuz gecesi beni derinden etkiledi. Gazilerimizden bazıları şehadet getiriyordu, bazılarının yaraları çok hafif olmamasına rağmen 'Ben de bir şey yok siz diğer arkadaşlarımıza bakın' diyorlardı. Gelen şehit yakınlarından biri elindeki fotoğrafla herkese tek tek 'gördünüz mü iyi mi?" diye soruyordu" diye konuştu. - ANKARA

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel Hasvak'ta O Gece - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Bilecik'te Otomobil ile Bisiklet Çarpışması: 1 Yaralı
    10:45 Bilecik'te Otomobil ile Bisiklet Çarpışması: 1 Yaralı

    Bilecik'in Hürriyet Mahallesi'nde meydana gelen trafik kazasında, otomobil ile bisiklet çarpıştı. Kazada yaralanan 13 yaşındaki çocuk, hastaneye kaldırıldı. Yaralının durumu iyi olduğu belirtilirken, polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

  • Karaman'da Uyuşturucu Operasyonunda 2 Kişi Tutuklandı
    10:45 Karaman'da Uyuşturucu Operasyonunda 2 Kişi Tutuklandı

    Karaman'da uyuşturucu ticareti yapanlara yönelik düzenlenen operasyonda O.C. ve A.Y. gözaltına alındı. Adreslerde yapılan aramalarda uyuşturucu ele geçirildi. Zanlılar, jandarmadaki işlemlerinin ardından nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi ve tutuklandı.

  • Denizli'de Dolandırıcılar 900 Bin Liralık Altın ve Paralarla Yakalandı
    10:45 Denizli'de Dolandırıcılar 900 Bin Liralık Altın ve Paralarla Yakalandı

    Denizli'nin Tavas ilçesinde yaşayan bir yaşlı kadını korkutarak dolandıran dolandırıcılar, jandarma tarafından 900 bin liralık altın ve paralarla birlikte yakalandı. Dolandırıcılar, yaşlı kadının evine giderek Almanya'da yaşayan oğlunun tutuklandığını söyleyerek altın ve paraları istemişlerdi. Komşuların durumu fark etmesi üzerine jandarmaya ihbar edildi ve yapılan çalışmalar sonucunda dolandırıcılar yakalandı. Dolandırılan yaşlı kadın ise 4 saat içinde altın ve paralarına geri kavuştu.

  • CHP Genel Başkan Yardımcısı: Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın Şubat Ayı Harcaması 3 Kat Arttı
    10:42 CHP Genel Başkan Yardımcısı: Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın Şubat Ayı Harcaması 3 Kat Arttı

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, Cumhurbaşkanlığı sarayının şubat ayı harcamasının geçen yıla göre 3'e katlandığını belirtti. Sarayın harcamalarının artmasına rağmen emekliye kaynak ayrılmadığını vurgulayan Bulut, vatandaşın borç yükünün arttığını ifade etti.

  • Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Down Sendromlular Dünya Spor Oyunları'nda yarışacak sporculara başarılar diledi
    10:41 Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Down Sendromlular Dünya Spor Oyunları'nda yarışacak sporculara başarılar diledi

    Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Türkiye'nin ev sahipliğinde Antalya'da düzenlenecek olan Down Sendromlular Dünya Spor Oyunları'nda yarışacak milli sporculara başarılar diledi. Oyunlarda mücadele edecek tüm sporculara başarılar dileyen Bakan Bak, down sendromlu sporcuların kazanma azmi ve centilmence mücadelelerinin tüm madalya ve kupaların üzerinde olduğunu belirtti.

  • Elazığ'da Ramazan Ayında Camilerde Mukabele Geleneği
    10:40 Elazığ'da Ramazan Ayında Camilerde Mukabele Geleneği

    Elazığ'da Ramazan ayında camilerde mukabele geleneği devam ediyor. Hz. Muhammed ve Hz. Cebrail'in Kur'an-ı Kerim'i karşılıklı okumaları anlamına gelen mukabele geleneği, İmam-ı Azam ve İzzet Paşa ile Saray camilerinde yaşatılıyor. Genç hafızlar ve öğrencilerin de katıldığı mukabele, camii cemaati tarafından büyük ilgiyle takip ediliyor.

  • Bilecik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü Dilencilere Karşı Çalışma Başlattı
    10:40 Bilecik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü Dilencilere Karşı Çalışma Başlattı

    Bilecik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü, Ramazan ayında çarşıda ve cami önlerinde dilenenlere yönelik çalışma başlattı. Denetimlerde yakalanan 2 dilenci idari para cezasıyla gönderildi.

  • Fenerbahçe Sportif Direktörü: Oyuncularımız hayati tehlike yaşadı
    10:39 Fenerbahçe Sportif Direktörü: Oyuncularımız hayati tehlike yaşadı

    Fenerbahçe Sportif Direktörü Mario Branco, Trabzonspor maçı sonrası oyuncularının hayati tehlike yaşadığını ve kendilerini savunduklarını söyledi. Branco, oyuncularının nefsi müdafaa içinde hareket ettiğini ve suçlamaların temelsiz olduğunu belirtti.


Advertisement