Hdp'nin Depremin İnsana ve Doğaya Etkisinin Araştırılması Önerisi, AKP ve MHP'li Milletvekileri Tarafından Reddedildi.

HDP'nin depremin insana ve doğaya etkisiyle ilgili Meclis araştırma önergesinin bugün TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesine ilişkin grup önerisi, AKP ve MHP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, "Siz hala şu ana kadar 50 bin canımızdan olduk, helallik almaya kalkıyorsunuz. Ölüler helallik vermez, hükümetler de helallik almaz. Hükümetler gereğini yapar ve hesap verir. 20 yıl önce kader diyerek kurtulamazsın diyen Erdoğan, şimdi kader deyip kaçmaya çalışıyor" dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda, bugün HDP'nin depremin insana ve doğaya etkisinin araştırılması amacıyla verdiği Meclis araştırma önergesinin gündemin önüne çekilerek görüşülmesine ilişkin grup önerisi ele alındı.

HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, müdahale edilemeyen enkazlar olduğuna dikkat çekerek, "Oralardan ceset kokularının geldiğini gördük. Peki bu enkaz kaldırma çalışmalarında herhangi bir tedbir var mı? O da yok. İş güvenliği tedbiri bile yok. Bırakın halkı uyarmayı, doğaya zarar vermeyecek birtakım önlemler almayı, bizzat hafriyat çalışmasında çalışan işçilerin maske bile takmadığını gördük. Hiçbir şekilde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmıyor" dedi.

"İŞÇİLER KANSER RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA"

Ersoy, seçim yaklaştığı için enkazların hızlıca kaldırılmaya çalışıldığını aktararak, "Sulama yapılmıyor, televizyonlarda itfaiye araçlarının sulandığını görüyorsunuz ama alanda böyle bir şey yok. Herhalde sadece ekranlara göstermek için yapılan birtakım işler var. Üstü açık hafriyat kamyonları ile enkazlar götürülüyor, üstüne branda bile örtmeye teşebbüs edilmiyor. Enkaz kaldırma çalışmalarına katılan işçiler ciddi kanser riskiyle karşı karşıya olduğunu görüyoruz" dedi.

Ersoy, zeytin ağaçlarının olduğu bölgelerle doğal alanlara molozlar döküldüğünü kaydederek, yerleşim yerlerinde kaldırmaya başlanacak enkaz çalışmalarıyla asıl asbest tehlikesinin ortaya çıkacağını söyledi.

İYİ Parti Gaziantep Milletvekili İmam Hüseyin Filiz de enkaz kaldırma çalışmalarındaki asbest riskine dikkat çekerek, "Tozların solunumu sadece mantar enfeksiyonlarına değil astım, KOAH gibi hastalıkların ataklarına neden olabilir. Astım atağına, KOAH alevlenmesine, solunum yetmezliğine yol açabilir. O bakımdan kronik rahatsızlığı olanlar enkaz kaldırma, yükleme ve taşıma gibi işlerde çalıştırılmamalıdır. En fazla enkazla işi olanların kronik hastalığının olmaması ve profesyonel toz tutucu kullanmaları gerekmektedir" diye konuştu.

"YILLAR SONRA HASTALIK BELİRTİSİ GÖRÜLEBİLİR"

Filiz, bölgede olan herkesin kayıt altına alınması gerektiğini vurgulayarak, "Bir hakları olsun çünkü bu insanlarda yıllar sonra bir hastalık belirtisi görülebilir. Bu hastalıkların oluşması için bir süreç gerekir. Deprem bölgelerindeki 5-10 yaşındaki çocuklar bu tozlar yüzünden ileri yaşlarda daha büyük sıkıntılarla karşılaşabilirler" diye uyarıda bulundu.

CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, asbestin 2013 yılından önceki binalarda kullanıldığını anımsatarak, depremde yıkılan binalarda olma ihtimalinin yüksek olduğunu ifade etti. Adıgüzel, molozlarda çalışan işçiler, halk ve çocuklar için önlem alınmadığını belirterek, "Siz hala daha ilk günlerin acizliğini saklama gayretiyle asrın depremi deyip, depremin büyüklüğü altında sığınmaya ve kader diye geçmeye çalışıyorsunuz. Siz hala şu ana kadar 50 bin canımızdan olduk, helallik almaya kalkıyorsunuz. Ölüler helallik vermez, hükümetler de helallik almaz. Hükümetler gereğini yapar ve hesap verir. 20 yıl önce kader diyerek kurtulamazsın diyen Erdoğan, şimdi kader deyip kaçmaya çalışıyor. Bu deprem asrın felaketi olabilir ama bu asrın diğer bir felaketi de sizlersiniz. Bu depremin adı 48 saat depremidir, depremi 70 saniyeden 48 saate uzatan da hükümetin aciz tutumudur. Şimdi hala 40 gün olmuş, şimdi bile barınma sorununu çözemeyen hükümet olur mu" diye konuştu.

HDP'nin önerisi AKP ve MHP'li milletvekillerinin oyları ile reddedildi.