Hrant Dink Cinayeti Davası - Son Dakika
Güncel

Hrant Dink Cinayeti Davası

Hrant Dink Cinayeti Davası

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 35 kişinin yargılandığı davada savunma yapan tutuklu sanık eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, "Dink cinayetini Erhan Tuncel örgütledi.

07.02.2017 18:43
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 35 kişinin yargılandığı davada savunma yapan tutuklu sanık eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, "Dink cinayetini Erhan Tuncel örgütledi. Gariban Yasin Hayal'in olaydan haberi yok. Yasin, 'Erhan demek, devlet demek' diye algılamış. Erhan Tuncel ya Emniyet üzerinden ya da Jandarma üzerinden yaptı bu organizasyonu. Örgütlü yapıyı bulmak istiyorsanız Erhan Tuncel üzerinden gitmek zorundasınız." dedi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki 35. duruşmada savunmasına devam eden Yılmazer, istihbarat çalışmasıyla elde edilen verilerin, işlenmeden delil olarak kullanılamayacağını ancak bugünkü soruşturmalarda istihbari bilgilerin delil sayıldığını, istihbari bilginin bir sonuca varması gerektiğini öne sürerek, "ByLock" soruşturmalarında böyle yapıldığını söyledi.

İki il emniyeti arasındaki bilgi paylaşımlarının tamamen illerin görevleri içinde olduğunu ve bilgi verilmesinin de mecburi kılındığını aktaran Yılmazer, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının İstihbarat Daire Başkanlığına (İDB), "iller arasındaki koordinasyonun nasıl olması gerektiğini" sorduğunu, dönemin İDB Başkanı Engin Dinç imzasıyla 23 Haziran 2014'te gelen cevabi yazıda, yönetmeliklerden bahsedilerek, "Ülke genelinin koordinasyonunu ilgilendiren değerlendirme ve çalışmalar İDB tarafından, bunun dışında bir veya birden fazla ili ilgilendiren çalışmalar ise İDB ile koordineli olarak ilgili illerin istihbarat şube müdürlüklerince yürütülmektedir." ifadesinin kullanıldığını dile getirdi.

"Engin Dinç zerre kadar katkı sunmadı davaya"

Yılmazer, "Israrla bu konu buraya hapsedilmeye çalışılıyor. Kimin görevinde olduğu çok belli. İlin görevidir. Yazıya rağmen iddianamede suç yine bize yöneltiliyor. Engin Dinç geldi buraya, inkar etti bunu. Yönlendirici sorular soruldu. 'Eksikliği C Şubenin gidermesi gerekirdi' dedi. Niye yazıda yok? Niye yazmadın bu evraka madem öyle? İller arası yazışmada eksiklikleri giderici yazıyı niye göndermedin. İki il arasındaki bilgi eksikliğinin İDB tarafından nasıl giderildiğine dair örnek evrak getirseydin ya. Arşiv senin emrinde. Geldi buraya İDB Başkanı, yarım saat savunma yapmadı, zerre kadar katkı sunmadı davaya. Ben cezaevinde kısıtlı imkanlarla çalıştım. Getiremediklerine göre getirebilecekleri şey yok çünkü. Yalanlarla iftiralarla buraya kadar getirdiler." diye konuştu.

İddianamede, iller arasında bilgi paylaşımı yükümlülüğü kapsamında doğrudan bir suçlama bulunmadığını ve F4 belgesinde daha fazla bilgi bulunduğunu, koruma prosedürü başlatılması gerektiğinin yazılı olduğunu savunan Yılmazer, "4 Aralık 2014 tarihli savcılık ifademde bu bana sorulduğunda, 'asıl görev il istihbarat şube müdürlüklerindedir. Yapamayacakları iş varsa biz devreye gireriz. 81 ile tamim yazı göndeririz. Ortada bir operasyon yok ki ben koordine edeyim' demişim. Ancak kovuşturma aşamasında diğer sanıklar ve Engin Dinç bile önceki beyanlarına aykırı beyanlarda bulundular." dedi.

İstanbul'a bilginin eksik gittiğinin iddia edilemeyeceğini, F4 kaynaklı bilgi olduğu için, en azından bu iddianın C Şube tarafından söz konusu edilemeyeceğini anlatan Yılmazer, "Bilgi istihbarat değerlendirmesine tabi tutulmalı. İstihbarata dönüştürülmüş şeklinin ilgili ile gönderilmesi gerekmektedir. Bunu yapmakla yükümlü olan istisnasız Trabzon'dur. Merkezden kimse değerlendiremez bunu. Çünkü Yardımcı İstihbarat Elemanı'nın (YİE) güvenliğiyle ilgili bir konu bu. Onun ne dediği bizi ilgilendirmez. Onun dediğinin nasıl değerlendirildiği önemlidir. Ortaya ne çıkmışsa onu aynı şekilde İstanbul'a göndermişler. Eksiklik yok kandırmaca var." ifadesini kullandı.

Dönemin İstihbarattan Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Şahmaz Demirtaş'ın, Başbakanlık müfettişlerinin 2008 yılında hazırladığı rapordaki beyanlarına dikkati çeken Yılmazer, Demirtaş'ın, "Ses getirecek eylem ne demek?" sorusuna karşılık, "Ses getirecek eylem tabiri, Hrant Dink'in öldürüleceği anlamına gelmektedir" dediğini, iddianamede bu kısmın bulunmadığını ve dava açısından bundan daha değerli bir bilgi, bir delil olmadığı halde bunun kullanılmamasının akla hayale sığmadığını öne sürdü.

"Bilgiye gerek yok ki, Dink zaten korunmalıydı"

Ali Fuat Yılmazer, şöyle devam etti:

"Hangi eksiklikten bahsediyoruz biz? Ne eksikliği? Yasin Hayal bizim kayıtlarımızda El Kaide mensubu olarak görülüyor. İstanbul'u da çok iyi biliyor Yasin Hayal. El Kaide ile uğraşan herkes isim olarak bilir. Bununla ilgili yazı yazılmış. 'Mc Donalds'da el yapımı bomba' deniyor, 'eylem yapacak, kin besliyor' deniyor ve bundan, 'öldürme' anlaşılmıyor öyle mi? Bir de bu bilgiye ihtiyaç yok ki. Yasanın valiliğe yüklediği, emniyet müdürüne yüklediği yükümlülük gereği Dink'in zaten korunması gerektiği bilgisine sahibiz. Onun üstüne bu yazı geliyor (F4), yine de 'ses getirecek eylemden kastın ne olduğu anlaşılmıyor' deniliyor. İstanbul'a bilgi eksik gitmemiş ki ben neyini tamamlayacağım. F4'deki bilgiye karışma yetkiniz yok. Yanlış da verse yazılacak oraya, ili takdir edecek. Merkezden karışamazsınız. Bir tane örneği yok. İstanbul'a bilgi gitmiş ama İstanbul bu durumda, biz de bu durumdayız. İstanbul'a bilgi falan eksik gitmemiştir yani."

İstihbaratta en zor görevin YİE çalıştırmak olduğunu ve YİE'lerin bugün istihbaratta çalıştırılamaz hale getirildiğini aktaran Yılmazer, 2007 yılında İstanbul istihbarat şube müdürü olarak göreve başladığında biri hariç 42 kayıtlı YİE'nin ilişkisini kestiğini, bunların hepsinin Erhan Tuncel gibi olduklarını, hiçbirinin gerçekten eleman gibi olmadığını ve YİE'lerin tümünün örgütlerde aktif aynı zamanda hedefleri olan kişilerden oluştuğunu söyledi.

"Polisin eve bomba koyduğu nerede görülmüş?"

"Polisin eve bomba koyduğu nerede görülmüş? Polis, eleman marifetiyle yapar bu gibi kumpasları. Bunu Tahşiye davasında da söylemeye çalıştım. Bir yere kumpas yapmak için, istihbaratçı olarak o örgütün içinde elemanının olması lazım. Ben 42 elemanın ilişiğini kesmişim. Böyle bir sistematik bırakmamışım" diyen Yılmazer, F4 belgelerindeki YİE anlatımlarına istihbaratçıların karışamayacağını, F4 bilgilerinin sorgu materyali olarak kullanılamayacağını ve ağzından çıkan bilgilerin kullanılması durumunda YİE'nin kimliğinin deşifre olacağını kaydetti.

Yılmazer, "F4 İstanbul'a alıştığımız tarzda yaygın uygulama olarak gönderilmiş. Çok isterseniz tumturaklı yazarsınız. Polis böyle dil kullanıyor. 'Eylem' denildiği zaman, anlamaları gerekeni tam anlamıyla anlamışlar. Tersini demenin iyi niyetle alakası yok bana göre. Asıl sorumluluk doğuran belge Trabzon'dan İstanbul'a gönderilen belgedir. Ben bir kasıt görmüyorum. İlla, 'eksiklik var' diyorsanız, aklı gücü o kadar yetmiş. İmkanları yetkisinde bunu yapmış." dedi.

Dink'in yazı olsun ya da olmasın İstanbul Valiliği ve İstanbul Emniyeti'nin sorumluluğunda korunması gerektiğini vurgulayan Yılmazer, "Koruma da yetmiyor. Siyasal terör tehdidinden bahsediyoruz. Reina, bir polis tarafından korundu. Gaffar Okan sıkı korunurken öldürüldü. Tehdidin bertaraf edilmesi gerekir. Kasıt aranacaksa, tehdidi bertaraf ettiniz mi, etmediniz mi ona bakın. Tehdit bellidir Hrant Dink'te. Buna yönelik çalışma yaptın mı yapmadın mı, ona bakacaksın. O yazı üzerine koruma da verilebilirdi ama yetmezdi. Onlar bu davada tam anlamıyla adalete uygun bir sonuca bağlanmadıysa, uluslarası mahkemenin konusu olacaksa, hiçbir zaman bu iş sonlanmayacak." değerlendirmesini yaptı.

Eski İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın mahkeme sunduğu dilekçede kendisi hakkında, "bazı polis memurlarını kadrolaşmak için göreve almaya çalıştığı" yönündeki beyanları olduğunu hatırlatan Yılmazer, "Emniyetteki kadrolaşma polis memurlarıyla falan olmaz, bunu herkes bilir. Cerrah'ın emniyet müdürlüğü döneminde hiçbir tane adam alamadım. Şarka giden, azalan personelin yeri dahi dolmadı. En fazla 25 kişinin çıkışını sağlamışım istihbarattan usulsüzlüklerini gördüğüm için." ifadesini kullandı.

"Bu işi Erhan Tuncel örgütledi"

Yılmazer, o dönem kendisinin istihbarattan gönderdiği adamların FETÖ soruşturmaları kapsamında tutuklandığını ve istihbarata bir tane bile rütbeli almadığını ileri sürdü.

Dink cinayetini Erhan Tuncel'in örgütlediğini de öne süren Yılmazer, "Gariban Yasin Hayal'in olaydan haberi yok. Yasin, 'Erhan demek, devlet demek' diye algılamış. Erhan Tuncel ya emniyet üzerinden ya da jandarma üzerinden yaptı bu organizasyonu. Örgütlü yapıyı bulmak istiyorsanız Erhan Tuncel üzerinden gitmek zorundasınız. Başka yolu yok. Bu davanın en önemli sanığı Erhan Tuncel olmalıydı. Kime gideceksiniz Erhan Tuncel üzerinden gideceksiniz. Kim her ne yapmışsa Erhan Tuncel üzerinden yapmış." diye konuştu.

"Odatv işine bakmaz olaydık"

Dönemin Odatv soruşturmasıyla ilgili de konuşan Yılmazer, "Odatv'ye hay bakmaz olsaydık. Ahmet Şık, Nedim Şener ile ilgili hiçbir çalışma yapmadım. Ne telefon dinlemem var, ne yazışmam var. Organize şubeye yazmışım bir yazı sadece. Almış gitmiş organize soruşturmayı. Operasyonu yapan Zekeriya Öz. Organize şube yaptı, niye onları görevden almıyorsunuz? Ben yokum ki madem usulsüzlük. Ben Odatv ile ilgili Başbakan talimat verdiği için çalıştım. 'Yalancı bunlar' diyor. Allah yalancının belasını versin." şeklinde konuştu.

Duruşma, 9 Şubat Perşembe günü devam edecek.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Hrant Dink Cinayeti Davası - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Avrupa Birliği, 35 Bin Gence Ücretsiz Avrupa Turu Düzenleyecek
    02:36 Avrupa Birliği, 35 Bin Gence Ücretsiz Avrupa Turu Düzenleyecek

    Avrupa Birliği Komisyonu, DiscoverEU programı kapsamında, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının da dahil olduğu 35 bin genç için ücretsiz trenle Avrupa turu düzenleyecek. Gençler, 1 Temmuz 2024 ile 30 Eylül 2025 arasında 30 gün boyunca Avrupa'nın birçok kentini ücretsiz dolaşabilecek ve bir indirim kartıyla birlikte birçok avantajdan yararlanabilecek. Başvurular, European Youth Portal üzerinden yapılacak ve başvuruya uygun olan gençlerden 35 bin kişi ücretsiz Avrupa seyahati kazanacak.

  • İsrail'in Bombardımanında 4'ü Çocuk 7 Filistinli Hayatını Kaybetti
    02:13 İsrail'in Bombardımanında 4'ü Çocuk 7 Filistinli Hayatını Kaybetti

    İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde bir evi bombalaması sonucu 4'ü çocuk 7 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana sürdürdüğü saldırılar nedeniyle yaklaşık 2,3 milyon nüfuslu Gazze Şeridi'nde 1,9 milyon kişi yerinden edildi. Bu Filistinlilerin çoğu, İsrail'in daha önce 'güvenli bölge' olduğunu iddia ettiği Refah kentine sığındı.

  • Bağcılar'da silahlı saldırı: 2 yaralı, şüpheli yakalandı
    02:06 Bağcılar'da silahlı saldırı: 2 yaralı, şüpheli yakalandı

    Bağcılar'da seyir halindeki motosikleti durduran bir şahıs, motosikletteki 2 kişiye ateş açarak kaçtı. Saldırı sonucunda 2 kişi yaralanırken, çevrede bulunan 4 araç da mermi isabet etti. Şüpheli, polis ekiplerinin çalışması sonucu yakalanarak gözaltına alındı.

  • Erzurum Atatürk Üniversitesi Kampüsünde Kavga: 10 Gözaltı, 4 Yaralı
    01:59 Erzurum Atatürk Üniversitesi Kampüsünde Kavga: 10 Gözaltı, 4 Yaralı

    Erzurum Atatürk Üniversitesi kampüsünde iki öğrenci grubu arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Çıkan kavgada 4 kişi yaralanırken olayla ilgili olarak 10 kişi gözaltına alındı. Polis ve sağlık ekipleri olay yerine sevk edildi. İl Emniyet Müdürü olayları yerinde inceledi. Soruşturma devam ediyor.

  • Ata eziyet eden kişilere ceza kesildi
    01:57 Ata eziyet eden kişilere ceza kesildi

    Ardahan'ın Göle ilçesinde, ata taşıyabileceğinden fazla yük yükleyerek eziyet eden 2 kişiye 14 bin 432 lira para cezası uygulandı. Göle Cumhuriyet Savcılığı'nın başlattığı tespit ve inceleme sonucunda, şahısların M.K. ve M.T.Ç. olduğu belirlendi. Şüphelilere Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında cezai işlem uygulandı.

  • Gürcistan'da Yabancı Etkinin Şeffaflığı Yasa Tasarısına Karşı Gösteri
    01:53 Gürcistan'da Yabancı Etkinin Şeffaflığı Yasa Tasarısına Karşı Gösteri

    Gürcistan'da iktidardaki Gürcü Hayali Partisi'nin yabancı etkinin şeffaflığı konulu yasa tasarısını tekrar sunmasına karşı düzenlenen protesto gösterisinde 11 kişi gözaltına alındı. Gösteriler, yasa tasarısının parlamentoda görüşülmesine tepki olarak devam ediyor.

  • İki otomobil kavşakta çarpıştı: 4 yaralı
    01:50 İki otomobil kavşakta çarpıştı: 4 yaralı

    Adıyaman'da meydana gelen kaza sonucu, sürücüleri öğrenilemeyen iki otomobil kavşakta çarpıştı. Kazada 4 kişi yaralandı ve Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi. Soruşturma devam ediyor.

  • Samsun'da balkondan düşen çocuk hastanelik oldu
    01:47 Samsun'da balkondan düşen çocuk hastanelik oldu

    Samsun'da birinci kattaki evin balkonundan düşen yabancı uyruklu 2 yaşındaki çocuk hastanelik oldu. Olay, Samsun'un Atakum ilçesi Cumhuriyet Mahallesi'nde meydana geldi. Irak uyruklu Nevin N.M.T.evlerinin birinci katındaki balkondan düştü. Ambulansla özel bir hastaneye kaldırılan çocuk tedavi altına alındı. Çocuğun sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Polis olayla ilgili inceleme başlattı.

  • Artvin'de aç kalan ayılar kayak tesisine dadandı
    01:42 Artvin'de aç kalan ayılar kayak tesisine dadandı

    Artvin'de aç kalan ayılar, Atabarı Kayak Merkezi'ndeki personel ve idari binalara zarar vererek yiyecek aradı. Ayılar, kapıları ve camları kırarak içeride yiyecek aradı ve tesislere maddi hasar verdi. Konuyla ilgili olarak Artvin Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü açıklama yaptı ve can güvenliğini tehdit edecek bir durum olmadığını belirtti.

  • Budapeşte Yunus Emre Enstitüsü'nde Türk fotoğraf sanatçısının sergisi açıldı
    01:38 Budapeşte Yunus Emre Enstitüsü'nde Türk fotoğraf sanatçısının sergisi açıldı

    Budapeşte Yunus Emre Enstitüsü, Türk-Macar Kültür Yılı etkinlikleri çerçevesinde Mustafa Dedeoğlu'nun 'İstanbul'dan Anadolu'ya' başlıklı fotoğraf sergisini sanatseverlerle buluşturdu. Sergi, Türkiye'nin zengin kültürel ve doğal manzaralarını gözler önüne seriyor ve 2 Mayıs'a kadar ziyaret edilebilecek.

  • Artvin'de çöp döküm ve depolama sahasında metan gazı patlaması sonucu yangın çıktı
    01:28 Artvin'de çöp döküm ve depolama sahasında metan gazı patlaması sonucu yangın çıktı

    Artvin-Ardahan kara yolunun Varyant mevkisinde Çoruh Vadisi kenarındaki vahşi çöp depolama sahasında metan gazı patlaması sonucu yangın başladı. Artvin Belediyesi itfaiye ekipleri yangını söndürmek için çalışmalarını sürdürüyor.

  • Antalya, Rusya-Ukrayna savaşı sebebiyle yaşanan ihracat kaybını doğu ülkeleriyle kapatmaya çalışıyor
    01:22 Antalya, Rusya-Ukrayna savaşı sebebiyle yaşanan ihracat kaybını doğu ülkeleriyle kapatmaya çalışıyor

    Antalya'da domates üretimi yapan ihracatçılar, Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle ihracat kaybını Doğu Avrupa ülkeleriyle kapatmaya çalışıyor. İhracatın yüzde 90'ını Ukrayna'ya yapan Antalya, savaşın etkisiyle pazardaki satış oranının yüzde 70 düştüğünü belirtiyor. Üretim maliyetlerinin yüksek olması ve ulaşım sorunları da ihracatçıların karşılaştığı diğer sorunlar arasında yer alıyor.


Advertisement