MİRAÇ KAYA - İstanbul'da 25 yıl medya sektöründe çalışan, bazı kanallarda haber müdürlüğü de yapan gazeteci Fevzi Yeniçeri, aradığı sakinliği ve huzuru, emekliliğini isteyerek yerleştiği Çanakkale'nin Ayvacık ilçesi Adatepe köyünde buldu.
Edremit Körfezi'nde, Kazdağları eteklerindeki yüksek tepelerin birinde küçük bir köy olan Adatepe'ye eşi Birgül Yeniçeri ile 3 yıl önce gelen 50 yaşındaki gazeteci, buradan bir ev aldı.
Daha sonra evini restore eden Fevzi Yeniçeri, bağ bahçe işlerinin yanı sıra eğitim alarak kurduğu atölyede seramikle uğraşıyor. Hobi amaçlı yapmaya başladığı seramikleri köyde açtığı dükkanda satan Yeniçeri, ek kazanç da sağlıyor.
Fevzi Yeniçeri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'dan Adatepe'ye taşınmanın başta kendileri için kolay olmadığını söyledi.
Hem iş yoğunluğu hem de büyük şehrin temposunun kendisi ve eşini çok yorduğunu belirten Yeniçeri, "İlk başlarda 'Yapamam.' diye düşünüyordum. Zaman içinde bu köyde yer bakarken bir arkadaşımızın evinde kalıyorduk. Bir sabah kahvaltı yaparken kitap okuyordum, o esnada geçen bir arının vızıltısına köyde yaşayabileceğime kanaat getirdim. Ertesi gün de şimdiki oturduğumuz evin yerini almaya karar verdik." dedi.
Yeniçeri, Adatepe'de günlerini kendileri gibi şehirden gelip yerleşen ailelerle muhabbet ederek, bahçe işleriyle uğraşarak geçirdiklerini anlattı.
Köyde çok mutlu olduklarını dile getiren Yeniçeri, şunları kaydetti:
"Şehirde zaman içinde oranın getirdiği hengame nedeniyle unutulan dostlukları, komşuluk ilişkilerini burada yaşıyoruz. Sabah kalkıyorsunuz, köyün meydanında insanlarla selamlaşıp sohbet edip çay içiyorsunuz. Günlerimiz burada çok güzel geçiyor. Kışın da evlerde toplanıyoruz, sinema gecelerimiz oluyor, pasta, börek yiyoruz. Çok eğlenceli oluyor. Kent yaşamı çok vahşi bir yaşam, insan dışarı çıkınca bunu daha iyi fark ediyor. Birçok insani özelliğimizi kaybediyoruz. İnsan kendi içinde hayatını sadeleştirmeyi kabul edebilirse böyle bir yaşantıya geçmek çok kolay ama kafanızda bunu oturtamazsanız böyle bir yere gelmek bir heves gibi olur."
"Toprakla ilgilenmek inanılmaz keyifli"
Birgül Yeniçeri de köyde yaşamanın şehre göre bazı zorlukları olduğunu belirtti.
Köyde fiziksel gayretin ön plana çıktığını anlatan Yeniçeri, "Kışın sobaya odun getirmeniz, bahçeniz varsa ilgilenmeniz gerekiyor. Toprakla ilgilenmek inanılmaz keyifli, başınızı kaldırdığınızda yemyeşil ağaçları, denizi görmek, hiçbir sesin olmadığı yerde sadece kuşların sesini duymak gerçekten çok keyifli. Bunlara şehirde ulaşmak pek de kolay değil." diye konuştu.
Son Dakika › Kültür Sanat › Huzuru Köyde Bulanlar - Televizyonculuğu bırakıp 'arı vızıltısı' dinlemek için köye yerleşti - Son Dakika
Beşiktaş Kültür Merkezi (BKM) tarafından düzenlenen 'Dragons and Mythical Beasts' kukla gösterisi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında Maximum Uniq Hall'de seyirciyle buluştu. Yazar ve yönetmen Derek Bond'un mitolojik hikayelere yer verdiği gösteri, çocukların zihnindeki canavar algısını değiştirmeyi hedefliyor. Seyirciler arasından seçilen çocuklarla interaktif bir oyun oynanan gösteride, oyuncu Ata Dirilgen çocuklara hem hikaye anlatıcısı hem de kahraman yetiştiricisi olarak eşlik ediyor. Gösterinin amacı, çocukların hayal güçlerini geliştirmek ve onlara cesaret vermek. İngiltere tiyatrosunun önemli ödüllerinden Olivier Ödülü'ne aday olan kukla şovu, devasa taş trol, gizemli Indrik, görkemli Griffin, tek boynuzlu at, diş perisi ve ejderha gibi birçok kukla ile çocukları fantastik hikayelerle tanıştırıyor. Gösteri, 20-23 Nisan tarihleri arasında sahnelenmeye devam edecek.
Başkentte çeşitli meslek gruplarından gönüllülerin oluşturduğu Cumhuriyet Korosu, 'Yüzyılın Başkenti Ankara' adlı Türk halk müziği konseri verdi. Yenimahalle ilçesindeki Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte, Ankara'nın türkülerinin yanı sıra Rumeli, Kütahya, Burdur, Kırıkkale, Sivas, Erzincan, Artvin yöreleri ile Kıbrıs ve Azerbaycan'dan ezgiler dinleyicilerle buluştu. Başkentteki, Ulusal Mimarlık akımlarına örnek teşkil eden tarihi yapı ve binaların da tanıtıldığı konserde, çeşitli halk oyunu gösterileri yapıldı. Şef Serdar Yasun yönetiminde 30 eserin seslendirildiği konsere Ankaralılar yoğun ilgi gösterdi.
Adana'da düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı kapsamında şarkıcı Tuğba Yurt, Seyhan Nehri kıyısındaki Merkez Park'ta konser verdi. Konserde çok sayıda kişi şarkılara eşlik etti ve Yurt'un performansı büyük alkış aldı.
Bitlis'in Güroymak ilçesinde, Kaymakamlık tarafından başlatılan proje kapsamında Kaleli Köyü ve Köşk mezrasında yaşayan çocuklar için sinema etkinliği düzenlendi. Ahmet Mücteba Albayrak Bilgi Evi'ne getirilen çocuklar, yeni açılan sinema salonunda film izledi. Etkinlikle çocukların kültür ve sanatla buluşması hedeflendi.
Bingöl'de kış turizminin gözde tesislerinden biri olan Hesarek Kayak Merkezi, Cumhurbaşkanı kararı ile Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ilan edildi. Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, bu kararın Bingöl'ün cazibe merkezi haline gelmesini sağlayacağını belirtti.
Van Kalesi'nin zirvesinde bulunan Süleyman Han Camisi, restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından ibadete açıldı. Van Valisi Ozan Balcı, caminin açılışında yaptığı konuşmada, Van'ın imarı ve inşası konusunda önemli çalışmalar yaptıklarını belirtti ve Van Kalesi'nin restorasyonunun tamamlanmasıyla birlikte Van'ın kültür, turizm ve ekonomisine büyük katkı sağlanacağını ifade etti.
Devlet sanatçısı Devrim Erbil'in 60. yılını kutlamak amacıyla düzenlenen Inspirations adlı karma sergi, İstanbul Sinema Müzesi'nde açıldı. Sergide, Erbil'in daha önce sergilenmemiş eserlerinin yanı sıra farklı sanatçıların da eserleri yer alıyor. Erbil, sergiyle birlikte sanat hayatının 60. yılını geride bıraktığını belirterek, sanata ve sanatın içinde olmaya doyamadığını ifade etti. Sergi, 30 Haziran'a kadar ziyaret edilebilecek.
Münih'te düzenlenen 35. Münih Türk Film Günlerinde Yeşilçam'ın usta oyuncusu Müjde Ar'a 50. Sanat Yılı dolayısıyla 'Yaşam Boyu Başarı Ödülü' verildi. Müjde Ar ödülünü aldıktan sonra yaptığı konuşmada kadınları desteklemeye adadığı hayatını anlattı ve kendisine verilen ödülün iki sahibi olduğunu belirtti. Ayrıca, Müjde Ar'ın Şener Şen ile başrolleri paylaştığı 'Şalvar Davası' adlı film restore edilerek festivalde gösterildi.
Sizin düşünceleriniz neler ?