İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi Kredi Anlaşması İmza Töreni - Son Dakika
Güncel

İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi Kredi Anlaşması İmza Töreni

İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi Kredi Anlaşması İmza Töreni

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Almanya'nın Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan ülkemizin 'seyahat için güvensiz olduğu' yönündeki uyarıyı da son derece yersiz ve kasıtlı bulduğumu belirtmek isterim. Ülkeler, dedikodularda yönetilemez." dedi.

21.07.2017 16:42
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, " Almanya'nın Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan ülkemizin 'seyahat için güvensiz olduğu' yönündeki uyarıyı da son derece yersiz ve kasıtlı bulduğumu belirtmek isterim. Ülkeler, dedikodularda yönetilemez." dedi.

Erdoğan, Çırağan Sarayı'nda İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi kredi anlaşması imza törenindeki konuşmasında, Türkiye'nin yabancı şirketlerle ilgili kara liste veya benzeri bir çalışması olduğu iddiasını ortaya atanları, ispata davet ederek, "Herhangi bir mesnede dayanmadan, böyle bir iddiayı dile getirmek, hiçbir sorumlu siyasetçinin yapacağı iş olamaz. Almanya'nın Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan ülkemizin 'seyahat için güvensiz olduğu' yönündeki uyarıyı da son derece yersiz ve kasıtlı bulduğumu belirtmek isterim. Ülkeler, dedikodularda yönetilemez. Kendilerine gelince hukuk devletinden ödün vermeyenlerin, konu ülkemiz olunca hukuku hiçe saymalarını kesinlikle kabul etmiyoruz." ifadelerini kullandı.

G20 Zirvesi'nde adım başı polis olduğunu dile getiren Erdoğan, "Biz Antalya'da G20 Zirvesi yaptık, her yönüyle dört dörtlük olduğunu kendileri bize ifade ettiler. Muhteşem bir G20... Hala konuşuluyor. Bu denli özgürlükleri kabullenmiş, benimsemiş bir Türkiye, bu denli demokrasiyi benimsemiş, oturtmuş bir Türkiye'ye kimse bu tür kara lekeleri çalamaz. Ama yargımızı da verdikleri talimatlarla yönlendirmeye güçleri yetmez. Türkiye konusunda bu tür beyanlarda bulunan herkesi ülkelerin egemenlik haklarıyla ilgili ilkelere saygı göstermeye davet ediyorum." diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye'nin yatırım çeşitliliği konusunda çok mesafe katettiğine işaret ederek, Avrupa ve Amerika'nın yanı sıra Körfez bölgesinden, Orta Asya ve Rusya'dan, Uzakdoğu ve Güney Asya'dan Türkiye'yi tercih eden yatırımcıların sayısının her geçen yıl artığını anlattı.

Pazar günü Suudi Arabistan, Katar ve Kuveyt'e ziyarette bulunacağını ifade eden Erdoğan, Körfez bölgesindeki yatırımcılara şu çağrıda bulundu:

"Türkiye, bu bölgede yaşayan tüm halkları, kardeşi olarak görmekte, hepsinin de huzur, güven ve refah içinde yaşamasını arzu etmektedir. Körfez'deki dostlarımız arasında baş gösteren kriz, bizi gerçekten üzmüştür. Bu sorunun çözümü için en başından beri samimi gayret gösteriyoruz. Kardeşler arasındaki ihtilafların kalıcı ve kırıcı olmaması için sonuna kadar çaba harcamaya devam edeceğiz. Ülkemizde yatırımı bulunan Katarlı kardeşlerimiz kadar Suudi Arabistan'dan, Birleşik Arap Emirlikleri'nden ve diğer Körfez ülkelerinden kardeşlerimizi de seviyoruz, destekliyoruz. Birlikte daha çok çalışmak istiyoruz. Aynı şekilde Kuveytli yatırımcıların, buradaki yatırımlarını daha da artırarak devam ettireceklerine inanıyorum. Siyasi sorunlar gelip geçicidir, ekonomik ilişkiler ise uzun vadeli ve kalıcıdır. Kardeşimiz olarak gördüğümüz Körfez bölgesi yatırımcılarından tercihlerini uzun vadeli ilişkilerden yana kullanmalarını bekliyoruz. Türkiye, bu kardeşlerimizin ikinci evidir. O şekilde kalmaya da devam edecektir. Çözüm yoluna girmeye başladığını düşündüğüm bölgedeki krizin tamamen ortadan kalkmasıyla, inşallah bu konuları bir daha konuşmamıza gerek kalmayacağına inanıyorum."

"Sağlık, eğitim, emniyet ve adaletle birlikte öncelik verdiğimiz 4 alandan biri"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şehir hastanelerinin, başbakan olduğu andan itibaren hayali olduğunu ifade ederek, şu bilgileri paylaştı:

"Başbakanlığım süresince büyük emek verdiğim bu projede önümüze pek çok engel çıktı, çıkartıldı. Bazı yanlış anlaşılmalar var. Şehir hastaneleri, her ilde yapmayı planladığımız hastaneler zinciri değildir. Aslında şehir hastaneleri, birinci derecede sadece büyük şehirlerimizi hedef alan hastaneler zinciridir. Bu projelerin ilk adımlarını atmaya başladığımız 2005'ten itibaren özel bir kanun çıkarmak dahil tüm sorunları birer birer çözerek, 2013'te ilk 15 hastaneyle ilgili imzaları atmayı başardık. Şu anda 2017'deyiz, hala 2013'te sözleşmesini imzaladığımız hastanelerden inşaatına başlayamadıklarımız var. Tüm desteğime ve gayretime rağmen böyle bir gecikme ortaya çıkmasından dolayı da fevkalade müteessirim. Buradaki kayıp şahsımın değil, ülkemin kaybıdır. Bunun yanında hamdolsun şu ana kadar Yozgat, Mersin, Balıkesir ve Isparta şehir hastanelerini hizmete açtık. Kayseri, Adana, Ankara Bilkent ve Manisa şehir hastanelerini bu yıl sonuna kadar hizmete açıyoruz. 2019'da da Eskişehir, Elazığ ve Konya Karatay şehir hastanelerini devreye almayı planlıyoruz. Diğer yıllarda da bu açılışlar sürecek ve böylece toplamda 28'i şehir hastanesi olan 31 projeyi ülkemize kazandıracağız. Şu anda 21 projeyle ilgili çalışmalar sürüyor. 10 proje de ihale onay ve fizibilite aşamasındadır. Toplamda 42 bin yatak kapasitesine sahip bu projelerin ülkemizle birlikte tüm dünyada da sağlık hizmetlerinin standardının yükselmesine katkı sağlayacağına inanıyorum."

Bazı ülkelerin hala sağlık reformu tartışmalarıyla meşgul olduğu bir dönemde, Türkiye'nin reformu çoktan tamamladığını dile getiren Erdoğan, "Şimdi bunun üzerine daha büyük bir reformu inşa etmenin gayreti içindeyiz. O da 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' Bu anlayışla ülkesine hizmet veren bir kadro olarak sağlık konusu, eğitim, emniyet ve adaletle birlikte öncelik verdiğimiz 4 alandan biridir. Tabii ki fiziki imkanların, fiziki mekanların bitmesi yeterli değil. Bunun içini bir şeyle doldurmamız lazım. Nedir? Doktorudur, sağlık elemanlarıdır, hemşirelerdir, diş hekimleridir, eczacılardır. Bunlara yönelik de artık tıp fakültelerinin adedi, bunun yanında sağlık bilimleri üniversitelerini Türkiye'de yaygınlaştırmaya başladık. Üniversitelerimizden yetişecek doktor kadrolarımızla, hemşire kadrolarımızla, sağlık memurlarımızla, diş hekimi, eczacı, fizyoterapist vesaire bütün bunlarla beraber biz, artık bu fiziki mekanlarda da bu sıkıntıları minimize edeceğiz. Sağlık alanında kaydettiğimiz gelişmelerin en büyük şahidi bizatihi milletimizin ta kendisidir." diye konuştu.

Erdoğan, eski günleri bilmedikleri için gençlere başarılan dönüşümün önemini ve hastanelerde koğuş sistemiyle yatıldığı günleri anlatmakta zorlandıklarını belirterek, hijyenik koşulların olmadığı dönemlerden pırıl pırıl hastanelere gelindiğini, daha da iyi olacağını söyledi.

Sabah erken hastaneden numara aldığı, bir röntgen için 7-8 ay sonrasına gün alındığı dönemleri hatırladığını aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:

"Şimdi böyle bir şey söz konusu değil. Bunlar aşıldı. Dünyadaki tüm sağlık sektöründe röntgenden MR'ından tomografisine, ultrasonografiye varıncaya kadar ne varsa, bunların hepsi bugün ülkemizde var. Buraya geldik. Hizmete açmaya başladığımız şehir hastaneleri gençlerimize de güncel bir mukayese imkanı verecektir. Bu hastaneleri hizmete açtığımız yerlerdeki vatandaşlarımızın duygularını, düşüncelerini, memnuniyetlerini kelimelere dökmek gerçekten çok zor. Aldıkları sağlık hizmetinin kalitesi karşısında buraların paralı olduğunu sanarak hala tedirginlik yaşayan vatandaşlarım olduğunu biliyorum. Dünyanın en cesur, en kahraman, en dirayetli milletine, tarihiyle, kültürüyle, medeniyetiyle en köklü ülkesine yakışan hizmet neyse vatandaşlarımıza onu getirmek boynumuzun borcudur. Bunu ta Kanuni'den başlayan bir medeniyet süreci olarak söylüyorum. O da -tercümeyi yapanlar dikkatli yapsın- 'Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi. Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.' Tercümeyi kolaylaştırayım. Bir devlet sağlıklı bir nefes için devletini feda etmeye hazır olmalıdır. Bu önemli. İnşallah 2023 hedeflerimizi gerçekleştirerek, bu hizmetleri çok daha ileriye çıkartacağız."

(Sürecek)

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel İkitelli İstanbul Şehir Hastanesi Kredi Anlaşması İmza Töreni - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement