Ermenistan ile girdiği 44 günlük savaş sonrası işgal altındaki Dağlık Karabağ bölgesini geri alan Azerbaycan 27 yıl sonra elde ettiği tarihi zafer ile yeni ticaret yollarının da kapısını araladı. Azerbaycan'ı ekonomik olarak diğer ülkelere daha da yakınlaştıracak koridorlardan biri ise Türkiye'yi doğrudan ilgilendirirken İran'ı ise endişelendiriyor.
Azerbaycan, Ermenistan ile imzaladığı anlaşma kapsamında Türkiye sınırında yer alan ve ülkenin geri kalanıyla bağlantısı bulunmayan toprağı Nahçıvan ile de bir kara koridoru kurulması sözünü aldı. Yeni Şafak'ta yer alan habere göre, İran'ı birden çok nedenden ötürü endişelendiren koridorun Türkiye'yi ilgilendiren kısmı ise kurulacak olası bir enerji hattı üzerinden elde edilecek ucuz gaz olacak.
Çünkü Türkiye imzaladığı anlaşma kapsamında İran'dan aldığı bin metreküplük gaz başına 490 dolar öderken aynı orandaki Azeri gazını ise 335 dolara alabilme fırsatını elde edecek. Uzmanlar ise gelecekte bu koridor üzerinden Azerbaycan'dan Türkiye'ye bir gaz hattı döşenmesi halinde İran'ın gaz kaybının büyük olacağını tahmin ediyor. Türkiye'nin İran ile yapmış olduğu gaz kontratlarının süresi kademeli olarak önümüzdeki yıllarda bitiyor.
Türkiye'nin Karadeniz'de gerçekleştirdiği 405 milyar metreküplük doğal gaz keşfinin yanı sıra ithal edilen gazda da LNG'ye yönelmesi Rusya ve İran'ı endişelendirmişti. Uzmanlar ise bu iki adım sonrası yenilenecek kontratlara dikkat çekerek indirimin kapıda olduğunu vurgulamıştı.
Türkiye'nin hamleleri sonrası beklenen ilk adım ise Rus enerji şirketi Gazprom'dan gelmiş ve ilk defa Türkiye spot piyasaya dahil edilerek gaz satın almıştı. Tarihi gaz keşfi ve sıvılaştırılmış gaz ithalatının ardından Azerbaycan'ın Ermenistan'dan Dağlık Karabağ bölgesini geri alarak Nahçıvan üzerinden yeni bir koridor oluşturma hayali ve ortaya çıkacak Türkiye ile olası yeni enerji hattı ile eline üç koz birden geçiren Türkiye, kontratların yenilenmesine yönelik yakın zamanda kurulacak gaz pazarlığı masasından büyük indirimle kalkacak.
Azerbaycan ile Nahçıvan arasına kurulacak koridor üzerinden Türkiye'ye bir gaz hattı döşenmesine yönelik ihtimali değerlendiren Enerji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Rahmi İncekara, Nahcivan üzerinden Türkiye'ye bir ticaret yolunun kurulması ve yeni bir enerji hattının oluşturulmasının hep konuşulan bir konu olduğuna vurgu yaparak, ''Bu konu o zamanlar tabiki de Dağlık Karabağ bölgesi yüzünde yaşanan sıcak temas yüzünde hep düşünsel boyuttaydı. Azerbaycan'ın bölgede hakimiyeti ele geçirmesinin ardından artık bu koridor ve gaz hattı için uygun ortam söz konusu oldu.'' dedi.
''Burada döşenecek bor hattının maliyetinin ne kadar olacağına bakmak lazım'' diyen İncekara, ''Çünkü bölge dağlık bir alan. Bu dağlık alanda boru hattı inşa etmenin belli bir maliyeti ve süresi var. Öte yandan bu boru hattı yapıldıktan sonra ne kadarlık bir süre sonrasında gaz akışı gerçekleşecek. Bunlar işin birinci kısmı. Fiyat noktasında ise iki ülke arasındaki tarihsel dostluk çerçevesinde fiyatlar belirlenecek.'' diye konuştu.
Olası enerji hattı ile Türkiye'nin eline yeni bir pazarlık kozunun daha geçeceğini dile getiren İncekara, ''Karadeniz'de keşfetmiş olduğu rezerv sonrası böyle bir hattan gaz akışının gerçekleşmesine yönelik bir hamle olursa biten kontratların yenilenme sürecinde Türkiye'nin eli bayağı bir güçlenmiş olacak. Bu projenin ele alınması, konuşulması bile İran ile pazarlık masasına daha güçlü oturmamızı sağlayacak.'' dedi.
İran ekonomisinin ağırlığının enerjiye dayandığını ve bu açıdan bakıldığında İran'ın Türkiye'ye muhtaç olduğunu da belirten İncekara sözlerini şöyle sürdürdü:
''Türkiye'nin boru hatları ile gaz aldığı en avantajlı ülke Azerbaycan. Dolaysıyla boru hatlarındaki en az maliyeti kullanabilmesi açısından Azerbaycan'a yönelmesi de mümkün olacak. Öte yandan hem sıvılaştırılmış gaz ithal ederek faturaların düşürülmesinin önünü açacağız hem de boru hatları noktasında Azerbaycan ile işbirliği yaparak daha ucuz olan kaynağa yönelmiş olunacak.''
Peş peşe atılan adımlarla ortaya çıkan durumun İran açısından dezavantajlı bir ortam oluşturduğuna da değinen İncekara, ''Zaten hali hazırda koronavirüsten kaynaklı enerji fiyatlarında ciddi bir düşüş var. İran'ın bu noktada gelirlerini kaybetmemek adına bir hamle yapması gerekecek. Bu da Türkiye'ye verdiği gazın fiyatını düşürerek daha rekabetçi bir hale getirmekle olabilir. Bu Rusların Türkiye'yi spot piyasaya dahil ettikleri hamlenin bir benzeri de olabilir. Ama öyle ya da böyle İran'da yeni bir teklifle Türkiye'nin kapısına gelecektir.
Son Dakika › Ekonomi › İran'a karşı Türkiye'nin eline üç koz birden geçti! Doğal gazda büyük indirim kaçınılmaz oldu - Son Dakika
Orman Genel Müdürlüğü, Kütahya Orman Bölge Müdürlüğüne tahsis ettiği 5 arazözün Makine ve İkmal Şube Müdürlüğünce teslim alındığını bildirdi. 2024 model ve 4 ton sutaşıma kapasitesine sahip olan arazözler, orman yangınlarına daha hızlı ve etkili müdahale edebilmek amacıyla ekipler tarafından kullanılacak. Arazözlerin teslim alınması programında Bölge Müdürü Erdal Dingil, Makine ve İkmal Şube Müdürü Tuncay Yakın, Orman Yangınlarıyla Mücadele Şube Müdürü Ahmet Yavuz Helvacı ve Kütahya Orman İşletme Müdürü Mustafa Doğan gibi yetkililer hazır bulundu. Bölge Müdürü Erdal Dingil, arazözlerin bölgedeki orman yangınlarında güçlerine güç katacağını belirterek, arazözlerin bir an önce İşletme Müdürlüklerine dağıtılması talimatı verdi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Bursa'da yaptığı ziyaretlerde kadın istihdamının arttırılması ve kadın kooperatiflerinin güçlendirilmesi konularında yeni çalışmalar başlattıklarını açıkladı. Bakan Göktaş, son 22 yılda kadın istihdamının yüzde 25,3'ten yüzde 31,4'e çıktığını belirtti ve kadınların iş gücüne katılım oranlarının artırılması hedefiyle çalışmaların devam edeceğini vurguladı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Bursa'ya yaptığı ziyaretlerde şehit yakınları, gaziler ve kadın kooperatifleri temsilcileri ile bir araya geldi. Bakan Göktaş, kadın istihdamının arttırılması ve kadın kooperatiflerinin güçlendirilmesi için çalışmaların devam ettiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Yerel seçimler vesilesiyle bazı tartışmalar yaşandığını görüyoruz. Bunların hiçbir zemine sahip olmadığını ifade etmek isterim. Yerel seçimler, makro politikaların değişme ihtimali olan seçimler değil. Yerel seçimler, yerel seçimlerdir. Genel seçimlerle Meclis, hükümet belirlenir. Ulusal düzeyde politikalar belirlenir. Yerel seçimler ise şehrimizin yönetimiyle, yerel hizmetlerle ilgili seçimlerdir. Yerel seçimler vesilesiyle makro politikalarımız konusunda yapılan tartışmaların hiçbir zemine sahip olmadığını, spekülatif birtakım söylemlerden ibaret olduğunu ifade etmek isterim” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, enflasyon verilerine ilişkin yaptığı açıklamada, 2025 yılı için yüzde 15'ler civarında bir enflasyon öngördüklerini, 2026 için ise tek haneli enflasyona dönüşü öngördüklerini belirtti. Yılmaz, ayrıca küresel ekonomide toparlanmanın yavaş ve düzensiz de olsa sürdüğünü ifade etti ve enflasyonla mücadele, mali disiplin, cari açığın azaltılması gibi konularda çalışmalar yaptıklarını söyledi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Menemen Serbest Bölgesi'nin kurulma çalışmalarının tamamlandığını ve Cumhurbaşkanlığına sevk edileceğini açıkladı. Bakan Bolat ayrıca, Batı Anadolu Serbest Bölgesi için 2 milyar dolarlık yatırım yapılacağını ve 200 fabrikanın kurulacağını belirtti. İzmir'in ticaret, iş, yatırım, finans ve turizm başkenti olması hedeflenirken, İzmir'in ihracat rakamlarının artırılması için çalışmalar yapılacağı ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Mayıs ayına kadar yıllık enflasyonda ciddi bir gerileme beklemiyoruz" dedi.
Yorumlar (7)