İspanya'da dinler ve kültürler arası diyalog buluşması

İspanya'nın başkenti Madrid'de devam eden ve farklı dinlerden 300'den fazla temsilcinin katıldığı, dinler ve kültürler arası diyalog buluşmasında küresel krizler ile düzensiz göçmenler sorunu öne çıktı.

Roma merkezli Sant Egidio Toplumu örgütü tarafından organize edilen "Sınırı olmayan barış" temalı 33. Uluslararası Buluşma kapsamında gün içerisinde farklı toplantılar düzenlendi.

İspanya Dışişleri Bakanı Josep Borrell, yaptığı konuşmada, yeni bir soğuk savaş dönemine girmeden önce AB'nin üzerine düşen rolü oynaması gerektiğini belirterek, "AB, istikrarsızlığa karşı en iyi karşı ağırlıktır." görüşünü savundu.

Borrell, "Yeni bir soğuk savaşın şafağında, hala Ukrayna'ya sıçrayan kıvılcımlar olsa da Batı Avrupa'yı Sovyetler Birliğinden eskiden ayıran sınır Pasifik'in merkezine doğru kaydırıldı." dedi.

Avrupa Birliğinin bir gereklilik olduğunu ve bunun şüphe götüremeyeceğini dile getiren Borrell, "AB, Newton'un yer çekimi yasası gibidir. Herhangi biri bunun çalışıp çalışmadığını kontrol edebilir. Var olduğunu bilmek için sadece kendini pencereden atmak yeterlidir." diye konuştu.

"Dünya hiç olmadığı kadar hızlı değişiyor"

Diğer panelde konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği Dış İlişkiler Sorumlusu Şafak Pavey de Suriye'de yaşanan insanlık dramına ve savaştan kaçan Suriyeli sığınmacıların durumuna değindi.

"Barış, güvenlik ve insan haklarına daha fazla yatırım yapmalıyız." çağrısında bulunan Pavey, mültecileri kabul eden ülkelerin kendilerini güvende hissetmelerinin garanti edilmesi gerektiğini söyledi.

Çözümü, "herkes için özgürlük ve insan hakları" olarak vurgulayan Pavey, göçün olduğu ülkelerde fırsat eşitliğinin sağlanmasının, sağlıklı gıda ve yerel çiftçilerin desteklenerek tarımın güçlendirilmesinin öncelikli olarak planlanması gerektiğini kaydetti.

Pavey ayrıca, "Dünya hiç olmadığı kadar hızlı değişiyor. Teknoloji, sınırları her geçen gün daha da yakınlaştırıyor." diyerek, teknoloji sayesinde sorunlara daha etkin ve hızlı çözüm bulunabileceğine işaret etti.

"Farklı etniklerin, dinlerin bir müzesi"

Türkiye Musevileri Hahambaşı İsak Haleva da katıldığı " Akdeniz: Birlikte yaşamak olası" başlıklı panelde, "Akdeniz'de birlikte yaşamak mı? Evet, binlerce kez evet. Çünkü evet demekten başka bir şey yapılamaz." ifadelerini kullandı.

"Akdeniz'de birlikte olmak ve birlikte yaşamak kesinlikle gereklidir, ihtiyacımız vardır ve kaçınılmazdır." diyen Haleva, "farklı etniklerin, dinlerin bir müzesi" olarak tanımladığı Akdeniz'deki farklılıklar ve çoğulculuğun, tarihi tecrübelerden ders çıkartılarak korunması gerektiğini vurguladı.

Akdeniz'deki devletler ve ulusların "çıkarlarından ve milli meselelerinden vazgeçmeden empati kurmaları gerektiğinin" altını çizen Haleva, bunun için "gelecek nesillerin insancıllıkla, iyi niyetle, barış ve sevgi önerisiyle eğitilmesini" öncelikli gördüğünü ifade etti.