Döner tartışması sürüyor. Dönerde "ucuz yağ hilesi" iddiasının ardından, dönercilerin kalan dönerleri, ertesi güne kullanması da gündeme geldi. Gıda Mühendisi Fuat Tekneci, "Hızlı satılan bir saatte ertesi günden kalan döneri harmanlayıp verirse vatandaş bunu kesinlikle ayırt edemez" dedi.
Tekneci kalan dönerin ertesi dün satılmasının çok riskli olduğunu belirterek, "Tavuk etinden yapılan dönerin ertesi güne kalması ve değerlendirilmesi, kırmızı ete oranla daha riskli. Aynı gün içerisinde tüketilmesini öneriyoruz. Kırmızı ette en fazla midenizi bozarsınız ancak beyaz ette daha sıkıntılı bir sürece gider. Döneri kesti, baton olarak kaldı diyelim. Şişle beraber kalan kısmı dondurucuya atıp kullananlar var. Bu çok riskli. Çünkü yüzey sıcak, orta kısım soğuk. Bakteri üreme riski çok yüksek. Eğer ertesi güne kullanılacaksa, önerimiz kalan kısmı pişirerek kessinler, kesilen döneri soğutup soğuk odada muhafaza edip ertesi gün ayrıca tüketsinler. Ancak yeni dönere karıştırmasınlar. Ancak olması gereken aynı gün içerisinde tüketilmesi" dedi.
Eski dönerin kullanıldığını vatandaşın ayırt edemeyeceğini söyleyen Tekneci, "Satıcılar hızlı satılan bir saatte ertesi günden kalan döneri harmanlayıp verirse vatandaş bunu kesinlikle ayırt edemez. Halen kendisi eti alıp büfesi ya da restoranında bunu hazırlayıp takanlar var. Bir de endüstriyel olarak fabrika ortamında soğuk zincirle satanlar var. Endüstriyel ürünlerde Tarım Bakanlığının denetimi var. Türk Gıda Kodeksine göre bunların denetimi daha rahat yapılabiliyor. Kendisi döner yapan yerlerde genelde denetimler yapılmıyor. Bu nedenle burada risk daha fazla. Eğer döner şişi kılıç şeklindeyse bu eti kesinlikle kendisi yapmıştır. Genellikle endüstriyel üretimlerde dikdörtgen şekilde döner şişine takılır. Bunlar fabrika ortamında, soğuk zincir kırılmadan üretilen endüstriyel üretimlerdir. Vatandaşların bunları tüketmesini tavsiye ediyorum" diye konuştu.
Döner ustası Gencay Çanak ise ertesi gün kullanılan dönerlerde tavuk etinin çok tehlikeli olduğunu dile getirdi. Çanak, "7/24 açık olan yerlerde bu olmaz. Genellikle kalmıyor. Tavuğu kullanamaz ama eti kullanabilir. Altına eski döneri, üstüne de yeni döneri ilave yapıyorlar. Ailemle bir yere çıktığım zaman görüyorum. Bunu ben dönerci olduğum için anlıyorum ama anlamayanlar var tabii. Görüntüsünden belli olur zaten, siyahlaşıyor. Kendi evinde yaptığın yemek bile ertesi gün aynı olmuyor. Ette olabilir ama tavukta kesinlikle olmaması lazım. Çünkü çok çabuk bakteri üretebilir. İnsan sağlığına direkt tehlikesi var. Bence etik değil. Satabileceğin kadar asmalısın bu işin kuralı bu. Sattıkça yenisini tak zor bir şey değil" dedi.
Vatandaşlardan Selahi Yaşar, "Muhakkak bildiğim yerden almaya çalışırım. Dönerin tazeliğine bakarım. Sürekli aldığım yerlerden almaya çalışırım. Başka yere geldiğim zaman da bilen kişiyle giderim" diye konuştu. Nergis Gedik ise "Ucuz dönerleri yememeye çalışıyorum. 10 liradan düşük fiyatta döner yenilmemesi gerektiği ile ilgili bir haber okumuştum. Ondan sonra daha yüksek fiyatlı ve kaliteli yerlerden yemeye özen gösteriyorum. Tavuğuna güvenemiyorum, daha iyi yerlerden yemeye çalışıyorum" ifadelerinde bulundu.
Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES), "Başından beri tavuk dönere karşıyım. Tavuk döner olan büfelerin önünden geçerken bile midem bulanıyor" diyen Prof. Dr. Canan Karatay hakkında suç duyurusunda bulundu. Canan Karatay'ı genelleme yapmakla eleştiren TÜRES Genel Başkanı Ramazan Bingöl, "Bu ürünlerde bir şey varsa zararlı olarak bu bakanlıklar, bu devlet bu kurumlar ne işe yarıyor. O zaman bunları kapatalım. Sadece Canan Karatay hanımefendi ve onun gibileri dinleyelim. Ekonomiye verdiği zarar inanılmaz boyutta" dedi.
Adliye önünde basın açıklaması yapan TÜRES Genel Başkanı Ramazan Bingöl, "Türkiye'de gerçekten kötü ürün yapan, insan sağlığıyla alakalı zararlı olan tüm ürünlere, tüm firmalara biz TÜRES olarak yıllardır karşıyız ve mücadele ediyoruz. Ama artık Türkiye'de iş o hale geldi ki kişilerin, bir kişinin beyanatıyla ekonominin temel taşı olan, milyonlarca insanın ekmek yediği sektöre etki edebiliyor. Ve dolayısıyla aynı zamanda Türkiye'nin de ekonomisi etkileniyor. Size şöyle bir örnek vereyim, Canan Karatay hanımefendiye de söylüyorum; ben geldim adliyeye Anadolu'dan, oradan buradan. Cebimde de 10 lira para var. Karnım da aç, ne yiyeceğim arkadaş? Bana bir alternatif göster. İkinci ayağı, örneğin dükkanı var bir adamın. İyi yapıyorum, insan sağlığına uygun yapıyorum. 7 liraya gayet sağlıklı döner yiyebilirim. Şimdi bu genellemeyi yapınca beni hem aç bırakıyorsun, hem ekmeğimle oynuyorsun. Genelleme yapılabilir mi? Bıktık usandık. Burada Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu var. Gıda ve Tarım Bakanlığı var. Sağlık bakanlığı var. Bu ürünlerde bir şey varsa zararlı olarak bu bakanlıklar, bu devlet bu kurumlar ne işe yarıyor. O zaman bunları kapatalım. Sadece Canan Karatay hanımefendi ve onun gibileri dinleyelim. Ekonomiye verdiği zarar inanılmaz boyutta. Bundan sonra bu ülkede TÜRES olarak bu tür beyanatların peşindeyiz. Genelleme yapılmasını asla istemiyoruz" şeklinde konuştu.
Dernek Genel Başkan Yardımcısı ve avukat Ahmet Küçük de Canan Karatay'ın açıklamalarına değinerek tavuk döner üreticilerini tahkir edici, mesleki faaliyetlerini engelleyici, maddi zarara uğratıcı beyanları söz konusu olduğunu belirterek "Bu beyanların bilimsel bir temeli bulunmamakta. Bunu sürekli tekrar ediyor. Bunu basın yoluyla halk nezdinde karşılık bulabileceğini bilerek kasıtla yapmış olabileceğini mütalaa ediyoruz. Sektörü hedef aldığı kanaatiyle suç duyurusuna bulunduk" dedi.
Son Dakika › 3.Sayfa › Döner tartışması sürerken Canan Karatay'a suç duyurusunda bulunuldu - Son Dakika
Yorumlar (21)