Kılıçdaroğlu: "CHP'nin iktidarında AVM'ler haftanın bir günü kesinlikle kapalı olacaktır" - Son Dakika
Güncel

Kılıçdaroğlu: "CHP'nin iktidarında AVM'ler haftanın bir günü kesinlikle kapalı olacaktır"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Sayın Elvan'ın başarılı olmasını isteriz. 'Fiyat istikrarını sağlayacağız' diyorlar, inşallah sağlarlar.

11.11.2020 16:29  Güncelleme: 19:00
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Sayın Elvan'ın başarılı olmasını isteriz. 'Fiyat istikrarını sağlayacağız' diyorlar, inşallah sağlarlar. 'Ekonomideki dengeler yerine oturacak' diyor, inşallah oturur. Ekonomideki dengelerin yerine oturması, Türkiye'nin gerçekten de bu ekonomik buhrandan çıkması için CHP olarak bize düşen görev varsa o görevi yapmaya hazır olduğumuzu da ifade edeyim." dedi.

Kılıçdaroğlu, CHP Ekonomi Masası'nın Hilton Garden Inn Ankara Gimat Oteli'nde gerçekleştirilen değerlendirme toplantısına katıldı, soruları yanıtladı.

Ekonomik Sosyal Konseyin kararnameyle kurulduğunu, daha sonra kuruluşun kanuna dönüştüğünü ve anayasal kurum olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, konseyin önemine değindi. Kılıçdaroğlu, 2018'in Mart ayından itibaren Ekonomik Sosyal Konseyi toplanmasını istediğini dile getirerek "Biz ne yapacağız? Süratli bir şekilde Ekonomik Sosyal Konseyi oluşturacağız." ifadelerini kullandı.

Ekonomik Sosyal Konseyde ülkenin geleceğinin planlanacağını, esnafın, sanayicinin, işçinin de sıkıntılarını dile getirebileceğini aktaran Kılıçdaroğlu, Ekonomik Sosyal Konseyin sorunları sağlıklı saptamak açısından en temel kurumlardan biri olacağını söyledi.

Politikanın güdümüne geçen bağımsız kurumlar olduğunun ifade edilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "İşin özü liyakat. Bu kurumlara yapılacak atamaların da gidecek kişilerin de kendi konularının, alanlarının uzmanı olması lazım. Liyakat dediğimizde böyle bir kültürün oluşması lazım. Şu anda böyle bir kültür de oluşmadı, liyakatli atamalar da yapılmadı." diye konuştu.

"İktidara geldiğinizde AKP'ye biat eden bürokrasiyle karşılayacaksınız. Müdahaleniz ne olacaktır?" sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bürokrasi su gibidir, içinde bulunduğu tasın şeklini süratli bir şekilde alır. Dolayısıyla biz onları bağımsız bıraktığımızda ve kendi görevlerinizi yapacaksınız dediğimizde kendi görevlerini yapacaklardır. Sıcak siyaset müdahale etmeyecektir oraya, buna izin asla vermeyeceğiz. Halk için, ekonomi için doğrusu neyse onun kararını vereceklerdir. 18 yıllık bir sürecin Türkiye'ye getirdiği bu noktadan epeyi şikayet ediyoruz. Yani sonunda sokaktaki vatandaş da şikayet ediyor. Bu kurumlar bağımsız çalıştıkları zaman ne için çalışıyorlar, sokaktaki insan rahat etsin diye çalışıyorlar. Politikacının kendi çıkarları için yaptığı müdahaleye karşı direneceklerdir. Dolayısıyla biz bunlara her türlü güveni de bir şekliyle vereceğiz. Yani yasaların değişmesi ve bu güvenin onlara yasal anlamda da verilmesi gerekiyor."

"Türkiye maraton koşmak zorunda"

Türkiye'de sanayide, tarımda, turizmde fırsatların neler olduğuna ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, Hollanda'nın Konya'dan küçük bir ülke olduğunu, yıllık tarım ürünü ihracatının 180 milyar doların üstünde olduğunu söyledi. Türkiye'nin ise tarım ürünü ihracatının 20 milyar doları aşmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bunun nedenini ve sorumlusunun kim olduğunu sordu. Kılıçdaroğlu, "Halka ya da çiftçiye bu olanağı sağlayamayanlar kim? Bunu bütün çiftçilerin oturup düşünmesi lazım." dedi.

Esnafın ekonomik durumuna ilişkin bir soru üzerine ise Kılıçdaroğlu, "CHP'nin iktidarında AVM'ler haftanın bir günü kesinlikle kapalı olacaktır. O gün insanlar ihtiyaçlarını gidip esnaftan alacaklardır. Böylece AVM'lerde çalışan işçinin de bir gün tatil yapma hakkı çıkacaktır ortaya. Yani bir taşla iki kuş vuracağız. Hem esnaf kazanacak hem AVM'de çalışan, üstelik 8 saatten çok daha fazla çalışan gencecik, fidan gibi çocuklarımız da tatil yapacaklardır." açıklamasında bulundu.

Sürdürülebilir büyümeye ilişkin bir soruya karşılık Kılıçdaroğlu, ekonominin sağlıklı ve sürekli izlenmesi gerektiğini, planlama örgütünün varlığının ve bağımsız kurumların varlığının da buna bağlı olduğunu kaydetti.

Ekonominin ilgili kurumlarca denetlenmesi gerektiğini, ekonomide ısınma olduğu zaman kaynağının bulunarak ısınmanın, hararetin indirilmesi gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, sihirli sözcüğün "istikrar" olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu, "Türkiye 100 metrelik bir koşu için çalışmıyor. 100 metreyi koşarsınız, Türkiye maraton koşmak zorunda. Dolayısıyla maratonu da tamamlamak zorunda. Yani mücadeleyi verirken nefesini, sağlık durumunu her şeyini bu maratona göre hazırlayacak." dedi.

Türkiye'nin büyüme konusundan kendi çıkarlarına öncelik vermek zorunda olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "En ucuz kaynak nereden bulabiliyorsam o kaynağı alırım. İngiltere'deki tefecilere gidip de dolar bazında yüzde 6-7-8 faizle para alacağıma çok daha düşük bir yerden alabiliyorsam alırım." diye konuştu.

Türkiye'de kaynak olduğunu, bankalardaki mevduatın yüzde 52'sinin dolar olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Siz Amerikan hükümetine ya da Amerikan ekonomisine sıfır faizli kredi açmışsınız. Alıyorsunuz doları kendi bankanıza koyuyorsunuz. Üretim? Üretim yok. Niçin? 'Önümü göremiyorum' diyor sanayici. 'Nasıl yatırım yapacağım' diyor. Siz eğer istikrarı sağlıyorsanız öyle IMF imiş, bunlardan tamamen kurtulmanız lazım. Gücümüze inanmalıyız önce. Türkiye güçlü bir ülke aslında."

Kılıçdaroğlu, Türkiye'de büyümenin önündeki en temel engelin kapasitesi olmayan, geleceği planlayamayan siyasi iktidar olduğunu kaydetti.

Devletin en önemli kurumlarının, Devlet Planlama Teşkilatı, Maliye Teftiş Kurulu, Hesap Uzmanları Kurulu gibi üniversitelerin en parlak öğrencilerinin alınıp yetiştirildiği bu kurumların kapatıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası Başkanının, atanan Hazine Maliye Bakanının bu kurumlardan geldiğini dile getirdi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Oturup düşünmeleri lazım, başka insan bulamıyorlar. Ama siz bu kurumları kapattınız. Liyakat niye diyoruz, bunun için diyoruz. En yetenekli insanı alacaksınız kamuda yetişecek, yükselecek belli yerlere gelecek. Siz 'Ben devletim' derseniz her şeyi kaybedersiniz. Ama 'Biz devletiz' dediğiniz zaman kucakladığınız zaman, birlikte hareket ettiğiniz zaman efendim 'IMF bunu dermiş, öbürü bunu dermiş, falan yer bunu dermiş' bunlardan tamamen kurtulmamız lazım. Kurtulacak Türkiye, kesinlikle inanıyorum. Örneğin Sayın Erdoğan diyor ki 'IMF'ye asla gitmeyeceğiz.' Güzel. O zaman niye paramız orada duruyor? Milyar dolarımız duruyor orada. Al parayı kardeşim. Çık IMF'den. 'Hayır oradan çıkmam.' Niye çıkmıyorsun? Bu da kendi içinde bir çelişki. Bunu söylediğimiz zaman da 'Vay işte gördün mü CHP diyor ki IMF'ye gidin.' Öyle bir şey demedik biz. Tam tersine gitmeyeceksen IMF ile ilişkilerini keseceksen benim milyar dolarlarım niye orada dursun? Çeker getiririm, Merkez Bankası'na koyarım. Yabancı ülkeden dolar getirip Merkez Bankası'na koyuyoruz, üstelik taksit bu, daha doğrusu kredi, daha doğrusu emanet para. Bizim orada paramız var. Getir, emanet paradan vazgeç, çık dünyaya de ki, 'Ben IMF'den çıktım, paramı da aldım getirdim Merkez Bankası'na koydum. 'Koyduğum 2 milyar dolar da benim öz varlığım' de. Bunu da diyemiyor."

"Asgari ücret kesinlikle vergi dışında tutulmalı"

Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine asgari ücretin kesinlikle vergi dışında tutulması gerektiğinin altını çizdi. Asgari ücretin düşük olmasının toplumda huzursuzluğun kaynağı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ekonomik denge çerçevesinde bu ücretin belli bir düzeye ulaştırılması gerektiğini söyledi.

Üniversitelerle ilgili bir soru üzerine de Kılıçdaroğlu, eğitim sisteminin tamamen üretime dönük olması gerektiğini dile getirdi. Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları durumunda tüm OSB'lerde yatılı teknoloji liseleri kuracaklarını bildirdi.

Kürt sorununun çözüme ilişkin CHP'nin çalışmalarına yönelik soru üzerine de Kılıçdaroğlu, bugüne kadar sorun çözülemediyse bunun sorumlusunun siyaset kurumu olduğunu söyledi.

Sorunun çözüm yerinin TBMM olduğunu bildiren Kılıçdaroğlu, "Her partinin katılımı ile bu sorun çözülmeli. Her partide buna katkı sunacak bilgi ve birikime sahip milletvekili de vardır. Bütün mesele şu, Türkiye'nin en temel sorununu parti çıkarları açısından değerlendirmeyeceksiniz. Ülke çıkarları penceresinden değerlendireceksiniz, bakışım da budur." diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu, işçi maaşlarıyla ilgili bir soru üzerine, Türkiye'nin AB'nin Çin'i değil, onurlu bir üyesi olması gerektiğini, Türkiye'de çalışanların da Batı'daki gibi ücret alması gerektiğinin altını çizdi.

CHP'nin oy oranıyla ilgili bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, yayınlanan bir anket hariç oylarının düştüğü anketin hiç olmadığını söyledi. Oylarının bekledikleri şekilde artmadığına da dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bunun sorumlusunun da vatandaş değil, kendileri olduğunu dile getirdi. Son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan partinin CHP olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, seçim bildirgelerinin dahi kopyalandığını, tüm sorun alanlarında çözüm önerileri olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, başka bir soru üzerinde Doğu ve Güneydoğu illeri için özel bir ekonomi politikaları olacağını söyledi. Özel bir kalkınma stratejisi izleyeceklerini aktaran Kılıçdaroğlu, yatırım yapan özel sektöre de uzun süreli vergi avantajları sağlayacaklarını anlattı. Kılıçdaroğlu, Van başta olmak üzere bir çok ili bir cazibe merkezine dönüştüreceklerini de söyledi.

Hazine ve Maliye Bakanlığına atanan Lütfi Elvan'ın yaptığı ilk açıklamaları değerlendirmesi istenen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Sayın Elvan'ın başarılı olmasını isteriz. 'Fiyat istikrarını sağlayacağız' diyorlar, inşallah sağlarlar. 'Ekonomideki dengeler yerine oturacak' diyor, inşallah oturur. Ekonomideki dengelerin yerine oturması, Türkiye'nin gerçekten de bu ekonomik buhrandan çıkması için CHP olarak bize düşen görev varsa o görevi yapmaya hazır olduğumuzu da ifade edeyim. Çünkü ülke hepimizin ülkesi. Buhranı aşmak için şu yasaya ihtiyacımız var' deyip bizi ikna ederlerse biz o yasanın çıkmasına destek veririz. Bu kadar da ülkemizi seviyoruz. Yaşanan sorunları bir siyasi çekişme alanı olarak görmüyoruz."

CHP Ekonomi Masası üyelerinin de soruları yanıtladığı programın ardından Kılıçdaroğlu ve partililer "CHP Ekonomi Otobüsü" adı verilen üzeri giydirilmiş otobüsün önünde fotoğraf çektirdi.

(Bitti)

Kılıçdaroğlu: "CHP\'nin iktidarında AVM\'ler haftanın bir günü kesinlikle kapalı olacaktır"
Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Kılıçdaroğlu: 'CHP'nin iktidarında AVM'ler haftanın bir günü kesinlikle kapalı olacaktır' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement