BOZUK KONSERVE FELÇ EDİYOR HATTA ÖLDÜRÜYOR!
Konserve ve turşu hazırlıkları başlıyor. Ancak kullanılan malzemelerin satın alınmasından hazırlanmasına kadar her aşamaya dikkat etmek gerekiyor.
Mevsiminde alınan sebze ve meyveleri farklı dönemlerde de tüketebilmek için en çok tercih edilen saklama koşullarından biri konserve yapmaktır. Konserve hazırlıkları yazın ortasında başlayıp sonlarına kadar sürer. Ancak sağlık için konserve yaparken dikkatli olmanızda büyük fayda var. Bahçeşehir Üniversitesi Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi'nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ferhat Çetin ve Diyetisyen Arzu Yamanel, daha çok konserve besinlerle bulaşan 'clostridium botulinum' bakterisinin felce, hatta ölüme bile sebep olduğunu belirterek uyarılarda bulundu.
İYİ YIKAYIN, TUZU İYİ AYARLAYIN!
Konserve hazırlanırken kullanılan malzemelerin satın alınmasından tüketime kadar tüm aşamalarda hijyen koşullarına dikkat edilmesi gerekiyor. Diyetisyen Arzu Yamanel, daha çok konserve besinlerle bulaşan ve 'clostridium botulinum' adlı bakterinin toksini ile oluşan, şiddetli gıda zehirlenmelerinin büyük çoğunluğunun uygun sürede ve sıcaklıkta pişirilmeden kapatılan, evde hazırlanmış konservelerden kaynaklandığına dikkat çekiyor.
Yamanel, şu önemli tespitleri yaptı: "Bu zehirlenme dünyada bilinen en güçlü zehirlenmelerden biridir ve ölümle sonuçlanabilecek rahatsızlıklara yol açabilir. Ev koşullarında yapılan konservelerde riskin yok edilebilmesi için besinler türlerine göre, belirli sürede uygun ısıl işleme tabii tutulmalıdır. Botulizm toksini 80 derecede 10-30 dakika, 100 derecede ise 10 dakika kaynatılarak tahrip edilebilmesine rağmen, uygun olmayan koşullarda saklanan besinlerde yeniden üreyebilir. Ev yapımı konserve yaparken yiyeceklerin iyice yıkanması, dengeli tuz oranı ve hijyenik şartların sağlanması riski azaltacaktır."
PASLI KAPAK HAYATINIZI KARARTABİLİR!
"Paslı ya da paslanabilecek malzemelerden yapılmış kapaklarda mikrop üreme özelliği yüksektir. Bu nedenle konserve yapımında ısıya dayanıklı cam kaplar ve paslanmaz kapaklar kullanımalıdır.Kullanımadan önce mutlaka cam kavanozlar 15-20 dakika kaynatılarak sterilize edilmelidir. Kapaklar her konserve yapıında yenilenmelidir. Türkiye'de 2015-2017 yılları arasında saptanan 446 botulinum zehirlenmesi ve buna bağlı görülen 36 ölüm vakası geriye dönük incelendirğinde, vakaların birçoğunda kapağı bozuk, çizik ya da şişmiş konserve tüketim hikâyesi saptanmış olması da bu konunun önemini göstermektedir. Konservenin açıldıktan sonra yüksek ısıda pişirilmesi içinde bulunan olası bakteri ve toksinlerin hastalık yapmasını engeller. Mutfak kültürümüzde diğer konserveler genelde pişirilerek tüketilirken et, balık ve baklagillerin konserveleri çiğ olarak tüketilirler. Çiğ tüketilen konservelerde hastalık riski pişirilenlere oranla daha yüksektir. Konserveye alternatif olarak kullanılan bir besin saklama yöntemi ise kurutma metodudur. Dolmalık biber, domates, kayısı gibi ürünler ülkemizde de kurutularak saklanabilir. Ancak kurutulmuş besinlerin de birtakım avantajları ve dezavantajları vardır. Kurutma sırasında güneşten faydalanarak besinde bulunan su oranı azaltılır. Besinlerin bozulmaması için bu işlemin doğru şartlarda yapılması gerekir. Kurutma işlemi esnasında sebze ve meyvelerde bulunan C vitamini büyük oranda, A vitamini ise yüzde 30 oranında kaybolur ancak mineral içerikleri artar. Böbrek hastalarının ve diyabet hastalarının özellikle kurutulmuş meyveleri dikkatli tüketmesi gerekir."
HASTANEYE GİTMEYEN KOMAYA GİRİYOR…
Kimi bakteriler direk etkileriyle doku hasarı sonucunda hastalık yaparken, kimileri de bunu ürettikleri zararlı toksinlerle yapıyor. Bahçeşehir Üniversitesi Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi'nden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ferhat Çetin, botilinum zehirlenmesinin mikrobun vücuda alınması ve üremesi sonucu değil, bakterinin ürettiği bir toksinin dolaşıma karışması sonucu ortaya çıktığını söylüyor. Uzm. Dr. Çetin, şöyle devam ediyor: "Burada adı geçen toksin, halk arasında 'botoks' olarak da bilinen ve kas sinir kavşağında etki göstererek kas felcine yol açan toksinin ta kendisidir. Estetik uygulamalar gibi tıbbi amaçlı kullanımında da, toksinin bu geçici felç etkisinden faydalanılır. Botilinum zehirlenmesi ise, bakterinin konserve kavanozu içinde üretmiş olduğu toksinin ağız yoluyla alınmasının ardından hızlı ve ani şekilde nörolojik şikâyetlerle ortaya çıkar. Etkilenen kişide bulanık görme, ışığa hassasiyet, ilerleyici kas gücü kaybı kısa süre içinde ilerleyerek komaya neden olabilir. Zamanında şüphelenilerek müdahale edilmeyen olgularda ise bu tablo sinir sisteminde kalıcı hasar ve ölüm ile sonuçlanabilir."
HASTAYI SAKIN KUSTURMAYIN!
"Botulinum zehirlenmesi konusunda ilk yapılması gereken şey, uygun olmayan şartlarda üretilmiş ya da saklanma koşullarına bağlı bozulmasından şüphe edilen konserve ürünlerden uzak durmaktır. Konserve ürünlerin tüketiminden sonraki 12-72 saatte başlayan bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal, bulanık görme, çift görme, kas zafiyeti, solunum sıkıntısı gibi durumlarda mutlaka en yakın sağlık merkezine başvurulmalı ve hekime şikâyetler anlatılırken konserve tüketildiği belirtilmelidir. Her tür zehirlenmede olduğu gibi, özellikle nörolojik bulgusu olan hastalar acilen hastaneye nakledilmeli, hekim değerlendirmesi olmadan ağızdan beslenmemeli ve hasta kusturulmamalıdır. Zehirlenmenin ölümcül sonuçları ise tedavi edilmeyen hastanın genelde solunum kaslarının felcine bağlı olmaktadır."
Son Dakika › Sağlık › Evde Konserve Yapanlar Dikkat! - Son Dakika
Eskişehir Şehir Hastanesi'nde çocuklara yönelik fleksible bronkoskopi işlemi başlatıldı. Yenilikçi ve etkili bir yöntem olan bu işlemle çocukların solunum sistemi sağlığı daha iyi yönetilecek ve teşhis süreçleri hassas bir şekilde gerçekleştirilebilecek. Ayrıca solunum yolu hastalıklarının yanı sıra nadir görülen yeni doğanlarda görülen normal dışı yapısal özelliklerin teşhisinde de kullanılabileceği belirtildi.
Gaziantep'te yaşayan Ahmet Kılavuz, eşi Sabiha Kılavuz'a konulan ileri seviye Alzheimer teşhisi sonrasında onu yalnız bırakmıyor. Çift, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Moral Evi'nde tedavi görerek eski güzel günlerini yeniden yaşıyor.
Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü TUBIM Büro Amirliği, uyuşturucu madde kullanımının önüne geçme ve farkındalık oluşturma amacıyla 32 anne ve anne adayına eğitim verdi.
ANKA Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. İlker Özsaraç, toz taşınımının insan sağlığını olumsuz yönde etkilediğine dikkat çekerek, astım ve KOAH gibi nefes darlığı hastalığı olanların dışarı çıkmamaları konusunda uyardı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü ise toz taşınımı beklendiğini belirterek tedbirli olunması çağrısında bulundu.
Gazze'de gönüllü olarak çalışan çocuk cerrahisi uzmanı Op. Dr. Taner Kamacı, Türkiye ve dünyadaki meslektaşlarına çağrıda bulunarak, Gazze'deki sağlıkçı ve uzman hekim ihtiyacına dikkat çekti. Kamacı, ayrıca tıbbi malzeme toplanması ve gönderilmesi gerektiğini belirtti. Gazze'deki hastanelerin çoğunun yıkık durumda olduğunu ve acil hastaların müdahale edilebildiğini ancak diğer ameliyatların bekletildiğini ifade etti. Kamacı, Gazze'deki çocukların yaşadığı sıkıntılara ve travmalara da değindi ve insanların normalleştirdiği travmaların kabul edilemez olduğunu söyledi. Gazze'deki temiz su ve elektrik sorunlarına da dikkat çeken Kamacı, Türkiye ve dünyadaki sağlıkçılara yardım çağrısında bulundu.
Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi'nde bir işletmede çalışırken merdivenden düşen A.T. isimli işçi yaralandı. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri tarafından Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralının durumunun iyi olduğu bildirildi.
Manisa'nın Köprübaşı ilçesinde kayıp ihbarı yapılan 78 yaşındaki alzheimer hastası kadın, jandarma ekipleri tarafından bir dere yatağında bilinci açık şekilde bulundu. Sağlık ekipleri tarafından kontrol edilen kadın, ailesine teslim edildi.
Samsun'un Havza ilçesinde Türk Kızılay tarafından 2 gün süren kan bağışı kabul çalışmasında 58 ünite bağış alındı. Türk Kızılay'ın Güvenli Kan Temini Projesi kapsamında Havza'da iftar sonrası kan bağışı kabul edildi. Kevser Camisi önüne konuşlandırılan kan bağış aracında 20.30 ila 23.30 saatleri arasında bağışlar kabul edildi. Genç Kızılay gönüllülerinin destek verdiği çalışmalarda 2 günde 58 ünite kan bağışı toplandı. Türk Kızılay Havza İlçe Koordinatörü Ömer Faruk Çörekçioğlu, azalan kan stoklarının tamamlanmasının önemine dikkat çekerek, tüm bağışçılara teşekkür etti.
Dicle İlçe Devlet Hastanesi'nde Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanan 5 yataklı hemodiyaliz ünitesi açıldı. Diyalize giren hastalar, ilçedeki diyaliz ünitesinin açılması ile tedavilerini ikamet ettikleri ilçede alma imkanına kavuştu. Ünitede doktor, hemşire, diyaliz teknikeri, diyetisyen ve psikolog hizmet veriyor. Hastaların ulaşımı hastane tarafından tahsis edilen araçla sağlanıyor.
Sizin düşünceleriniz neler ?