MUHSİN ARSLAN - Türk süsleme sanatlarını kullanarak Topkapı Sarayı'ndaki kutsal emanetlerin orijinal boyutlarında tablolarını yapan kaligrafi (güzel yazı sanatı) sanatçısı Güvenç Taşer'in eserleri ilgi görüyor.
Hazreti Muhammed'in mektupları, kılıcı, yayı, sakal-ı şerifi ve mahfazaları gibi kutsal emanetleri tamamen el işçiliğiyle tablolara aktaran sanatçı, bu kapsamdaki sergisini Türkiye'de ilk kez Bilecik'in Söğüt ilçesinde düzenlenen "737. Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri" kapsamında Hamidiye Külliyesi'nde açtığı "Yazı Sanatı Sergisi"nde sanatseverlerle buluşturdu.
Taşer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, işletme mezunu olduğunu, muhasebecilik yaptığı dönemde, 20 yıl önce gezdiği el sanatları sergisinden etkilenerek "yazı sanatı"na merak sardığını hatırlattı.
Hobi olarak başladığı yazı sanatını, o günden bu yana devam ettirdiğini anlatan Taşer, eşi Hülya Taşer'in Türk süsleme sanatlarıyla uğraştığını, birlikte yaptıkları çalışmalarda özgün, orijinal tasarımlar ortaya çıkarmaya çalıştıklarını vurguladı.
Taşer, bir eseri 10 gün ila 4 ay arasında tamamladıklarını belirterek, "Mümkün olduğu kadar çağı takip etmeye çalışıyoruz. Esinlendiğimiz çalışmalar var ama yapmış olduğumuz çalışmalarımızın tamamının tasarımı kendimize ait." diye konuştu.
Yazı sanatıyla tanışmasından itibaren bu işi yaptığını dile getiren Taşer, şöyle devam etti:
" Kocaeli'de fuara gelen bir yazı sanatçısının 15-20 saniyelik görüntüleriyle karşılaştım. Onun akabinde yıllar süren bir yolculuk başladı. Beni buralara getiren tek şey kalem oldu. Nasıl yapılır, bu kalemle neler yapılır, nasıl icra edilir, öğreticisi var mıdır, Türkiye'de örnekleri var mıdır? Hiçbir şey bilmeden başladık, bir vakitten sonra yazı sanatı beni kendi içine doğru çekmeye başladı. Gönül ve göze hitap etmeye çalışıyoruz. Dedim ki artık idealistliğimi, hedeflerimi bu yönde belirlemeye çalışacağım."
Kaligrafinin Türkçe karşılığının "güzel yazı" olduğunu belirten Taşer, "İnsanlar bunu en basit şekliyle tabaklara isim yazmak, davetiyelerin arkasına isim yazmak olarak görüyorlar ama bizim işimiz her şeyi kapsıyor." şeklinde konuştu.
Eserlerinin büyük çoğunluğunun Topkapı Sarayı'ndaki "mukaddes emanetler"in orijinal boyutta tablolarından oluştuğunu belirten Taşer, yaptıkları eserlerin özellikle devlet büyüklerine hediye edildiğini ifade etti.
- "Türkiye'de ilk sergiyi Söğüt'te açtık"
Hülya Taşer de eşinin eserlerin yüzde 95'nin Topkapı Sarayı'ndaki "mukaddes emanetler"in birebir ölçülerindeki tablolarından oluştuğunu dile getirdi.
Eserler arasında, Hazreti Muhammed'in mektupları, kılıcı, yayı, Sakal-ı Şerif'i ve mahfazaları gibi kutsal emanetlerin bulunduğunu anlatan Taşer, "Bunun dışında kendi tasarımımız olan diğer tablolarımız mevcut. Eserlerimiz Türkiye'de ilk olma özelliğini taşıyor. Benzer eserler yapılmış ama bu çapta biz görmedik. Bu sergi ilk defa Söğüt'te gün yüzüne çıktı. Türkiye'de de bu çapta bir sergi ilk defa yapılmış oldu." ifadelerini kullandı.
Son Dakika › Kültür Sanat › Kutsal Emanetler'İn Tablolarını Yapıyor - Son Dakika
Myanmar'ın Yangon kentinde düzenlenen Thingyan Su Festivali'nde insanlar serinleyebilmek için birbirlerine su sıçrattı. Festivale özgü bu su sıçratma geleneği, kötü şansı uzaklaştırmayı ve sağlık ile mutluluğa ulaşmayı temsil ediyor. Myanmar Yeni Yılı'nın başlangıcına işaret eden festival genellikle Nisan ayı ortasında gerçekleşiyor ve dört ila beş gün sürüyor. Festival bu yıl 13 Nisan'a denk geldi.
Samsun Müzesi, Karadeniz'in dalgalarından esinlenerek inşa edilen ve 15 bin metrekare alana sahip olan bir müzedir. Müzede Hitit, Pers, Roma, Doğu Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait birçok eser bulunmaktadır. Ayrıca mamut fosilleri, deniz lalesi ve deniz salyangozu fosilleri gibi tabiat varlıkları da ziyaretçileri zamanda yolculuğa çıkarmaktadır. Müze, açıldığı ilk ayda yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekerek kent turizmine hareket getirmiştir. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, müzenin Samsun'un ve bölgenin en önemli müzesi olduğunu belirtmiş ve ziyaretçi sayısının artarak devam edeceğini söylemiştir. Müzeyi ziyaret edenler de eserlerin detaylı ve güzel bir şekilde sergilendiğini ifade etmişlerdir.
Çin'in doğusundaki Shanghai kentinde bulunan Yuyuan Bahçesi'nde düzenlenen Bahar Çiçek Festivali diye de bilinen Huazhao Festivali, ziyaretçilere geleneksel Çin kültürüne dair sürükleyici bir deneyim sunuyor.
Fen bilgisi öğretmeni Halil İbrahim Alagöz, görev yaptığı kentlerde kuş türlerini fotoğraflayarak yüksek lisans tezini tamamladı. Osmaniye'deki Kastabala Kuş Cenneti'nde 195 farklı türün fotoğraflarını çeken Alagöz, kuş fotoğrafçılığını hobi olarak başladığı Kahramanmaraş'tan Muş'a ve son olarak Osmaniye'ye taşıdı. Tez çalışması için Kastabala Sulak Alanı'ndaki kuş türlerini belirleyen Alagöz, 1,5 yılda 195 kuş türünün fotoğrafını çekti. Alagöz, kuşların tanınması ve korunması için çalışmalarına devam edeceğini belirtti.
Başta "Çingene Kızı" mozaiği olmak üzere birçok önemli esere ev sahipliği yapan Zeugma Mozaik Müzesi, 9 günlük Ramazan Bayramı tatilinde yaklaşık 40 bin kişiyi ağırladı.
İranlı turistler, Van'a tatil için gelen İranlı turistler, sosyal hayata uyum sağlamak için halay çekmeyi öğreniyor. Alışveriş yaparak esnafa destek olan turistler, akşamları eğlence merkezlerinde gönüllerince eğleniyor ve Kürtçe müzik eşliğinde halay çekiyor.
Sivas'ta bazıları halen kırsal kesimdeki kadınlar tarafından günlük hayatta kullanılan yöresel kıyafetler, Atatürk Kongre Müzesi'nde oluşturulan alanda cansız mankenlerin üzerinde sergileniyor. Müze Müdürü İlker Deveci, Milli Mücadele döneminde Sivaslı kadınların yaşantısını sergilemek amacıyla Milli Mücadele döneminde Sivas ve yörelerinde kadınların giydiği kıyafetleri sergilediklerini belirtti. Müzede 300'e yakın kıyafet sergileniyor ve Sivas Olgunlaşma Enstitüsü'nde kıyafetlerin benzerlerinin dikildiği bilgisi verildi.
Zonguldak'ta otizmli bireyler ve aileleri, tiyatro ve halk oyunları eğitimi alarak sosyal hayata aktif katılım sağlıyor. Karaelmas Otizmli Bireyler Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından hazırlanan 'Onlara Farklılıklarıyla Değil İsimleriyle Seslen' projesi kapsamında, otizmli bireyler ve aileleri tiyatro oyunları ve halk oyunları gösterimi için çalışmalar yapıyor. Proje sayesinde otizmli bireylerin özgüveni gelişirken, aileler de sosyalleşme imkanı buluyor. Ekip, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü binası tiyatro salonunda sahne alacak.
Sizin düşünceleriniz neler ?