Maden Şehidi Yakınlarının Mektupları Kitap Oldu

Maden şehidi yakınlarının mektupları kitap oldu

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Soma faciası sonrasında şehit olan maden işçilerinin yakınları tarafından yazılan mektupların 'Yeryüzünden mektuplar' ismiyle kitap haline getirildiğini söyledi

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu:

"Kitabın gelirleriyle şehit madenci çocukları alacakları eğitimlerle Türkiye'yi yöneteceklerdir"

MANİSA - Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu Manisa'nın Soma ilçesinde 2014 yılında yaşanan maden faciasında hayatını kaybeden 301 işçinin yakınları tarafından kurulan Soma 301 Derneğinin açılışına katıldı. Açılış öncesinde açıklamalarda bulunan Feyzioğlu madenci aileleri tarafından yazılan mektupları bir kitapta topladıklarını ve kitabın geliriyle şehit madencilerin çocuklarının eğitiminde kullanılacağını açıkladı.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu 301 işçinin hayatını kaybettiği Soma maden faciasında şehit madenci yakınları tarafından kurulan Soma 301 Derneği'nin açılışına katılmak üzere Manisa'nın Soma ilçesine geldi. Açılış öncesinde maden şehidi yakınlarıyla birlikte basın toplantısı gerçekleştiren Feyzioğlu Soma davasını değerlendirerek, şehit madencilerin geride kalan çocuklarının eğitimlerine destek sağlamak amacıyla gerçekleştirdikleri 'Yeryüzünden Mektuplar' adlı projenin detaylarını anlattı.

Soma'da çok büyük bir trajedi yaşandığını kaydeden Feyzioğlu, "Buna iş kazası diyemeyiz. Biz artık aile olduk, hastanede acil servis önünden beri ailelerle yan yanayız. 301 şehidimizin anısını yaşatacak, aynı zamanda da madenci çocuklarımıza eğitim imkanları sağlayacak ve Türkiye'nin makus durumunu yenecek bir halk girişimidir bu. Şehitlerimizin evlatları mühendis olacak, avukat olacak, hekim olacaktır, vali olacaktır. Türkiye'yi yönetecektir. Faciadan hemen sonra bir bağış kampanyası başlatmıştık. Önemli bir miktar bağış toplanmıştı, o bağışlarla 33 anaokulu çağındaki evlatlarımızı üniversiteyi bitirene dek okutacağız. O fonu da desteklemek adına sizlere müjdelemek istediğimiz güzel bir projemiz daha var. 'Yeryüzünden mektuplar' buradaki benim maden şehidi yakınları olan ailem yazdı. Kitabın yazarı onlar. Bunun ön müjdesini veriyorum sizlere. Her biri kaybettikleri canlarına hislerini yazdılar. Amacımız şuydu, o kaybettiğimiz canlar kağıt üzerindeki isimler değil. Onların bir anası, babası, sevdikleri, evlatları eşleri var. Hiçbir hakim hiçbir savcı, hiçbir vatandaşımız orada kaybettiğimiz canlara kağıt üzerindeki bir isim bit T.C. kimlik numarası muamelesi yapmasın diye ne hissettiklerini yazmalarını istemiştik. O etkili fotoğraflar ve mektuplar tıpkı basım olarak el yazısıyla basıldı. Çok yakında kitabı göstererek müjdesini vereceğiz. 2 bin adet basıldı. 2001. kitap olmayacak. Koleksiyon kitabıdır bu. O kitabın tüm geliriyle maden şehidi evlatlarımız daha da güzel okuyacaklar. Üniversite okuyacaklar, yüksek lisans yapacaklar. Babaları cennetten onları seyrederken bir kez daha gurur duyacak. 301 adıyla kurduğumuz derneğimizin amacı da bu. Biz bu derneği desteklemeyi görev biliyoruz." dedi.

Soma davasındaki heyetin değişmesine tepki

Soma davasında Hakimler Savcılar Kurulu'nun dosyaya bakan heyeti değiştirmesini de eleştiren Feyzioğlu, "Çok yanlış ve gerçekten yargıya güvene bir kezde kendi elleriyle verdikleri kararıdır. Tam karar çıkmak üzereyken madende keşif yapmış madenin derinliklerine inmiş, dosyaya tamamen hakim olan bir mahkeme başkanını heyetin tamamını karar çıkmadan önceki son celsede değiştirmek Hakimler Savcılar kurulu eliyle yargıya güvene en ağır zararı vermek olmuştur. Kabul edilemez, etmiyoruz zaten. Yargıya güveni mumla arıyoruz. Yargıya güven yüzde yirmilere düşmüş durumdayken Soma'da bu mağdurlar bu mahkemeye güvenmişlerdir. Bu insanların ellerinden güveni almak inanın akılla mantıkla vicdanla açıklanabilecek bir şey değildir. Hüküm verilmesine sadece günler kalmış bir anda heyetin tamamını değiştirmek yeni bir heyet getirmek Hakimler Savcılar Kurulu eliyle yargıya ağır bir darbe olmuştur. Hakimler Savcılar kurulunun görevi yargıya güveni artırmakken maalesef çok büyük bir yanlış yapılmıştır." şeklinde konuştu.

Soma maden faciiasında oğlu Uğur Çolak'ı kaybeden anne Gülsüm Çolak ise, "Soma'da hayatlarını kaybeden 301 işçinin anısına ne yapabiliriz diye düşündük. Bu derneği kurduk. Amacı eğitim ve dayanışmadır. Artık onları geri getiremeyeceğimize göre en azından onların emanetleri olan evlatları için ne yapabiliriz diyerek bu derneği kurduk." dedi.