Mars'ta Hayat Dizisi – 3: Metaverse'de Yaşayacağız

Şu ana kadar birçok şey yazdık da... Kızıl Gezegen'de iletişim nasıl olacak?

Olmazsa olmazlarımızdan bir diğer unsur da iletişimdir. Birbirimizle haberleşmek, konuşmak, haberleri izlemek, Instagram'da eski kız/erkek arkadaşımızın hesabına sürekli bakmak gibi birçok konuda iletişimi kullanıyoruz. Bu konuda da yine alışkanlıklarımıza devam edeceğiz ancak iletişim araçlarımız elbette değişecek. Çok uzaklara gitmek istemiyorum. Sadece yirmi yıl önce evimize bağlattığımız sabit telefon hattını hatırlıyorum. 213 ile başlayan numarası vardı ve kullanmış olduğumuz araç çevirmeli telefon idi.

Telefon rehberimiz vardı ve birine ulaşmak için dakikalarca telefonun başında beklediğimiz oluyordu. 2007 yılında ilk akıllı telefon tanıtıldı, 3G servisi sunulduğunda birisi ile görüntülü konuşmanın ayrıcalığını yaşadık. Gördüğünüz gibi iletişim araçlarımız sadece kullandığımız nesneler ile değil aynı zamanda arkadaşlık ilişkilerimizde de yeni kapılar açtı. Facebook, Twitter, Instagram gibi sosyal medya uygulamaları hayatlarımızı ve alışkanlıklarımızı değiştirdi. Bütün bu değişiklikler çok kısa zamanda gerçekleşti ve gerçekleşmeye de devam etmektedir. Hiç merak etmeyin, Kızıl'da da aynı durum söz konusu olacaktır. Biraz farklılaşarak tabii ki.

Ben burada internete odaklanmak istiyorum. Öncelikle internete erişimimiz Kızıl'da çok farklı boyutlara ulaşacaktır. İnsanlar daha çok vakitlerini Metaverse'de geçireceklerini düşünüyorum. Daha çok aşina olacağız ve Metaverse'de daha çok yaşayacağız. Arkadaşlık ve iş ilişkilerinin de bu zeminde gerçekleşeceğini ve gelişeceğine inanıyorum.

İnternete bağlanmada kullanacağımız aygıtlar ve nesneler daha çok kolaylaşacaktır. Kripto para ve NFT'ler geçerli olacaktır. Cüzdan, anahtarlık gibi ağırlık yaratan nesneleri kullanmayacağız ve daha çok basitleşeceğiz. Kablolu yayınlar, radyolar, televizyon kanalları tarih olacaktır.

Kısacası internet her şeyin yaratıldığı, geliştiği ve çözümlendiği yer olacaktır.

KIZIL'DA İŞ İMKANLARI

Kızıl Gezegen'de oluşacak iş imkanlarını şu anda saymamız mümkün değildir. Neden biliyor musunuz? O kadar çok iş imkanı olacak ki hayrete düşeceğiz. Ancak iş imkanları Dünya'da olduğu gibi Kızıl'da da zaman geçtikçe değerleşecek ve yine zaman geçtikçe değerini kaybedecektir.

Sanayi Devrimi öncesi dokuma tezgahı oldukça popüler ve para kazandıran mesleklerden birisiydi. Sanayi Devrimi gerçekleştiğinde dokuma tezgahının yerini makineler aldı ve iş alanları çoğaldı. İşçiler için yeni ortaya çıkan bir iş kolu "İş Kaybetme" korkusuna dönüşebilir ancak getirilerini düşündüğümüzde korku yerini öğrenmeye bırakabilir. Örneğin, sanayi kuruluşlarında, özellikle otomobil üreticilerinde, tek sıra halinde montaj hattı bulunur. Bu montaj hattında üretilecek aracın en küçük parçası ile başlanır ve araç banttan inene kadar üretimi yapılır. Hepsi tek bir hatta gerçekleştirilir ve bu hatta hassas robotlar çalışmaktadır. Robotlar var diye insanlar işlerini kaybettiler mi? Hayır. Robotların ortaya çıkmasıyla yeni iş alanları doğdu. Robot operatörlüğü, kaynak robotu operatörlüğü gibi iş alanları şu anda mevcut. Ayrıca, robotların periyodik bakımını yapmak için iş ilanları veren yüzlerce şirket mevcut. İş kaybetme korkusu yeni iş alanları ve öğrenme alanları yarattı. Bu durumu Kızıl'da da göreceğiz.

Daha önce yaşam kurulmamış bir gezegeni sıfırdan inşa etmenin dayanılmaz heyecanını bütün meslek grupları memnuniyetle karşılayacaktır. Özellikle, kazı operatörlüğü, tesisat tasarımı gibi işlere, başlangıçta, çok fazla ihtiyaç duyulacaktır. Aynı zamanda biyologlar, kimyagerler ve fizikçilere de ihtiyaç duyulacaktır. Biyologların araştırma alanları o kadar çok gelişecektir ki şu anda bildiklerimizin üstüne eklenecek olanları tahayyül edemiyorum. Keza kimyagerler ve fizikçiler için de aynı durumu paylaşmam gerekmektedir.

SON SÖZ

Kızıl Gezegen, yüzyıllardır insanlığın dikkatini çekmiştir. Bu bağlamda, her geçen gün Kızıl hakkında yeni bilgiler edinmekteyiz. Ben, bu bilgileri kullanarak bir gelecek hayal etmeye çalıştım. Burada sizlerle paylaştığım tüm yazıları birer hayal unsuru olarak görebilirsiniz. Ancak unutmamalıyız ki Jules Verne, Ay'a Yolculuk kitabında üç kişinin Ay'a gittiğini hayal etmiş ve kitabını 1865 yılında yayınlamıştır. Apollo 11 uzay aracında da üç astronot görev yapmış, 1969 yılında Ay'a inmiştir. Jules Verne'nin hayal etmiş olduğu gerçekleşmedi elbette Apollo 11'in Ay'a inişi. Ancak o bir hayal kurdu ve bu hayal gerçekleşti.

Ben inanıyorum gelişen uzay sektörü bugün, kişisel müteşebbislerle birlikte çok daha kısa sürede Kızıl'a ulaşacaktır. İnsanoğlu, Kızıl'a ulaştığında ise medeniyeti kurmak için yüz yıl beklemeyecektir.

2069 yılında Kızıl'da yaşam kurma hayali gerçekleşecektir.

BİTTİ.