Moritanya'da Kadınlar Ne Kadar Şişmansa O Kadar Güzel Sayılıyor

Günümüzde kadınların güzellik standartlarını ne yazık ki büyük oranda Batı'nın kadın imajı belirliyor. Son yıllarda sıfır bedene karşı yürütülen mücadeleler bu hegemonyayı kırmaya başlasa da halen zayıf olmanın güzel olmakla eşdeğer tutulduğu bir dünyada yaşıyoruz. Bu kuralın yıkıldığı bazı istisnalar da yok değil. Örneğin Moritanya'da bir kadın ne kadar şişmansa o kadar güzel sayılıyor. Ancak bunun kadınları özgürleştirdiğini, hayatlarını kolaylaştırdığını sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz!

KADINLAR ZORLA ŞİŞMANLATILIYOR

Dünyanın başka yerlerinde kadınlara zayıflamaları için baskı yapılırken, Moritanya'da baskı tam ters işliyor. 'Leblouh' adı verilen bir uygulamayla, kadınlar zorla şişmanlatılıyor. Kız çocukları 6-7 yaşlarından itibaren özel şişmanlatma kamplarına gönderiliyor ve burada günde yaklaşık 16 bin kalorilik özel diyetlerle besleniyor. (Normal bir yetişkin günde ortalama 2 bin kalori tüketiyor. O yaşlardaki kız çocuklarının ideal kalori tüketimi ise 1500 civarında. ABD'li Olimpiyat şampiyonu yüzücü Michael Phelps'in en yoğun çalıştığı dönemlerde bile günde 12 bin kalori tükettiği düşünülürse, 16 bin kalorinin ne kadar büyük bir miktar olduğunu anlamak güç değil.)

BÜTÜN BİR GÜN YAPTIKLARI TEK ŞEY YEMEK YEMEK

Fransız kadın dergisi Marie Claire'in muhabiri Abigail Haworth, bu şişmanlatma kamplarından birine girerek içerideki genç kızlarla ve kampların yöneticileriyle konuştu. Şahit olduğu şeyler çok çarpıcı. Örneğin 14 yaşındaki Ticanniye, ailesi tarafından buraya gönderilmiş kızlardan bir tanesi. Ticanniye Fransızca öğretmeni olmak istiyor. Spor yapmayı çok seviyor ve şişmanlarsa rahat rahat koşamayacağından endişe ediyor. Ancak ailesi kızlarının evlenme çağına geldiğinde zengin, iyi talipler bulabilmesinin tek yolunun şişmanlaması olduğuna inanıyor.

KUSTUKLARINI YEDİREREK CEZALANDIRILIYORLAR

Ticanniye, güne litrelerce keçi sütü içip yağlı kuskus yiyerek başlıyor. Sonrasında darı lapasıyla ve fıstık ile hurmadan oluşan abur cuburlarla devam ediyor. Eğer midesi yediklerini kaldırmaz ve kusarsa asıl işkence burada başlıyor. Çünkü kampın sorumluları, kızları kustuklarını yedirerek cezalandırıyor. Bu sorumlulardan biri de 50 yaşındaki Aminetu Bint Elhecin. Elhecin, "Burada amacımız kızları vücutları balon gibi şişene kadar beslemek" diyor.

TAM ORTADAN KALKTI DERKEN...

Aslında kökleri çok eski zamanlara dayanan 'leblouh' uygulaması, 2000'lerin başında hükümetin çocuklarda obeziteyle mücadelesinin yanı sıra Batı etkileriyle yavaş yavaş ortadan kalkmaya başlamış. Ancak 2008 yılında askeri darbeyle başa geçen cunta hükümeti, "geleneklere dönüş"ü desteklediğinden, 'leblouh' yeniden baş göstermiş. Elhecin özellikle büyük şehirlerde zorla beslenen kızların oranının yüzde 80'lerde olduğunu ifade ediyor.

''GEREKİRSE KIZLARI DÖVÜYORUM''

Günde 16 bin kalori tüketmeye rağmen kilo alamayan kızlara doğrudan hayvan yağı yediriliyor ya da iştah açan ilaçlar içiriliyor. Peki bu küçücük kızlar bu kadar yemeği nasıl yiyebiliyor? Elhecin, "Gerekirse kızları dövüyorum, ayak parmakları tahta parçalarının arasına sokarak onlara işkence ediyorum. Yemek istemeyenleri tecrit ediyorum ve onlara zayıf kadınların aşağılık olduğu mesajını işliyorum." diyor.

''GÖBEK KAT KAT OLMALI''

'Leblouh' uygulamasına karşı mücadele eden toplum örgütlerinden Kadın Aile Reisleri Birliği Başkanı Aminetu Muktar, "Bir kızı şişmanlatınca onun fiziksel olarak olgun, evlenmeye hazır bir kadın olduğu yanılgısını yaratıyorlar. Ancak zorla besleme bedenleri büyütürken beyinleri küçültüyor. Kızların yaptığı tek şey yemek yiyip uyumak." diyor. Zaten Elhecin'in dile getirdiği geleneksel anlayışa göre, "Bir kadının işi çocuk doğurup kocası için yumuşak, etli bir yastık olmak. Göbek kat kat olmalı, bacaklar birbirine değmeli, boyun yağdan kıvrım kıvrım olmalı". Bu denklemde beyne yer yok.

''ERKEKLER BENİM İÇİN KAVGA ETMEYE BAŞLADI''

Peki kızlar şişmanladıktan sonra ne oluyor? 26 yaşındaki Zeynebu Bint Muhamed anlatıyor: "Çocukken beni de zorla beslediler. Kusuyordum, midem yanıyordu, ishal oluyordum. Ama hızla kilo aldım. 13 yaşında evlendirildim, 16'mda iki çocuk sahibiydim." O yaşta herkesin yaptığı gibi o da isyan ediyor, bunun üzerine kocası, Muhamed'i boşuyor ve bir anda talipliler Muhamed'in kapısında kuyruk oluyor: "Moritanyalı erkeklerin çok şişman kadınları ne kadar beğendiğini gördüm. Erkekler bana şehirdeki en güzel vücutlu kadın olduğumu söylemeye ve benim için kavga etmeye başladılar" diyen Muhamed'in 29 yaşındaki erkek arkadaşı Baba Slama da sevgilisinin dediklerine katılıyor. Moritanya erkeklerinin neredeyse tamamı gibi bir deri bir kemik olan Slama, ilişkilerinde sözü geçenin her zaman Muhamed olduğunu belirterek, "Çok güzel bir kadın, ona bayılıyorum" diyor. Yine de genç kadının durumundan rahatsız olduğu anlar da var. "Hep yorgunum, yürüdüğüm zaman soluk soluğa kalıyorum. Daha hareketli olabilmek için zayıflamayı düşünüyorum." diyen Muhamed, televizyon dizilerinde gördüğü kadınlara da özeniyor. "Diyet yapmayı düşünüyorum ama erkekler beni beğenmez diye korkuyorum" sözleri ise içinde olduğu açmazın tek cümlelik özeti gibi sanki.

Kaynak: Hürriyet