Prof. Dr. Halit Eren, 16 yıllık IRCICA Genel Direktörlüğü dönemini anlattı (6) - Son Dakika
Güncel

Prof. Dr. Halit Eren, 16 yıllık IRCICA Genel Direktörlüğü dönemini anlattı (6)

Prof. Dr. Halit Eren, 16 yıllık IRCICA Genel Direktörlüğü dönemini anlattı (6)

İslam İşbirliği Teşkilatının (İİT) bağlı kurumlarından İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezinin (IRCICA) Genel Direktörlüğünü 16 yıl boyunca üstlenen Prof. Dr. Halit Eren, İslam medeniyetinde kültürel birliği sağlamada önemli adımlar attı.

20.03.2021 11:03  Güncelleme: 13:52
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İslam İşbirliği Teşkilatının (İİT) bağlı kurumlarından İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezinin (IRCICA) Genel Direktörlüğünü 16 yıl boyunca üstlenen Prof. Dr. Halit Eren, İslam medeniyetinde kültürel birliği sağlamada önemli adımlar attı.

Eren, 1981'de, IRCICA'da Kütüphane ve Dokümantasyon Bölüm Başkanı ve araştırmacı olarak görevine başladı. Daha sonra 2000-2004 yılları arasında IRCICA Genel Direktör Yardımcılığı görevini yürüten Eren, Ocak 2005'te kurumun Genel Direktörlüğü görevini üstlendi. Halit Eren, 2020 sonuna kadar sürdürdüğü vazifesi boyunca kuruma yerleştirdiği perspektifle dünyada İslam kültürüne dair izlerin gün yüzüne çıkarılması için uğraştı.

İslam medeniyetinin kültür emperyalizmi ve İslamofobi gibi yıkıcı akınları karşılamak zorunda kaldığı çağda Eren'in 16 yıllık Genel Direktörlüğünde IRCICA, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sıkça vurguladığı "İslam'ın ruh kökleri" olgusunun yeni nesillerce bilinmesine hizmet etti.

IRCICA bu sürede İslam kültür ve medeniyetinin maddi-manevi kaynaklarını gün yüzüne çıkaracak çalışmalara imza atarken, bir yandan da yüksek İslam sanatının hafızasını araştırmacıların ulaşabileceği hale getirdi.

Mostar'dan Karabağ'a kadar IRCICA her yeri kuşatmaya başladı

Prof. Dr. Halit Eren'in Genel Direktörlüğünü üstlendiği 2005'ten beri uluslararası alanda küresel çalışmalara öncülük eden IRCICA, İslam ülkeleri dışında diğer küresel kuruluşlarla da iş birliklerini artırdı.

IRCICA'nın kuruluşundan kısa bir süre sonra 1981'de kurum çatısı altında faaliyetlerine başlayan Eren, gerek yapısal gerekse de etki anlamında IRCICA'nın potansiyelini kullanması için çalıştı.

Mostar'dan Myanmar'a bütün İslam aleminin maddi ve manevi eserlerini kapsamı alanına alan IRCICA, Suriye, Keşmir gibi çatışmaların sürdüğü, Karabağ gibi işgalden kurtarılan bölgeleri yıllar önce gelecek planına dahil etti.

Kuruluşundan bugüne IRCICA

Prof. Dr. Halit Eren'in, AA muhabirinin sorularına verdiği cevaplar şöyle:

Soru: IRCICA'nın kuruluşu hakkında bilgi verebilir misiniz?

İİT, 1969'da kuruldu. 1976'da İstanbul'da İslam Ülkeleri Dışişleri Bakanları toplantısı vardı. O dönemde Türkiye'de Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan ve Alpaslan Türkeş tarafından yönetilen Milli Cephe Hükümeti vardı. Türkiye bu toplantıda İslam tarihi, sanatı ve medeniyetiyle ilgili araştırmalar yapan bir merkez kurulmasını önerdi. Müteakip toplantılarda 1977'de görüşülüyor. 1978'de Dakar'da yapılan toplantıda merkezin kurulmasına karar veriliyor. 1 Temmuz 1979'da merkez fiilen açılıyor. O günkü hükümet Yıldız Sarayı'nda bir mekan tahsis ediyor. 1979'dan 2017'ye kadar merkezimiz Yıldız'da faaliyet gösterdi. Sonra Bab-ı Ali'ye nakledildi. Cumhurbaşkanımızın Bab-ı Ali'deki mekanları tahsis etmesiyle İstanbul'un merkezi olan yere geldik.

İslam coğrafyasını kapsayan projelere imza atıldı

Soru: IRCICA kurulduktan sonra çalışma alanları nasıl belirlendi, 2005'ten bugüne ne gibi değişiklikler oldu?

Merkezimizin yapısıyla alakalı birkaç cümle söylemek isterim. Merkezimiz, kuruluşundan sonra uluslararası bir kurum olarak faaliyete geçti. Uluslararası bir İdare Meclisimiz var, 9 ülkeden oluşan. Bu ülkelerin temsilcileri bu İdare Meclisi'nde yer alıyor. Merkezin Genel Direktörü ve İİT Genel Sekreteri de doğal üye olarak bu mecliste yer alıyor. İdare Meclisi'nde merkezin yıllık programları ve faaliyetleri görüşülüyor, müzakere ediliyor. Sonrasında dışişleri bakanları toplantısından önce 56 ülkenin iştirak ettiği komisyon toplantılarında müzakere ediliyor. Bundan sonra dışişleri bakanları toplantısına gidiyor. Bu toplantıda ise nihai şeklini alıyor. Merkezin programlarında ve faaliyetlerinde kuruluşundan itibaren yer aldım. Zaman içinde projeler daha da gelişti.

2005'ten sonra merkezin başına geçince yeni projeler başlattık. Bunlardan biri İslam Tarihi Medeniyeti Kongreleri. Diğeri de en eski kadim Mushafların neşridir. Yeryüzünde bulunan, müzelerde muhafaza edilen en eski Mushafları inceleyerek neşrettik. Ardından el sanatları kongrelerini genişlettik. Hat faaliyetlerimiz önceden de devam ediyordu. Vakıflarla ilgili projeler başlattık. Kudüs'le ilgili projeleri artırdık. Ben başladıktan sonra Kudüs'le alakalı birçok proje başlattık. Mimari eserlerin ve dokunun korunması, yaz okulları yaptık. Mühimme defterlerinde Kudüs kitaplarını ve belgelerini yayınladık. Şer'iyye Sicillerini yayınladık. Şu anda da tapular üzerinde çalışıyoruz. Kudüs'le alakalı fotoğraflar ve kartpostallar yayınladık. Hepsi Osmanlı dönemine ait eserlerdi. Sonrasında yazmalarla alakalı projeleri başlattık. Orta Asya'da yazmaların korunmasıyla alakalı çalışmalar yaptık. Timbuktu'daki yazmalarla ilgili projelerimiz var. Ayrıca Afrika'da farklı farklı projelerimiz var. Hat sanatıyla alakalı daha geniş çalışmalar başlattık. Bölgesel yarışmalar yapmanın yanında merkezler de açtık.

"Afrika'da vakıf kültürünün tohumları atılıyor"

Soru: Kültürümüzün taşıyıcısı ve hafızası sayılacak vakıf kültürümüz mevcut. Bu alanda ne gibi projeler hayata geçirildi?

Direktörlüğü devraldıktan sonra vakıflar konusunu da çalışmalarımıza kattık. Vakıflar alanında birkaç türde çalışmamız mevcut. Güneydoğu Asya'da yaptığımız bir kongre var. Sömürge döneminden sonraki durum hakkındaydı. Malezya İslam Üniversitesiyle ortak bir çalışmamızdı. Sonrasında kitabını da yayınladık. Bundan önce de Balkanlar'da vakıflarla ilgili çalışmalar başlattık. Bu da oradaki vakıflar için çok önem arz ediyor. Önce Bulgaristan vakıflarını yayınladık. Osmanlı döneminde vakıflar, Bulgaristan'daki vakıfların tamamını transkribe ettik. Latinize ederek, indeksledik. Değerlendirmelerini yaptık. Bunun ne faydası olacak? Bulgaristan'da komünist dönemde vakıflar tarumar edildi. Vakıf malları ellerinden alındı. Gasbedilmiş veya ilgisizlikten dolayı vakıflar işgal edilmiş. Bunların belgeleri yoktu. Mahkemelere başvurarak bunları geri alabilmek için belgelere ihtiyaç vardı. Bu çalışmayı yaparak vakıfların tapularını, vakfiyelerini neşrederek, hangi vakfın mülkünün nereye ait olduğunu ortaya koyduk. Dolayısıyla vakıflar idaresi ve başmüftülükler bu vakıfların iade edilmesi için girişimde bulunabilecek. Bulgaristan vakfiyelerini 3. cilt halinde neşrettik.

Yunanistan vakfiyelerini 5 cilt halinde yayınladık. Yunanistan'da tabii ki çok vakıf eseri var. Bu da onların korunması için belge olacak. Ecdadımızın neler yaptığını da görmüş oluyoruz. Vakıflarla ilgili yapılan diğer bir proje de Afrika'yla alakalı. Afrika'da vakıf geleneği yok. Bağımsızlıklarını kazanan devletlerde vakıf geleneği yok. Senegal'le yaptığımız bir proje var. İslam'daki bu vakıf geleneğini onlara götürmeye çalıştık. Türkiye'deki Vakıflar Kanunu'nun tercüme edilmiş halini onlarla paylaştık. Vakıf kanunları hazırlasınlar diye bunu başlattık.

İslam Tarihi ve Medeniyeti Kongreleri

Soru: İslam Tarihi ve Medeniyeti Kongreleri, farklı İslam coğrafyalarında icra edildi. Kongrelerin çıktıları ve etkileri hakkında neler söylenebilir?

İslam Tarihi ve Medeniyeti Kongreleri, 11 coğrafi bölgede devam ediyor. Balkanlar'dan Kafkasya'ya, Orta Asya'dan İdil-Ural-Volga Bölgesi'ne, Güney Asya'dan Doğu Afrika'ya, Batı Afrika'dan Kuzey Afrika'ya, Akdeniz ve Karadeniz havzalarından Güney Afrika'ya kadar geniş bir coğrafyayı kapsıyor. Bütün bu coğrafi bölgelerde kongrelerimiz var. Bulgaristan'da, Arnavutluk'ta, Romanya'da, Kuzey Makedonya'da, Bosna Hersek'te yaptığımız kongreler var. Kafkasya'da, Bakü'de 2 kongre gerçekleştirdik. Orta Asya'da 2 kongre yaptık. Kazakistan ve Kırgızistan'da. Volga-Ural-İdil bölgesinde Kazan'da 3 kongre, Ufa'da 2 kongre.

Her sene 1-2 kongre yapıyoruz. Pakistan, Bangladeş, Brunei, Uganda, Tanzanya, Güney Afrika, Senegal, Nijer, Nijerya, Çad, Orta Afrika gibi ülkelerde kongreler yaptık. Bütün bu bölgelerde İslam'ın gelişi ve İslam tarihiyle ilgili eserlere dair tebliğler sunuldu. Merkezimizin 250 civarında yayını oldu. Bunların büyük kısmı da bu kongreler. Hem bilim insanlarını bir araya getiriyor bu kongreler hem de fikir alışverişinde bulunuluyor.

Tarih konusunda kongrelerin dışında, projelerimiz de var. Daha önce Türkiye'de bulunan değişik bilim insanlarına ve tarihçilere yazdırılan Osmanlı Devleti ve Medeniyeti kitabımızı, Türkçeden sonra İngilizce, Arapça, Arnavutça, Boşnakça, Rusça yayınladık. Bütün Rusya'ya dağıttık. Tahran'da Farsçaya çevirtip yayınladık. Daha sonra da Osmanlı kısmından sonra ben İstanbul'daki tarihçilerimizi topladım. İslam tarihini bir bütün olarak yazmak istedik. Başlangıçtan Peygamber Efendimizden bu zamana kadar. Külliyat olsun diye, onu da başlattık, büyük bir kısmı şu ana kadar yazıldı. Konularını dağıttık bilim insanlarına. Tercümeler yapılıyor, onu da öncelikle Afrika ve genç devletlere kaynak olsun diye hazırlamaya çalıştık. İngilizce ve Fransızcaya da çevriliyor. Güney Asya cildi hazır olduğu için onu yayınladık. Pakistan-Hint Yarımadası bölgesi gibi Güney Asya'yı kapsayan cilt hepsinden önce çıkmış oldu. Bu da tarih konularındaki projelerden önemli biri.

Osmanlı'da Arap vilayetlerine dair belgeler ulaşılır hale geldi

Soru: Osmanlı arşivleri alanında da çalışmalarınız var ki bu, Osmanlı'dan ayrılan devletlerin geçmişi için de önemli. Bu başlıkta hangi çalışmalar yapılageldi?

Bütün coğrafyanın tarihi orada yatıyor. Osmanlı dönemi. Merkezin idaresinin başına geldikten sonra "Osmanlı Devleti'nde Arap Vilayetleri" konusunda bir çalışma başlattım. Bölge bölge ele aldık. Şam bölgesi, Hicaz bölgesi, Irak bölgesi, Basra ve Körfez, sonra Kuzey Afrika. Şu ana kadar 8 cilt yayınladık. Arap ülkelerindeki araştırmacılar, tarihçiler kendi tarihlerini yazarken kolay ulaşacakları kaynaklara başvuruyorlar. Osmanlı arşivlerindeki belgeleri araştırıp okuyup anlamak zahmetli bir iş. Herkes bunu yapamıyor. Birçok profesör bile bunları okuyamıyor. Tercümesi vesaire. Çok nadir kişiler bunları anlayabiliyor. Bu konunun uzmanı Prof. Dr. Fazıl Bayat'ı istihdam ettik, bir numaradır dünyada. Belgeyi alıyoruz, önce olduğu gibi Osmanlıcasını yazıyoruz. Ardından ikinci sütunda, Arapça tercümesini veriyoruz. Böylece çalışma yapacaklara hazır lokma. Bu kitaplardan onlarca, yüzlerce tezler, konular çıkar. Bu sürekli bir proje. Bunun dışında bölgesel devletler bazında çalışmalarımız oldu. 'Osmanlı'da Yemen', 'Osmanlı'da Suriye', 'Osmanlı'da Sudan', 'Osmanlı'da Kuzey Afrika' gibi kongre dizilerimiz de vardı. Bunlar esnasında yeni projeler ortaya çıktı. O bölge ve devletle ilgili arşiv belgelerini de toplayıp arşivden çıkarıp onları da yayınlama imkanı bulduk. Bunlar araştırmacıların vazgeçemeyeceği kaynaklar.

Türkiye için Osmanlı arşivleri için devrim niteliğinde bir proje: Osmanlıca OSR

Soru: Bu arşiv belgelerinin dijitale aktarılması konusunda da çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

Kendi yayınlarımızı dijital ortama aktarıyoruz. Kütüphanemizde de yeri gelmişken bahsedeyim. Zengin bir koleksiyonumuz var. 100 bin civarında, 145 dilde kitabımız söz konusu. Türkiye'de konu ve dil bakımından en zengin kütüphane diyebilirim. Bir de sayısal kütüphane kurduk. Buraya da "Farabi Sayısal Kütüphanesi" dedik. Burada da bütün Osmanlıca salnameleri yayınladık. Takvim-i Vekayi'nin, dünyada hiçbir yerde tam koleksiyonu yoktur. Osmanlı'nın resmi gazetesinin mevcut bütün nüshalarını dünyadan topladık ve onları sayısal kütüphaneye yükledik. Osmanlı kroniklerini yüklüyoruz. Kendi çalışmalarımızı da arşiv belgelerini de yükledik. Kütüphaneden söz ederken, sayısal kütüphanemizin uzantısı olan önemli bir projemiz var; Osmanlıca OSR. 8 yıl önce başladık. Osmanlıca metinleri, önce matbuları başladık. Matbaanın Osmanlı'ya geldiği günden itibaren her 5 yılda bir, basılmış eserleri -karakterler farklılık arz ediyordu- aldık programa tanıttık. Optik karakter okuma sistemiyle bu metinleri uyguladığımız programla Word'e çeviriyoruz. Sonra üzerinde kelime araması yapabiliyoruz. Osmanlı metinlerde mesela indeks yoktur. Her şeye ulaşamazsınız. Bu sistemle kitabın içinde herhangi bir kelimeyi ararsanız, kolayca bulabilirsiniz. Bu sistem şimdi IRCICA kütüphanesinde uygulanıyor. Bunun ikinci merhalesi de yapay zeka ile bunların Latin harflerine çevrilmesi geliyor. Üçüncü merhalesi de yazma halindeki eserlerin ve el yazmalarının çevrilmesi ki bu da Türkiye için Osmanlı arşivleri için devrim niteliğinde bir proje.

"3 büyük cilt halinde İstanbul fotoğrafları basıldı"

Soru: IRCICA bünyesinde basılan albümler de söz konusu, bu çalışmaları detaylandırabilir misiniz?

Bir de arşivimizde 70 binin üzerine tarihi fotoğraf var. Özellikle Sultan 2. Abdülhamid döneminde çekilen 38 bin fotoğrafa ilaveten değişik koleksiyonlar kütüphanemize geldi. Fahrettin Paşa'nın Medine'den gelirken, kendi koleksiyonları vardı. Oğulları onu bize bağışladılar. Bu fotoğrafın yarıdan fazlasını dijital ortamda okuyucunun hizmetine sunduk. Bunlardan çok kıymetli albümler yayınladık. Başta "Tarihi Fotoğraflarla Kudüs" albümünü, ardından "Harameyn" albümünü yayınladık. Türkiye Cumhurbaşkanı'nın himayelerinde Osmanlı dönemindeki fotoğraflarla Mekke ve Medine'nin fotoğraflarını yayınladık. Sonra Bursa, Manisa albümlerini yayınladık.

"IRCICA hat sanatında odak noktası oldu"

Soru: İslam sanatlarının devamının sağlanarak nesillere aktarılmasına dair projeleriniz de devam ediyor, özellikle hat sanatına dair IRCICA'da yürütülen çalışmalar nelerdir?

Hat, IRCICA kurulduktan sonra hayata geçen ana projelerinden biri. Uluslararası hat yarışmaları yaptık. 3 senede bir uluslararası yarışma yapıyoruz. 2021'de 12'ncisini başlatacağız. Birinci yarışmadan 10. yarışmaya kadar olan bütün eserlerin toplu kataloğunu yayınladık. Çok büyük bir kitap. O da yeni çıktı. Bütün dünyadan yarışmacılar katılıyor. IRCICA, hat sanatında odak noktası oldu. Hattatlar İslam dünyasında IRCICA ödülü alıp almadığını veya IRCICA yarışmasına katılmalarını öz geçmişlerine yazıyorlar. Bu yarışma bir referans oldu. Hat küllenmişken bugün Türkiye'de her tarafta hat çalışmaları var. Bizimki uluslararası nitelikte, bu ölçekte başka bir yarışma yok. Son yarışmalardan birine 650 hattat katıldı, 900 küsur levha ile. 200 bin doların üzerinde ödül dağıttık. Kazanan levhaların hepsine tezhip yaptırdık. 300'ün üzerinde tezhip yaptırdık ve sergiliyoruz. Son yıllarda bölgesel yarışmalar da yapmaya başladık. Uluslararası yarışmalara katılamayan hattatlar için Endonezya ve Singapur'da yarışmalar düzenledik. Batı Afrika'da yeni bir çalışma başlattık. Daha önce buraya gelip icazet alan bir hattat Nijerya'da bir kurs açtı. IRCICA Hat Merkezi adında bir yer açtık. Onlarca öğrenci oradan ders alıyor. Afrika'da da yayılıyor Osmanlı usulü hat. IRCICA'da devamlı kurslar yapıyorduk yabancılar için. Buradan icazet alıyorlar. Merkezde bazı hocalarımız ders veriyor, bugüne kadar 150'nin üzerinde hattat icazet aldı. Salgın döneminde de internet üzerinden devam etti. Bütün dünyadan hattatlar katıldı. Haftada 3 hattat ders veriyordu. Bu da hattın yayılmasına katkı sağladı. Bu yarışmaları başlattıktan sonra değişik ülkelerde ilgi gördü. Bu konuda yayınlarımız da var. Meşk kitapları yayınladık. Şevki Efendi ve Halim Efendi'nin meşkini yayınladık. Uğur Derman'ın hazırladığı hat kitabını Türkçe, Arapça, İngilizce yayınladık. Malay diline de çevrildi. Japoncaya da çevrildi. Son olarak yakında matbaadan 3 cilt halinde Muhittin Serin'in kitabını Arapçaya çevirdik. O da hasretle beklenen bir çalışma.

"İslam dünyasında bütün bilim insanlarının bir araya geldiği bir merkeziz"

Soru: İslam coğrafyasında kültür ve sanattaki birliğin sağlanmasında IRCICA'nın rolünden bahsedebilir miyiz?

Bizim yaptığımız faaliyetler İslam'ın, temel kaynaklarından öğrenilmesi, İslam kültürünün ve medeniyetinin ortaya çıkarılması mahiyetinde. Başka bir ifadeyle İslam'ın gerçek yüzünün tanıtılması. Çalışmalarımız buna matuf. Yapılan bütün çalışmalar, hem İslam'ın temel kaynaklarının incelenip ortaya çıkarılması hem de İslam tarihinin, medeniyetinin zenginliğini ortaya koyması bakımından önem arz ediyor. İslam ülkeleri arasındaki kültür, medeniyet, ideal ve ülkü birliğini ortaya koymuş oluyoruz. Bu da İslam ülkelerini birbirilerine yaklaştırıyor. İslam ülkelerinin buluşma noktası oluyor. İslam dünyasında bütün bilim insanlarının bir araya geldiği bir merkeziz. Bunu hepsi kendi merkezleri olarak görüyorlar. Bu da bizim İslam'ın temel kaynaklarını, İslam birliğini sağlayan unsurları ortaya koyma çalışmamızdan kaynaklanıyor.

"Savaş bölgelerindeki tarihi eserlerin rölövelerini çıkarıyoruz"

Soru: İslam coğrafyası haricindeki kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalar gerçekleştirdiniz mi?

Bizim uluslararası diğer kuruluşlarla yakın iş birliklerimiz var. UNESCO gibi kurumlarla yakın iş birliğimiz var. BM Medeniyetler İttifakı ile çalışmalarımız oldu. Ayrıca Avrupa Konseyi ile projelerimiz oldu. Malumunuz Cumhurbaşkanımızın, Başbakanlığı döneminde İspanya Başbakanı ile başlattıkları BM Medeniyetler İttifakı, BM şemsiyesi altında devam ediyor. 2 yılda bir zirve toplantıları yapılıyor. Bu zirve forumlarına katıldık ve faaliyetler yaptık. Tarih öğretimi, değişik toplumların birbirlerine yaklaşması, düşmanlıkların ortadan kaldırılması gibi projeler yaptık. Benzer bir projeyi de Tayland'da yaptık. Değişik kültürlerin birlikte yaşama geleneği. Myanmar'daki Müslümanlara yapılan zulme mani olmak için Budistlerin arasında Tayland'da böyle bir toplantı yaptık. Tayland Dışişleri Bakanlığı'yla yaptık. Budistleri de davet ettik. Myanmar'daki Müslümanlara yapılan baskının duyurulması ve durdurulmasını istedik. Benzer bir projeyi de değişik medeniyetler ve kültürler arasındaki projelerimize de yansıdı. Çin'le yaptık. Çin-İslam dünyası münasebetleri. Çin'de 2 kongre yaptık. İstanbul'da bir kongre yaptık. 4. kongreyi de Maskat'ta yaptık. Bunu yaparken Çin'deki Müslümanların durumunu ele aldık. Doğu Türkistan'a gittim. 2012'de orayı ziyaret ettim. Urumçi ve Kaşgar'ı. Ziyaretler oradaki Müslümanlara destek veriyor. Bir de Çinlilerle bu konularla görüşme ve tartışma fırsatı veriyor. Avrupa Konseyi ile "Tarih öğretiminde öteki imajı" çalışmasını yaptık. Biz İslam ülkeleri olarak Batı tarihini gençlerimize nasıl öğretiyoruz? Onlar bizim medeniyetimizi nasıl öğretiyorlar? Tarih öğretiminde öteki imajı. Avrupa Konseyi'yle Strazburg'da toplantılar yaptım. İstanbul'da da toplantı yaptık. Kitabını da yayınladık. Globalleşme ve Tarih Öğretiminde Öteki İmajı. Karşı tarafla ilgili kötü ifadelerin tahkir edici ifadelerin ders kitaplarından temizlenmesi gibi projeler üzerinde çalıştık. Bunu Suriye'de eğitim ve kültür bakanlarıyla konuştum. Suriye'deki ve Türkiye'deki ders kitaplarını çalışmaya başlamıştık. Son olaylar olunca Suriye projesi tamamlanamadı.

UNESCO'yla başka projelerimiz oldu. Kültürel mirasın korunmasında çalışmalarımız oldu. Irak'ta, Halep'te birkaç çalışma oldu. Savaş bölgelerindeki eserlerin muhafazası ve savaştan sonra bunların yeniden ihyası için çalışmalar başlattık. Bu bölgelerdeki tarihi eserlerin rölövelerini çıkarıyoruz. Savaş bitince bunların yeniden inşası daha kolay olacak. Bizim mevcut bir veri tabanımız var. Mimari mirasla alakalı veri tabanımız var. Buradaki dokümanlar kullanılarak savaş bitince eserler ihya edilecek. Mostar'da olduğu gibi. Mısır'da çalışmalar yaptık onların bakanlıklarıyla. Bazı bölgelerde Afganistan gibi yerlerde fanatik unsurların İslam adına yaptıkları tahribat. Mısır'da İslam'ın ilk devirlerinden beri piramitler var, Müslümanlar orayı idare ettiler. Hiçbirini yıkmadılar. Sonradan biri bunların yıkılması gerektiğini söylüyor. Bunun yanlış olduğunu gündeme getiren toplantılar da yaptık. İslam dünyasında önemli iki bölge daha var. Keşmir ve Karabağ. Buralar IRCICA'nın sürekli projesidir. Keşmir'le alakalı Pakistan'da önemli bir kongre yaptık. Karabağ'la ilgili de oradaki mirasın korunmasıyla ilgili kongreler yaptık.

İslamofobiyle mücadele

Soru: İslam dünyasının bugün mücadele ettiği önemli konulardan biri de İslamofobi. IRCICA'nın çalışmaları bu konuda ne gibi katkılar sağlayabilir?

Ben ona İslamofobi demiyorum, "İslam düşmanlığı" diyorum. Hatta bu konuda bir proje başlattık. Avrupa'da İslam algısıyla alakalı rapor hazırlattık. Sanki fobiymiş gibi algılanıyor, İslam karşıtlığı ve düşmanlığı diyorum. Rapor hazırlayarak yayınladık. İngilizce, Arapça ve Fransızca yayınladık. Müspet yönünden almaya çalışıyoruz. Çin'le yaptığımız bu çalışmalar da buna yönelik. Aynı şekilde Tayland'da yaptıklarımız da aynı. BM Medeniyetler İttifakı da buna matuftur.

Soru: IRCICA geleceğe dair nasıl bir İslam kültür ve medeniyeti perspektifi sunuyor?

IRCICA'nın ilk günlerinden beri şiar edindiği bir ayet var. Hucurat Suresi'nin 13. ayetinde 'Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık, Allah katında en değerli olanınız O'na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır. Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir, her şeyden haberdardır.' diyor Allah. Onun için tabii olarak değişik İslam milletlerinin, değişik ırklardan oluşan unsurlarının kendi geleneklerinden gelen farklılıkları olabilir ama üst kimlik olarak İslam hepsini birleştiriyor. Bu şiarla çalışmalarımızı yürüttük.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Prof. Dr. Halit Eren, 16 yıllık IRCICA Genel Direktörlüğü dönemini anlattı (6) - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • TİKA, Afrika Birliği'ne 324 saçaklı bayrak ve 163 bayrak direği hediye etti
    10:28 TİKA, Afrika Birliği'ne 324 saçaklı bayrak ve 163 bayrak direği hediye etti

    Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Afrika Birliği'ne (AfB), üye ülkeler, AfB'nin bölgesel ekonomik toplulukları, bölgesel mekanizmaları, bölgesel ve uluslararası kuruluşlara ait 324 saçaklı bayrak ve 163 bayrak direği hediye etti.

  • Adana'da Yetişen Genç Boksör Hüseyin Ege Tekdemir Avrupa 3.'sü Oldu
    10:24 Adana'da Yetişen Genç Boksör Hüseyin Ege Tekdemir Avrupa 3.'sü Oldu

    Adana'da çocukken izlediği boks müsabakalarından esinlenerek boksa başlayan 18 yaşındaki milli boksör Hüseyin Ege Tekdemir, Hırvatistan'da düzenlenen Gençler Avrupa Şampiyonası'nda Avrupa 3.'sü oldu. Tekdemir, Olimpiyatlarda Türkiye'yi temsil etmenin hayalini kuruyor.

  • İnegöl'de Huzur ve Güven Uygulaması Dron İle Görüntülendi
    10:23 İnegöl'de Huzur ve Güven Uygulaması Dron İle Görüntülendi

    Bursa'nın İnegöl ilçesinde Emniyet Müdürlüğü ekipleri, ilçe genelinde şüpheli ve aranan şahıslara yönelik huzur ve güven uygulaması gerçekleştirdi. Uygulama dron ile görüntülendi. Uygulama sonucunda aranan şahıslar yakalanarak gözaltına alındı, araçlarda yapılan aramalarda ise bir adet ruhsatsız tabanca ve captagon isimli uyuşturucu madde ele geçirildi. Ayrıca, uygulama sırasında 56 aracın sürücüsüne toplam 185 bin TL cezai işlem uygulandı.

  • Bursa Mudanya'da yangın alarmı sayesinde felaket önlendi
    10:22 Bursa Mudanya'da yangın alarmı sayesinde felaket önlendi

    Bursa Mudanya ilçesinde bulunan Şafak apartmanının zemin katında çıkan yangın, çalışan alarm sayesinde hızlı müdahale ile kontrol altına alındı. Evde bulunan görme engelli bir vatandaş da kurtarıldı. Polis ekipleri yangının çıkış sebebini araştırıyor.

  • Kayseri İstihdam Fuarı İstişare Toplantısı Gerçekleştirildi
    10:20 Kayseri İstihdam Fuarı İstişare Toplantısı Gerçekleştirildi

    Kayseri Valisi Gökmen Çiçek'in başkanlığında Kayseri Organize Sanayi Bölgesi ev sahipliğinde düzenlenen istişare toplantısında, Kayseri İstihdam Fuarı'nın 14-15 Mayıs 2024 tarihlerinde Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Fuar Merkezi'nde yapılması kararlaştırıldı.

  • Aydın Germencik'te Öğrencilere Trafik Eğitimi Verildi
    10:20 Aydın Germencik'te Öğrencilere Trafik Eğitimi Verildi

    Aydın'ın Germencik ilçesinde, jandarma trafik ekipleri tarafından öğrencilere yönelik önemli trafik eğitimleri düzenlendi. Eğitimlerle, öğrencilere trafik kuralları öğretilerek güvenli bir şekilde yolculuk yapmaları konusunda bilinçlendirme yapıldı.

  • Diyarbakır-Şanlıurfa kara yolunda otomobil ile motosiklet çarpıştı, 1 kişi yaralandı
    10:20 Diyarbakır-Şanlıurfa kara yolunda otomobil ile motosiklet çarpıştı, 1 kişi yaralandı

    Diyarbakır-Şanlıurfa kara yolunda plakaları ve sürücüleri henüz belirlenemeyen otomobil ile motosiklet çarpıştı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Motosiklet sürücüsü, ilk müdahalesinin ardından hastaneye sevk edildi. Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • AK Parti ve MHP Ferizli İlçe Teşkilatları Ferizli Belediye Başkanı Mehmet Ata'yı Ziyaret Etti
    10:19 AK Parti ve MHP Ferizli İlçe Teşkilatları Ferizli Belediye Başkanı Mehmet Ata'yı Ziyaret Etti

    AK Parti ve MHP Ferizli ilçe teşkilatları, Ferizli Belediye Başkanı seçilen Mehmet Ata'ya ziyarette bulundu. AK Parti İlçe Başkanı Ramazan Serhoş ve MHP İlçe Başkanı Veysel Dikbaş, yönetim kurulu üyeleriyle Ata'ya 'hayırlı olsun' dileklerini iletti. Ziyarette konuşan Serhoş ve Dikbaş, halkın kendi hür iradesiyle belediye başkanını seçtiğini belirterek, olumlu hizmetlerde desteklerinin süreceğini bildirdi. Belediye Başkanı Ata da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, 'Halkımızın verdiği sorumluluğun ağırlığının bilincindeyiz. En güzel hizmetleri getirmek için çalışacağız.' dedi.

  • Zorunlu kış lastiği uygulamasının ardından lastikçilerde yaz lastiğine dönüş telaşı başladı
    10:19 Zorunlu kış lastiği uygulamasının ardından lastikçilerde yaz lastiğine dönüş telaşı başladı

    Kış lastiği uygulamasının sona ermesiyle birlikte lastikçilerde yaz lastiği talebi arttı. Lastikçiler, yaz lastiği değişimleri ve bayram sonrası yoğunluğa hazırlanıyor. Sürücülerin yaz aylarında kış lastiği kullanmaması gerektiğini belirten servis müdürü, vatandaşların lastik etiketlerini kontrol etmeleri gerektiğini vurguladı. Kış lastiklerinin sıcak havalarda tutunma özelliğini kaybettiğini ve fazla yakıt harcadığını belirten müdür, yazın lastiklerin kullanılmasını tavsiye etti.

  • Dağlarda çiriş otu bereketi
    10:19 Dağlarda çiriş otu bereketi

    Erzurum'da çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu, dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar aylarıyla birlikte Erzurum'un yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu, vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Ayrıca çiriş otu, tıbbi faydaları sebebiyle tedavi amaçlı da kullanılıyor. Yemeklerde de sıkça kullanılan çiriş otu, vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleriyle vücudu besliyor.

  • Emekli maaşlarına asgari ücret düzeyinde zam yapılmayacak
    10:19 Emekli maaşlarına asgari ücret düzeyinde zam yapılmayacak

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, emekli maaşlarının asgari ücret düzeyine çıkarılması beklentilerini boşa çıkardığını açıkladı. Vatandaşlar, bu açıklamayı eleştirerek emeklilerin durumunun zor olduğunu belirtti ve adaletli bir yaklaşım beklediklerini ifade etti.


Advertisement