Prof. Dr. Suat Kolukırık: "Sığınmacı Krizinin ve İnsan Hareketliliğinin Müsebbibi Batı Aklı ve...

Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Suat Kolukırık, Suriye'de yaşanan iç savaş sonrası ülkelerini terk eden ve Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine kaçmaya çalışan sığınmacı krizini değerlendirdi.

Sığınmacı krizinin esas sebebinin Batı ülkeleri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Suat Kolukırık, "Ne yazık ki dün olduğu gibi bugünkü sığınmacı krizinin ve insan hareketliliğinin müsebbibi Batı aklı ve emperyal uygulamalarıdır. Hatırlanacağı üzere Arap Baharı adı altında operasyon yaptıkları ülkelerdeki insanların önce düzenlerini bozdular sonra kaderleriyle baş başa bıraktılar. ve bunu yaparken demokrasi, insan hakları ve özgürlük söylemlerinin büyüsüne kapılmış milyonlarca insanın kapılarına dayanacaklarını hesap edemediler. Dahası milyonlarca sığınmacının tehlikeli yolculuklarını daha iyi ve güvenli bir yaşam için yaptıklarını anlamadılar. Kapılarına dayanan insan seli karşında dini-ırki ayrımcılık yapıp ciddi bir insan hakları sınavıyla karşı karşıya kaldılar" dedi.

"BATI SORUMLULUKTAN KAÇIYOR"

Batı ülkelerinin sığınmacı krizinde üzerine düşen sorumluluğu almadığını belirten Prof. Dr. Kolukırık, "Yaşanan sorunlar karşısında durumu dışsallaştırma ve güvenlikli hale getirme telaşı içerisindeler. Örneğin Cenevre Sözleşmesi'ndeki coğrafi çekinceyi kaldırın diyerek Türkiye'yi suçlu ilan ettiler ve bizi tampon ülke yapma derdine düştüler. Uluslararası Koruma Kanunu ile hukuki alt yapısını düzenleyen Türkiye'ye şimdi çıkardıkları Suriye savaşının faturasını ödetme peşindeler. Ne yazık ki Avrupa sığınmacı krizinde üzerine düşen sorumluluklardan kaçtıkça ve konuyu dışsallaştırdıkça yaşananlar devam edecek boyutta. 'Yunanistan sınırı Türkiye'nin desteği olmadan korunamaz' diyen Merkel sığınmacı krizinin de kime çözdürülmeye çalışıldığını gösteriyor" ifadelerini kullandı.

"KRİZİN ÇÖZÜMÜ ÜLKELER ARASI İŞBİRLİĞİNDE"

Türkiye'nin Ortadoğu'ya özel politikalar üretmesi gerektiğini belirten Kolukırık, "Öte yandan Ortadoğu'da; Şam'da, Bağdat'ta ya da Tahran'da olamayan Türkiye'nin Anadolu'da huzur üretmesi pahalı bir tercih. Ortadoğu üzerine bilimsel ve kapsamlı çalışmalar yapmadıktan sonra olayların rüzgarındaki savrulmalarımız devam edecek. Emperyal aklın Ortadoğu ve İslam üzerine sahip olduğu bilgi birikimi ve disiplini Türkiye olarak insana iç çektiriyor. Genel anlamda sığınmacı kriziyle yaşananlar, ülkeler arası işbirliği olmadan sorunun çözümünün olmayacağını bir kez daha göstermiş oldu. Sığınmacı ağları üzerinden kendi çıkış yollu ve çözümlerini bulmaya çalışmak tehlike ve belirsizlikleri de beraberinde getirmektedir. Bazı Avrupa ülkelerinin sığınmacılara karşı takınmış olduğu ayrımcı uygulamalar nedeniyle de sığınmacıların 'sığıntı' olma durumu devam ediyor. Sığınmacıları yaşamak istemedikleri bir ülkede yaşamaya zorlamak ne kadar insanidir? Temel sorun da burada düğümleniyor" şeklinde konuştu.

"AB'YE GEÇİŞ İSTEĞİ BİTMEYECEK"

Suriye'den gelen sığınmacıların AB ülkelerine geçme çabalarının süreceğini söyleyen Prof. Dr. Suat Kolukırık "Suriyeli sığınmacılar krizinde yalnızca Avrupa'yı suçlamak Türkiye açısından doğru bir politika olmayabilir. Zira Türkiye'nin geçici koruma sağladığı Suriyelileri ne zamana kadar bu statüde tutabileceği tartışılabilirdir. Başta Merkel olmak üzere bazı AB liderleri, Suriyeli sığınmacıları Türkiye'de tutma noktasında çaba gösteriyorlar. En son AB'nin Türkiye'ye vermeyi kararlaştırdığı 1 milyar Euro'luk yardım da gerçekte bu anlama geliyor. Türkiye'nin Edirne'de bekleyen sığınmacı grubunu başka illere gönderme tercihi, muhtemelen AB tarafından memnuniyetle karşılanmıştır. Şimdilik karayolu üzerinden AB'ye geçişler durmuş olsa da sığınmacıların AB ülkelerine geçiş istekleri sonlanmayacaktır" dedi. - ISPARTA