Rekabet Kurumu Başkanı Ömer Torlak, "Gerek firmalar, gerek kamu kurumları ve gerekse entelijansiya olarak araştırma kurumları ve üniversiteler rekabetçilikten çok sürdürülebilirlik temelli çözümler geliştirmek durumundadır." dedi.
Rekabet Kurumu'nun 20. kuruluş yıldönümü kapsamında Shangri-La Bosphorus Otel'de İktisadi Araştırmalar vakfı iş birliğiyle Rekabet Zirvesi düzenlendi.
Zirvenin açılışında konuşan Torlak, bugün, insan aklı ve maharetiyle "daha iyi regülasyon", "akıllı regülasyon" ve "akıllı devletin" inşa edildiğini kaydederek, artık inovasyonun firmalara münhasır bir kavram olmadığını ve kurumların da inovasyonun bir süjesi olduğunu söyledi.
Torlak, rekabet otoritelerinin demokrasi ikilemini ya da paradoksunu çözebilecek yegane kurum olduğunu dile getirdi.
Torlak, gerek rekabet gerekse diğer kamu kurumlarının tarihi ve olayları iyi okumasının doğru politikalar için önem taşıdığını ifade ederek, "Bildiğiniz gibi ekonomik büyüme ve gelişmiş ekonomilerle diğer yükselen ve gelişmekte olan ekonomiler arasındaki mesafe her mecrada tartışılan bir mesele. Bizlerin basit açıklamalarla hele hele kültürel ya da yanlışlanamaz önyargılarla bu meseleye yaklaşma lüksümüz asla olamaz ve olmamalıdır." diye konuştu.
Torlak, inovasyonun rekabetçiliğin temeli olduğunda herkesin hemfikir olduğunu belirterek, inovasyonun bilim ve savunma merkezli gelişip tüm ekonomi ve topluma nüfuz ettiğini söyledi.
Başkan Torlak, "Rekabetçiliği sadece üretkenlik, mukayeseli üstünlük, reel kur problemi gibi kavramlar üzerinden anlamaya, ölçmeye ve geliştirmeye çalışırsak başarılı olamayız." dedi.
İnternetin, yenilenebilir enerjinin, nanoteknolojinin tarihsel gelişiminde devlet-iş dünyası-üniversite iş birliğinin önemine dikkati çeken Torlak, şu ifadeleri kullandı:
"İnovasyona mucip bir ekosistem yaratırken rekabetçiliğin ötesine bakmamız gerekir. Gerek firmalar gerekse de politika yapıcılar ve bürokrasi rekabetçiliği miyopik bir yaklaşımla genel geçer bilgi gibi ele alırsa, sürdürülebilir toplumlar hayal olacaktır. Bugün herhangi bir ülke tüm regülasyonları kaldırsa kısa dönemde rekabet avantajı elde edebilir, doğrudur. Fakat daha sonra ne olacaktır? Sonuç şüphesiz dibe doğru yarış, başka bir ifadeyle aşağı çeken rekabet şeklinde olacaktır. Dolayısıyla gerek firmalar, gerek kamu kurumları ve gerekse entelijansiya olarak araştırma kurumları ve üniversiteler rekabetçilikten çok sürdürülebilirlik temelli çözümler geliştirmek durumundadır."
"Kurumlarımıza ve bize büyük görev düşüyor"
Torlak, belirsizliklerin bol, güvenin ise kıt kaynak olduğu bugünün dünyasında kurumlara ve kurumların içindeki bireylere çok büyük görevler düştüğünü belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Güven bildiğiniz gibi tesisi son derece meşakkatli, yıkılması ise son derece kolay olan bir kurumdur. Bunun için her bir kararımızda, politikamızda ve eylemimizde, işlemimizde büyük resmi gördüğümüzden emin olarak, bugünkü ve gelecekteki toplumlara en az külfetle hareket ettiğimize emin olmaya çalışıyoruz, çalışmalıyız."
"Toplumu aydınlatan çalışmalarımızı sürdüreceğiz"
İktisadi Araştırmalar Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ahmet İncekara, vakfın kuruluş amaçlarından bahsederek, topluma bilgi üretmek için 55 yıldan beri faaliyetlerini sürdürdüklerini söyledi.
İncekara, "Ulusal ve uluslararası düzeyde toplumu aydınlatan rekabet çalışmalarını Rekabet Kurumu iş birliğiyle yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz." dedi.
Zirve kapsamında, Esenyurt Ünivesitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Sudi Apak "Bölgesel Kalkınma ve Rekabet", İTÜ İşletme Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özgür Öztürk "Patent ve Rekabet", Rekabet Kurumu Başkan Yardımcısı Kürşat Ünlüsoy ise "Rekabet Hukuku Uygulaması ve Rekabet Kurumu" başlıklı tebliğ sunacak.
Öte yandan, "Avrasya Ülkelerinde Rekabetçilik ve Rekabet Hukuku" başlıklı oturum kapsamında da Azerbaycan, Makedonya, Bosna-Hersek, Gürcistan ve Arnavutluk'un rekabet kurumlarından gelen yetkililer konuşma yapacak.
Son Dakika › Ekonomi › Rekabet Zirvesi - Son Dakika
Denizli'den 42 doğaltaş, 17 makine ve diğer alanlardan olmak üzere toplam 59 firma, Marble İzmir Uluslararası Doğal Taş ve Teknolojileri Fuarı'nda sektörlerini temsil ediyor. Denizli'nin antik döneme dayanan sektör deneyimi ve kullanılan yeni teknolojileriyle dünya doğaltaş piyasasında önemini koruyor. Denizli'den yapılan işlenmiş doğaltaş ürünleri özellikle ABD pazarında büyük ilgi görüyor. Denizli madencilik sektörü ihracatında zirvede yer alıyor. Doğaltaş sektörünün sürdürülebilirliği doğayla uyumlu üretimle sağlanabilir.
Söke İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, gıda güvenliği ve kalitesini sağlamak amacıyla riske dayalı gıda işletmelerinin kontrollerini aralıksız bir şekilde sürdürüyor. Denetimlerle, tüketicilere güvenle tüketebilecekleri gıda ürünleri sunulması hedeflenirken, işletmelerin mevzuata uygun hareket etmeleri konusunda bilgilendirme ve yönlendirme çalışmaları da yapılıyor.
Türkiye'nin yüzde 55-60 oranında yenilenebilir enerjiye geçtiğini belirten Avrupa Yenilenebilir Enerjiler Birliği Türkiye Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, bunun kısa sürede yüzde 100'e çıkabileceğini söyledi. Yapılacak çalışmalarla 2030'a kadar 'yüzde 100 yenilenebilir enerji' kullanabileceğini ifade eden Prof. Dr. Uyar, 'Ama kömür santrali kurmayıp nükleeri durdurmalı. Çünkü nükleerin elektriği için Rusya'ya 14 buçuk sent verecekmişiz. Halbuki bu enerji, güneşten bir sente üretiliyor' dedi.
İstanbul Şişli'de bulunan Büyükdere Caddesi'nde yükselen Torunlar GYO'ya ait 39 katlı Torun Tower Ofis binası 11.6 milyar lira + KDV'ye Denizbank'a satıldı. Söz konusu satış işlemi hakkında dün akşam saatlerinde KAP'a açıklama yapıldı.
Çavdarhisar ilçesinde Köylere Hizmet Götürme Birliği, 2024 yılı olağan meclis toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıya Kaymakam Abdullah Gedik başkanlığında İl Genel Meclis üyeleri ve muhtarlar katıldı. Toplantıda, 2024 yılında yapılması planlanan köylerin altyapı çalışmaları hakkında bilgilendirmeler yapıldı ve köylerin diğer ihtiyaçlarının da bütçe imkanları dahilinde karşılanacağı belirtildi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından düzenlenen Küresel Görünüm Forumu'nda yaptığı konuşmada, piyasaların ve yatırımcıların genel olarak enflasyonun düşeceği ve Orta Vadeli Program'ın (OVP) sonuç vereceğine inanmaya başladığını ifade etti. Şimşek, OVP'nin güçlü ve güvenilir bir çerçeveye sahip olduğunu belirtirken, enflasyonun düşürülmesinin öncelikli hedefleri arasında olduğunu vurguladı. Ayrıca, Türkiye'nin politika önceliklerini anlatan Şimşek, OVP'nin fiyat istikrarını sağlamayı, rekabetçiliği artırmayı ve yapısal reformları gerçekleştirmeyi amaçladığını söyledi.
Burdur'da gerçekleşen İl Koordinasyon Kurulu toplantısında, 2024 yılı yatırım planları ele alındı. Toplantıda, Burdur genelinde 267 projenin yürütüldüğü açıklandı.
Sizin düşünceleriniz neler ?