Rüştü-Işıl Reçber çifti, koronavirüs sürecini ilk kez anlattılar - Son Dakika
Magazin

Rüştü-Işıl Reçber çifti, koronavirüs sürecini ilk kez anlattılar

Rüştü-Işıl Reçber çifti, koronavirüs sürecini ilk kez anlattılar

Koronavirüs tedavisi sona erip evine dönen efsanevi kaleci Rüştü Reçber ile eşi Işıl Reçber sadece Şamdan Plus'a konuştu. Rüştü ve Işıl Reçber, çocuklarıyla birlikte evlerinin kapısında Şamdan Plus'a özel pozlar verip yaşadıklarını anlattı. Ünlü çift, bu süreçte neler yaşadıklarını, son durumlarını, bu sürecin kendilerine neler öğrettiğini ve geleceğe bakışlarını Şamdan Plus okurlarıyla paylaştı.

22.04.2020 10:33
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İşte Rüştü- Işıl Reçber çiftinin Şamdan Plus'taki röportajının satır başları.& ;

RÜŞTÜ REÇBER: & ;

Virüsü nereden ve kimden kaptığıma dair net bir şey söylemek zor. Dışarısıyla teması kesmekte gecikmiş olabilirim. Bizler hayatımızın akışı gereği birçok yerde oluyoruz. Her ne kadar dikkat etsem de mutlaka bir yerde eksiklik olmuş. Sonuçta gerçek olan bir şey var ki o da bana eşimden geçmediği...

Hafif boğaz ağrısı ile başladı ilk. Sonra hafif ateş ve ardından göğsümde, sırtımdaki ağrı oluştu. Buna ertesi gün kas ağrısı da eklendi. Arkasından ufak ufak öksürük ve ateş belirginleşti. Ben yine de hafif normal bir grip olarak değerlendirdim. Hatta hastaneye gitmeye gerek yok diye düşünüyordum birkaç ilaç alırım geçer mantığındaydım. Sonra eşim ve kızımın ısrarları ile hastaneye gittim. Test sonuçları da pozitif çıkınca hemen Sağlık Bakanlığı'nın uygulamaya koyduğu tedavi prosedürüne geçildi.

Hastane sürecinde doktorlarımın bana verdiği destek, moral, motivasyon her şeyden önemliydi. Hep olumlu bakmamı, bu mücadeleyi kazanacağımı ve virüsü yeneceğimi düşünmemi sağladılar. Yedinci günde ateş tamamen ortadan kalkınca rahatladık ve her şey normale dönmeye başladı. Yavaş yavaş uyuyabilmeye, yediklerimden tat almaya başladım. Çünkü tat ve koku alma duyularınız çalışmıyor bu süreçte. Tamamen eski haline dönme süresi için doktorlar en az 42 gün verdi.

Doktorlarımız ve tüm sağlık personeli için söylenecek tek şey var; onlar bu savaşın fedakar kahramanlarıdırlar. Tüm dünya gördü ki çok sağlam bir sağlık yapımız ve sistemimiz var. Bu, yılların ortaya koyduğu bir sonuçtur ve doktorlarımız da bu oluşumun mihenk taşlarıdır. Allah onları milletimizin başımızdan eksik etmesin. Allah yardımcıları olsun.

Koronavirüs bize yaptığımız birçok hatayı ve yanlışları hatırlattı. Bende hiçbir hata, yanlış yok diyecek biri olmamalı. Kötülük yapmasak da kötülüğe sessiz de kaldık, bir taraf rahatken diğer taraf savaş, açlık, evsizlikle mücadele veriyordu. İnsanoğlu olarak şu ana kadar kaybettiğimiz birçok değerin farkına varmamızı sağladı. Ben bu virüsü doğaya verdiğimiz zararların geri dönüşü olarak görüyorum. Belki de Doğa Ana bizlere "Siz kendinize çeki düzen vermezseniz ben vermesini bilirim" diyor.

IŞIL REÇBER:

Magazin basınında farklı bir algı yönetimi oluştu, fakat herhangi bir ihmalim söz konusu değildi. Yurtdışından geldiğinizde aradan 8-9 gün geçmiş, herhangi bir virüs semptomunuz yokken evde izolasyon sırasında başka bir rahatsızlığınız da olabilir. İnsanlık hali, sağlık kuruluşuna veya hastaneye gitmeyecek misiniz? Benim de öyle devam eden bir tedavim vardı ve çok kısa ona gittim, gerekli maske eldiven ve sosyal mesafe kontrolü ile. Benim de hasta olmam beklendi bu süreçte, "haklı çıktık" diyebilmeleri için. Çok şükür olmadı. Halbuki işin gerçek durumunu eşim de, ben de çok iyi biliyoruz. Kızım ve ben yurtdışından geldikten sonra bırakın dışarıda kalabalığa karışmayı, evde bile izolasyondaydık. Eşimi, oğlumu, evdeki diğer yaşayanları korumak adına. Eşim ve oğlum dışarıya mecburen çıkıyordu o dönem, biz evdeydik. Dışarıdan alındı bu virüs. Hatta eşim hastaneye giderken, "Şimdi bir şey çıksa senden bilirler, gitmeyelim" dedi. "Sen önemlisin şu an başka bir şey değil" dedim, benim ısrarımla gittik. Büyük haksızlığa uğradım.

Çocuklarım çok etkilendi tabii ki... Eşimi görememek ama sağlık durumunu takip etmek, çocuklarımı sakinleştirmek için güçlü olmak gerekti. Bu süreçte her an yanımda olan gerçek dostların bizde ayrı bir yeri oluştu. Dünya genelinde sevgi, dua akışı inanılmazdı. Çok gurur duydum ve eşimin iyileşemeyeceğini bir an olsun aklıma getirmedim. Türk doktorlarına, tüm sağlık çalışanlarına, kalbi bizimle olan herkese minnettarız.

Bu süreç bize; hayatın, sağlığın, sevdiklerimin sağlığının öneminin, her şeyin üstünde olduğunu, sağlığın olmayınca hiçbir şeyin öneminin olmadığını, rutin, sıradan olarak değerlendirdiğimiz birçok şeyin ne kadar kıymetli olduğunu öğretti. Anı yaşamanın gerekliliğini, ileriye dönük planlar yaparak hayatı organize edemeyeceğimizi öğrendim. Doğanın dengesinin ne olduğunu, yani sadece insanoğluna ait olmadığını, istediğimiz gibi yakıp yıkıp kirletip, kullanamayacağımızı da öğrendim. Sevdiklerimize sarılmamın ne kadar iyi hissettirdiğini anladım. Dünya ile karşılaştırınca ülkemizdeki sağlık sisteminin, Türk doktor ve çalışanlarının ne kadar başarılı olduğunu gördüm. Bu süreç büyük bir öğretiydi. Aydınlanma ve Rönesans, yani yeniden doğuş dönemi olarak görüyorum koronadan sonraki dönemi.

Sosyal medya beni linç etmeye kalktı. Linç; siz izin verdiğiniz sürece olur. Yoksa olmuş gibi olur. Bu konuda vicdanım o kadar rahattı ki sıkıntı yok. Tek gördüğüm; kötülük olsun isteyen insanlar, hasetlikle beslenen insanlar ne kadar çokmuş! Bu bizi ailece daha da çok bağladı, aslında artısı oldu. Çünkü Rüştü Bey de, ben de, Allah da gerçeği biliyor! Dik duruş için özel bir çaba sarf etmedim. Yaradılışım bu demek ki. İnsan özellikle de kontrolü dışı durumlarda ne kadar çaba sarf ederse etsin, zorla bir şey yapamaz. Zor durumlar en doğal halini yansıtır insanın.

Sadece sosyal medya anlamında değil, genel anlamda önceliklerimiz değişti. Ailenin, tekrar anne-baba olmanın, her şeyi bu zaman zarfında daha detaylı görmenin özel bir fırsatı, sınavı bu süreç, kırılma noktası.& ;

Hayatta her şey tecrübe, öğreti. İyi ya da kötü fark etmez, kazanarak, öğrenerek, görerek çıkıyorsunuz işin içinden. Eşim Rüştü 9 yaşından bu yana spor yapan, kötü alışkanlıkları olmayan, beslenmesine, uyku düzenine, yaşam şekline olağanüstü dikkat eden biridir. Ailece böyleyiz, aslında yaşam şeklimiz bu. Virüs kaynaklı bu hastalık eşimi bu derece sarstıysa, kendisine özen göstermeyen birini ne hale getirir dedim hep. Zordu, hafife alınacak bir durum değildi. Ayrıca şok etkisi yaşadık ailece. Rüştü, bağışıklığı kuvvetli olduğu için hafif semptomları çok hissetmedi. Bu da virüsün ciğerlere inmesini kolaylaştırdı. Sıkıntı zaten akciğerlere inince başlıyor.& ;

Kaynak: Snob Magazin

Son Dakika Magazin Rüştü-Işıl Reçber çifti, koronavirüs sürecini ilk kez anlattılar - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement