Sakarya Emniyet Müdürlüğü'ndeki Yasa Dışı Dinleme İddiaları Davası

Eski Sakarya emniyet müdürleri Mustafa Aktaş ve Ali Bilkay'ın da aralarında bulunduğu, 7'si tutuksuz 3'ü firari 10 emniyet mensubunun, "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği", "kişiler arasındaki aleni konuşmaları kaydetmek", "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla yargılanmasına devam edildi.

Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar, yakınları ile taraf avukatları katıldı.

İki celse arasında gelen belge ve heyet değişikliğinin zapta geçirilmesinin ardından tanık olarak dinlenen İ.P, sanıkların hiçbirini tanımadığını söyledi.

Konuya ilişkin herhangi bir bilgisinin olmadığını belirten tanık İ.P, "Ne yapmışlar, hangi iddialarda yargılanıyorlar, adları ve görevleri nedir bilmiyorum." dedi.

Tanığın ifadesinin ardından görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, eski İl Emniyet Müdürü Mustafa Aktaş, eski İstihbarat Şube Müdürü Murat Akça ve Abdülhamit Ata hakkındaki yakalama kararının devamına karar verilmesini ve dosyadaki eksik belgelerin tamamlanmasını talep etti.

Söz alan taraf avukatları da dosyadaki eksikliklerin tamamlanmasını istedi.

Sanıklar Mustafa Aktaş, Murat Akça ve Abdülhamit Ata hakkındaki yakalama kararının devamına hükmeden mahkeme heyeti, dosyadaki eksik belgelerin tamamlanması için duruşmayı 6 Kasım'a erteledi.

İddianameden

Sakarya'da, aralarında eski il emniyet müdürleri Mustafa Aktaş ve Ali Bilkay ile eski İstihbarat Şube Müdürü Murat Akça'nın da yer aldığı, meslekten ihraç edilen 10 emniyet mensubunun yargılandığı "usulsüz dinleme" iddialarına ilişkin davayla aynı sanıklar hakkında FETÖ/PDY'ye yönelik açılan dava birleştirilmişti.

Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu'nca hazırlanan 257 sayfalık iddianamede, 10 sanığın "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek", "iftira", "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği", "kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kaydetmek", "özel hayatın gizliliğini ihlal etmek", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etmek ve suç uydurmak" suçlarından cezalandırılması istenmişti.

İddianamede, sanıkların birer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 16 yıl ikişer aydan 34 yıl altışar aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.